Her Namazda Zikrettiğimiz 7 Esmâ-ül Hüsnâ 1. Euzü Besmeledeki Rahman ve Rahim İsimleri Gün boyunca sünnetleriyle namazımızı kılıyorsak, sadece besmelelerle tam 73 kez bu esmaları zikretmiş oluyoruz.SubhanAllah. Fatihaları da eklersek 113 oluyor.
الرحمن – Rahmân: Şefkat Dünyada tüm mahlukata merhamet eden.
Rahmet, Allah için kullanıldığı zaman, ihsan ve lütuf; insanlar için kullanıldığı zaman ise acıma, bağış ve kalp yumuşaklığı kastedilir. Kur’an, Allah’ı tanıtırken öncelikle O’nun Rahmân ve Rahîm oluşundan söz eder. Allah’ın rahmet özelliği ile ilgili olarak Esmâ-i Hüsnâ’ da otuza yakın isim geçmektedir. Rabbimizin kullar hakkında en çok işleyen ve en belirgin özelliği rahmettir. Allah’ın kullarına gazap etmesi veya onları cezalandırması bir şarta bağlı iken, rahmet sıfatı herhangi şarta bağlı değildir. Allah’ın rahmeti bütün yaratıklar hakkında geneldir.
الرحيم – Râhim: Merhamet eden Ahirette yalnız müminlere merhamet eden.
Rahmân, Allah’a ait özel bir isim ve sıfattır. Pek fazla ve sürekli merhamet sahibi demektir. “Fa’lan ” kalıbında olan Rahmân ismi hem ihsan ve bağışın bolluğunu hem de sürekli ve sonsuz olduğunu ifade eder. Allah’ın şefkat ve merhametinin en yüksek derecesini gösterir. O’nun rahmeti tıpkı kendisi gibi ezelî ve ebedîdir, yani başlangıcı ve sonu yoktur. Rahmân ismi genellikle ibadet ve ulûhiyyet ifade eder.
2. Fatiha'daki Malik İsmi مالك الملك – Malikül Mülk: Mülkün Sahibi. Fatiha suresinde de ‘Din gününün sahibi’ olarak geçiyor.
Milk ve mülk mastarlarından türemiş olan Maliku’l-Mülk ismi, her türlü hükümranlığın sahibi, her şeyin üzerinde saltanat ve otorite sahibi anlamlarına gelmektedir.
3. Rükudaki Zikrimizde Azim İsmi العظيم – El Azim: Hakiki ve mutlak büyük.
Azame kökünden türemiş olana el-Azim ismi; kütle, hacim ve bazı özellikler yönünden üstünlük, ululuk ve yücelik ifade eder. Kur’an’da Allah’a nispet edilerek sadece 6 kez geçmektedir.
4. Rükudan Doğrulurken Semi İsmi السميع – Es Semi: Her şeyi işiten.
Semea kelimesinden türemiş olan es-Semi’ ismi sözlükte; işitmek, duymak, icabet etmek, işittiğinin gereğini yerine getirmek anlamlarına gelmektedir. Mübalağa ve sübut ifade eder. Kur’an’da yaklaşık 45 defa zikredilmektedir. Bir defa el-Garib ismiyle, sekiz defa el-Basir ismiyle ve 32 defa da el-Alîm ismiyle beraber zikredilmiştir.
5. Son Oturuştaki Salli-Barik Dualarında Hamid ve Mecîd İsimleri الحميد – El Hamid: Övgü ve senaya layık.
Hamd kelimesinden türemiş olan el-Hamid ismi, yaptığı iyilik ve ihsanlardan dolayı ta’zim ve teşekkür kastıyla övmek, yüceltmek, methüsenada bulunmak, büyüklemek anlamlarına gelmektedir.
المجيد – El Mecid:Şanı yüce, kadri büyük.
Mecd kelimesinden türemiş olan el-Mecîd ismi; çokluk, bolluk, genişlik, imkan, hayır ve menfaatin çok olması, izzet, şeref ve onur anlamlarına gelmektedir. Araplar; hayvana bolca yem verdim derken “Emcettu” fiilini kullanırlar.
Rasulullah (s.a.v) tahiyyatta okumamızı emrettiği “Allahumme salli ve Allahumm barik” dualarının sonunda “Hamid ve Mecîd” isimleri yan yana kullanılır. “Şüphesiz sen hamde ve övgüye layık olan, şerefi ve ikramı bol olansın.” Buhari, Daavat 33.