12.12.2019
Güüüüüünaydın ballı lokumlar. Günaydın gençler ve her daim kendini genç hissedenler. Umarım herşey yolundadır ve sizler şahanesinizdir
Bomba gibi başladım güne. Gökyüzüne baktım doya doya, işe yürüyerek gidip gelmenin tadını çıkartarak şükrederek. Budnan daha iyi nasıl olur diyorum kendime günümü güzel kılacak ne varsa hepsini alıp kabul ediyorum.
Yolda dedim ki kendime, şekerim bugün ne yemek ne içmek istersin canın bişey istiyor mu?" Aaaaa bi baktım canım vişne suyu istiyor. Sonra portakal. Girdim markete az portakal ve vişne suyu aldım. 2 bardak vişne suyumu içtim az önce. Oh dedim yarasın tosunuma kejsgksghfkjhkgfjh
Dün çok güzel birgün yaşadım. Çok farkındalık kazandım. Keyif, sohbet, muhabbet.. Herşey bizim algımız da. Herşey bizim filtremizde. Peki ne kadarınızı alıp kabul ediyorsunuz kendinizin? Neyi reddediyorsunuz? Bedeninizi, burnunuzu, ailenizi, arkadaşlarınızı? Sizi kimsenin anlamamasını mı? Kendinizi ne kadar doğru ifade ediyorsunuz peki?
Alıp kabul edemiyoruz hiçbir şeyi. Sürekli değiştirme gayesindeyiz. Değiştiremeyince, içimize içimize susunca ne oluyor? Midemiz kaynıyor, damarlarımız daralıyor. Şekerimiz fırlıyor, kalbin ritmi değişiyor. Gözlemliyor muyuz kendimizi neler oluyor vucudumuzda? Nelere tepki veriyoruz? Bu aşırı yemeler, kendini kitaba gömmeler, aşırı kaçan saatlerce spor yapmak ya da dans etmek. Bu kopuk korungan hal bizi nelerden koruyor? Uğraşları bahane ederek nelerle yüzleşmeyi reddediyoruz? Dürüst olun. Olalım. Hep birlikte. Görmeyi reddettiğimiz şeyler ne, yüzleşmekten ölesiye korktuklarımız neler? Terk edilmek mi? Terk etsinler ne olur? Sevilmediğimi hissederim. Hisset ne olur? Biri de sevmesin? Sevmesin... Şey gibi düşünün bunu karanlıktan korkuyorsunuz ve her daim ışığı olan yerde bulunmak isteiği gibi ama birgün elektrikler kesilecek ve siz o karanlıkla baş başa kalacaksınız! Ne kadar kötü olabilir? İzin verin ve yaşayın. Eğer bu dersi maliyeti ucuzken almazsanız çok pahalıya mal olacak..
Kendimize gelelim şimdi.
Peki kendi versiyonumuzu ne kadar değiştirebiliriz?
Derdimiz kendimiz olsun. En iyi halimiz şuan ki hal mi? Gerçek mi? Gerçek, biz değişirsek çevremizin değişeceğini idrak etsek bu hayatımızda neler yaratırdı? İnsanları değiştirmeden, yargılamadan, gerçekten alıp kabul etsek ve bilsek ki bu farkındalıkla realitemizi değiştirebileceğiz o zaman neler olurdu? Ve bunun olmasının önünde duran her ne varsa şuanda yıkıp yaratımını iptal edelim mi hep birlikte ? EVETTTTTTTTTTTTT!
Budan daha iyi nasıl olur?
Alan açın. Temizleyin. baktınız kendinizi dövüyorsunuz, ooo maşallah iç sesiniz gümbür gümbür yağdırıyor
-Seni lanet olası, hiçbişeye yaramıyorsun, hep böyle olacak işte kendini kandırma çirkin köpek seni!
Nasıl geiyor kulağa? Ağır mı? Peki.
Buna sebep olan ne varsa, her nerede kendimi değersiz, çirkin, lanet olası bir bok çuvalı olarak gördüysek, her kimden bu düşünceyi yargıyı satın aldıysak var olan her anı, alanı yıkıp yaratımını iptal eder miyiz lütfen? EVEEEEEEEEET! Bundan daha iyi nasıl olur? Ya da sorun gerçek bu düşünce bana mı ait? Cevap, evetse kaynağına bilinç ekleyerek geri gönderin. Temizleyin. Temizleyin. Enerji hafifleyene kadar. Ve sorun bundan çok çok çokk daha iyi nasıl olur?
-Çok kötü görünüyorsun!
-O elbise hiç yakışmış mı allaaasen?
-Çok ağırsın ya hareketlen biraz.
-Çok pinpiriklisin.
-Senden bir halt olmaz.
Neler söylüyorlar size. Nasıl besliyorlar? Kendinizi savunmayın hemen. Bu onun ilginç bakış açısı. İçinizden tekrar edin bu sözü, bu tekrar ediş o insanı alıp kabul etmenize fayda sağlayacak çünkü. Münakaşaya girmeyin.Siz ne söylerseniz söyleyin duyguğu kadar dinleyecek, dinlediği kadar duyacak.
Emerson’un bir zamanlar söylediği gibi “Ne olduğun kulağımda öylesine çınlıyor ki, ne dediğini duyamıyorum.”
Umarım katkı olur seçenlere. Öpüyorum kızlar günümüz güzel geçsin. Sevgiler.