- 20 Ekim 2007
- 12.734
- 40
- 52
Evlilik bir kelepçedir
Size evliliğin nasıl bir şey olduğunu anlatayım. "evlilik bütün sosyal hayattan yoksun, arkadaş ortamından uzak ve yanınızdaki kişiyle sürekli aynen kalmak gibi" bir şeydir. Bir yere gitseniz, yanınızda eşiniz olması gerekiyor. Bir yere gideceksiniz, eşinize söylemeniz gerekiyor. Ne bileyim herşeyi onunla paylaşmak zorunda kalıyorsunuz. Kelepçenin bir yerinde siz, diğer yerinde o.. Artık hayatın ne kadar monoton olduğunu anlayın. Geçenlerde işyerindeki bir kız arkadaşımla konuşuyordum. Eşim beni bu kızla gördü, sonrada açtı ağzını yumdu gözünü.. Daha sonrada kızı eve çağırdım. Eşimle kız sohbet ettikten sonra tüm gerçekleri anladı. Onlar şimdi iyi arkadaşlar, görüşüyorlar, konuşuyorlar ama ne oldu o gün ve bir hafta hayatım zindan oldu. Bekar olsaydım bir günüm boşa gitmeyecekti. Sinir ve stresten saçlarım döküldü."
İnsanın hayatı düzene giriyor
"Evlenin, evlenin, evlenin, evlenin...." bunu isteyerek severek söylüyorum. Keşke ben 32 yaşında evlenmeseydim daha erken evlenseydim diye düşünüyorum. Neden mi! hayatınız düzene giriyor. Daha önceleri evlenmemek için çok kavga gürültü ediyordum, ama boşa ettiğimi şimdi anladım. 6 aylık evliyim ama çok mutluyum. İşinizden evinize geldiğinizde sizi seven güler yüzle karşılayan birisi var. Yemeğiniz hazır, sorunlarınızı paylaşan bir eşiniz var. Herşey den güzeli ise, Size aşık olan birisi ve istediklerinizi veriyor. Elbiseleriniz ütülenmiş, sabah kahvaltınız hazır, hafta sonu eşinizle beraber gezmeye gitmek.. Çok güzel herkese tavsiye ediyorum.
Evlilik rüzgar gibidir....
Evlilik bir şans oyunu gibidir. Eğer anlaşabileceğiniz, olgun güzel bir insana düşerseniz o zaman saraydan bir yere düşmüş olursunuz. Şayet, güzel ve iyi görünüp sizi kandırıp evlendiğinizde gecekonduya düşerseniz o zaman da hayatınız ızdırap içerisinde geçer. , inanınki ben rüzgara kapılan yaprak gibi oldum. Eşim rüzgar, ben yaprak... Sonun da ne oldu o esmeye devam etti ben ise sararıp soldum. Hayatımı alıp gitti. Sonra bir kenara bırakıldım. Şimdi kendi evimde yapayalnız çocuksuz bir vaziyette oturuyorum. Sanki ölümü bekliyorum. Evlendim mi yoksa, bekar mıyım, dul muyum belli değil. Evlilik rüzgar gibi geldi geçti.. Yaşantım ise gözlerimin önünde bir film oldu. Seyrettim bitti. Şimdi ise bu odada bilgisayarın başında diğer insanların mutluluğun ve hüzünlerini okuyarak yeni bir hayat bulmaya çalışıyorum....
Hapis hayatı yaşamak gibi...
Evlilik kadınlar için evde hapis ve hizmetkar hayatı yaşamak gibidir. Onun için evlenirken bir kez daha düşünmenizi tavsiye ediyorum. Ben severek evlendim de ne oldu, kocamın hizmetkarı... Kocan eve gelecek, yemek yap, çoraplarını çıkart daha sonrada yemeğini ver. Canım cicim bir tanem.. Sonra çocuğa bak... Daha sonra bulaşıkları yıka, evi temizle.. Akşama da kocan isterse onunla ilgilen... Ertesi gün yine aynı şeyleri yap, daha ertesi günde yine aynı şeyler.. Hayatında değişken olarak, kocanın annesini ve kardeşine git. Ondan sonar kendi annen ve babana git. Hayatta başka bir şey yok. Açık cezaevindeymiş gibi... Bunları istiyorsanız evlenin... Bana göre değil ama bir kere düştüm.
aslında sizin için bunları seçtim sadece...çünkü sonuçta iki görüş var..biri iyi diyenler diğeri kötü diyenler peki sizin yorumunuz nasıl merak ediyorum..hangi madde size hitap ediyor...buyrun....:enbuyukkk:
alıntı
Size evliliğin nasıl bir şey olduğunu anlatayım. "evlilik bütün sosyal hayattan yoksun, arkadaş ortamından uzak ve yanınızdaki kişiyle sürekli aynen kalmak gibi" bir şeydir. Bir yere gitseniz, yanınızda eşiniz olması gerekiyor. Bir yere gideceksiniz, eşinize söylemeniz gerekiyor. Ne bileyim herşeyi onunla paylaşmak zorunda kalıyorsunuz. Kelepçenin bir yerinde siz, diğer yerinde o.. Artık hayatın ne kadar monoton olduğunu anlayın. Geçenlerde işyerindeki bir kız arkadaşımla konuşuyordum. Eşim beni bu kızla gördü, sonrada açtı ağzını yumdu gözünü.. Daha sonrada kızı eve çağırdım. Eşimle kız sohbet ettikten sonra tüm gerçekleri anladı. Onlar şimdi iyi arkadaşlar, görüşüyorlar, konuşuyorlar ama ne oldu o gün ve bir hafta hayatım zindan oldu. Bekar olsaydım bir günüm boşa gitmeyecekti. Sinir ve stresten saçlarım döküldü."
İnsanın hayatı düzene giriyor
"Evlenin, evlenin, evlenin, evlenin...." bunu isteyerek severek söylüyorum. Keşke ben 32 yaşında evlenmeseydim daha erken evlenseydim diye düşünüyorum. Neden mi! hayatınız düzene giriyor. Daha önceleri evlenmemek için çok kavga gürültü ediyordum, ama boşa ettiğimi şimdi anladım. 6 aylık evliyim ama çok mutluyum. İşinizden evinize geldiğinizde sizi seven güler yüzle karşılayan birisi var. Yemeğiniz hazır, sorunlarınızı paylaşan bir eşiniz var. Herşey den güzeli ise, Size aşık olan birisi ve istediklerinizi veriyor. Elbiseleriniz ütülenmiş, sabah kahvaltınız hazır, hafta sonu eşinizle beraber gezmeye gitmek.. Çok güzel herkese tavsiye ediyorum.
Evlilik rüzgar gibidir....
Evlilik bir şans oyunu gibidir. Eğer anlaşabileceğiniz, olgun güzel bir insana düşerseniz o zaman saraydan bir yere düşmüş olursunuz. Şayet, güzel ve iyi görünüp sizi kandırıp evlendiğinizde gecekonduya düşerseniz o zaman da hayatınız ızdırap içerisinde geçer. , inanınki ben rüzgara kapılan yaprak gibi oldum. Eşim rüzgar, ben yaprak... Sonun da ne oldu o esmeye devam etti ben ise sararıp soldum. Hayatımı alıp gitti. Sonra bir kenara bırakıldım. Şimdi kendi evimde yapayalnız çocuksuz bir vaziyette oturuyorum. Sanki ölümü bekliyorum. Evlendim mi yoksa, bekar mıyım, dul muyum belli değil. Evlilik rüzgar gibi geldi geçti.. Yaşantım ise gözlerimin önünde bir film oldu. Seyrettim bitti. Şimdi ise bu odada bilgisayarın başında diğer insanların mutluluğun ve hüzünlerini okuyarak yeni bir hayat bulmaya çalışıyorum....
Hapis hayatı yaşamak gibi...
Evlilik kadınlar için evde hapis ve hizmetkar hayatı yaşamak gibidir. Onun için evlenirken bir kez daha düşünmenizi tavsiye ediyorum. Ben severek evlendim de ne oldu, kocamın hizmetkarı... Kocan eve gelecek, yemek yap, çoraplarını çıkart daha sonrada yemeğini ver. Canım cicim bir tanem.. Sonra çocuğa bak... Daha sonra bulaşıkları yıka, evi temizle.. Akşama da kocan isterse onunla ilgilen... Ertesi gün yine aynı şeyleri yap, daha ertesi günde yine aynı şeyler.. Hayatında değişken olarak, kocanın annesini ve kardeşine git. Ondan sonar kendi annen ve babana git. Hayatta başka bir şey yok. Açık cezaevindeymiş gibi... Bunları istiyorsanız evlenin... Bana göre değil ama bir kere düştüm.
aslında sizin için bunları seçtim sadece...çünkü sonuçta iki görüş var..biri iyi diyenler diğeri kötü diyenler peki sizin yorumunuz nasıl merak ediyorum..hangi madde size hitap ediyor...buyrun....:enbuyukkk:
alıntı