> > TARİFİ ANCAK BUKADAR GÜZEL OLUR, OKUYUN :))))
> >
> >
> > Eskişehir'li Olmak...
> >
> >
> >
> > İner inmez otogarında özlemişsen soğuğunu bu
> > kentin. Rüzgar sana, sen rüzgara üflemişsen
> > sigaranın dumanını. Varmak
> > için şehrine, şehrinin merkezine, merkez artık her
> > neyin merkezsiyse
> > senin için, binmişsen yeni teknoloji ürünü ulaşım
> > araçlarına tüm
> > teknolojiye rağmen halen yanından geçerken kısa
> > sürelide olsa tebessüm
> > ettiriyorsa dudaklarına ?Kılıç Lunapark?.
> >
> >
> > Duvarlarında ki reklamlara dayanarak isim veriyorsan
> > apartmanlara
> > hala. Üstgeçit dediğinde aklına tek bir yer
> > geliyorsa şayet. Aydın Arat
> > senin için bir validen öte bir isimse. Ne kadar
> > modernleşse de hala
> > bizim mahalledenmişsin yahu gel bakalım
> > diyebiliyorsan birilerine.
> > Hatta ona birden kanın kaynıyorsa ister istemez.
> > Dur! Deyip eve beraber
> > dönmeyi teklif ediyorsan aniden.
> >
> >
> > Dolaşmışsan tozlu topraklı yollarında Odun
> > Pazarının. Her defasında iç
> > geçirmişsen ahşap evlerine. Eskişehir dendiğinde
> > Kızılcıklı diye
> > başlıyorsan söze yabancılara. Deniz olamadan da
> > Adalara sahipsen. İlk
> > kız arkadaşını öpmüşsen ara sokaklarında Adaların.
> > Ağaç olmadığından
> > değil sırf kıyamadığından apartman duvarlarına
> > yazmışsan sevdiğinin baş
> > harfini. En imkansız aşkı yaşayıp, her köşe başında
> > hatırasını
> > bulabiliyorsan paramparça kalbinin. 30 dakikaysa
> > senin için en uzak
> > mesafe, yine de dünyanın en uzak yeri oluyorsa bazen
> > bir kaldırım
> > taşıyla diğerinin arası. Hiç eksikliği
> > hissetmemişsen denizin porsuktan
> > dolayı. Bir gün temizlenir umuduyla beklediysen
> > ömrünce. Her daim kötü
> > gözlerle bakıp onlara yinede sende illa ki bir kere
> > gitmişsen yamacında
> > ki çimenlere.
> >
> >
> > Futbol dendiğinde Kahpe Bizans diyerek inadına
> > Eskişehir Sporu
> > savunmuşsan. Göremediğin 70 lerden bahsetmişsen
> > herkese ballandıra,
> > ballandıra. Hiçbir takımın şampiyonluk sevinci
> > yaşamasına izin
> > verilmediğine gizli, gizli destek veriyorsan.
> > Yolları kapatmışsan her
> > galibiyette. Bu takım şampiyon olsa iktidar değişir
> > be diyorsan.
> > Sevmesen de Mithat Körleri takdir ediyorsan
> > yaptıklarını. Sevmesen de
> > eşlik etmeden duramadığın tek şarkısı varsa.
> >
> >
> > Mersinliden fazla tantuni, İstanbulludan fazla döner
> > yemişsen ama
> > yinede çiğböreğin tadını değişmiyorsan hiç birine.
> > Nesi meşhur
> > dendiğinde Lüle taşı dışında bir şeyler
> > sayabiliyorsan. İçip, içip nara
> > atmışsan İsmet İnönüde. En ucuz bira nerede bilmene
> > rağmen. Arkadaş
> > hatrına Areste kazık yiyorsan. Buralı olmasa da bir
> > çoğu her öğrenciyi
> > Eskişehirli sayıyorsan. Hiç dolamasada hektar olarak
> > Türkiye?nin en
> > büyük barı bizde diye böbürleniyorsan.
> >
> >
> >
> > Titanik Cafenin daha kaç yıl açık kalacağını
> > düşünüyorsan her
> > önünden geçişinde. Onur İşkembeye gidip mercimek
> > içenlere kızıyorsan.
> > Çok ucuza yemek yediğini fark edip artan parayla
> > kazı kazan oynamak
> > için can atıyorsan. Hangi cafeye gitsen birbirinden
> > güzel kızlar
> > çarpıyorsa gözüne. Her düşünceden gencin aynı masada
> > oturabildiğini
> > görüp. Gelecek için umutlanıyorsan.
> >
> >
> > Adres sorulduğunda elinle koymuş gibi tarif edip
> > birde uzaktan takip
> > ediyorsan doğru mu gidiyor diye. Arkadan eline
> > koluna dokunanın
> > kapkaççı değil de şaka yapan bir arkadaşın olma
> > ihtimalinin daha yüksek
> > olduğunu biliyorsan. Bahar şenliklerini iple çekip
> > sonrada rock
> > konserlerinde arkadaşlarınla kafayı çekiyorsan
> > gizli, gizli.
> >
> >
> > Piknik denince fidanlık. Fidanlık denince uzun eşek
> > geliyorsa aklına.
> > Yaşına başına bakmadan, oynarım be diyorsan. Balık
> > tutmuşsan Musa
> > Özü?nde. İzmirli kadar iyi biliyorsan rakı ? balık
> > ikilisinin uyumunu.
> > Deniz kenarındakilerin ömrünce yiyemeyeceği sadece
> > iyi atladığını
> > bildikleri sazanı afiyetle indirmişsen midene
> > defalarca.
> >
> >
> > Yağmurdan sonra toprak kokusu alabiliyorsan hala.
> > Kar yağışı senin için
> > çok sıradan gözükse de. Kasım ayında beklemeye
> > başlıyorsan dört gözle
> > yollarını. Geceleri çıkıp bembeyaz bir şehrin
> > üstünde yürürken hem
> > keyif alıp hem canın acıyorsa. Ne zaman eriyecek
> > bunlar diye
> > sızlanmıyorsan.
> >
> >
> > En fazla bir hafta sonra burnunda tütüyorsa cıvıl,
> > cıvıl akşamları.
> > Kopamıyorsan bir türlü Doktorların ara
> > sokaklarından. Ne yana dönsen
> > tanıdık biri varsa karşında. Hepsine tek, tek durup
> > selam veriyorsan
> > eğer;
> >
> >
> > Sen Eskişehirlisin arkadaş