Ay tıp fakültesi bu kadar ayağa düştü mü ya? Yazık! Bu ikilemin aynısını görümcemin yeğeni 18 yaşında sağlıkla ilgili bir önlisans bölümü kazandığında yaşamıştı, o da muhafazakar bir “beyefendiye” abayı yakmıştı, çocuk “çalıştırmam” diyordu. Annesi “oh iyi valla, işime gelir, seni okutmak için harcayacağım parayla düğün yaparım, ömrün boyunca da koca eline bakarsın” demişti. Bunu okursan helal olsun Ayşe ablam! :) Kız şimdi ATT, 1+1 evini aldı, maaşıyla ve o evin kirasıyla yiyip içip geziyor, mis gibi de bir adamla evlenecek. Adam “el ele veririz, beraber çalışırız, çoluğumuza çocuğumuza mis gibi bir gelecek hazırlarız” diyor.
Sevgiliniz gibi erkekleri tanırım, hemen her kadın da tanır hatta. Bulundukları ortama göre görece biraz fazla paraları vardır. Meşrebine göre her akşam fakir olanları sahilde arabalarıyla bira/redbull’la çekirdek çitler, orta sınıf olanları nargile kafede en pahalı nargileyi söyler, az zengin olanları klüplerde loca tutup ucuz vodka+enerji içerler. Her kıza yazar, yüz bulduklarıyla takılıp para yedirirler. Anası babası artık iyice baskıyı arttırınca gözü açılmamış, okumamış, genç bir kadın bulup nikahı basarlar. Karılarını çalıştırmaz, evden çıkarmaz, iki yılda bir çocuk doğurturlar. Kadınlar evde onları beklerken bunlar dışarıda muhatap oldukları çalışan kadınlara “karımdan utanıyorum, cahilin teki, evden çıkmaz, yol yordam bilmez, kendini iyice saldı, keşke o da senin gibi görgülü, sosyal, ortam bilen biri olsaydı, sen çok farklısın, senden çok etkilendim
” diyerek yavşarlar. Başımızdan atana kadar bin takla atarsınız, sümük gibi yapışırlar.
Bence siz de evlenmelisiniz, Tanrı muhafaza bir de kadın doğumcu falan olursunuz, size gelen genç kadınlara “geç kalmışsın, hemen çocuk yapman lazım, yumurtalıkların tembelleşir” falan gibi bilimsiz bilimsiz şeyler söyleyip moral bozarsınız!
