Hiç yakın arkadaşım yok ve gerçekten kötü hissediyorum

Lyudmila

Aktif Üye
Kayıtlı Üye
13 Nisan 2019
44
67
38
Kızlar sorun şu ki ben geçmişimden insan biriktiremiyorum, biri bir yanlış yapsın hemen soğuyorum ve uzaklaşıyorum. Lisedeyken bir kız grubumuz vardı ama üniversiteye geçince ortamlar değişti ve yeterince samimi değilmişiz demekki kimsenin bir iletişimi kalmadı birbiriyle, instadan ekliyiz, arada birbirimizin hikayelerine cevap veririz o kadar. Üniversiteyi şehir dışında okudum, bir sürü insanla tanışmıştım ama yakın olup bağ kurabildiklerimin hepsini bir sebepten çıkarttım hayatımdan bazıları içten içe beni kıskanıyordu yani bana hissettirdikleri oydu hsdjfjsfdf, bazıları yalnız kalma korkusu yaşıyordu ve yalnız kalmamak için herkese yanaşıyordu, bazıları ile de hayat görüşümüz ciddi anlamda çatışıyordu ama şimdi kendi yaşadığım şehirdeyim ve gerçekten çok yalnızım, hiç arkadaşım yok ve bu durum benim aşırı garibime gidiyor hep friends dizisindeki o kalabalık arkadaş gruplarının olduğu ortamlara özendim ama hep bir şekilde günün sonunda yalnız kaldım. Benim gibi olan var mı ve birileriyle tanışırken konu açılınca yakın arkadaşımın olmadığını söylüyorum ama sonra utanıyorum çünkü genelde o tarz insanlara tuhaf gözüyle bakılır ya da ben tuhafım bilmiyorum hhdfhsfjsfdfjffd ve yakın arkadaşınızı veya yakın arkadaş grubunuzu kaçlı yaşlarınızda buldunuz merak ediyorum.
 
Kaç yaşındasınız bilmiyorum ama yaş ilerledikçe yakın arkadaş olarak bildiğiniz insanlar da masadan ayrılıyor birer birer.Herkes evleniyim çocuk yapıyım toplum düzenine uyma derdinde oluyor.Ben en kötü en yalnız anlarında yanlarindaydim umut bagladiklarinda hayel kurduklarin da hayel kırıklıkları da.Herkes kendi hayatinda şuan ben bir düzen kuramadım tabiri caizse evlilik çocuk toplumsal duzen yani.Her anlarında yanlarında olduğum insanlar dipteyken yok yanımda.O yüzden önce kendiniz ile zaman gecirmeyi sevin ve hayatınıza kabul ettiginiz aldığınız insanların ağırladığıniz misafirler olduğunu benimseyin başka türlü olmuyor çünkü.
 
Şunu da eklemek isterim o friends dizisinde arkadaşlar son bölümde ayrılıyordu herkes kendi hayatlarina gidiyordu. :)
 
Eski arkadaşlarının olumsuz özelliklerini sıraladın, peki ya seninkiler nedir mesela?

Arkadaşlarımla benzer hiçbir yönüm yok zaten birbirimizin aynısı olsak çok sıkıcı olurdu.
Bide artık insanlar rahat, birbirini yormayan ilişkiler içinde olmaktan yana
 
Eski arkadaşlıklarımı hayatımdan çıkarmışlığım çok .Başlar da bende üzülüyordum artık hiç üzülmüyorum cidden..Şunu anladım, ben insanlar hep aynı sanıyorum yani o tanıdığım arkadaş olduğum insan ama insanlar çok değişiyor..Karşındaki insanı tanıyamıyorsun..Belki bende değişiyorum onlara göre bilemedim..15 yıl dip dibe yaşadığım arkadaşım hamile kaldığında, benim çocuğum olmadığını bile bile insan içinde " tatlım sende yap hadi artık ne bekliyon dahaaaa" dedikten sonra anladım ki insanlar hayatınız da bazen belirli süreliğine misafir..Vakti dolduğunda gitmeleri gerek..Önünüze bakın derim, yeni arkadaşlıklar kurun..Dizilerde ki o arkadaş grupları da gerçek hayatta varsa helal olsun derim
 
benim olumsuz özelliğim kusursuz olmak.... dermişim hahahahhshjd benim olumsuz özelliğim; gün içinde devamlı mesajlaşmayı sevmiyorum, ara ara yazmayı sevmiyorum daha çok buluşup vakit geçirme insanıyım ve ara ara kendi içime dönüyorum yalnız kalmayı seviyorum bu da karşı tarafa neden hep ben yazıyorum ediyorum hissi veriyor haklı olarak
 
Emin olun ne kadar yakın olsanızda o gerçek samimiyet dürüstlük kalmadı artık. Benimde var yakın arkadaşlarım ama insanın zayıf noktasını bilince herkes üzerine oynuyor. Özellikle kadınlar arasında sürekli bi kıskançlık kıyaslama var maalesef erkeklere göre. Siz biraz üstün olduğunuzda bi konuda hemen kıskançlık oluyor. O yüzden ben çok fazla samimiyeti önermiyorum. Herkesi belirli bi mesafede tutmayı tercih ediyorum. Samimi arkadaşlarıma bile çok fazla özelimi anlatmıyorum. Sonra yerli yersiz ağızlarından duymak istemiyorum çünkü. Yüzeysel konuşmalar yeterli.
 
geri barışılsa barışılır ama eskisi gibi olmuyor işte
 
gerçekten yakın olarak gördüğüm bir arkadaşım benim mutsuzluğumla mutlu oluyordu ve alakasız bir şekilde kendini övüp beni kötülüyordu. Ben arkadaşlığımı bitirmemek için direndim. Bak sen hemen insan siliyorsun falan diyordum kendime ama dayanılır gibi değil, ya gerçekten insanlar arkadaş konusunda şanslı ya da insanlar kolay alttan alabiliyor bu şekilde sürüyor arkadaşlıkları
 
geri barışılsa barışılır ama eskisi gibi olmuyor işte
Yani zaten ben hayatımda ki hiç bir arkadaşıma küsmedim mesela. Bir yerler de görsem konuşurum ya da arada yazarlar sa konuşurum..Eskisi gibi olmuyor ama samimiyetin bittiği her şekilde belli..O samimi yediği içtiği ayrı olmayan arkadaşlıklar benim için merhaba merhaba dan öteye gidemez artık..
 
Ben de sizin gibiyim. Bazı insanlar her ortamda bir iki arkadaş bulup öyle çıkıyor. Onlara o kadar çok özeniyorum ki anlatamam. Spora gidiyorum. 1-2 bayan görüyorum ama onlar da yabancı uyruklu. Türkçe bilip bilmediklerinden emin değilim. Zaten herkes sporumu bitireyim de defolup gideyim diye bakıyor. Kursa falan gideyim diyorum kurslar da korkunç pahalı oluyor. Mahallede de yaşıtım yok Kısacası çok sıkılıyorum...
 
Konunuzu baştan sona okudum ve okurken yer yer kendimi sorguladım acaba konuyu açan ben miyim diye. Lisedeki yakın arkadaşlıklarım lisede kaldı, herkes ayrı şehirlere dağıldı ve bağlar koptu. Üniversitedeki yakın arkadaşlıklarım da aynı şekilde üniversite bitince taş çatlasa 1-1,5 sene devam etti.

Bence insanlar aynı sosyal çevrede bulununca bağ kuruyolar belki de mecburiyetten, ama o sosyal ortam kalktığı anda insanlar artık yeni çevrelerini odak noktaları haline getiriyolar. Tabii şu da var zamanla insanların karakteri değişiyor, oturuyor ve vakti zamanında iyi anlaştığın insanla bir bakıyosun ki paylaşacak hiçbir şeyin kalmamış, karakterleriniz bambaşka olmuş.

Ben de kolay silerim ya bu arada, ama çok makul sebeplerim vardır hep kendime göre. Sürekli buluşmaları eken, kıskançlık eden, işi düşünce yazan insanları mesela. Çünkü enayi yerine konulmaktan nefret ediyorum, değersiz hissedeceğim bir arkadaşlıkta yer almayı kendime haksızlık olarak görüyorum.

Son olarak söylemeden edemeyeceğim ben de sıkı bir friends izleyicisiyimdir, bence oradaki arkadaşlıklar hiçbir yerde yok. Adı üstünde dizi, güya hepsi işe güce sahip ama bütün gün cafede veya evde boş boş oturup sohbet edebiliyolar kaygısızca. Zaten dizinin sonunda hepsi ailelerini kurup bağlarını kopartıyor. Dizinin senaristleri bile demişti gençlik bitip aile kurulunca friends devri biter diye.
 
Ben 2 sene önce 10 senelik lise arkadaşımı çıkardım hayatımdan. Bazen çıkması gerekiyor ama bi kaç tane çok sevdiğim arkadaşım vardır. Enerjiniz uyuyorsa hep hayatınızda olur ama değilsede çok dert edilecek bir şey değil diyorum.
 
Emin ol ki özellikle çıkar ilişkilerinin söz konusu olduğu günümüzde yakın arkadaşının olup olmaması çok önemli bir mevzuu değil. Olursa çok güzel ama yoksa da gerçekten üzerinde düşünülecek bişi değil. Zaten çok muhabbet tez ayrılık getirir. Herkese sınırlı olmak en güzeli. Aile önemli olan. Kimse annemiz babamız kadar sevmiyor düşünmüyor. Ailenize sıkıca sarılın. Gerisi boş.
 
Ben de bunu yazan ben miyim dedim Yazdiginiz her cümleye katiliyorum ben de ayni durumdayim.Suan cok samimi gibi gorunen 2 arkadasim var isyerinde ve ozellikle bir tanesi oyle seyler yapiyor ki yakindir kopmamiz.Idare ediyorum iyice yalniz kalmiyim diye ama kullanildigimi,enayi yerine kondugumu hissederken daha fazla cikarci tavirlara göz yumamayacagim.Sans isi galiba
 
Onlar kendi aralarında görüşüyorlar mı yoksa hepiniz mi görüşmüyorsunuz? Eğer birincisiyse sorun muhtemelen sizdedir. İkincisiyse sizlik bir şey yok demektir. Lise bitiyor üniversite yılları başlıyor, hedefler konuşulacak konular farklılaşıyor. Üniversite çevresine odaklanmaya başlıyoruz. Üniversite bitiyor iş kaygısı, iş hayatı başlıyor yine çevremiz ve hedeflerimiz değişiyor bu çok normal. Bence çoğu kişi lise arkadaşlarıyla 7-24 oturmuyordur. Hem lisede hem üniversitede arkadaş grubum vardı ama çoğuyla eskisi gibi değiliz. Hepimizin farklı hayatları var, çoğumuz da başka şehirlere dağıldık. Canımız nostalji çekerse ayda yılda bir oturuyoruz ya da şehrine gidersem mesela buluşup bir kahve içiyoruz. Bir derdim olsa ve onların yapabileceği bir şey olsa hiç düşünmeden ararım. Bence arkadaş biriktirmek budur. Yoksa okul hayatındaki gibi sabah akşam görüşmeye ne vakit yeter ne eski enerjiyi bulabiliriz.
 
Alttan alıyorlardır yoksa sürmüyor inanın. Benim 10 senelik arkadaşım var bi ara bana şakayla karışık laf sokuyodu sürekli. Kilo aldığım bi dönemde sürekli şaka altında laf ediyodu. Bir iki kere güldüm geçtim. Sonra başkalarının yanında da yaptı. Çok kötü kavga ettim kalbini kırdım. Ağladı sızladı özür diledi konu kapandı bi daha yapmadı. Yani her uzun arkadaşlık kusursuz olmuyor illa kavgalar kalp kırmalar oluyor.
 
Lisedeki arkadaşlarımla hala görüşüyoruz ve aramız iyi. Birisi şu an yurtdışında ama yanına gitsem eski günleri aratmayacağını biliyorum.

Arkadaşlığın en önemli özelliği karşıdaki insanı sevebilmek ve alttan alabilemek bence. Sevmediğin zaman hem sen bunalırsın hem karşıdaki bunu hisseder. O da aradaki bağı zedeliyor.

Alttan almayıp gurur yaparsan da saçma sapan olaylardan birbirinizi kaybedebilirsiniz. O da sizin için çabalıyor ve özünde iyi biri olduğunu biliyorsanız bu alttan almaları yapmalısınız.

Ailemizde annenize babamıza sinir oluyoruz bazen düşüncelerini eleştirini sevmiyoruz. Bağırıyoruz kavga ediyoruz ama günün sonunda bunu unutabiliyoruz ve yine birbirimizi seviyoruz. Bunun aynısını arkadaşlarla yakalayınca onlarda ailen biri haline bürünüyor bence
 
Arkadaş konusunda nişanlımdan daha iyi birini görmedim. 25 senelik o kadar çok arkadaşı var ki. Bağları kopanlarda olmuş ama mükemmel bir arkadaş çevresi var. 6-7 senedir tanıyınca da artık benim de arkadaşım oldular hepsi. Grupça takılıyoruz. Bense arkadaş konusunda çok iyi değilim. Önceden epey başarısızdım. Ama sağlam dostluklarım var. Liseden sadece bir arkadaşım var ama neredeyse haftada bir buluşuruz. Benim 25 yaşından sonra edindiğim çok sağlam iki dostum ve görüşmeye çalıştığım iş arkadaşlarım var mesela. Önceden düşünüp üzülürdüm düğünüm olsa sevgilimin 50 tane arkadaşı gelecekken benim sadece 2-3 tane gelecek diye. Ama son birkaç senedir işler değişti.
Bende de dert şu ki başbaşa buluşamıyoruz. Ya biri arıyor görüşmek için ya da zaten planlamış oluyoruz. Hatta yazın bir gün başbaşa buluştuk ne yapsak bilemedik o kadar alışmışız birileriyle olmaya.
Dün yakın bir arkadaşımın evinin yakınında sevgilimin arkadaş grubuyla oturduk. Arkadaşıma denk geldik. Ciddi ciddi trip yedim. Burdasın neden aramadın diye. Bi anda kendimi açıklama yaparken buldum Halbuki başka bir arkadaş ortamındaydık. Dedim hadi sen de gel otur. O da geldi hep birlikte oturduk.
Bir yaştan sonra arkadaşlık dostluk kurmak zor gibi gözükebilir ama benim en sağlam olanları 25 yaşından sonra oldu. Bu enerji ile alakalı bir durum. Bir de bazı şeyler gerçekten emek istiyor. İnsan ilişkilerini yürütmek her zaman kolay değil. Kendinizi belki de doğru ifade edemiyor olabilirsiniz. Ben önceden çok burnu havada bir tip olarak algılanırmışım mesela. Halbuki alakam yok. Belki yürüyüşüm belki yüz ifadem bu konuda yanılttı insanları. Ama zamanla silindi bu da.
Bir de benim en sağlam dostluklarımdan biri arkadaşımın çok nadir görüştüğüm sevgilisiydi. Aralarının biraz bozuk olduğu bir gün kıza hadi oturalım dedim ve o gün bu gündür haftada bir gün mutlaka otururuz. Onlar ayrıldılar, bizim dostluğumuz başladı. Bazı şeyler için de sizin adım atmanız lazım.
Yapı olarak nasılsınız bilmiyorum ama biraz daha girişken olabilirsiniz.Çalışıyorsanız iş yerinizde birini akşam bi kahve içmeye davet edebilirsiniz. Maddi durum elveriyorsa bir kursa kaydolup sosyalleşebilirsiniz . İllaki çevrenizde kimyanızın uyduğu birileri vardır. Bir de insanlar sizi neden kıskansınlar ki ? Yani kıskanan eden elbette olabilir . Bazıları diyerek bir genelleme yaptığınız için biraz tuhaf geldi açıkçası.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…