Üzgünüm ama ben de kaynanaya yüzde yüz hak verenlerdenim.
"Zaten onlar da dalga geçiyor cimriliginden, ben deyince niye zorlarina gitti" demişsin beş kere. Bu cümleden anladığım sosyal konularda çok becerikli olmadığın. Çünkü tabii ki bir insanla en yakınları dalga geçebilir, onu elestirebilir. Ama aileden olmayan biri de bir şey diyemez yani. Böyle "höst" derler insana.
Benim ablam mesela bebeği doğduğunda o kadar pimpiriklendi ki musluk suyundan hastalık kapan varmış diye çocuğu yıllarca erikli marka su ile yıkadı. Tabii ki biz aile arasında bunun ve benzeri pimpiriklerinin dalgasını geçtik. Çünkü bize göre saçma ve komik . Ama birkaç sene önce annemin kuzenlerinden biri laf edecek oldu, hemen cevabını verdik 'ozenmesi iyi en azından çocuk ekran bağımlısı değil,TV ne bilmez. Herkesin çocuğunun terbiyesi kendine' dedim (ki tabii ki o kadinin çocuğu TV ve tablet bagimlissiydi).
Şimdi "onlar dalga geçerken oluyordu benimki niye battı" dese saçma, çünkü tabii ki batar yani . Sen kimsin dış kapının mandalı, git ötede kendi ailenle , arkadaşlarınla geç dalgani.
Siz de kocaniza demişsiniz gülmüş. Gorumcenize demişsiniz gülmüş. Eminim daha kendi akrabalariniza arkadaşlarınıza falan da demişsiniz, gülmüşler.
E yeter artık, kaynanaya daha ne diyorsunuz?
Sizin annenizin en saçma huyunu düşünün, en yakındığiniz.
Heh, bu huy hakkında zaten yakın çevrenizle sohbetlerde konuşuyorsunsunuzdur ama gorumcenizin 'ya senin annen de amma şöyle ha' dediğini düşünün. Annenizin öyle olduğuna yüzde yüz katılsaniz bile dış kapının mandalı dan duyunca "hadsiz" olduğunu düşünüp gıcık olmaz misiniz?
Ayrıca dayinizin size bir şey almadığını o nereden biliyor? Evde olan her şeyi kaynananiza naklen yayın mi yapıyorsunuz? Sizin kapınız ayrı değil mi, nasıl bu kadar ayrıntı şeylerden bile haberdar?