• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Gitmeli miyim?

Benim annem o varken oturmaya gelmişti de odasından çıkıp bir hoşgeldin demedi. Hasta dersin dedi, annemde üzüldü yazık hasta diye.



Anlatmadıklarım mı:) zaten küçük bir kısmını esprili bir şekide anlatmıştım konum vardı kaynana diyaloglarım diye. Korkmuyorum değil, korkuyorum. Ama eşimin annesi olmak gibi bir durum var ortada.



Ben de gitmek istemiyorum ama gitmem lazım gibi bir durum oldu şimdi. Kayınpeder aradı garanti verdi, annesi değiştiym diyor, eşim istiyor ama emin değil bana bıraktı. Off karıştım iyice.
bir yerde öyle yazdın galiba:5::6:
Eşinin annesi olması bir şeyi değiştirmez canim:)
Artık düşün biz bu yaşadığınin daha beterini yaşiyoruz ve eşlerimiz bize kendileri görüşmemeyi öneriyorlar, ne kadar tuaf ve kötü bir durum.

Ölümle tehdit edeni var, bir kadın araya sokankar var, hasra nr yapanlar var, varda vaaar anlayacağın:ssz:
Nasil baş edecegiz biz bu tür insanlarla? Daha yeni yeni gözümüzü aciyoruz birde:8:
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Ben 2010'da evlendim. Eşimin anne ve babası ayrı, eşim annesinin tek çocuğu. Evlenirken anne ve babamın da önerisiyle kayınvalidemin de bizimle kalmasını istedim. Nasıl olsa 2 kişiyiz, ben çalışıyorum zaten o da tek başına vs. diye eşime teklif sundum. Eşimse böyle birşeyin sorun olabileceğini söylediği için 2+1 küçük bir ev tuttuk. Evlendikten 3 ay sonra kayınvalidem bir kaç hafta yanımızda durmak için gezmeye geldi ve daha sonra yavaş yavaş çalışma odama eşyalarını yerleştirmeye başladı. (Kıyafet falan değil direk gardrop yatak vs.) Sonra çalışma odasındaki eşyalarımdan rahatsız olup her akşam bir eşyamı çıkarttırıp yavaş yavaş çaktırmadan eve yerleşti.:1: Benim için sorun değildi en başta bu teklifi yapan bendim ama böyle alttan alttan olması da hoş değildi. Evlenmeden önce çok iyi olduğum kayınvalidem yavaş yavaş oğlunu benden kıskanmaya başladı. Onun dışında ben işteyken yatakodama girip çekmecelerimi falan karıştırıyormuş ben anlamadım kendi ağzından kaçırdı. Mesela evde asla çıkardığı çorabını dahi toplamaz, bir çorba suyu koymuşluğu yoktur. Ben temizlik yaparken o gün arkadaşına söz vermiştir ve gezmeye gitmesi gerekiyordur. Ama asla kendisinden iş vs. beklemedim. İşten gelip aceleyle evi toplayıp yemek yapıp birde güler yüz göstermeye çalışırdım.

Bir pazar sabahı, benim tek izin günümde eşim sabah kahaltı hazırlamış sürpriz olarak. Bu arada eşim cumartesi de evde olduğu için böyle bir hoşluk yapmak istemiş. Sofraya oturduk ve en son eşime baktığım için ve sofra olayı için kıskandığından sanırım tartışma çıkardı. Öyle şeyler söyledi ki dondum kaldım. Büyüğüme saygısızmışım, annem neymiş ki ben ne olacakmışım. (Annemin tek söylediği şey kayınvaliden dul kadın idare ediverin'dir. Üstelik annem ve babamın maddi/manevi çok yardımı olmuştur.) Böyle giderse biz boşanırmışız :53: Düşünün eşimle hiç bir sorunumuz yok. Gerçekten çok uyumlu ve mutlu bir çiftiz. Boşanma lafını edince eşim delirdi ve çok kötü bir tartışma yaşadık. Kayınvalidem baştan beni kovduysa da kendisi gitmek zorunda kaldı. (Eşyalarımızı benim paramla almıştık, gelinliğimi bile kendi cebimden verdim yani öyle olmasa kovacak aklısıra) Kendisi başka bir ile taşındı arkadaşlarının yanına. Bu zamana kadar da maddi desteğe devam ettik. Eşim gönderemese bile kendim avans çekip yolladım. Bu cuma eşim babasıyla birlikte annesine gidecekti. Kayınvalidem oda gelecekmi demiş. Eşimde işleri var gelemeyecek demiş. Ama ben onunda gelmesini istiyorum, artık barışmak istiyorum demiş.

Kızlar ben de istiyorum barışmayı özellikle eşim için ama durup durup öyle konuşuyor ki resmen tahrik ediyor. Eşim üzülüyor, bir tarafta annesi bir tarafta eşi. Eşim de bana bıraktı. Yani benim sorunum şu: Ne yapayım? Gitmesem küskün kalmak iyi birşey değil. Gitsem yine sorun çıkar mı?

zor durum.barışınca çıkıp yine gelebilir.böyle ilk teklifle barışma.gitsen de çok mesafeli dur.anne felan deme.sşz diye hitap et ki mesafeyi anlasın.
 
Senin anlattığın aynı olaya maruz kaldım, tek fark kayınvalidem bize misafirliğe gelmişti, eve yerleşme olayı yoktu bizde.
1 ayı birlikte geçirdik, o dönem eşimin denetlemeleri olduğu için sabahın köründe evden çıkıp akşam 10da geliyordu ve bir hafta eve hiç uğramadı.

Ben her ne kadar iş yapmasın, yorulmasın, dinlensin diye düşünürken o hep evi kurcaladı, çekmecelerin yeri değişti, mutfağımın yeri değişti..
Ben evimde misafirin iş yapmasından asla hoşlanmayan biriyim, bunu dile getirdiğim halde ya ben uyurken ya 2 dakikalığına markete giderken evi talan edip işe koyulurdu. E haliyle benim de suratım asılıyodu, neyse umursamayım istediğini yapsın nasılsa gidecek diye günler geçti.

Eşimin 1 hafta yokluğunda aldım gezdirdim, 2 günlüğüne deniz kenarında bir yerde kaldık, karşı komşum da var, şen şakrak geçirelim dedik eşlerin yokluğunda.
Fakat eşim geldi, her şey değişti. eşimin geldiği gün olay çıkardı ve bana olmadık laflar etti. Suratsız, konuşmaz etmez, kapı duvar gibi, ben buraya gezmeye gelmedim, muhabbet etmeye geldim...neler neler. İnan şok oldum, ne diyeceğimi bilemedim. 1 ayı güzel geçirdin de, oğlun gelince mi patlayıveresin tuttu.

Gerçi, akşam oturduğumuzda eşimle olan konuşmalarımızda, sarılmalarımızda falan kıskandığını sezmedim değil. Ama hak vermeye çalıştım, elin kızı gelmiş oğlunu almıştı ondan:)

O günkü çıkan olay o kadar kötüydü ki, hiç hatırlamak istemediğim günlerden birini yaşattı bana kayınvalidem. Hipertansiyonu var, aksi gibi eşimin bi arkadaşıyla buluşacağı gündü. Eşimin evden gitmesiyle ayılıp bayılması bir oldu. Sakinleştirmeye çalıştım falan derken iyice kitlendi..falan filan, kabus gibiydi. Eşimi çağırdım, eve doktor çağırdık sakinleştirici falan yaptı..O gün sabaha kadar deliksiz uyudu..Fakat kalktığında ki pişmanlığını karşı komşum bile anlamıştı.

Nitekim, sana bunları yaşatan insanın samimiyetine inanma derim. Kıskanmanın 2 şekli vardır, biri hasetlikle kıskanmak, diğeri tatlı kıskançlık, benimsemedir. Bizimkiler hasetle kıskandığı için her şey, her laf beklenir.

Bizde olay duruldu tabi, tüm o söylediği lafları yeri geldiğinde bir bir burnundan getirdim. Ben ki, ona tek laf etmeyen, kırılmasın-üzülmesin diye her şeye gülüp geçen biriydim. Fakat ben böyle oldukça o beni ezmeye çalıştı, ve sonunda beni kaybetti. Kaybettiğinin de farkında. Şimdiki konuşmalarımızda söylediği her lafın cevabını tabiri caizse yapıştırıyorum. Evet, hiç de üzülmeden yapıyorum bunu. Karşımdaki bana değer vermiyorsa değer vermiyorum artık. Bu yaşıma kadar bunu öğrendim.

Ben senin yerinde olsam bir süre gitmezdim. Ve mesafeyi gözüne sokardım. Mesafeli olmak gerek, zira yaptıkları yapacaklarını gösterir.

Çok ilginç ya, çekmecelerde yada odanizda ne ariyorlar?

En iyisi kapıya bir kilit yaptırmak:44:
 
kaynanan tehlikeli bir tip tekrar evinize gelip yerleşmek için barışmak istiyor olmasın aklıma bu geldi.gidermisin bilmem canım ama barışacak da olsan mesafeni koru yakınlık gösterme mümkün olduğunca az görüş
 
bence git, eşin için yap bunu. eşinle mutluymuşsunuz, o da her şeyin farkındaymış, sana bırakıyormuş. önemli olan bu değil mi zaten?

hem vicdanın sızlamaz ilerde, hem mutlu olursun, hem eşin sevinir ohhhh:42:
 
Arkadaşlarıyla yaşamıyor. Turistik bir deniz kenarındaki bir ilçede arkadaşlarıyla yakın bir noktada yaşıyor. Kendi başına yaşıyor.

Açıkça söylemeliyim ki ben dargın kalmak istemiyorum. Ama yaşananlar dün gibi. Psikolojim bozuldu. Aklıma geldikçe çarpıntı tutuyor. Bir daha yaparmı bilmiyorum ama orada sorun çıkmasından da korkuyorum.

dargınlık ıyı degıl tabıkı ama senın pisikolojı daha önemli bence anlamışmıdır acep hatasını ? git ama mesafeni koru bence
 
barışmak isteyen oğlunu arayıp da "o geliyor mu?" demez, arar seni büyüğün olarak "kızım geliyorsun değil mi?" der, hem buzlar çatırdar..
bence oğluna karşı gösteri yapıyor işte, ben istedim o gelmedi..
ben olsam telefon eder bir şey olmamış gibi düzgün ve samimi konuşur, bu arada oraya gidemeyeceğimi, başka bir işim olduğunu üzülerek söyler, hem gitmemiş olur hem de barışmak isteğine adım atmış olurdum..
 
Yazdıklarını teker teker okudum sevgili sevgi...
Kayın validen anladığım kadarıyla haset birisi. Dediğim dedik ve tek çocuğu olduğundan sürekli müdahale içine girmeye çalışıyor hayatınıza...
Sen iyi niyetinden taviz verme ama dikkatli de ol. Git barış, gül bırak eşin de mutlu olsun, ne olsa anne kuzusu bir eşin yok.
Senden yana ve seninle.
Dönüşte sizle dönse bile sizinle kalamayacağını anlasın.
Ev ev üstüne olmaz derler, en iyi olsa bile zamanla hareketleriniz birbirine batar. Uzak olsun iyi olsun. :34:
 
İyilikten maraz doğar diye boş yere söylememişler.

Bence; git, barış ama aynı mesafeyi devam ettir, aradığında konuş arama, bayramda vs git.

Zaten bir kaç kere evi aradı benimle görüşmek için. Birde mahsus fotoğraf makinesinde sorun var diye eşimi aradı. Eşimde ben anlamam deyince o zaman sevgiye ver bir sorayım dedi. Yani eşimin makineden anlamadığını benim anhladığımı biliyor. Ama ben aramıyorum, bayramda arıyacaktım ama sorun çıkardı o zaman da aramadım.

sanırım yinede kaynana ile barışacaksın o halde iyice gözlemle ve hareketlerinde kötü niyet sezinlediğin an eşinle paylaş ve neden mesafeli olman gerektiğini ona anlat ,geçen hocalarda diyordu aile büyükleri tavırlarından kötü niyet varsa gelin kız mesafeyi koymalı diyordu, yeni kurulan aileyi korumak için

Öyle tabi, yuvalar bir hiç için bozuluyor. Boşansak sevinirmiydi üzülürmüydü bilmiyorum ama boşanma olayını bir hiçten gündeme getirebildi yani.

Senin anlattığın aynı olaya maruz kaldım, tek fark kayınvalidem bize misafirliğe gelmişti, eve yerleşme olayı yoktu bizde.
1 ayı birlikte geçirdik, o dönem eşimin denetlemeleri olduğu için sabahın köründe evden çıkıp akşam 10da geliyordu ve bir hafta eve hiç uğramadı.

Ben her ne kadar iş yapmasın, yorulmasın, dinlensin diye düşünürken o hep evi kurcaladı, çekmecelerin yeri değişti, mutfağımın yeri değişti..
Ben evimde misafirin iş yapmasından asla hoşlanmayan biriyim, bunu dile getirdiğim halde ya ben uyurken ya 2 dakikalığına markete giderken evi talan edip işe koyulurdu. E haliyle benim de suratım asılıyodu, neyse umursamayım istediğini yapsın nasılsa gidecek diye günler geçti.

Eşimin 1 hafta yokluğunda aldım gezdirdim, 2 günlüğüne deniz kenarında bir yerde kaldık, karşı komşum da var, şen şakrak geçirelim dedik eşlerin yokluğunda.
Fakat eşim geldi, her şey değişti. eşimin geldiği gün olay çıkardı ve bana olmadık laflar etti. Suratsız, konuşmaz etmez, kapı duvar gibi, ben buraya gezmeye gelmedim, muhabbet etmeye geldim...neler neler. İnan şok oldum, ne diyeceğimi bilemedim. 1 ayı güzel geçirdin de, oğlun gelince mi patlayıveresin tuttu.

Gerçi, akşam oturduğumuzda eşimle olan konuşmalarımızda, sarılmalarımızda falan kıskandığını sezmedim değil. Ama hak vermeye çalıştım, elin kızı gelmiş oğlunu almıştı ondan:)

O günkü çıkan olay o kadar kötüydü ki, hiç hatırlamak istemediğim günlerden birini yaşattı bana kayınvalidem. Hipertansiyonu var, aksi gibi eşimin bi arkadaşıyla buluşacağı gündü. Eşimin evden gitmesiyle ayılıp bayılması bir oldu. Sakinleştirmeye çalıştım falan derken iyice kitlendi..falan filan, kabus gibiydi. Eşimi çağırdım, eve doktor çağırdık sakinleştirici falan yaptı..O gün sabaha kadar deliksiz uyudu..Fakat kalktığında ki pişmanlığını karşı komşum bile anlamıştı.

Nitekim, sana bunları yaşatan insanın samimiyetine inanma derim. Kıskanmanın 2 şekli vardır, biri hasetlikle kıskanmak, diğeri tatlı kıskançlık, benimsemedir. Bizimkiler hasetle kıskandığı için her şey, her laf beklenir.

Bizde olay duruldu tabi, tüm o söylediği lafları yeri geldiğinde bir bir burnundan getirdim. Ben ki, ona tek laf etmeyen, kırılmasın-üzülmesin diye her şeye gülüp geçen biriydim. Fakat ben böyle oldukça o beni ezmeye çalıştı, ve sonunda beni kaybetti. Kaybettiğinin de farkında. Şimdiki konuşmalarımızda söylediği her lafın cevabını tabiri caizse yapıştırıyorum. Evet, hiç de üzülmeden yapıyorum bunu. Karşımdaki bana değer vermiyorsa değer vermiyorum artık. Bu yaşıma kadar bunu öğrendim.

Ben senin yerinde olsam bir süre gitmezdim. Ve mesafeyi gözüne sokardım. Mesafeli olmak gerek, zira yaptıkları yapacaklarını gösterir.

Benimkide aynı ya ev işi yapmaz ama kendi gıda boyaları pasta süsleri var bir sürü. Baktım baharatları kaldırıp onların yerine dizmiş. Ben hergün pasta süsü kullanıyorum saki. Normalde tezgah üstünde dağınıklık sevmem, boş olsun isterim. Ben işten gelene kadar dolaplarda ne varsa tezgahın üstünde. Öyle süstü bibloydu sevmem, kafasına göre bi yerlere bişeyler koyup arkasından "evde taşınıyor gibi bir hava vardı bunları kounca güzel oldu" derdi. Birde bayramlarda onuda hep alırdık bizim memleketi dolaştırdık söylenmez ama giydirdik yedirdik içirdik... Ama sorsan asık suratlıyım.

bir yerde öyle yazdın galiba:5::6:
Eşinin annesi olması bir şeyi değiştirmez canim:)
Artık düşün biz bu yaşadığınin daha beterini yaşiyoruz ve eşlerimiz bize kendileri görüşmemeyi öneriyorlar, ne kadar tuaf ve kötü bir durum.

Ölümle tehdit edeni var, bir kadın araya sokankar var, hasra nr yapanlar var, varda vaaar anlayacağın:ssz:
Nasil baş edecegiz biz bu tür insanlarla? Daha yeni yeni gözümüzü aciyoruz birde:8:

Bilmiyorum da tek anlamadığım neden illa kötü olalım. Neden oluyor bunlar?

zor durum.barışınca çıkıp yine gelebilir.böyle ilk teklifle barışma.gitsen de çok mesafeli dur.anne felan deme.sşz diye hitap et ki mesafeyi anlasın.

Zaten 2011 den beri görüşmüyoruz.

Çok ilginç ya, çekmecelerde yada odanizda ne ariyorlar?

En iyisi kapıya bir kilit yaptırmak:44:

Normalde eşimle odadayken de dalardı. En sonunda kendi evimde kapımı kitlemek zorunda kaldım. Bir gün dayandı yine kapıya ama kilitli buldu. Mutlaka açmamız gerekiyormuş çok önemliymiş. Eşim ısrarla sorunca kombiyi kısacakmış çok sıcak olmuş. Eşim anne biliyorsun petekten de kısabilirsin olmadı camı aç, buradan niye kısıyorsun ne alaka dedi. Ertesi gün bir surat bir surat...

İşte, gelin düzenli mi, dağınık mı, pis mi diye bakmak için:D
Kapıya kilit koysan nolcak canım, beynine kilit koyamadıktan sonra.:27:

Bende safım ya anlayamadım. Bir gün dedi ki ay size ne güldüm ne güldüm. Hem gülüyor hem konuşuyor. Eşim mutfağa götür dediğim birşeyi sonra götürürüm diye çekmecelerden birine atıvermiş unutmuş sonra. Bizimki onu görmüş. Özel bişey değildi ama alakasız bişeydi. Anlatıyor, ay siz çok alemsiniz onun orada ne işi var. Yüzüne sadece baktım ama hemen anladı. Ay yok yanlış anladın beni ilaç arıyordum yoksa ne işim olur sizin çekmecelerle canım...

kaynanan tehlikeli bir tip tekrar evinize gelip yerleşmek için barışmak istiyor olmasın aklıma bu geldi.gidermisin bilmem canım ama barışacak da olsan mesafeni koru yakınlık gösterme mümkün olduğunca az görüş

Tehlikeli ama işte adım atınca insan azda olsa acaba diyor.
 
barışsan ne değişecek? eğer tekrar sizin eve yerleşmeyecekse barış.
her zaman her şey ilklerle başlar, ilki yaşamışsınız, devamını muhakkak getırecektır
hatta devamı, oğlu ile ne zaman kavga etse
ucunu sana dokundurarak getirecektir.
tamam iş beklenmez ama, insan bir işin ucundan tutar
sende çalışan bir bayansın sonuçta.
 
bence git, eşin için yap bunu. eşinle mutluymuşsunuz, o da her şeyin farkındaymış, sana bırakıyormuş. önemli olan bu değil mi zaten?

hem vicdanın sızlamaz ilerde, hem mutlu olursun, hem eşin sevinir ohhhh:42:

Bende öyle düşünüyorum zaten. Bakalım neler olacak.

dargınlık ıyı degıl tabıkı ama senın pisikolojı daha önemli bence anlamışmıdır acep hatasını ? git ama mesafeni koru bence

Psikolojimi sorma. Şuan yazıyorum ama aklıma geldikçe ellerim titriyor.

barışmak isteyen oğlunu arayıp da "o geliyor mu?" demez, arar seni büyüğün olarak "kızım geliyorsun değil mi?" der, hem buzlar çatırdar..
bence oğluna karşı gösteri yapıyor işte, ben istedim o gelmedi..
ben olsam telefon eder bir şey olmamış gibi düzgün ve samimi konuşur, bu arada oraya gidemeyeceğimi, başka bir işim olduğunu üzülerek söyler, hem gitmemiş olur hem de barışmak isteğine adım atmış olurdum..

Öyle ama ilk ve son kez şans vermek istiyorum. Şimdiden gerildim zaten.

Yazdıklarını teker teker okudum sevgili sevgi...
Kayın validen anladığım kadarıyla haset birisi. Dediğim dedik ve tek çocuğu olduğundan sürekli müdahale içine girmeye çalışıyor hayatınıza...
Sen iyi niyetinden taviz verme ama dikkatli de ol. Git barış, gül bırak eşin de mutlu olsun, ne olsa anne kuzusu bir eşin yok.
Senden yana ve seninle.
Dönüşte sizle dönse bile sizinle kalamayacağını anlasın.
Ev ev üstüne olmaz derler, en iyi olsa bile zamanla hareketleriniz birbirine batar. Uzak olsun iyi olsun. :34:

Haklısın tabiki ama ben özellikle büyüklerime bişey diyemem. Genelde cadı olarak tabir edilsemde aile terbiyemden ötürü büyüğüme bişey diyemem. Başıma ne geldiyse ondan geldi zaten. Tek çocuk olduğundanmı bilmiyorum ama ben olsam ne güzel oğlum yuvasını kurdu, yokluktan çıktı karısıyla elele verip çalışıyorlar kimseye muhtaç değiller iyi kötü idare ediyorlar diye sevinirdim. Oğlu boşansa ne olacak ki, ne bekliyor?
 
İşte, gelin düzenli mi, dağınık mı, pis mi diye bakmak için:D
Kapıya kilit koysan nolcak canım, beynine kilit koyamadıktan sonra.:27:

Sapiklarmi ne:27:
Neyse burdaki gibi bir iki arkadaşda oldugu gibi miskamidir, büyümüdur koyup saklamazsinlarda:9:

Işin yok, birde hergün düzenli olmaya çalış:8:
 
barışsan ne değişecek? eğer tekrar sizin eve yerleşmeyecekse barış.
her zaman her şey ilklerle başlar, ilki yaşamışsınız, devamını muhakkak getırecektır
hatta devamı, oğlu ile ne zaman kavga etse
ucunu sana dokundurarak getirecektir.
tamam iş beklenmez ama, insan bir işin ucundan tutar
sende çalışan bir bayansın sonuçta.

İlk olsa... Kaçıncı oldu. Bir kaç kere gitti, yüzüme "alemin iyisi kendi kötünden kötüymüş" dedi. Kötü ben oluyorum yani. İş konusu da yani, yaptığımı beğenmezdi bile. Yemeklerim konusunda çok güzel tepkiler alırım genelde, ama bir tek kayınvalideye beğendiremem. Kendi ola ki es kaza bişey yapmış olsun. Abartmadan söylüyorum yenmiyor yemekleri. Bir tuhaf yapıyor. Üstelik aşırı dağınıktır. Nişanlıyken evine oturmaya gitmiştik annem ve babamla. Oturacak yer bulamadık. Ona rağmen beni beğenmiyor işte...
 
Sapiklarmi ne:27:
Neyse burdaki gibi bir iki arkadaşda oldugu gibi miskamidir, büyümüdur koyup saklamazsinlarda:9:

Işin yok, birde hergün düzenli olmaya çalış:8:

İşte onu asla yapmaz diyorum günahını almamak adına. Yada fazla iyi niyetliyim...
 
Zaten bir kaç kere evi aradı benimle görüşmek için. Birde mahsus fotoğraf makinesinde sorun var diye eşimi aradı. Eşimde ben anlamam deyince o zaman sevgiye ver bir sorayım dedi. Yani eşimin makineden anlamadığını benim anhladığımı biliyor. Ama ben aramıyorum, bayramda arıyacaktım ama sorun çıkardı o zaman da aramadım.



Öyle tabi, yuvalar bir hiç için bozuluyor. Boşansak sevinirmiydi üzülürmüydü bilmiyorum ama boşanma olayını bir hiçten gündeme getirebildi yani.



Benimkide aynı ya ev işi yapmaz ama kendi gıda boyaları pasta süsleri var bir sürü. Baktım baharatları kaldırıp onların yerine dizmiş. Ben hergün pasta süsü kullanıyorum saki. Normalde tezgah üstünde dağınıklık sevmem, boş olsun isterim. Ben işten gelene kadar dolaplarda ne varsa tezgahın üstünde. Öyle süstü bibloydu sevmem, kafasına göre bi yerlere bişeyler koyup arkasından "evde taşınıyor gibi bir hava vardı bunları kounca güzel oldu" derdi. Birde bayramlarda onuda hep alırdık bizim memleketi dolaştırdık söylenmez ama giydirdik yedirdik içirdik... Ama sorsan asık suratlıyım.



Bilmiyorum da tek anlamadığım neden illa kötü olalım. Neden oluyor bunlar?



Zaten 2011 den beri görüşmüyoruz.



Normalde eşimle odadayken de dalardı. En sonunda kendi evimde kapımı kitlemek zorunda kaldım. Bir gün dayandı yine kapıya ama kilitli buldu. Mutlaka açmamız gerekiyormuş çok önemliymiş. Eşim ısrarla sorunca kombiyi kısacakmış çok sıcak olmuş. Eşim anne biliyorsun petekten de kısabilirsin olmadı camı aç, buradan niye kısıyorsun ne alaka dedi. Ertesi gün bir surat bir surat...



Bende safım ya anlayamadım. Bir gün dedi ki ay size ne güldüm ne güldüm. Hem gülüyor hem konuşuyor. Eşim mutfağa götür dediğim birşeyi sonra götürürüm diye çekmecelerden birine atıvermiş unutmuş sonra. Bizimki onu görmüş. Özel bişey değildi ama alakasız bişeydi. Anlatıyor, ay siz çok alemsiniz onun orada ne işi var. Yüzüne sadece baktım ama hemen anladı. Ay yok yanlış anladın beni ilaç arıyordum yoksa ne işim olur sizin çekmecelerle canım...



Tehlikeli ama işte adım atınca insan azda olsa acaba diyor.
bilmiyorum:) bilseydik, belki hiç kurban olmazdik:ssz:
Insan 7'sinde neyse, oymuş demek..
Karekterden kaynaklanan bir şey bence, çünkü hala aklım kayin valide karşı ntarafin olduğunu almuyor.
Kendimi kv'de olarak düşündüğümde, gözümün önüne bir melek geliyor:8:
 
Bütün yorumları okumadım ama sanırım gideceksin.Gitmekte sakınca yok da evinize yerleşmemesi konusunda garanti alında öyle gidin bence..

Büyük aile güzel oluyor da bir kv ile büyük aile olmuyor ki..yaşamış görmüşsün. 1 haftadan fazla misafirlik sıkıntı..

Aslında kv ve kp aralarını düzeltseler ya :1:
 
Zaten bir kaç kere evi aradı benimle görüşmek için. Birde mahsus fotoğraf makinesinde sorun var diye eşimi aradı. Eşimde ben anlamam deyince o zaman sevgiye ver bir sorayım dedi. Yani eşimin makineden anlamadığını benim anhladığımı biliyor. Ama ben aramıyorum, bayramda arıyacaktım ama sorun çıkardı o zaman da aramadım.



Öyle tabi, yuvalar bir hiç için bozuluyor. Boşansak sevinirmiydi üzülürmüydü bilmiyorum ama boşanma olayını bir hiçten gündeme getirebildi yani.



Benimkide aynı ya ev işi yapmaz ama kendi gıda boyaları pasta süsleri var bir sürü. Baktım baharatları kaldırıp onların yerine dizmiş. Ben hergün pasta süsü kullanıyorum saki. Normalde tezgah üstünde dağınıklık sevmem, boş olsun isterim. Ben işten gelene kadar dolaplarda ne varsa tezgahın üstünde. Öyle süstü bibloydu sevmem, kafasına göre bi yerlere bişeyler koyup arkasından "evde taşınıyor gibi bir hava vardı bunları kounca güzel oldu" derdi. Birde bayramlarda onuda hep alırdık bizim memleketi dolaştırdık söylenmez ama giydirdik yedirdik içirdik... Ama sorsan asık suratlıyım.



Bilmiyorum da tek anlamadığım neden illa kötü olalım. Neden oluyor bunlar?



Zaten 2011 den beri görüşmüyoruz.



Normalde eşimle odadayken de dalardı. En sonunda kendi evimde kapımı kitlemek zorunda kaldım. Bir gün dayandı yine kapıya ama kilitli buldu. Mutlaka açmamız gerekiyormuş çok önemliymiş. Eşim ısrarla sorunca kombiyi kısacakmış çok sıcak olmuş. Eşim anne biliyorsun petekten de kısabilirsin olmadı camı aç, buradan niye kısıyorsun ne alaka dedi. Ertesi gün bir surat bir surat...



Bende safım ya anlayamadım. Bir gün dedi ki ay size ne güldüm ne güldüm. Hem gülüyor hem konuşuyor. Eşim mutfağa götür dediğim birşeyi sonra götürürüm diye çekmecelerden birine atıvermiş unutmuş sonra. Bizimki onu görmüş. Özel bişey değildi ama alakasız bişeydi. Anlatıyor, ay siz çok alemsiniz onun orada ne işi var. Yüzüne sadece baktım ama hemen anladı. Ay yok yanlış anladın beni ilaç arıyordum yoksa ne işim olur sizin çekmecelerle canım...



Tehlikeli ama işte adım atınca insan azda olsa acaba diyor.

Kayınvalide değil kaynana işte. Tüm kötü örnekler var. Gel de konuş hiç bi şey olmamış gibi.
Sapiklarmi ne:27:
Neyse burdaki gibi bir iki arkadaşda oldugu gibi miskamidir, büyümüdur koyup saklamazsinlarda:9:

Işin yok, birde hergün düzenli olmaya çalış:8:

Sapıklar bence. Hastalıklılar. Psikolojik manyaklar.:31:
Valla günahları boynuna, bizimkinin damarına basarsan büyüyle hocayla ilgilenir.
Evet, sanki robotmuşuz gibi.:37: Belki çamaşırımı çıkardım, orda unuttum. Nolacak, pis pasaklı diye adın çıkar sonra.:30:
O yüzden eve uzun süre bi büyüğün gelmesini istemiyorum artık.

İlk olsa... Kaçıncı oldu. Bir kaç kere gitti, yüzüme "alemin iyisi kendi kötünden kötüymüş" dedi. Kötü ben oluyorum yani. İş konusu da yani, yaptığımı beğenmezdi bile. Yemeklerim konusunda çok güzel tepkiler alırım genelde, ama bir tek kayınvalideye beğendiremem. Kendi ola ki es kaza bişey yapmış olsun. Abartmadan söylüyorum yenmiyor yemekleri. Bir tuhaf yapıyor. Üstelik aşırı dağınıktır. Nişanlıyken evine oturmaya gitmiştik annem ve babamla. Oturacak yer bulamadık. Ona rağmen beni beğenmiyor işte...

Benimki kötü, seninki benimkinden de kötü :31: Fazla muhattap olma bence, zararlı çıkan sen olursun bu ilişkide.
Allahtan eşin senden yana.
 
Bütün yorumları okumadım ama sanırım gideceksin.Gitmekte sakınca yok da evinize yerleşmemesi konusunda garanti alında öyle gidin bence..

Büyük aile güzel oluyor da bir kv ile büyük aile olmuyor ki..yaşamış görmüşsün. 1 haftadan fazla misafirlik sıkıntı..

Aslında kv ve kp aralarını düzeltseler ya :1:

O zor canım ya. Kayınpeder sonra bir evlilik daha yapmış onla da yapamamış ayrılmış şimdi bekar hayatının keyfini sürüyor. Bir benim kayınvalideyle uyumszlar. Meserla kayınpeder çok güzel yemek yapar, tertipli düzenlidir, üstüne başına dikkat eder. Adamı daha 1 kere pijamayla yada kotla görmedim hep ceket kumaş pantolon. Kayınvalidem de tam tersi :1:

Kayınvalide değil kaynana işte. Tüm kötü örnekler var. Gel de konuş hiç bi şey olmamış gibi.
Benimki kötü, seninki benimkinden de kötü :31: Fazla muhattap olma bence, zararlı çıkan sen olursun bu ilişkide.
Allahtan eşin senden yana.

Allah eşimden razı olsun. Sağolsun çok hakkaniyetlidir. Haksıza haksız demeyi bilir. Bu ben olsam bile :1:
 
İşte onu asla yapmaz diyorum günahını almamak adına. Yada fazla iyi niyetliyim...

Burda belki hatırlayan vardır, kayın validesi bir dolabın altinami ne, büyü saklamiş.
Benim bir tanıdığımın kv'deside yatağın altina saklamiş:)

Çağıl ve dengesiz bir kadin, ayira bilmek adına herşey yapa biliyormuş.
Bu yüzden sürekli kv'deniz gizlice odanisa giriyorsa, temizlik yaparken dikkatli edin:27:

Ama düzenini kontrol etmek içinde gire bilir,
Çünkü benim annem bu konuda bir kere uyarmişdi, oysa kv'dem evime gelmez.. olmasına ragmen.
Eski nesil çok tuaf:) kafa yapıları çok farklı. .

Çok iyi niyetli olmak hem güzel hemde bu iyiliğin kurbani olmak demek..
İşte, böyle yaşiyarak ancak inanırız herkesin bizim gibi olmadigina;)
 
Back