- 24 Nisan 2021
- 20
- 11
- 40
- Konu Sahibi FusunNezihe
- #1
Herkese merhaba. Yeniyim forumda o yüzden bir hata yaparsam lütfen beni affedin.
8 yıl önce oğlumun babası beni aldattığı için boşandım ve oğlumla ankaraya taşındım. oğlum şu an 10 yaşında.
8 yıl boyunca karşıma 7-8 kişi çıktı hepsi de malesef beni maddi - manevi kullanmak istedi. boşanmamda ve sonra ki flörtlerimde yaşadığım sıkıntılardan dolayı 1 yıldan beridir kimseyi yanaştırmıyorum yanıma. Fakat mart ayı sonunda çok sevdiğim güvendiğim bir arkadaşım (Selin) beni biriyle tanıştırdı. ismi mehmet. mehmet arkadaşımın firmasına başlayalı 4-5 ay olmuş ve bu dönemde çalışkanlığıyla efendiliğiyle herkesin taktirini kazanmış. Arkadaşım mehmetin resimlerini gönderdi ve "Füsun mehmet çok farklı bir insan, telefonunu veriyorum, bir çay için, tanışın, sonrası sizin taktiriniz" dedi. kabul ettim. mehmet 4 yıl önce çok kötü bir boşanma yaşamış. onun da oğlu 8 yaşında.
covid tedbirleri kapsamında kafeler 19da kapandığı için ilk buluşmamız bir saat sürdü. yumuşak sesli, kibar, ciddi, çok naif, iyi yürekli, ağır-oturaklı bir insan, fırlama, yılış-yılış, ukala, kaşı ayrı gözü ayrı oynayan tiplerden değil. ne bileyim ilk buluşmamızda (29 mart) ve sonraki buluşmalarımızda hep olumlu puan aldı benden. Flört ettiğim diğer erkeklere kıyasla mehmet everest dağının tepesinde. her sabah günaydın mesajı atıyoruz, gün içinde işten vakit buldukça mesajlaşıyoruz, 1-2 defa konuşuyoruz, akşamları konuşuyoruz, çok güzel ve ölçülü iltifatlar ediyor, herşey inanılmaz güzel gidiyor. (Hatta instada takipleşmeye başladık ve oğluyla olan bir resmindeki kadını eski eşi sandım, hala nasıl eşinin fotosunu saklar derken, Selini aradım, kızkardeşiymiş :)))))
fakat ben 9 nisan günü bir iş teklifi aldım, izmirden. mevcut işimdeki mevkiiden daha aşağı bir pozisyon maaşı da az. ben konuyu aynı gün mehmete açtım. birdenbire bembeyaz oldu, gözleri sulandı. gözlerimin içine bakarak "Füsun kararın ne olursa olsun buna saygı duyacağım ve seni destekleyeceğim" dedi. bende üzüntüsünü görünce "henüz bir şey yok ortada bu sadece bir ihtimal" dedim. yüzünden düşen bin parçayla hayırlısı olsun dedi ve kalktık kafeden.
ertesi gün mesajlaşmalarımız konuşmalarımız aynı hızla devam etti. akşamında bizi tanıştıran arkadaşım Selin aradı ve kız sen izmire mi gideceksin dedi. Seline belli etmedim ama sinirlendim mehmete, bütün güvenim ve inancım sarsılmıştı. neden bunu söylemişti seline?!?!? Aldatılmış bir kadın olarak ben güvenmek istiyorum, istediğim şey çokmu zor? geçmiş ilişkilerimi kastederek yazıyorum, benim sütten ağızım çok fena yandı, yoğurda hem üflüyorum hemde vantilatör tutuyorum.
11 nisandan itibaren mesafe koymaya başladım mehmete. mesajlarına geç dönüyordum, aradığında müsait olduğum halde açmıyor 2 saat sonra dönüyor çok soğuk konuşuyordum, akşam aradığında meşgule atıp müsait değilim diye mesaj atıyordum. zaten 13 nisanda da ramazan başladı, kısa süreli de olsa buluşma teklifini 2 kere reddettim. günlerce isteksiz ve soğuk davrandım ama o hiç çizgisini bozmadı, ne kibarlığından ödün verdi ne de ses tonunda bir değişiklik oldu. Neden böyle yapıyorsun diye tepki bile göstermedi, soru sormadı.
22 nisanda kendisine şu mesajı attım: merhaba mehmet. nasıl söyleyeceğimi bilemiyorum ama söylemeliyim. o kadar iyi bir insansınki seni üzerim diye korkuyorum. sende farketmişsindir benim duygularım seninki kadar yoğun değil. seni üzmek yormak boşuna uğraştırmak istemiyorum.
10 dakika sonra aradı. nasılsın faslından sonra şunları söyledi "ben duygularını çok iyi ifade edebilen birisi değilim ama elimden geldiğince anlatacağım. sen bende kalmadığına inandığım ve bir daha yaşayamayacağımı düşündüğüm duyguları yaşatıyorsun, karnımda 24-25 yıl sonra kelebekler uçuşuyor. seni kaybetmek istemiyorum, birbirimizi iyice tanımadan karar alalım istemiyorum. covid tedbirleri, oruçlu olmamız ve senin mesainin geç bitmesi, sık görüşüp birbirimizi tanımamıza engel oldu. Bir müddettir birlikte şehir dışına bir yerlere gidip iki ayrı oda tutup birlikte uzun zaman geçirip birbirimizi tanımanın planlarını yapıyorum (Aslında bunu bende istiyorum o yüzden hayır mehmet gerek yok, istemiyorum demedim). Ben sende öyle birşey gördümki... yarınımı, evimi gördüm (çok çok hoşuma gitti bu sözü, kedi yavrusu görmüş çocuklar gibi güldüm tutamadım kendimi) bu elimden gitsin istemiyorum, lütfen beni kestirip atma" dedi... "mehmet benim duygu ve düşüncelerim ileride değişmezse daha fazla üzülmeyecekmisin" diye sordum. "Füsun yarını hiçkimse garanti edemez, senin düşüncelerin de değişebilir benimkiler de. yarın ne olacağını bilemeyizki" dedi. cevap veremedim, haklıydı. devam etti "belki bu söylenmez ama seninle tanıştığımız 29 marttan beri (bu da çok hoşuma gitti, tutamadım kendimi ufak bir gülücük daha attım, ilk buluşma tarihi hatırlayan bir erkek:))) 9 kilo verdim, yemeden içmeden kesildim."
Çok güzel ve yapıcı bir konuşma değil mi bu arkadaşlar, ne yalan söyliyim o konuştukça benim içim eridi. başka biri olsa ne halin varsa gör seninle mi uğraşçam derdi, ya da olumsuz başka bir söz sarf ederdi.
"sana karşı bir hatam oldu mu" dedi. "evet aslında oldu" dedim. "Seline izmir işini niye söyledin" dedim. "ogün moralim çok bozulmuştu, akşamında selin buluşmanız nasıl geçti diye arayınca ve moralimin bozuk olduğunu anlayıp nooldu nooldu diye ısrar edince bende anlattım" dedi. "ben izmir işini anneme bile anlatmadım ama sen seline anlatmışsın" dedim. "yerden göğe kadar haklısın, anlatmamalıydım, özür dilerim." dedi. birkaç güzel söz daha söyledi ve telefonu güzelce kapattık.
Ancak hergün 3-5 mesaj atan arayan adam Perşembe gününden beri ne iftarda Allah kabul etsin mesajı ne günaydın mesajı attı ne de aradı. pek öyle taktik yapacak birisi değil. kendini geri çekti, biliyorum. Onu ben mi aramalıyım, mesaj mı atmalıyım ya da ararsa mesaj atarsa nasıl davranmalıyım arkadaşlar? lütfen bir fikir verin.
8 yıl önce oğlumun babası beni aldattığı için boşandım ve oğlumla ankaraya taşındım. oğlum şu an 10 yaşında.
8 yıl boyunca karşıma 7-8 kişi çıktı hepsi de malesef beni maddi - manevi kullanmak istedi. boşanmamda ve sonra ki flörtlerimde yaşadığım sıkıntılardan dolayı 1 yıldan beridir kimseyi yanaştırmıyorum yanıma. Fakat mart ayı sonunda çok sevdiğim güvendiğim bir arkadaşım (Selin) beni biriyle tanıştırdı. ismi mehmet. mehmet arkadaşımın firmasına başlayalı 4-5 ay olmuş ve bu dönemde çalışkanlığıyla efendiliğiyle herkesin taktirini kazanmış. Arkadaşım mehmetin resimlerini gönderdi ve "Füsun mehmet çok farklı bir insan, telefonunu veriyorum, bir çay için, tanışın, sonrası sizin taktiriniz" dedi. kabul ettim. mehmet 4 yıl önce çok kötü bir boşanma yaşamış. onun da oğlu 8 yaşında.
covid tedbirleri kapsamında kafeler 19da kapandığı için ilk buluşmamız bir saat sürdü. yumuşak sesli, kibar, ciddi, çok naif, iyi yürekli, ağır-oturaklı bir insan, fırlama, yılış-yılış, ukala, kaşı ayrı gözü ayrı oynayan tiplerden değil. ne bileyim ilk buluşmamızda (29 mart) ve sonraki buluşmalarımızda hep olumlu puan aldı benden. Flört ettiğim diğer erkeklere kıyasla mehmet everest dağının tepesinde. her sabah günaydın mesajı atıyoruz, gün içinde işten vakit buldukça mesajlaşıyoruz, 1-2 defa konuşuyoruz, akşamları konuşuyoruz, çok güzel ve ölçülü iltifatlar ediyor, herşey inanılmaz güzel gidiyor. (Hatta instada takipleşmeye başladık ve oğluyla olan bir resmindeki kadını eski eşi sandım, hala nasıl eşinin fotosunu saklar derken, Selini aradım, kızkardeşiymiş :)))))
fakat ben 9 nisan günü bir iş teklifi aldım, izmirden. mevcut işimdeki mevkiiden daha aşağı bir pozisyon maaşı da az. ben konuyu aynı gün mehmete açtım. birdenbire bembeyaz oldu, gözleri sulandı. gözlerimin içine bakarak "Füsun kararın ne olursa olsun buna saygı duyacağım ve seni destekleyeceğim" dedi. bende üzüntüsünü görünce "henüz bir şey yok ortada bu sadece bir ihtimal" dedim. yüzünden düşen bin parçayla hayırlısı olsun dedi ve kalktık kafeden.
ertesi gün mesajlaşmalarımız konuşmalarımız aynı hızla devam etti. akşamında bizi tanıştıran arkadaşım Selin aradı ve kız sen izmire mi gideceksin dedi. Seline belli etmedim ama sinirlendim mehmete, bütün güvenim ve inancım sarsılmıştı. neden bunu söylemişti seline?!?!? Aldatılmış bir kadın olarak ben güvenmek istiyorum, istediğim şey çokmu zor? geçmiş ilişkilerimi kastederek yazıyorum, benim sütten ağızım çok fena yandı, yoğurda hem üflüyorum hemde vantilatör tutuyorum.
11 nisandan itibaren mesafe koymaya başladım mehmete. mesajlarına geç dönüyordum, aradığında müsait olduğum halde açmıyor 2 saat sonra dönüyor çok soğuk konuşuyordum, akşam aradığında meşgule atıp müsait değilim diye mesaj atıyordum. zaten 13 nisanda da ramazan başladı, kısa süreli de olsa buluşma teklifini 2 kere reddettim. günlerce isteksiz ve soğuk davrandım ama o hiç çizgisini bozmadı, ne kibarlığından ödün verdi ne de ses tonunda bir değişiklik oldu. Neden böyle yapıyorsun diye tepki bile göstermedi, soru sormadı.
22 nisanda kendisine şu mesajı attım: merhaba mehmet. nasıl söyleyeceğimi bilemiyorum ama söylemeliyim. o kadar iyi bir insansınki seni üzerim diye korkuyorum. sende farketmişsindir benim duygularım seninki kadar yoğun değil. seni üzmek yormak boşuna uğraştırmak istemiyorum.
10 dakika sonra aradı. nasılsın faslından sonra şunları söyledi "ben duygularını çok iyi ifade edebilen birisi değilim ama elimden geldiğince anlatacağım. sen bende kalmadığına inandığım ve bir daha yaşayamayacağımı düşündüğüm duyguları yaşatıyorsun, karnımda 24-25 yıl sonra kelebekler uçuşuyor. seni kaybetmek istemiyorum, birbirimizi iyice tanımadan karar alalım istemiyorum. covid tedbirleri, oruçlu olmamız ve senin mesainin geç bitmesi, sık görüşüp birbirimizi tanımamıza engel oldu. Bir müddettir birlikte şehir dışına bir yerlere gidip iki ayrı oda tutup birlikte uzun zaman geçirip birbirimizi tanımanın planlarını yapıyorum (Aslında bunu bende istiyorum o yüzden hayır mehmet gerek yok, istemiyorum demedim). Ben sende öyle birşey gördümki... yarınımı, evimi gördüm (çok çok hoşuma gitti bu sözü, kedi yavrusu görmüş çocuklar gibi güldüm tutamadım kendimi) bu elimden gitsin istemiyorum, lütfen beni kestirip atma" dedi... "mehmet benim duygu ve düşüncelerim ileride değişmezse daha fazla üzülmeyecekmisin" diye sordum. "Füsun yarını hiçkimse garanti edemez, senin düşüncelerin de değişebilir benimkiler de. yarın ne olacağını bilemeyizki" dedi. cevap veremedim, haklıydı. devam etti "belki bu söylenmez ama seninle tanıştığımız 29 marttan beri (bu da çok hoşuma gitti, tutamadım kendimi ufak bir gülücük daha attım, ilk buluşma tarihi hatırlayan bir erkek:))) 9 kilo verdim, yemeden içmeden kesildim."
Çok güzel ve yapıcı bir konuşma değil mi bu arkadaşlar, ne yalan söyliyim o konuştukça benim içim eridi. başka biri olsa ne halin varsa gör seninle mi uğraşçam derdi, ya da olumsuz başka bir söz sarf ederdi.
"sana karşı bir hatam oldu mu" dedi. "evet aslında oldu" dedim. "Seline izmir işini niye söyledin" dedim. "ogün moralim çok bozulmuştu, akşamında selin buluşmanız nasıl geçti diye arayınca ve moralimin bozuk olduğunu anlayıp nooldu nooldu diye ısrar edince bende anlattım" dedi. "ben izmir işini anneme bile anlatmadım ama sen seline anlatmışsın" dedim. "yerden göğe kadar haklısın, anlatmamalıydım, özür dilerim." dedi. birkaç güzel söz daha söyledi ve telefonu güzelce kapattık.
Ancak hergün 3-5 mesaj atan arayan adam Perşembe gününden beri ne iftarda Allah kabul etsin mesajı ne günaydın mesajı attı ne de aradı. pek öyle taktik yapacak birisi değil. kendini geri çekti, biliyorum. Onu ben mi aramalıyım, mesaj mı atmalıyım ya da ararsa mesaj atarsa nasıl davranmalıyım arkadaşlar? lütfen bir fikir verin.