Her turlu dilek istek ama en onemlisi Allah Rizasi icin benimle hatime baslayacak arkadaslar var mi?

Ne yapmaya çalışıldıgını anlamıyorum cidden...Allah bilir siz bilmezsiniz diyor ayet de.. Neye göre kime göre doğru yanlış dıyebılıyorsunuz ? Arapça bılmeyen arkadaslarımızın Kuran ı Kerım okumasından soğutabilirsiniz farkında mısınız? Bunun hesabını nasıl vereceksınız ötekı dünyada ? Herkes bildiği gıbı okusun.Arapça bılen arapça okur bılmeyen latıncesınden okur ...Her arapça bılen arkadaslar sizlere söyluyorum acaba okudugunuzu anlıyor musun ? sadece arapça okuyup anlam bılmeyen ne yazıyor merak etmeyen nice ınsan var...
Ben sizlere katılmıyorum.
Bu Allah ın işine karısmakdan baska bırsey degıl
 
soğutabilirsiniz ne demek Allah aşkına herkes hesap kitap derdine düşmüş çok meraklıysanız hepiniz beddua edin bana . ben kendi fikrimi söyledim hatimden ayrılıyordum ayrılma bu şekilde olsun dediler tek başına verilmiş bi karar değil . Herkes ön yargılı olmaya ne kadar meraklı. Arapça bilmeyenler kendine Latinceden okunacak hatim diye topik açsınlar o zaman . bu kadar büyütmeyin artık yeter vallahi yeter dünden beri canımdan bezdirdiniz beni . Hayattan soğudum bütün bu yazılanlar sayesinde ...
 
Mevlâna Celâleddin’den rivâyet edilir ki;

Musa Aleyhisselâm bir gün bir yerden bir yere giderken, ilerde bir ağaç altından gelen konuşma sesi duymuş… Merakla o yöne yürümüş…

Bakmış ki bir garip çoban ağacın altında oturmuş, kendi kendine konuşuyor…

Merak etmiş, acaba ne konuşuyor, diye; ve sessizce yaklaşıp dinlemeye başlamış…

Şöyle diyormuş garip çoban:

-Ey benim güzel Allah’ım!… Ne olurdu şimdi yanımda olsaydın!… Seni sevseydim!… Seni sarsaydım!… Şu koyuncuktan taze taze süt sağıp, sana içirseydim!… Şu gölgecikte kucağıma yatırsam, seni dinlendirseydim!.. Bitlerini ayıklasaydım!..

Burada sabrı taşmış koca Musa Nebi’nin… Mâlûm, “celâli” meşreptir kendileri…

Hemen ortaya çıkmış, yanlışı hazmedememe hâliyle çıkışmış garip çobana :

Behey gafil!… Sen nasıl olur da âlemlerin Rabbı olan her şeyden yüce, münezzeh, azametli Allah’ı, alıp süt içirip, hele hele kucağına yatırıp, üstelik bir de bitlerini ayıklarsın!!!… Bilmez misin, Allah için böyle şeyler söylenmez!…

Garip çoban, korkmuş; bilgisizliğinin getirdiği yanlışların altında ezilmiş, büzülmüş; eli ayağına dolaşmış; ne yapacağını, ne diyeceğini şaşırmış; kekelemiş:

-Affedersin… Hatamı bağışla… Bilemedim… Ama çok seviyordum da!… Ben bir garip çobanım; sadece var Allah’ım!… O’nunla oturur, O’nunla kalkar; O’nunla yer, O’nunla yatarım!… Tek dostum, sevdiğim, dertleştiğim O’dur!… Duymuştum ki, hep “ben”imleymiş; ben de O’nu, göremediğim yanıbaşımdaki Dost, bildim de ondan böyle konuştum…

Zinhar bir daha demem bu dediklerimi!..

Demek o buralara sığmayacak kadar çok büyükmüş!.. Ya ben, şimdi ne yapayım?..

Musa Aleyhisselâm ona, dua etmesini, namaz kılmasını öğretmiş… Ve yoluna devam etmiş..

Çobanın içinde bulunduğu hâli düşünerek dalgın bir halde yürürken farkında olmadan bir gölünde üzerinde; birden arkasından bir ses işitmiş “Musa! Musa!” diye..

Dönüp bakmış arkasına ki, kim sesleniyor diye, ne görsün!… Garip çoban gölün üstünde yürüyor suya batmadan, kendisine doğru!…

İşte o esnada vahyolmuş Musa’ ya…

-Ey Musa, tüm varlığıyla bana yönelmiş, benden başka düşüncesi olmayan dostumu benden uzaklaştırdın!.. Aramıza büyük duvarlar ördün!.. Hemen o ördüğün uzaklık duvarını yık, ve bizi birleştir!… Bana böyle kullarım da gerek!.

Farketmiş Musa Aleyhisselâm yaptığı işin sonucunu!… Hemen dönmüş dediklerinden!… Anlamış, Allah’ın kimine tüm azâmeti ve haşmetiyle kendini tanıtırken, kimine de samimiyet ve sâfiyetine göre tecelli ettiğini…

Ve dönüp, demiş bir garip çobana:

-Sen bırak benim dediklerimi de, gene bildiğin, içinden geldiği gibi O’na yönel, o’nunla konuş!… O seninle!. Hattâ senden bile yakın sana!.. Sen bir garip çobansın, nereden bileceksin O’nun haşmet, azâmet ve saltanatını!… Gene bildiğin gibi sev, övmeye, hamdetmeye devam et!.”

Evet, ya bir garip çoban gibi, sâfiyet ve samimiyetle O ‘nu övüp, O ‘na hamdedeceğiz…

Ya da, gerçekçi olup ; “HAMD ALLAH’a mahsustur; biz bu konuda âciziz!” deyip, “yok“luğumuzu, “hiç“liğimizi farkedip haddimizi aşmayacağız!… Zira Allah , bilgiçlik taslayıp haddini aşanları sevmez!…
 




Sonuna kadar katılıyorum....
Gerçekten de çoğu arkadasımız ne guzel elıne Kuran ı Kerim almıstı....ıcındekılerı anlaya anlaya da okuyordu ...Rabbim oku demiş... Şimdi ne oldu ...aynı düşündüğünüz gibi oldu...bu topık sayesınde düzenlı bır sekılde Arapça bılmeyenler de Kuran okuyabılıyordu... bu topık vesılesıyle daha önce okumadıgı sürelerı okumustu vs vs....
Yapılan yanlıştı..Topiğin kapatılması yanlıştı ...en basından berı bilen bıldıgı gıbı okunsun dendi.... bunu sonradan kabul etmeyenler ayrılmalıydı topikden .... Bu düzen bozularak değil....
Neyse....


Arkadaşlar Dua Kardeşlerım sizlerden Allah rızası için 1 fetih süresi yada ne gönlunuzden gecıyorsa bır Dua ıstıyorum...
Yoğun bakımdakı arkadasım için...ister Turkce okuyun ister Latınce ister Arapça...yeterkı Allah için okuyun...
Allah razı olsun hepınızden.....


http://www.kadinlarkulubu.com/forum/index.php?threads/yogun-bakimda-ki-arkadasim-icin.928061/


Arkadaşlar... Bir göz taın nolur... Vakit bulabılen olur inşallah..
 



Sonuna kadar katılıyorum her sözünüze..
 

Allah rızası için denilen geri çevrilmemiş. On kerede kapina gelinse, aynı kişi olsa da eli boş çevrilmezmis. Arkadaşın için şifa niyetine Yasin suresi okuyacam. Rabbim kabul etsin. şafi ismiyle yardımcısı olsun. Burada okuduklarimdan sonra çok kirginim hele bu duayı başlatan arkadaşım benim en zor günlerinde hiç tanımadan çok destekçim oldu. Onun safiyane temiz kalbi ile başlattığı bir şeyin bu noktaya gelmesi onu çok üzdü ve kırdı. İşin açıkçası bu olaylardan sonra dua formuna girmez oldum.
 
Allah im razi olsun sizden.Tüm hastalarada şifa versin Rabbim insallah.Tamamen ayni duygulari paylasiyorum.. Cok uzuldum ve hala üzülüyorum... Allah bilir siz bilsezsiniz diyor Rabbim...ama onun adına olmaz diyebilen bir sürü insan...sadece burasi icin degil disarda da mevcut... Allah ım ilmimizi artirsin.... Soyleyecek cok sey var ama anlamaya calismayana düsünmeyene anlatmak cok zor... Ben bu konuya isteyenlerle devam etmek isterim yada ayri bir topik acmak...herkes bildigi gibi okusun...Arapca yada bilmeyen mealini latincesinden okusun... Bence bu cok guzel birsey...bu vesileyle bircok kisi duzenli bir sekilde Kuran okumaya devam eder...ustelik Allah in izniyle icinde ne yazdigini bize ne soylendigini de bilir..
 
'' Yüce Allah, Kur’an’ı Kerim’in ilk vahyedilen Ayetin de OKU’mamızı emrediyor. Dinimizin temelini oluşturan emirleri, öncelikle OKU’yup anlamamızı emrediyor. Peki… Bizler böylemi yapıyoruz?

Büyük çoğunluk adına söylüyorum… HAYIR!

Yıllar öncesi… Cuma namazı için her zaman ki gibi camiye erken gitmiştim. Yaklaşık 200 kişilik küçük bir semt Camii. Namazımızı kıldıran Hocamıza yaklaşarak sordum.

– “Bizler niye Kur’an okurken surelerin başında Besmele çekeriz?”

Yutkundu… Bunun bir gerek olduğunu, ilk Müslümanlardan bu yana böyle olduğunu, Besmele ile başlamanın daha hayırlı olduğunu v.b cümleler söylemişti.

Kur’an’ı anladığım dilden okumaya ve daha doğrusu okumanın ötesinde anlamaya başladıktan sonra Hoca’nın niye yutkunduğunu ve bana;

– “Besmele Allah’ın emridir… Alak suresi 1. Ayetinde YARATAN RAB’BİNİN ADIYLA OKU! diye emretmiştir.” açıklayamasını yapamadığını şimdi daha iyi anlıyordum.

Biliyordum ki, Hoca da Kur’an’ı sadece okuyordu!

Biz İnananlara düşen O’nu asılı olduğu duvardan indirmek ve anladığımız dilden OKUmak ve ANLAMAKtır. Düşünerek, anlayarak ve Rab’bimin emirlerini, Rab’bimin istediği gibi Dosdoğru yapabilmektir.

OKUmalıyız Kur’an’ı… ANLAMAK için… ANLADIĞIMIZ DİLDEN.

OKUdukça, anladıkça, yanlışlarımızı düzeltmemize, yanlışlardan kurtulmamıza yardımcı ol Rab’bim. Tüm inananları yanlışlarından kurtar. Onları doğru, dosdoğru yola ilet… Senin her şeye gücün yeter.(Amin)
 
Biz İnananlara düşen O’nu asılı olduğu duvardan indirmek ve anladığımız dilden OKUmak ve ANLAMAKtır. Düşünerek, anlayarak ve Rab’bimin emirlerini, Rab’bimin istediği gibi Dosdoğru yapabilmektir.

OKUmalıyız Kur’an’ı… ANLAMAK için… ANLADIĞIMIZ DİLDEN.

OKUdukça, anladıkça, yanlışlarımızı düzeltmemize, yanlışlardan kurtulmamıza yardımcı ol Rab’bim. Tüm inananları yanlışlarından kurtar. Onları doğru, dosdoğru yola ilet… Senin her şeye gücün yeter.(Amin)
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…