• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Hiç kız arkadaşım yok ! ve benle arkadaş olmak isteyenler genellikle erkekler :(((

sybellaa

Geçici Olarak Hesap Pasiftir !
tek ayak cezası
Kayıtlı Üye
2 Ekim 2012
143
42
48
Ankara
herkese iyi akşamlar. samimi kız arkadaşımın olmaması canımı çok sıkıyor :((( aslında genel olarak arkadaş edinmede bir sorunum var denebilir.. babamın işi dolayısıyla ortaokul ve lisede çok okul değiştirdim, devamlı taşınırdık. hep yeni sınıflarım olurdu ve sınıflarda da önceden birbirini tanıyan, kaynaşmış arkadaş grupları.. ilk başlarda denerdim bu arkadaş gruplarının içine girmeyi ama beceremeyince de kendimi toptan geri çekerdim; çünkü aşırı derecede gururlu bir yapım vardır, aslan burcu klasik.. sonuçta bu bende travmatik bir durum yarattı ve sonraki yıllardaki hayatımı etkiledi.

o kadar çok kafama takıyorum ki bunu ! çok isterdim samimi kız arkadaşlarım olsun, birlikte alışverişe çıkalım, kız muhabbeti yapalım filan :((( 26 yaşındayım. hiç arkadaşım yok da değil, ama geneli erkek. kurslara filan yazıldım arkadaş edinmek için, ama kız arkadaş edinemedim ve neticede erkek arkadaşlarım oldu. kızla-erkek arkadaş olabilir buna lafım yok.. ama nedense benle arkadaş olan erkeklerin bir süre sonra cıvıması, yerli yersiz iltifatları filan beni itiyo arkadaşlar :((( yani yavşama emareleri gösterdikleri anda soğuyorum ve devam ettiremiyorum arkadaşlığı.

öyle çok aşırı güzel bir hatun deilim ama elim-yüzüm düzgündür, kişisel bakımıma da elimden geldiğince özen gösteririm. acaba diyorum, bu normal arkadaşım olan erkekler beni saf mı görüyolar da bu cesareti buluyolar ? tipimde bir saflık, salaklık mı var diye kendi kendimi yiyip bitiriyorum. mesela geçen akşam bir erkek arkadaşla dışarı çıkmıştık. saat ilerleyince dedim ben gideyim evim uzak. ve bana aynen şöyle dedi: "yaa sorun olacaksa bende kalabilirsin evimde boş oda var." o an bozuldum ama birşey diyemedim ve halen bu insanla arkadaşlığımı aynen devam ettiriyorum. çünkü ben de insanım ve arada sinema, tiyatro vs. etkinliklere gitmek istiyorum ve lanet olsun ki arkadaşa ihtiyacım var ! "ya kötü niyetle söylememiştir belki" diye içime attım zira benden de 3 yaş küçük bir erkek, ama kafama taktım bir kere.

başka bir olay, yine başka bir erkek arkadaşla bir mekana müzik dinlemeye gitmiştik. tüm sandalyeler doluydu ve biz ayaktaydık. ama topuklu ayakkabılarım olduğu için yorulmuştum. arkadaş yorulduğumu farkedip sandalye bulayım dedi, ben de dedim nasıl bulacaksın hepsi dolu. aynen şöyle cevap verdi: "kız arkadaşım regl oldu karnı ağrıyo derim ve birisinden rica ederim". ve sonra güldü. gerçi bunu espri amacıyla demişti ama canım sıkılmıştı bir kere.

genel olarak sessiz sakin bir yapım var denebilir.. insanları kırmamaya çalışırım hayır diyemem kolay kolay.. ama kırılmayı da hiç istemem. hazır cevap değilim, birisi can yakan bir laf dese taşı gediğine koyamam. kıskancım, özellikle başarılı ve büyük arkadaş grupları olan insanları kıskanırım ama olan bana olur, kendime ederim ne edeceksem, entrikadan dedikodudan anlamam. insanları birbirine düşürmekten anlamam. bazen diyorum bundan mı kaybediyorum diyorum. etrafa bakıyorum ne çirkef insanların, ne şirretlerin bir ordu gibi arkadaş grupları var :((( benim yok işte :(((( bizim işyerinde 2 kız var mesela deli gibi kıskanıyorum onları. geniş bir grupları var, her gün gözümün önünde sinema, konser, tiyatro planları yapıyorlar ve ben kahrımdan ölüyorum.

bu kaderi yenmeyi de denedim. kız arkadaş edinmek için kurslara yazıldım ama olmadı. ben biraz çabuk kaynaşmak istiyorum ama karşımdaki insan bana benim gibi reaksiyon göstermeyince olmuyor ki. kısa sürede kaynaşmak istedim insanlarla ama beceremedim, onlar soğuk durunca ben de gururuma yenildim yine kabuğuma çekildim.... ama beceren nasıl becereiyor ben bunu anlamıyorum !!!! mesela bizim işyerinde 2 kız var çok samimiler, hatta biri diğerinin düğününe bile gitti taaa urfalara. ben sanıyordum ki bunlar aynı okulda filan okudu, meğerse serviste tanışmışlar ve sadece 8 aylık bir arkadaşlık ve bu kadar samimiyet !!!! bunu öğrenince hem başımı taşlara vurasım geldi hem de gaza geldim, dedim ben de yapabilirim belki gittiğim kurslarda ama olmadı olmadı olmuyor :'((((((((((((((

26 yaşındayım, iyi sayılabilecek bir üni. bitirdim ve iyi sayılabilecek bir işyerinde çalışıyorum. elim-yüzüm düzgün, bakımıma dikkat ediyorum. kendimi geliştirmeye çalışıyorum kurslar filan, yaza da yüksek lisansa başvurucam. yani fiziksel ve sosyal anlamda bir ucube deilim ama neden böyle oluyor anlamıyorum :((((

arkadaşlar, allahaşkına yalvarırım, her türlü öneriye açığım yeter ki yeneyim bunu. kitap olur, film olur, hatta psikolog-psikiyatrist de olur. yazacağınız her bir kelime benim için altından daha değerli bunu bilin.
 
Son düzenleme:
arkadaşların az ve öz olması daha iyidir.
büyük gruplarda bazen bir bakıyorum, eksik olan kişinin arkasından diğerleri topluca dedikodusunu yapıyor. böyle bir arkadaş grubunuz olacağına, olmasın daha iyi bence.
sürekli dedikodu yapanlara denk geldiğimde ben hemen uzaklaşırım o insanlardan. bir de büyük ölçüde kıskançlık sezersem o kişilerden de uzaklaşırım.

nasıl bir arkadaş isterseniz, o şekilde insanlara yaklaşın. içten davranın. samimi olun. herşeyinizi pat diye anlatmayın hemen. insanları dinleyin. küçük organizasyonlar düzenleyin, sosyal faaliyetler iyidir.

sizin iletişim konusunda eksikleriniz olabilir. bir sürü kişisel gelişim kitabı var, onlardan birkaç tane alıp okuyun, neyi yanlış yaptığınızı görürsünüz.
erkek arkadaş grupları hızla çevrenizde topluyorsanız, kızlar o yüzden size hemen yaklaşmıyor olabilir.
kızlı erkekli karma gruplar da oluyor, erkek arkadaşlarınız sayesinde bu gruplara kolayca katılabilirsiniz aslında.
 
yani fiziksel ve sosyal anlamda bir ucube deilim ama neden böyle oluyor anlamıyorum :((((

Arkadaşlıkta fiziksel özellikler önemli mi? Siz arkadaşlarınızı buna göre mi seçiyorsunuz?

Ya da fiziksel olarak iyi olduğunuz için arkadaşlıkları hakettiğinizi mi düşünüyorsunuz? Elinizin yüzünüzün düzgün olduğundan bu yüzden mi bahsediyorsunuz?
 
arkadaşların az ve öz olması daha iyidir.
büyük gruplarda bazen bir bakıyorum, eksik olan kişinin arkasından diğerleri topluca dedikodusunu yapıyor. böyle bir arkadaş grubunuz olacağına, olmasın daha iyi bence.
sürekli dedikodu yapanlara denk geldiğimde ben hemen uzaklaşırım o insanlardan. bir de büyük ölçüde kıskançlık sezersem o kişilerden de uzaklaşırım.

nasıl bir arkadaş isterseniz, o şekilde insanlara yaklaşın. içten davranın. samimi olun. herşeyinizi pat diye anlatmayın hemen. insanları dinleyin. küçük organizasyonlar düzenleyin, sosyal faaliyetler iyidir.

sizin iletişim konusunda eksikleriniz olabilir. bir sürü kişisel gelişim kitabı var, onlardan birkaç tane alıp okuyun, neyi yanlış yaptığınızı görürsünüz.
erkek arkadaş grupları hızla çevrenizde topluyorsanız, kızlar o yüzden size hemen yaklaşmıyor olabilir.
kızlı erkekli karma gruplar da oluyor, erkek arkadaşlarınız sayesinde bu gruplara kolayca katılabilirsiniz aslında.

mirasu, cevabına teşekkür ederim. ama sana birşey söyleyeyim mi, dedikodusuna bile razıyım ben yeter ki bir arkadaş grubum olsaydı :( belki de çok eksikliğini hissediyorum ondandır. yukarda da dediğim gibi o işyerindeki iki kızı öyle kıskanıyorum ki, konser-sinema-tiyatro vs. devamlı bir etkinlik içindeler ve kocaman bir grupları var, o kadar da mutlu gözüküyorlar ki :(((

evet eksiğim kesin vardır ama bir çözebilsem onu ! genelde sessiz, sakin, iyi niyetli bir insan olduğum için anlamıyorum işte. mesela annem bana öz eleştiri yapıyor ve "kızım sen iticisin" diyor ama anlamıyorum ki insanlara devamlı iyi davranmaya çalışan, insanlara hayır demeyen sessiz-sakin birisinin nesi itici olabilir ????

erkekleri çevremde toplamıyorum, dediğim gibi aşırı güzel deilim öyle. ama gittiğim organizasyonlar, kurslarda filan erkekler sohbet etmeye daha açık oluyor ve onlarla daha çabuk bir arkadaşlık kurabiliyorum. benim arkadaş olduğum erkeklerin de arkadaşları genelde erkek maalesef, kızlı-erkekli grupları yok :(( hatta geçenlerde bir tanesi bana "ya sybellaa, bir kız arkadaşın varsa benim bir erkek arkadaşla tanıştıralım" dedi ben ne diyeceğimi bilemedim kalakaldım :((( nasıl diyebilirdim ki benim kız arkadaşım yok :((
 
Arkadaşlıkta fiziksel özellikler önemli mi? Siz arkadaşlarınızı buna göre mi seçiyorsunuz?

Ya da fiziksel olarak iyi olduğunuz için arkadaşlıkları hakettiğinizi mi düşünüyorsunuz? Elinizin yüzünüzün düzgün olduğundan bu yüzden mi bahsediyorsunuz?

hayır ben fiziksel özelliklere göre seçmiyorum tabi ki.. demek istediğim, gazetelerde ve kitaplarda okuyoruz bazen fiziksel özelliklerinden dolayı sosyal ortamdan dışlanan insanları bunu kastetmiştim.

arkadaşım olmadığı için çoğu şeyden mahrum kalıyorum. yani uzaktan bakınca insanlar bana imreniyor, "genç, güze, işini de aldı" diye bakıyorlar ama bu arkadaşsızlık olunca gençliğin en güzel bu dönemlerini yaşamıyorum ki !

örneğin yurtdışına gitmek istiyorum gezmeye ama arkadaşsızlıktan gidemiyorum çünkü tek başıma gitmek istemiyorum. erkek arkadaşlarımla gidebilirim aslında ama bir erkekle seyahate çıkmaya da çekiniyorum açıkçası.

yani bu durum hayat kalitemi etkiliyor :(((( ve genç, eli-yüzü düzgün olmak, mesleğini almış olmak hepsi bomboş oluyor bir anda, hepsi anlamsız oluyor :((((
 
hayır ben fiziksel özelliklere göre seçmiyorum tabi ki.. demek istediğim, gazetelerde ve kitaplarda okuyoruz bazen fiziksel özelliklerinden dolayı sosyal ortamdan dışlanan insanları bunu kastetmiştim.

arkadaşım olmadığı için çoğu şeyden mahrum kalıyorum. yani uzaktan bakınca insanlar bana imreniyor, "genç, güze, işini de aldı" diye bakıyorlar ama bu arkadaşsızlık olunca gençliğin en güzel bu dönemlerini yaşamıyorum ki !

örneğin yurtdışına gitmek istiyorum gezmeye ama arkadaşsızlıktan gidemiyorum çünkü tek başıma gitmek istemiyorum. erkek arkadaşlarımla gidebilirim aslında ama bir erkekle seyahate çıkmaya da çekiniyorum açıkçası.

yani bu durum hayat kalitemi etkiliyor :(((( ve genç, eli-yüzü düzgün olmak, mesleğini almış olmak hepsi bomboş oluyor bir anda, hepsi anlamsız oluyor :((((


Arkadaşım yok benim. Geçmişe de bakınca hiç doğru düzgün arkadaşlığım olmamış. Samimiyetim ilerlememiş. Sizin yine erkeklerle arkadaşlığınız var. Bende o da yok. Sorularım bu yüzdendi.
 
Arkadaşım yok benim. Geçmişe de bakınca hiç doğru düzgün arkadaşlığım olmamış. Samimiyetim ilerlememiş. Sizin yine erkeklerle arkadaşlığınız var. Bende o da yok. Sorularım bu yüzdendi.

ama maalesef erkeklerle olan arkadaşlığım da belli bir samimiyet düzeyine ulaşamadın bitiyor :((( çünkü belli bir süre flörtöz tavırlar içine giriyorlar ben de soğuk durunca bir daha aramıyorlar :((

ben de size sorayım peki: bu durumla nasıl başediyorsunuz? üzülmüyor musunuz hiç? ben mesela çok üzülüyorum ve kafama takıyorum devamlı :((
 
Peki hic okuldan falan eski arkadaslariniz yokmu ? Onlarla tekrar iletisim haline gecip, bir sosyal aktivitede bulunma sansiniz yokmu?
 
ama maalesef erkeklerle olan arkadaşlığım da belli bir samimiyet düzeyine ulaşamadın bitiyor :((( çünkü belli bir süre flörtöz tavırlar içine giriyorlar ben de soğuk durunca bir daha aramıyorlar :((

ben de size sorayım peki: bu durumla nasıl başediyorsunuz? üzülmüyor musunuz hiç? ben mesela çok üzülüyorum ve kafama takıyorum devamlı :((

canımmm ya ne içten yazmıssın
yakın olsam valla hemen cıkar gezerdik yarın:16:
 
ama maalesef erkeklerle olan arkadaşlığım da belli bir samimiyet düzeyine ulaşamadın bitiyor :((( çünkü belli bir süre flörtöz tavırlar içine giriyorlar ben de soğuk durunca bir daha aramıyorlar :((

ben de size sorayım peki: bu durumla nasıl başediyorsunuz? üzülmüyor musunuz hiç? ben mesela çok üzülüyorum ve kafama takıyorum devamlı :((


Takılıyordu tabi, takılmaz mı. Ama alıştım. 28 yaşındayım ben de. Arkadaşsızlığa o kadar alıştım ki, yeni birileriyle tanışmak için eskisi kadar hevesli değilim artık.

Bir de eski arkadaşlıklarım, hep benim çabamla tek taraflı olarak ilerlemiş. Bunu o zamanlar da farkediyordum ama idare ediyordum bir şekilde. Ben de uyumlu sakin biriyimdir. Ama iyi niyetli insanlar arkadaşlık konusunda şanssızlar maalesef. Bunu buradaki benzer başlıklarda da okudum. Höt höt insanlar sosyal anlamda daha çok prim yapıyor. Mesela o arkadaş gruplarının arasında girseniz birbirlerine laf sokup hala samimiyeti koruduklarını görürsünüz. Sağlık olsun diyelim.
 
Ben de sizin gibi sayilirim su an. Benim sebebim aslinda yurt disinda olmam, kultur farkindan kaynaklaniyor biraz da,ama yine de var bir iki tane gorusebilecegim kiz arkadasim. Size onerebilecegim bir kitap var ama-Dale Carnegie'nin 'Dost kazanma ve insanlari etkileme sanati'. Bu kitabi bir deneyin derim. Onun disinda belki sizi fazla sessiz sakin buluyorlardir, soguk mu duruyorsunz acaba? Benim mesela tip olarak soguk gozuktugumu soylerler,ama taniyinca sicak bulurlar. Guleryuzlu olmaya ozen gosterin,insanlarla ilgilendiginizi gosteren diyaloglara girin, mesela birinin yakini hasta diyelim, siz birkac gun sonra sorun nasil oldu yakini diye. Bu sadece bir ornek, insanlar onlarla ilgilendiginizi gorunce sempati duymalari,yakin hissetmeleri kolaylasir diye dusunuyorum.
 
Baska bir yol da iltifat edin, mesela sacin ne guzel olmus, kime kestirdin, ve ya iste kazagin cok guzelmis vs gibi. Bunlarla muhabbet acabilirsiniz,iltifat duymak herkesin hosuna gider sanki.Bir de anneniz niye size itici oldugunuzu soyledi merak ettim. Sebebini soyledi mi?
 
Son düzenleme:
mirasu, cevabına teşekkür ederim. ama sana birşey söyleyeyim mi, dedikodusuna bile razıyım ben yeter ki bir arkadaş grubum olsaydı :( belki de çok eksikliğini hissediyorum ondandır. yukarda da dediğim gibi o işyerindeki iki kızı öyle kıskanıyorum ki, konser-sinema-tiyatro vs. devamlı bir etkinlik içindeler ve kocaman bir grupları var, o kadar da mutlu gözüküyorlar ki :(((

evet eksiğim kesin vardır ama bir çözebilsem onu ! genelde sessiz, sakin, iyi niyetli bir insan olduğum için anlamıyorum işte. mesela annem bana öz eleştiri yapıyor ve "kızım sen iticisin" diyor ama anlamıyorum ki insanlara devamlı iyi davranmaya çalışan, insanlara hayır demeyen sessiz-sakin birisinin nesi itici olabilir ????

erkekleri çevremde toplamıyorum, dediğim gibi aşırı güzel deilim öyle. ama gittiğim organizasyonlar, kurslarda filan erkekler sohbet etmeye daha açık oluyor ve onlarla daha çabuk bir arkadaşlık kurabiliyorum. benim arkadaş olduğum erkeklerin de arkadaşları genelde erkek maalesef, kızlı-erkekli grupları yok :(( hatta geçenlerde bir tanesi bana "ya sybellaa, bir kız arkadaşın varsa benim bir erkek arkadaşla tanıştıralım" dedi ben ne diyeceğimi bilemedim kalakaldım :((( nasıl diyebilirdim ki benim kız arkadaşım yok :((

annenizin yorumu ilginç ve hoş değil. çocukluğunuzda da böyle miydiniz? kardeşiniz var mı?
kendinizi bu şekilde değerlendirmeyin ama annenize bir sorun, nedir itici olan yanınız? itici kızlardan erkekler daha çok uzak durur. bence sorun bu değildir.
bu kalabalık arkadaş gruplarına yavaş yavaş dahil olmaya çalışın, genelde açık olurlar yeni kişilere.
canayakın bulduğunuz kızlara yaklaşın.

kıskanç olduğunuzu yazmışsınız ya, acaba çok mu belli ediyorsunuz? o huyunuzdan kurtulmaya çalışın.
eğlenceli biri olmaya çalışın. neşeli olun. olumsuz cümleler kurmamaya çalışın günlük hayatta.
bol bol gülümseyin. böylece insanları daha rahat çekersiniz.
 
mirasu, cevabına teşekkür ederim. ama sana birşey söyleyeyim mi, dedikodusuna bile razıyım ben yeter ki bir arkadaş grubum olsaydı :( belki de çok eksikliğini hissediyorum ondandır. yukarda da dediğim gibi o işyerindeki iki kızı öyle kıskanıyorum ki, konser-sinema-tiyatro vs. devamlı bir etkinlik içindeler ve kocaman bir grupları var, o kadar da mutlu gözüküyorlar ki :(((

evet eksiğim kesin vardır ama bir çözebilsem onu ! genelde sessiz, sakin, iyi niyetli bir insan olduğum için anlamıyorum işte. mesela annem bana öz eleştiri yapıyor ve "kızım sen iticisin" diyor ama anlamıyorum ki insanlara devamlı iyi davranmaya çalışan, insanlara hayır demeyen sessiz-sakin birisinin nesi itici olabilir ????

erkekleri çevremde toplamıyorum, dediğim gibi aşırı güzel deilim öyle. ama gittiğim organizasyonlar, kurslarda filan erkekler sohbet etmeye daha açık oluyor ve onlarla daha çabuk bir arkadaşlık kurabiliyorum. benim arkadaş olduğum erkeklerin de arkadaşları genelde erkek maalesef, kızlı-erkekli grupları yok :(( hatta geçenlerde bir tanesi bana "ya sybellaa, bir kız arkadaşın varsa benim bir erkek arkadaşla tanıştıralım" dedi ben ne diyeceğimi bilemedim kalakaldım :((( nasıl diyebilirdim ki benim kız arkadaşım yok :((

Yanlış anlama ama gülesim geldi kırmızıyla çizili alanı okuyunca. Bir anne böyle şeyler söylememeli bence kızına. Onunla aranız nasıl?

Bir de kızlarla iletişim kurmak çok kolaydır aslında ya, o gün giydiklerine, ya da saç rengine iki iltifat edip nerden aldığını sor hemen konu alışverişe kayar. Ordan sonra ilerler o sohbet.

Bir de fal muhabbeti vardır, o da çok tutar. Gözlemlerime dayanarak söylüyorum iyi fal baktığını, ya da şahane bir falcısı olduğunu iddaa eden bir kadın ergenlikten ortayaşlılığa her toplaşan kadın grubunda günün favorisi olur, Herkes peşinde dolanır. Daha lisedeyken öğlen aralarında birsürü kız toplanıp toplanıp çay ocağı teyzesine giderdik , kahve falı baksın diye. Öyle işte hem kadınlar arasında çok popüler bir konudur fal konusu hem de karşındaki hakkında birsürü şey -beklentileri, ilişkileri vs. vs.- öğrenmeni sağlar.
 
Son düzenleme:
Takılıyordu tabi, takılmaz mı. Ama alıştım. 28 yaşındayım ben de. Arkadaşsızlığa o kadar alıştım ki, yeni birileriyle tanışmak için eskisi kadar hevesli değilim artık.

Bir de eski arkadaşlıklarım, hep benim çabamla tek taraflı olarak ilerlemiş. Bunu o zamanlar da farkediyordum ama idare ediyordum bir şekilde. Ben de uyumlu sakin biriyimdir. Ama iyi niyetli insanlar arkadaşlık konusunda şanssızlar maalesef. Bunu buradaki benzer başlıklarda da okudum. Höt höt insanlar sosyal anlamda daha çok prim yapıyor. Mesela o arkadaş gruplarının arasında girseniz birbirlerine laf sokup hala samimiyeti koruduklarını görürsünüz. Sağlık olsun diyelim.

merhaba, yazdıklarınızda resmen kendimi gördüm :( yaşıt sayılırız, ben de 26 yaşındayım, aynı jenerasyonuz. benim de insanlarla tanışma hevesim kırılmaya başladı desem yeridir.

çünkü bende şu da var: insanlardan çok çabuk beklentiye giriyorum. diyelim ki ben bir ortamda biriyle tanıştım ve çok güzel bir muhabbetimiz oldu, ben "arkadaş olduk, ne iyi anlaştık" diye düşünüyorum. sonra birkaç gün geçiyor o insanı görüyorum ve sıcak bir şekilde davranıyorum, ama o insan soğuk davranıyor. "allahım noldu, o gün ne de güzel muhabbet etmiştik" diye düşünüyorum ve müthiş bir üzüntüye ve hayalkırıklığına uğruyorum. bu durum başıma 1000 defa falan gelmiştir herhalde.

höt höt tabir edilen şirret insanların daha prim yaptığı doğru :( ben de bazen rol yapıyorum, etrafa öyle bir insanmışım izlenimi vermeye çalışıyorum ama yine arkadaş edinmede hiçbir işe yaramıyor :( sanki üstüme olmayan bir elbise gibi, benim aslında o insan olmadığımı anlıyorlar.

bir soru daha sormak istiyorum: sonuçta tüm insanların kafa dağıtmak için gezmeye ihtiyacı var. örneğin sinemaya, konsere gitmek en basit örnekler. bunlara hep yalnız mı gidiyorsunuz? ben bazen yalnız gitmeye çalışıyorum ama arkadaşlarıyla gelen insanları görünce de müthiş moralim bozuluyor.
 
Yukarıda arkadaşın yazdığı gibi fal arkadaş edinmek açısından garanti bir yoldur.Tarot al mesela öğren,çevrendekilere de çok iyi tarot baktığını söyle.

Ben tarot bakıyorum ve bıktım artık sürekli kızların gelip fal baktırmak istemelerinden:27: Fal bakan birisini gördükleri zaman hemen yakınlaşıp samimi olmaya çalışıyorlar.
 
annenizin yorumu ilginç ve hoş değil. çocukluğunuzda da böyle miydiniz? kardeşiniz var mı?
kendinizi bu şekilde değerlendirmeyin ama annenize bir sorun, nedir itici olan yanınız? itici kızlardan erkekler daha çok uzak durur. bence sorun bu değildir.
bu kalabalık arkadaş gruplarına yavaş yavaş dahil olmaya çalışın, genelde açık olurlar yeni kişilere.
canayakın bulduğunuz kızlara yaklaşın.

kıskanç olduğunuzu yazmışsınız ya, acaba çok mu belli ediyorsunuz? o huyunuzdan kurtulmaya çalışın.
eğlenceli biri olmaya çalışın. neşeli olun. olumsuz cümleler kurmamaya çalışın günlük hayatta.
bol bol gülümseyin. böylece insanları daha rahat çekersiniz.

annem bazı akrabalarımızdan yola çıkarak böyle söylüyor. mesela bazı akrabalar bize misafir gelir ve kendileriyle uzun uzun sohbet etmemi beklerler. ama tek bir ortak noktam yok ki onlarla, ben de hoşgeldiniz der odama çekilirim. anneme "kızın hiç senin gibi deil, hiç konuşmuyor" diye şikayet ediyorlarmış beni annem de onlara istinaden söylüyor.

çocukluktan ziyade bu sorunumun temeli orta okul ve daha çok da lise dönemlerimde atıldı :(( devamlı okul deiştiriyordum, her okulda da yerleşmiş kaynaşık arkadaş grupları vardı ve içlerine giremeyince bende bir nefret oluşuyordu :((

maalesef arkadaş grupları açık değil :(( mesela yeni bir birimde çalışmaya başladım, bu birimde diğer çalışanlar grup olmuşlar artık :(( aslında kötü insan değiller, muhabbet vs. ediyorlar ama öğlen yemeğe hep birlikte gidiyorlar ve beni çağırmıyorlar bile :(( bu durumun bende nasıl tahribatlar yarattığını anlatamam bile. yani bir arkadaş grubuna girmek söylendiği kadar kolay değil maalesef :((
 
Son düzenleme:
Gerçek kaba olmayınca anlaşılıyor, o taktik de tutmuyor maalesef. Mesela öyle ağır lafları söylesek küserler ama birbirlerinden duysalar küsmezler. Samimiyetleri perçinlenir hatta. Ne kadar tuhaf.

Ben açıkçası konsere falan gitmiyorum, gürültüyü pek sevmediğim için. Ama sinemaya tek başıma gidiyorum. Gündüz 13.00 - 14.00 seanslarıyla başlamıştım, tenha olduğu için. Baktım ki güzel oluyor, kalabalık seansta da gidiyorum tek başıma. Hem filmin tadı daha çok çıkıyor sanki. Bu tabi kişisel zevk meselesi. Sevmeyen de var ama hoşuma gidiyor. Konuşmak zorunda olduğum biri olmuyor yanımda, filmin tadını çıkartıyorum. Ama kafe, restoran gibi yerlere tek başıma gitmedim henüz. O kısmı da bir sonraki aşama artık. Ona da alışmak lazım :)

Bir de, insanlardan "sessizsin konuşmuyorsun" lafını duydukça daha çok nefret gelir, iyice uzaklaşırsın. O duyguyu da bilirim. Halbuki asıl konuşmayan kendileri.
 
Gerçek kaba olmayınca anlaşılıyor, o taktik de tutmuyor maalesef. Mesela öyle ağır lafları söylesek küserler ama birbirlerinden duysalar küsmezler. Samimiyetleri perçinlenir hatta. Ne kadar tuhaf.

Ben açıkçası konsere falan gitmiyorum, gürültüyü pek sevmediğim için. Ama sinemaya tek başıma gidiyorum. Gündüz 13.00 - 14.00 seanslarıyla başlamıştım, tenha olduğu için. Baktım ki güzel oluyor, kalabalık seansta da gidiyorum tek başıma. Hem filmin tadı daha çok çıkıyor sanki. Bu tabi kişisel zevk meselesi. Sevmeyen de var ama hoşuma gidiyor. Konuşmak zorunda olduğum biri olmuyor yanımda, filmin tadını çıkartıyorum. Ama kafe, restoran gibi yerlere tek başıma gitmedim henüz. O kısmı da bir sonraki aşama artık. Ona da alışmak lazım :)

Bir de, insanlardan "sessizsin konuşmuyorsun" lafını duydukça daha çok nefret gelir, iyice uzaklaşırsın. O duyguyu da bilirim. Halbuki asıl konuşmayan kendileri.

evet çok haklısınız bu konuda. ben bazen sinirlendiğim zamanlarda "yeter artık kaba olucam, insanları kırmamak için susmayacağım" diye düşünüyorum ve uygulamaya geçirmek istiyorum bunu. ama sonra şöyle bir düşünüyorum da, öyle yaparsam kimse kalmaz etrafımda, zaten çok az, hepten yok olur.. şirret insanlar şirretlik yaptıkça, sesleri çıktıkça popülerlikleri artıyor bizde tam tersi..

sinemaya eğer festival falansa yalnız gidebiliyorum. öbür türlü sinemaya gidemiyorum. ara filan veriliyor, insanlar arkadaşlarıyla gülüşüyor filan çok zoruma gidiyor. sanki herkes bana bakıp "şuna bak yalnız gelmiş" diye dalga geçiyor gibi hissediyorum. mesela hobbit filmini görmek için deliriyorum ama arkadaşsızlıktan gidemiyorum, ne acı değil mi ? konser filan tek başıma hayatta gidemem zaten. ama bu durumu yenmem gerek farkındayım, hayat böyle zehir oluyor çünkü, sonuçta kısa vadede arkadaşsızlık sorunum çözülemez :((( sanırım çok iyi bir psikoloğa ya da psikiyatra ihtiyacım var.
 
Ben de sizin gibi sayilirim su an. Benim sebebim aslinda yurt disinda olmam, kultur farkindan kaynaklaniyor biraz da,ama yine de var bir iki tane gorusebilecegim kiz arkadasim. Size onerebilecegim bir kitap var ama-Dale Carnegie'nin 'Dost kazanma ve insanlari etkileme sanati'. Bu kitabi bir deneyin derim. Onun disinda belki sizi fazla sessiz sakin buluyorlardir, soguk mu duruyorsunz acaba? Benim mesela tip olarak soguk gozuktugumu soylerler,ama taniyinca sicak bulurlar. Guleryuzlu olmaya ozen gosterin,insanlarla ilgilendiginizi gosteren diyaloglara girin, mesela birinin yakini hasta diyelim, siz birkac gun sonra sorun nasil oldu yakini diye. Bu sadece bir ornek, insanlar onlarla ilgilendiginizi gorunce sempati duymalari,yakin hissetmeleri kolaylasir diye dusunuyorum.

acikadres, kitap tavsiyeniz için çok ama çok teşekkür ediyorum. kitabın adını not ettim, en kısa sürede alacağım, umarım dost kitabevi veya d & r'da bulabilirim.

belki dışardan soğuk görünme olayı doğru olabilir, o da şundan dolayı diye düşünüyorum: hayatım boyunca en kötü kaderim, birbirini çok iyi tanıyan kaynaşmış insanların arasına girmek oldu. o insanlarım geçmişten gelen esprileri, muhabbetleri, kendi aralarında geliştirdikleri bir dil vardı ve ben buna dahil olamıyordum, sadece izliyordum. bu da beni geriyordu ve bu durum suratıma yansıyor olabilir.

işyerinde de aynı kaderimi yaşıyorum. yeni bir birimde çalışıyorum ve diğer çalışanlar grup olmuş, muhabbetler espriler havada uçuşuyor ama ben giremiyorum. özel olarak beni dahil etmeye çalışmıyorlar da bu muhabbetlere, örnek vereyim mesela bir dizi hakkında konuşuyorlar ama dönüp de bana "peki sen bu dizi hakkında ne düşünüyorsun, beğenir misin" diye sormuyorlar.
 
Back