ben 24 yaşındayım. 18 şubat günü Göztepe'de meşhur bir özel hastanede oğlumu dünyaya getirdim ve 8 gün sonra hastaneye doktorlarına çalışanlarına binlerce lanet okuyup çıktım... gebeliğimin 33. haftasında kadar acıbademe Ümit Bey'e gidiyordum ve belki de olabilecek en rahat hamileliği yaşadım. hatta doğumdan bir gün önce alış veriş yapıyordum. oğlum çok sağlıklı büyüyordu. hiçbir sorunla karşılaşmamıştık. ne benle ne oğlumla ilgili. herşeyi düzgün çıkıyordu hatta 3 hafta önde gidiyordu. babamızdan dolayı biraz iriydik. gel gelelim acıbademin ekonomik külfeti nedeniyle (ki çektiklerimden sonra hiçbiri gözümde değil şuan) hastane değiştirmek zorunda kaldık ve bahsettiğim hastaneye gittik. orada bir bayan doktor seçtik. hakkında okuduk araştırdık ilk muayeneden sonra da çok beğendik. geçmişi doğu illerinden birinde yaptığı kahramanlıklarla dolu. ama şimdi anlıyorum ki orada kazanamadığı parayı burada çok farklı yöntemlerle kazanıyor. son haftalara kadar herşey burada da iyi gidiyordu. NST si rahim kasılmaları herşey normal seyrinde gidiyordu. gel gelelim bir gün gebeliğimin 36 + 3 ünde muayenede bu doktor müsvettesi bayan "aman oğlan gelişimini tamamlamış 3kilo 800 gram şuan suyun patlamak üzere. suyun gelirse hastaneye yetişemeyebilirsiniz ekibimi toplayamayabilirim yarın alalım bu oğlanı." bir telşa bin tedirginlik ertesi gün hiçbirşey düşünmeden etmeden sabahın köründe gittik hastaneye. acıbademdeki doktorumuzu aramak bile aklımıza gelmemişti. yavrularımıza olan büyük sevgimiz her konuda büyük telaş duymamıza neden oluyor tabiki de. doğumhaneye aldılar. epidüral denediler. tansiyonum çıktık olmadı. bir daha denediler yine olmadı. bu sefer spinal denediler. epidüralden farkı iğnenin sürekli batırılmış halde olmaması. bu nedenle epidüralde her an iğneden uyuşturucu verilebiliyor ama spinalde tek seferlik uyuşturma. olası bir gecikmede bütün acıyı çekme tehlikesi var. neyse ki doğum bitti. hayatımda çekmediğim işkenceyi çektim. oğluşum daha kucağıma verilmeden götürüldü. odaya çıktım oğluşumu beklyorum ama içeri koca bir küvez girdi. içinde oğlum mosmor. akciğerleri gelişmemiş. dediler yoğun bakıma alıyoruz. 3 gece hastanede kaldım sonra mevburen onu orada bırakıp evime döndüm. sonra her gün sabahtan akşama kadar hastanedeydim. tam 8 gün. dikişlerim perme perişan rahmim darmadağın ben yollarda oğluma süt götürüyorum en azında kokumu hissetsin diye uğraşıyorum. tabi bunca şeyin daha en başında biz herşeyi anladık. bu lanet olası hastane be lanet olası doktorları öyle bir rant içine girmişler ki daha ilk gün oğluşumuzu benim üzerimden sigortalı yapmamızın iyi olacağını söylediler. eşim gitti hemen yaptı. sonra bu 8 günlük küvez bakım ilaç faturası neredeyse 10 000TL 'ye yakın para tamamen sigortadan alındı. hiçbirşey ödemedik. ve tam da o anda bu dönen sermayenin nasıl paylaşıldığının ve herbişeyin detayı çaktı beynime. yenidoğan katında onlarca anne ve büyüük bir kısmının bebecikleri aşağıda yoğun bakımda. allahım nasıl bir ranttır bu. nasıl bir vicdansızlıktır. doktorlara aman ha erken alın telkininde bulunarak annelerinin karnında niye beleş beleş yaşıyorlar alalım erkenden üzerlerinden para kazanalım mantığıyla yürüyen bu hastane üstüne üstlük başbakanın referansıyla açıldı. bu nasl bir ülkedir. bu kadar ucuzuz biz hükümetin gözünde....çektiğimiz onca acının oğluşumuuzun çektiği onca acının be dolayısıyla yaşadığımız acı yıkımların hepsinin günahını herbiryerlerinden hayatlarındaki herbirşeylerinden çıkarmalarını diliyorum allahımdan. o nasıl biliyorsa öyle yapsın. bu ülkede hepimiz "ne yapalım hayırlısı buymuş" diyerek kendimizi avutup avutup sustuk ve sustukça bırakın bizi karnımızda bebelerimizi bile koyun gibi sağdılar. daha fazla yazamayacağım ellerim titriyor hala. zaten bu anlattığım yaşadıklarımızın onda biri. o yüzden tüm anne adaylarına dikkat etmeleri konusunda uyarıda bulunuyorum. şunu da ekleyeyim benim çatım daha açılmaya yeni başlıyordu, hiçbir rahim kasılmam yoktu, oğluşumun NST'de kalp değerli 120'nin altına düşmemişti hatta 140lardaydı. yani erken sezeryan için hiçbir neden yoktu. bu vardığım sonuçlara bunları da dikkate alarak ve hastanedeki atmosferi bizzat yaşayarak kesin kanaat getiriyorum. Eski doktoruma doğumdan sonra kontrole gittim ve bana dediği şuydu " mevcut durumunda erken sezeryan için hiçbir neden yoktu. bu durumda sen istesen bile doktorun erken sezeryana alaması kanuni olarak yasak zaten. bence dava açın. ben o doktoru aramak istemiyorum çünkü çok kötü konuşacağım..." davasından da vatandaşlığından da ülkesinden de hükümetinden de hüviyetinden de herşeyinden vazgeçtim bu ülkenin. eşimin bir yurtdışı fırsatı var yakınlarda ve biz hiç düşünmeden o ülkenin vatandaşlığına geçerek gidiyoruz bu ülkeden. en azından orada insanın sırtından karnından karnındaki bebeden rant edilmiyor. insan gibi değer veriliyor. hepinize hayırlı huzurlu ve mutlu doğumlar diliyorum arkadaşlar.......Allah gönlünüzce versin...........