Aynen başlığı açma sebebini anlamadım. Kendisi bu denli seçiminin arkasında dururken bizlerin fikrini niye merak ediyor? Konu açarsın teredddüt edersin “acaba doğru mu yapıyorum” diye başkalarının fikrini alırsın. Başlık sahibinin herşeye cevabı var zaten?Ay tabi ki siz kabullenmez tercih edersiniz.
Eşiniz de tercih eder.
Bu kadar net olduğunuz bir konunun burada soru olarak ne işi var?
Konunuza 116 ayrı kişi yorum atmış. Emin olun onların hepsi sizin cumlelerinizle Zeynep Ilıcalı'nın cümlelerini birbirine benzetmistirBen hicbir baglanti bulamadim burada yazanlar ve kendi hayatimla ilgili ama zahmet etmissiniz bu kadar.
Sonumuz benzemesin diyelim, ne diyeyim
O kadar baglanti kuramadim ki once, kitap almanizin konuyla ne ilgisi var diye dusundum :)))Yani bugün kitap aldım.
İsteyerek aldım.
Çok sevinerek aldım.
Ee?
Ne diye konusunu açayım bunun mesela, aldım ama siz ne düşünüyorsunuz, ben mutluyum oh bi güzel okuyacağım ama yine de siz de fikrinizi söyleyin... Anlamsız.
Anca aldığım karar bende bi kafa karışıklığı yaratacak ki o zaman birilerinden fikir isterim.
Bence konu sahibi (şimdi gelip "siz öyle diyorsunuz ya kesin öyleyim!!!! diyecek ama olsun) kafası karışık bi ablamız ama kafa karışıklığını kendine yakıştıramıyor. Ben de eşinden dolayı olduğunu düşünüyorum üstteki birkaç üye gibi. Belki willyy hayatı boyunca hep yerinde kararlar aldı, hiç geriye dönüp düşünmedi bile. Şimdi bu ikircikli durumları kendine yakıştıramıyor, o yüzden de reddediyor. Ama aklının bi köşesinden de silemiyor.
Ben anlatayim size aslinda cok acik. Ben zaten aklim net her sey muhtesem siz de boyle yapin diye konu acmadim ki.Aynen başlığı açma sebebini anlamadım. Kendisi bu denli seçiminin arkasında dururken bizlerin fikrini niye merak ediyor? Konu açarsın teredddüt edersin “acaba doğru mu yapıyorum” diye başkalarının fikrini alırsın. Başlık sahibinin herşeye cevabı var zaten?
Sizin yaşamınız sizin karariniz. Ama sizde kaygı oluşmuş, emin değilsiniz, güvenemiyorsunuz, gerek kendinize gerek eşinize.Anliyorum bakis acinizi, ben zaten kimseye hayir asla bosanmayacagiz bu yontem muhtesem, herkes boyle yapsin demiyorum ki.
Insallah soylediginiz gibi sonuclanmaz.
Insanlarin dediklerini dikkate almamaya calissam da basaramiyorum bu kadar yogunlukta olunca demek kiAnnemle bile her konusmamizda saygi duymaya calissa da tum konular buraya cikiyor.
Bağlantı kuramadıysanız sonunuzun benzememesi yönündeki duanızı da geri çekebilirsiniz rahatlıkla.Ben hicbir baglanti bulamadim burada yazanlar ve kendi hayatimla ilgili ama zahmet etmissiniz bu kadar.
Sonumuz benzemesin diyelim, ne diyeyim
Normal mi diye açıkça yazmasanız bile bunu soruyorsunuz. Sormuyorsanız zaten mutluysaniz dert bunun neresinde.Ben normal mi diye sormadim ki, sizlerin yorumunu fikrini merak ettim. Siz de sagolun yorum yapiyorsunuz, coguda yargilayici oldugu icin ben de kendi fikrimi acikliyorum hepsi bu kadar.
Bana cok faydali gelen yorumlarda oldu, buradan maksimum fayda aliyorum bence
Her cümlesi benziyor. Bunu kendi de biliyor. Öyle olmasa "Sonumuz benzemez inş" demez. İlk defa Willy'i böyle tereddütlü gördüm. Halbuki çok emindi her şeyden. Dualara kaldıysa yumuşak yere bastın demektir.Konunuza 116 ayrı kişi yorum atmış. Emin olun onların hepsi sizin cumlelerinizle Zeynep Ilıcalı'nın cümlelerini birbirine benzetmistir
Yengenc benim kuzen ‘var mısın yok musun”a katıldı 2010 senesinde. Acun o zamanlar Zeynep Ilıcalı ile evliydi. Örnek aile babası olarak gösteriliyordu. Meğer Şeyma ile ilişki yaşıyormuş. Stüdyoda gözleri felfecir dönüyordu. Ben hiç şaşırmadım sonradan yaşadıklarına.Konu sahibi bana Zeynep Ilıcalı 'yi hatırlattı..
Bakın şu röportaj 2008'de
İçeriğe bakmayanlar için basitçe;
* Acun: Zeynep başkalarının gözünde ofsayta düşmek istemez. Benim hiçbir kızla bir şey yapmayacağımı bilir ama bir kızla haberim çıksa çok rahatsız olur
* Soru; Parayı bulan erkekler genelde ilk iş olarak eşini değiştiriyor. Bunun sanat dünyasında da örnekleri var. Zeynep Hanım sizin böyle bir korkunuz oldu mu?
Zeynep: Acun o konularda çok mütevazı. Onun para konusunda bir açlığı yok. Böyle bir şey hiç aklıma gelmedi. Bence bu kıroluk.
Acun: bunu benim açımdan soruyorsan bir gün Zeynep ile boşanırsam bunun parayı bulmamla uzaktan yakından bir ilgisi olmaz. O da bir gün “Senden memnun değilim” diyerek terk edebilir beni. Bizim aramızdaki ayrılığın hiçbir noktasında para olmaz. Allah izin verirse ölene kadar beraberiz. Para bizim mutluluğumuzu daha artıracak bir şey değil. En fazla içinde oturduğun binalar daha iyi olabilir.
* Soru; Kadınlardan davetkâr teklifler alıyor musunuz?
Acun: Orada top Zeynep’e geçiyor. Ben kendimi biliyorum. Bu imtihanı Zeynep’in geçmesi lazım. Benden ofsaytlık bir durum olmaz. Zeynep bana olan ilgiyi sindirmeli. Onu da zamanla başarıyor. Çevremde olan herkesi Zeynep de çok iyi tanır. Erkek muhabetinden çok hoşlanırım. Zeynep bu durumu daha çok kıskanıyor. O da kendisine ayrılamayan vakitle ilgili bir kıskançlık.
Z.I: Benim kızlardan yana değil erkeklerden yana derdim var. Acun’un erkek arkadaşlarını kıskanıyorum. Çünkü onlarla PlayStation oynuyor, daha çok vakit geçiriyor.
*Acun: Acun Firarda’da hep gezdim. Ben yüzde 50 Türkiye’deydim. Bu bizim ilişkimizi hep dinamik tuttu. Araya hep özlem girdi. Bu konuda şu anda biraz şanssısız. Her dakika beraberiz. Arada benim bir yurt dışına gitmem gerekebilir. Rutine gelemiyorum. Ruhum daralıyor. Evlilik içinde de bir şekilde bir değişiklik içindeyiz. Gece 12’de evden çıkarım mesela. Okan Buruk ile Emre ile PlayStation oynarız. Bir yere gitmesem bile o hafta kendime öyle aktiviteler koyarım ki Zeynep ile araya özlem sokarım.
Zeynep: Biz dipdibe bir evlilik yaşamıyoruz.
*Acun: Evcil bir insanım. Evimde çocuklarımla karımla olmak bana çok zevk verir. Onun dışında bir aktivite yapıyorsam yine arkadaşımın evinde olur. Geceleri beni dışarıda çok zor görürsünüz.
*soru; Playstation partileriniz çok meşhur. Erkek arkadaşlarınızla birlikte sabahlara kadar süren bu partilerden eşiniz rahatsız olmuyor mu?
Acun: Zeynep ile akşam yemek yiyorum. Gece 12 gibi Playstation için evden çıkıyorum. Okan da Nihan’ı uyutuyor. Telefon açıyor “Uyudu geliyorum” diye. Herkes eşini uyuttuktan, son kontrolleri yaptıktan sonra buluşuyoruz.
Aynı sizin aşk hikayeniz di mi?
Cevaplar ne kadar sizin yorumlarınıza benzer, karı koca ne güzel kendine "özel alan" yaratmis.
Gece gelmediyse kadın biliyor ki kocası çocukluktan kalma arkadaşlarıyla playstation oynuyor. Arkadaşlara da güveniyor çünkü akraba gibi olmuşlar.
Ama zurnanın zırt dediği yer. Röportaj Mart 2008de, zaten o zaman adamın Şeyma Subaşı ile ilişkisi var,birkaç seneye de gayrimeşru çocukları doğacak.
Yani bu kadar da emin olmayın bu sacma ilişki düzeninin karşılıklı güvene dayanan "ideal" ilişki olduğundan. Emin olun acun da
Bu bahsettiğiniz rahatlığa sahip bir adam. Ama gerçek yaşam böyle bir şey değil, malesec
Herkese Merhaba
Oncelikle bu dert degil sadece fikir almak istiyorum.
Belki daha onceden konulardan haberdar olabilirsiniz, esimle cok bireysel ancak cok mutlu bir evliligimiz var.
Depremden birkac ay once Antalyada mutlu mesut yasarken cok guzel bir is teklifi almistim ve Istanbula tasinmamiz gerekti. Aslinda bu buyuk bir karar ve tercihti bizim hayatimizda cunku cok memnun oldugumuz tum duzenimizi hic sevmedigimiz, kaotik Istanbul icin degistirdik.
Esim evden calistigi icin cok dert etmedi, biraz uzulduk ama kariyerimi bu yaslarda insa etmek adina risk alarak tasindik. Zor olsada kucuk tatli bir duzen kurduk burada.
Sonra maalesef ki deprem yasandi ve Istanbul depremi korkusu sardi beni, henuz birkac aylik olan duzeni degistirmek istedim, tekrar Antalyada donmek mumkun olmasa da sirketin diger ofisi Ankaraya gecmeyi basardim ancak Istanbula sik seyahat sartiyla.
Neyse, asil soruya geliyorum.
Esim bu sirada Istanbula alisti ve Ankaraya hic sicak bakmiyor, deniz yok diye :)
Istanbula sik seyahat edecegiz bu ev de acik kalsin derken kendimizi Ben Ankarada esim de Istanbulda yasarken bulduk :))
Gecmisimizde de 6 yil mesafe iliskisi oldugu icin pek de zorlanmadik. Mesela gecen 2 hafta esim Istanbulda Ben Ankaradaydim ve hafta sonlari yuz yuze gorustuk. bu hafta full beraberiz.
Bazi aksamlar birbirimizi cok ozlesek de sanki bu duzen bize farkli bir heyecan tutku ve eglence getirdi.
Bir yandan her sey cok yolunda, bir yandan da bu kadarinda da bir yanlislik varmis gibi geliyor.
Cevremdekiler bireyselligimize olan duskunlugumuzu bildigi icin yargilasa da pek sasirmadi, ama bir kesim asla dogru olmadigini savunuyor. Sizin fikrinizi merak ediyorum.
ben şeyi merak ettim bunun bi süresi var mı akışına mı bıraktınızHerkese Merhaba
Oncelikle bu dert degil sadece fikir almak istiyorum.
Belki daha onceden konulardan haberdar olabilirsiniz, esimle cok bireysel ancak cok mutlu bir evliligimiz var.
Depremden birkac ay once Antalyada mutlu mesut yasarken cok guzel bir is teklifi almistim ve Istanbula tasinmamiz gerekti. Aslinda bu buyuk bir karar ve tercihti bizim hayatimizda cunku cok memnun oldugumuz tum duzenimizi hic sevmedigimiz, kaotik Istanbul icin degistirdik.
Esim evden calistigi icin cok dert etmedi, biraz uzulduk ama kariyerimi bu yaslarda insa etmek adina risk alarak tasindik. Zor olsada kucuk tatli bir duzen kurduk burada.
Sonra maalesef ki deprem yasandi ve Istanbul depremi korkusu sardi beni, henuz birkac aylik olan duzeni degistirmek istedim, tekrar Antalyada donmek mumkun olmasa da sirketin diger ofisi Ankaraya gecmeyi basardim ancak Istanbula sik seyahat sartiyla.
Neyse, asil soruya geliyorum.
Esim bu sirada Istanbula alisti ve Ankaraya hic sicak bakmiyor, deniz yok diye :)
Istanbula sik seyahat edecegiz bu ev de acik kalsin derken kendimizi Ben Ankarada esim de Istanbulda yasarken bulduk :))
Gecmisimizde de 6 yil mesafe iliskisi oldugu icin pek de zorlanmadik. Mesela gecen 2 hafta esim Istanbulda Ben Ankaradaydim ve hafta sonlari yuz yuze gorustuk. bu hafta full beraberiz.
Bazi aksamlar birbirimizi cok ozlesek de sanki bu duzen bize farkli bir heyecan tutku ve eglence getirdi.
Bir yandan her sey cok yolunda, bir yandan da bu kadarinda da bir yanlislik varmis gibi geliyor.
Cevremdekiler bireyselligimize olan duskunlugumuzu bildigi icin yargilasa da pek sasirmadi, ama bir kesim asla dogru olmadigini savunuyor. Sizin fikrinizi merak ediyorum.
İlkel içgüdülerini bastırmakta zorlananlar böyle havalı laflarla kendilerini saklamaya çalışıyor demek ki. Bi çeşit savunma mekanizması.Yengenc benim kuzen ‘var mısın yok musun”a katıldı 2010 senesinde. Acun o zamanlar Zeynep Ilıcalı ile evliydi. Örnek aile babası olarak gösteriliyordu. Meğer Şeyma ile ilişki yaşıyormuş. Stüdyoda gözleri felfecir dönüyordu. Ben hiç şaşırmadım sonradan yaşadıklarına.
Bencede çok anlamsız bir konu ya, ben böyle evlilik yurutulebilecegine inanmıyorum. Asla bu kadar ayrı kalamam ben eşimden. Gerçekten sevgi varsa kalınmaz yaniYaşadığı hayat hem çok mutlu hem çok komik ama gene de burada alacağı cevapları bile bile konu açıyor. Beklenen cevaplar gelince de "biz böyle iyiyiz :)) " Diyor.
Abi madem iyisin ne diye konu açıyorsun?
Ben şahsen inanmıyorum bu kişinin konularına.
Hepsinde bir tutarsızlık var çünkü .
Güven kısmını benzettim ben ,kesinlikle yapmaz,arkadaşlarını tanıyorum ,biz şeffafız,açığız bla bla aynı kelimeler değilse de aynı bakış açısı bu.Konunuza 116 ayrı kişi yorum atmış. Emin olun onların hepsi sizin cumlelerinizle Zeynep Ilıcalı'nın cümlelerini birbirine benzetmistir
Yokluğunuza alıştırmayin.Herkese Merhaba
Oncelikle bu dert degil sadece fikir almak istiyorum.
Belki daha onceden konulardan haberdar olabilirsiniz, esimle cok bireysel ancak cok mutlu bir evliligimiz var.
Depremden birkac ay once Antalyada mutlu mesut yasarken cok guzel bir is teklifi almistim ve Istanbula tasinmamiz gerekti. Aslinda bu buyuk bir karar ve tercihti bizim hayatimizda cunku cok memnun oldugumuz tum duzenimizi hic sevmedigimiz, kaotik Istanbul icin degistirdik.
Esim evden calistigi icin cok dert etmedi, biraz uzulduk ama kariyerimi bu yaslarda insa etmek adina risk alarak tasindik. Zor olsada kucuk tatli bir duzen kurduk burada.
Sonra maalesef ki deprem yasandi ve Istanbul depremi korkusu sardi beni, henuz birkac aylik olan duzeni degistirmek istedim, tekrar Antalyada donmek mumkun olmasa da sirketin diger ofisi Ankaraya gecmeyi basardim ancak Istanbula sik seyahat sartiyla.
Neyse, asil soruya geliyorum.
Esim bu sirada Istanbula alisti ve Ankaraya hic sicak bakmiyor, deniz yok diye :)
Istanbula sik seyahat edecegiz bu ev de acik kalsin derken kendimizi Ben Ankarada esim de Istanbulda yasarken bulduk :))
Gecmisimizde de 6 yil mesafe iliskisi oldugu icin pek de zorlanmadik. Mesela gecen 2 hafta esim Istanbulda Ben Ankaradaydim ve hafta sonlari yuz yuze gorustuk. bu hafta full beraberiz.
Bazi aksamlar birbirimizi cok ozlesek de sanki bu duzen bize farkli bir heyecan tutku ve eglence getirdi.
Bir yandan her sey cok yolunda, bir yandan da bu kadarinda da bir yanlislik varmis gibi geliyor.
Cevremdekiler bireyselligimize olan duskunlugumuzu bildigi icin yargilasa da pek sasirmadi, ama bir kesim asla dogru olmadigini savunuyor. Sizin fikrinizi merak ediyorum.
2008de başlamış ilişkileri.Yengenc benim kuzen ‘var mısın yok musun”a katıldı 2010 senesinde. Acun o zamanlar Zeynep Ilıcalı ile evliydi. Örnek aile babası olarak gösteriliyordu. Meğer Şeyma ile ilişki yaşıyormuş. Stüdyoda gözleri felfecir dönüyordu. Ben hiç şaşırmadım sonradan yaşadıklarına.
Ben orda 3 saat bulundum. İnsan kocasının ne olduğunu bilmez mi? Yani muhtemelen zaten aldatıyordu ama hiçbiri ile Şeyma kadar uzun süreli olmadı. Olaylar patlak verdiğinde de inada bindirdi, epey bir süre boşanmadı ve çok yüklüce bir tazminat aldı. Huylu huyundan vazgeçmez. Acun’un şu an beraber olduğu sevgilis Çağla kendinden 30 yaş küçük. Azgın teke sendromu var.İlkel içgüdülerini bastırmakta zorlananlar böyle havalı laflarla kendilerini saklamaya çalışıyor demek ki. Bi çeşit savunma mekanizması.
Acun'un kızı 90 doğumlu, sevgilisi 99. Ay bu da çok değişik geliyor banaBen orda 3 saat bulundum. İnsan kocasının ne olduğunu bilmez mi? Yani muhtemelen zaten aldatıyordu ama hiçbiri ile Şeyma kadar uzun süreli olmadı. Olaylar patlak verdiğinde de inada bindirdi, epey bir süre boşanmadı ve çok yüklüce bir tazminat aldı. Huylu huyundan vazgeçmez. Acun’un şu an beraber olduğu sevgilis Çağla kendinden 30 yaş küçük. Azgın teke sendromu var.
Bil bakalım kimin kocası ps turnuvası için tatilde ev kiralıyordu2008de başlamış ilişkileri.
Ya işte , vermiş kadına güveni 'benim arkadaşlarım çocukluktan,kardeş gibiler. Tek zevkimiz beraber çocuk gibi PlayStation turnuvası yapmak. Ne var bunda' diye. Üç beş on yirmi 'den sonra artık eşe de normal gelmiş. Oysa yani adam kendine bir alan yaratmis.
Valla benim de aklim hinliğe çalışır. Kişi kendinden bilir işi derler ya, o yüzden konu sahibinin kocasının da onun sandığı gibi steril - sadakat dolu bir hayat yaşadığına inanmıyorum . Yoksa kimse bu genç yaşta karısından durduk yere ayrı kalmaz. Bunlar yaşı kirklarda, birkaç çocuk doğurmuş, birbirleriyle ayda bir-iki sevisse yetecek olgun bir çift değiller ki. Daha cicim ayında , çoluksuz çocuksuz evde,aktif cinsellik yaşayan genç insanlar. Hangi adam yani iki hafta karisini görmeyecegi, ergen gibi video izleyip 31 çekeceği bir evliliği yaşamak ister , bir "deniz izlemek" uğruna? İzlediği başka bir deniz vardır bence
Tamam olur ona da siz karar verdiniz sayin.Bağlantı kuramadıysanız sonunuzun benzememesi yönündeki duanızı da geri çekebilirsiniz rahatlıkla.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?