Merhabalar. İğneli epilasyonla ilgili forumdaki neredeyse tüm başlıkları ve bu başlıklar alındaki tüm yorumları, şikayetleri , memnuniyetleri okudum. Tabi bu hemen olmadı, senelerdir okuyorum.Ve sonunda bir arkadaşımızın durumuna ciddi anlamda üzüldüğüm için kendisine fikir vermek adına üye oldum. Çünkü durumuna çok üzüldüm ve iyi niyetli fakat yapılan yanlış yorumlarla yönlendirilmesinden korktum ve kendisine yazdım. Her neyse hazır bu şekilde üye olmuşken iğneli epilasyon hakkında bilgi vermek istedim. İlk önce belirteyim ki KESİNLİKLE REKLAM AMAÇLI BİR ÜYELİK DEĞİLDİR VE İLETİŞİM BİLGİLERİM İSTENSE DAHİ BURADAN VERİLMEYECEKTİR. ÇÜNKÜ AMACIM SADECE İĞNELİ EPİLASYON HAKKINDAKİ SORULARINIZ, ÇEKİNCELERİNİZ KONUSUNDA AYDINLATICI OLMAKTIR.
Aslında forumda Aysel hanım gibi saygın bir üslupla iğneli epilasyonu açıklayan bir uzman var. Ama dediğim gibi bu kadar zamandır forumu okuyan bir uzman olarak ben de yorum yapmak istedim. Aysel hanımın dediklerinden pek farklı bir şey söyleyemeyeceğim çünkü aynı çalışma şekliyle aynı prensiple çalışıyoruz. Zaten kendisinin benim yaşım kadar meslek hayatı var :) Saygılar
Öncelikle yaptırmak isteyenler de gördüğüm en büyük çekince : ACI ,İZ,LEKE , SEANS SÜRELERİ VE BİTİŞ SÜRESİ
Acı konusu kişiden kişiye değişmektedir. Kişinin regl döneminde olup olmaması, herhangi bir hastalığının olup olmaması, stres durumu ve açlık tokluğu acıyı etkileyen faktörlerdir. Ve vücutta farklı bölgeler farklı derecede acı hisseder. Ama bu katlanılmaz bir acı değildir. Bir müşterinin dayanamadığı acıya bir diğer müşteri dayanabiliyor. Zaten dayanılmaz bir acı olarak görenlerin bile iğneli epilasyondan memnun kalmalarından dolayı yaptırmaya devam etmeleri de bunun göstergesidir. Yani lütfen gözünüzde büyütüp kendi vaktinizi harcamayın.
İZ,LEKE
İz ve leke doğru bir uygulama ve uygulama sonrası müşterinin doğru bakımı sonucunda asla olmaması gereken bir durumdur. Doğru bir uygulama şu şekilde olmalıdır; Uzman kişi , hastanın kıl tipine uygun , hastanın kılını kökünden yakacak en minimum düzeyi bulmalıdır. Fazla akım vermenin faydası değil zararı vardır o sebeple kılı kökünden yakacak en düşük akımı bulmak gereklidir. Bulduktan sonra kıla giriş çıkışlarda akım vermeden sadece kılın köküne ulaşınca akımı vermelidir ve bunu da izelasyonlu bir iğneyle yapmalıdır. Her uzmanın kullandığı iğneler farklı olsa da dünyada kabul görmüş en güvenilir iğne nemectron iğne ile çalışmallıdır. Uygulama sonrası bakım ise ; uygulamadan sonra kabul tutana kadar su ve krem tarzı hiçbir şey sürülmemelidir. Sadece pudra kullanılmalıdır. Ve oluşan kabuklar erken dökülsün diye ASLA müdahale edilmemelidir. Kabuk oluştuktan sonra su değebilir fakat sıcak veya aşırı soğuk olmamalıdır ki kabuğun normal halinde bir değişiklik oluşturmasın aşırı yumuşaması gibi vs. durumlarda kabuk erken düşer ve altından beyaz ve kahverengi izler kalır. Bu iki duruma dikkat edilen bir uygulamada iz kalma imkanı yoktur. Ayrıca yaz döneminde güneşe maruz kalınmamalı hatta yazın iğneli yaptırmamak benim tercihimdir. Bazı aşırı hassas ciltlerde dikkat edilmesine rağmen iz oluşumu rastlanır ama bunlar istisnadır.
SEANS SÜRELERİ VE BİTİŞ SÜRESİ
Bu da kişinin kıl yapısına ve kılların çıkmış olma durumuna göre değişmektedir. Artık sizlerin de bildiğiniz gibi kılların belirli dönemleri vardır. Kılların tamamen çıkmış olduğu evrede yapılan uygulama seans sayılarını azaltır. Şöyle bir örnek verelim ; bacaklarınızı alırken alttan henüz çıkmayanların olduğunu görürsünüz ve iki hafta sonra onları da almak zorunda kalırsınız. Ama iki hafta daha bekleseydiniz ve onlar da çıkmış olsaydı ve hepsini birden alsaydınız iki defa yapmak yerine bir defada almış olacaktınız. Kastedilen de aynen budur. Hatta bazı kıllar kök bile vermeden cilt altında beklerler. O yüzden kısa aralıklarla değil kılllarınız tamamen çıktığında giderseniz seanslar daha başarılı ve az olur. Kişinin kıl yapısı cilt yapısı kılların yoğunluğu gibi durumlar bitiş sürelerini etkiler. Eğer siz kolunuz için daha alttakiler çıkmadan giderseniz bir seans yerine iki seans sayacaksınız bunu. Ama bu aslında bir seanstır. Çünkü bir bölgenin tüm kıllarına bir kere uygulama yapılması bir seanstır. Yüz bölgesi en geç sonuca ulaşılan bölgedir. Ama düzenli bir şekilde devam ediliyorsa üçüncü uygulamadan sonra rahatsızlık vermeyecek düzeye inecektir. Vücudun diğer kısımları ise çok az farklarla daha erken bitmektedir. En erken sonuç veren yer genital ve alt bacaklardır. Üst bacak ve kollar da ortalama bir sürede biter. Burada önemli olan kılların ne kadarının çıkmış olduğudur. Sorularınız varsa vaktim olduğu müddetçe cevaplandırabilirim
Bazı arkadaşlarımızın 5 -6 hatta 10 seans gittim ama bitmiyor yazdığını okudum. Eğer bu daha önce müdahale edilmiş bir kılsa , bir kıl kesinlikle 5 defa akıma maruz kaldığını ya bitmiş ya da bitmek üzere olmuş olması gerekiyor. Ben kendi uygulamamdan yola çıkarsam bir kıl 5. ci uygulamadan sonra çıkamaz. Eğer böyle bir durumla karşılaşıyorsanız kılı çekip çekmediğine dikkat edin ve de uyuşturmayın o bölgeyi ki hissedesiniz. Hatta eğer 5 veya 6 da bitmediyse bir uzman arayışına girin.
Bütün bu bilgilerin İyi bir uzman ile çalışıldığı takdirde geçerli olduğunu da belirteyim. O yüzden bu bilgiler ışığında uzmanınızı tercih edin. Ayrıca makine uygulama tarzı gibi konulara çok değinilmiş fakat bu müşteriden ziyade gerçek bir uzmanın belirleyebileceği konular olduğu için o kısımlarla kafanızı karıştırmamanızı tavsiye ederim. Makine ve çalışma stili uzmandan uzmana değişmekle beraber iyi bir uzman için önemli bir faktör değildir. Hatta bazen cihaza para verirsiniz ama sonuç alamazsınız. Cihaza markaya para alan bir çok mekan olduğu için makineye değil uzmana bakın derim.
Her ne olursa olsun ciltte ilgili bir durum olduğu için uzmanınızı lütfen iyi belirleyin. Ne kendinizi mağdur edin ne de bu işi basite indirgeyen insanlara fırsat tanımayın.