Kafa yapılarımız farklı bu konularda. Hakkını yiyemem benim doktoram bitince farklı şehirlere taşınma durumumuz söz konusu olabilir bunlara sorun yapmayan bir insan. Çok sevdiği gitarını kırdım buna birşey demedi. Ama bu parasal konularda kontrol manyağına dönüşüyor. Evet belki ona ben şunu almak istiyorum dediğimde hayır asla alamazsın demiyor. Limit koyuyor diyor işte 100 tl sınırın var ama yine de tamam al kredi kartını diyor. Ama işte her adım atacağımda önce ona gidip sormak benim ağrıma giden şey. O da ne var tabii ki soracaksın diyor.
Ben genel bakışta seni haklı buldum canım. Sonuçta eşin bu kadar müdahale ettiği için saklamak ihtiyacı duymuşsun. Bence şöyle bir orta nokta bulabilirsiniz. Madem sen alışveriş seviyorsun, eşin de yırtılmadıkça yenisini almıyor; bence sen kendine aylık bir bütçe belirle. Ama sen belirle, eşin değil. Sonuçta 4000 kazanırken 80 liranın hesabını vermek asla hoş değil. Mesela de ki aylık 400 tl benim ama hesabını fln da sormayacak. Hatta maaş günü çek cüzdanına koy, nereye harcadığını bilmesin de sormasın da.
Veya kredi kartını kullanmayacağım diyorsun ya onun yerine limitini 400 tl yap ve sadece kendin için kullan ve gene ekstresine laf etmesin. Hatta ekstresi iş yerine gelsin, eşin niye bakıyor ki zaten.
Yani bu tutar 400 olur, 500 olur, 200 olur belki 1000 olur. Orasını bilemem, senin maaşınla aylık neler ödeniyor, ne kadar ayırabilirsin kendine. Ama tabi ki bir kısmını kendi zevkine ayırmandan daha doğal bişey yok. Rutin aldığın deodorant şampuan bunlar tabi ki o tutara dahil değil, market giderlerine dahil olacak şekilde.
Böyle yaparsanız hem sen limitini bilirsin, alırken vicdan yapmazsın (ki zaten yapmamalısın). Hem de eşin haddini bilir, bu onun kısmı der, abartmayacağını yani üst limiti bildiğinden kendini tutar, karışmaz. Yani sen karıştırtma
Aile düzeninde, kadının sırf ben kazanıyorum, tamamını kendime harcarım demesini eğer eşi para babası değilse bencilce bulurum. Ama eşinin her aldığına karışması da bir o kadar bencilce!