Evlensem mi? Evlenmesem mi?
Mutlu olmak için evlenmek mi gerekiyor yoksa sultanlığın tadını çıkarmak mı?
Her kadının evliliğe bakış açısı farklıdır. Bazıları için bekar olmak bir yaşam biçimidir... Bazıları için ise, hayatı paylaşmak kadar güzel bir olgu yoktur. Peki hangisi doğru? Yapılan araştırmalara göre, doğru erkekle evlenmeyen bayanların, ömür boyu mutsuz oldukları ortaya çıktı. Elbette istisnalar hariç. Ancak bayanların birçoğu, hayatı paylaşmanın doğruluğuna inanıyor. Evde, gün içinde yaşanan üzüntü ve mutlulukları, eşiyle paylaşmak isteyen bayanlar kısa sürede evliliği seçiyor. Ancak bekar olup ve eve arkadaşlarını veya akrabalarını çağırarak eğlenceli bir gece geçiren ve bundan keyif alanlar da var.
Evliliğe karşı olanlar bile bir gün doğru kişiye rastladıklarını hissettiklerinde, hayatlarını o insanla geçirmek ister. Fakat o kişiyi bulana kadar çeşitli ilişkiler yaşar ve birçok kişiyi dener. Yaş ilerledikçe doğru insanı bulamadığını düşünüp içten içe panik yaşar. Çünkü bir gün gözünüzün kenarında çizgilerle ve yorgun bir kalple uyandığınızda, yanınızda yatan bir hayat arkadaşı olmamasından korkulur. Tüm bunların yanında kendi yolunuzu çizdiğinizi, birlikteyken mutsuz olmaktansa yalnız ama huzurlu olmayı seçtiğinizi kendinize göstermeye çalışırsınız. Bu kendinize olan güveninizi güçlendiren bir seçimdir. Fakat yine de içinizdeki "paylaşma" arzusunu bir türlü söndüremezsiniz.
Evli çiftler ne diyor?
Hayatını bir kişiyle paylaşan kadınlar özellikle uzun süredir evlilerse yalnızken her şeyin çok farklı olduğunu söyler ve sık sık eski günleri özlediklerini dile getirir. Hiç kimseye hiçbir konuda hesap vermemek, eve istediği saatte gelmek kısaca "özgür" olmak evli kadınların en çok özlem duyduğu olgulardan biridir. İki kişi yerine "tek" kişi olarak sadece yüreğinin gösterdiği yere gitmek evlilerin çok uzun zaman önce unuttuğu bir kavramdır.