Eşim önceki eşinden olan kızı ve tembelmişim

Bakmak zorunda işte burada anlaşamıyoruz. O çocuk o eve geldiğinde bakmak zorunda. O ev o çocuğun babasının evi. Artık bakmaktan ne anlatıyorsanız o. Bakmayı göze alamayan çocuklu adamla evlenmeyecek. Kaldı ki kundakta bebekten değin 14 yaşında genç kızdan söz ediyoruz.

Bir kere okuduğumda anlayabiliyorum gayet. Bana önerdiğinizi kendiniz uygulayın bence. Nefret nerden çıktı şimdi? Çocuğunu sevmediği insanla evlenmeseydi o zaman. Bu da yanlış. Anlamamakta ısrar ettiğiniz şey şu çocuk annesi babasıyla bir bütündür. Çocuklu adamla evlenip çocuğundan ayrı değerlendiremezsiniz.

Çocuklu insanla evlenmenin bazı yükümlülükleri var. Kaldıramayacak olan çocuklu insanla evlenmemeli.
Bir babayı yada bir anneyi kalıplaşmış olarak görmemelisiniz.
Hep bu zihniyetten insanlar perişan. Olaylar şartlar sonuçlar kişiden kişiye değişiyor..
Ortada baba yok ki ona bakacak bir eş olsun. Baksana çocuk daha babasının evine adım atmamış. Neyden bahsediyorsunuz ya. Baba var babacık var, bu durumda adam baba olmamışken eşinden 14 yaşındaki kızına annelik yapmasını beklemesin bir zahmet.
Bu arada bir önceki sorularımada cevap veirmisiniz?
 
Bir babayı yada bir anneyi kalıplaşmış olarak görmemelisiniz.
Hep bu zihniyetten insanlar perişan. Olaylar şartlar sonuçlar kişiden kişiye değişiyor..
Ortada baba yok ki ona bakacak bir eş olsun. Baksana çocuk daha babasının evine adım atmamış. Neyden bahsediyorsunuz ya. Baba var babacık var, bu durumda adam baba olmamışken eşinden 14 yaşındaki kızına annelik yapmasını beklemesin bir zahmet.
Bu arada bir önceki sorularımada cevap veirmisiniz?

Nasıl bir kalıpta görüyorum? Anne baba çocuğuyla bir bütündür olaylar koşullar şartlar vs ne olursa olsun. Konu sahibinin kocası zaten en büyük hatalı ondan ne baba ne koca olur. Yanlış olan zaten bu yaşanan durum. Çocuğun babaannede kalması yanlış. Babası adam olsa çocuğunu başkasının başına atmazdı. O çocuğun yaşaması gereken yer babasının yanı. Seneye de gelecekmiş zaten. Konu sahibi bunu göze alamıyorsa artık kaçıncı yazıyorum bilmiyorum ama çocuklu biriyle evlenmeseydi. Yarın adam gelip çocuğumu getireceğim dese konu sahibinin bir şey söyleme hakkı yok. Ben konu sahibini konuşuyorum sayfalardır, siz konu sahibinin kocasın yazıyorsunuz. Zaten orda hemfikiriz.

Siz nefret etmediğiniz her insanı seviyormusunuz? hep arayıp hal hatır mı soruyorsunuz, yalandan sevgi gösterilerinde mi bulunuyorsunuz sorunuzdan bahsediyorsunuz sanırım. Hem benim yazdığımdan çok alakasız hem çok saçma bulduğum için cevap vermemiştim hala aynı görüşteyim. Benim kime nasıl davrandığından size/ bu forumdaki insanlara ne?
 
Konuyu takip etmedim, öncelikle baba evinde misafir olunmaz. bunu hissettirecek baba baba değilir. Konuyu okurken bu adamın çocuğuna babalık yapacak bir baba hissiyatı almadım. Hatta kendisi yenemediği için eşine ağır sözler söylediğini, onu sevmesine ilgi göstermesine arayıp sormasına mecbur bıraktığını düşünüyorum (bunun zorla olmayacağını bilemeyecek kadar şuursuz bir baba)

Daha bu zamana kadar baba evine gelmemiş 14 yaşında bir çocukmuş artık bu babadan ne alır bilemem. Anne evine gelseydi olay başkaydı belki çünkü anne merhameti başkadır ama bu çocuk ilgisiz sevgisiz yetersiz bir baba evinde ve babayı hiç tanımadığı bir kadınla paylaşmak zorunda kalmasımı doğru yoksa dede- anneanne- babanne yanında büyümek mi, bu tartışmaya epey açık bir konu.
Baba eğer baba gibi bir baba olsaydı elbette baba derdim. Ama şu şartlarda ben sadece biyolojik bir babadan başka birşey göremedim ortada.
Tamam işte sırf bu yazdıklarınız sebebiyle baba evinde önce misafir olunur. Baba baba mıdır değil midir bilemem,bana kalırsa eşinin ağzının içine bakan bir adam. Eşi dese ki “hadi kızını yemeğe çağıralım” çağıracak. Yoksa da böyle devam edecek.

Gayet de baba evine önce misafir olunur. Sonra da o evin parçası olunur. Önce beraber vakit geçirilir evde,sofraya oturulur. Çünkü bir taraf henüz bu çocuğa yabancı bir kişi. Ondan yakınlık görmesi lazım. Hayatınızda siz de 14 yaş evresi geçirdiniz,o dönemde anne babanız ayrıysa anlayabilirsiniz bu durumu.
 
Nefret nerden çıktı şimdi? Çocuğunu sevmediği insanla evlenmeseydi o zaman.
Adamı sevmiş zamanında diye çocuğunu sevmek zorunda mı gerçekten böyle mi düşünüyorsunuz ya, şaşkınlık içindeyim. Sevgi o kadar basit bir duygu değilki. Merhamet başka birşey ama sevmek zorunda değil emin ol.
Bu yorumda bile evlendiyse çocuğunu sevmek zorunda diyorsunuz şaka gibi
Biri şahsınıza bir şey yapar sevmezsiniz anlarım ama 14 yaşında bir çocuğun sevilmemesi ve bunun nedeni eşinin kızı olması safi kötü kalpliliktendir
Sevilmemesi ne anlama geliyor yani sizce nefret mi ediyor, yazdığınıza göre öyle anlatmak istediğiniz anlaşılıyor. Kadın nötr olabilir neden olmasın neden sevmek zorundamı?

Yazdığım şeyi anlayın lütfen anlamadıydanız bir daha okumaktan zarar gelmez, Sevmesin nefret etsin değil, sevmek zorunda değil yani nötr duygular besliyor olabilir bu çok normal.
Siz nefret etmediğiniz her insanı seviyormusunuz? hep arayıp hal hatır mı soruyorsunuz, yalandan sevgi gösterilerinde mi bulunuyorsunuz?
Tamda sizden beklediğim sorularım yukarıdaki sormuşum cevaplarmısınız?
Anlamanız için örneklere geçeyim
Mesala annenizin arkadaşını seviyormusunuz? Sizin için ne ifade ediyor, selam verip geçiyormusunuz? Yoksa sizin için nötr bir insanı Yalandan onu sırf annenizin arkadaşı diye arayıp soruyormusunuz?

Bu mesajlarla yardımcı olmaya çalıştım ne yazdığınızı unutmuş olma ihtimaline karşı, şimdi Bağlantıları kurup cevabınızı bekliyorum :cool:
 
Son düzenleme:
Konuyu çarpıtmak değil bu. Siz kendinizi 14 yaşında hayal edin, anneniz babanız ayrı. Babaannede kalıyorsunuz. Herkes kendi havasında. Anneniz parası yok diye sizi yanına alamıyor. Babanız evlenmiş dünya umrunda değil,kendisi bir halta yaramıyor ,dolayısıyla babanızın eşi de elini kolunu kavuşturmuş bekliyor haliyle. Sizi evine buyur eden yok,konu iş yapmaya ne zaman gelir sizce bu şartlar altında?


Benim annem babamın kızlarına annelik yaptı. İlk günlerinin nasıl geçtiğini hep anlatır. Önce çocukların size alışması gerekir,çaba sarfetmeniz gerekir. Kendilerini babalarının evine ait hissetmeleri için belli bir süreç var,o süreçte misafir olursunuz. Sonra zamanla kendi eviniz olarak benimsersiniz. Hah işte sizin bahsettiğiniz işlere ortak olma evresi bundan sonra başlar.

Konudaki çocuk daha babasının sofrasına oturmamış,kendisinden “daha alamadık,bir yıl sonra alıcaz,ben o zamana kadar alışırım” diye bahsediliyor. Şimdi oturup tekrar yorumlayabilirsiniz iş yapma konusunu.
Tabiki de yorumlarım.. öncelikle anneniz eli öpülesi bi insanmış,o çocukların duasını almış.

Oncelikle çocuk babasinin yanina geldiğinde o evde misafir değil,babası kadar,babasinin eşi kadar o çocuk da evin sahibi.. sadece önüne yemeğini koymakla o eve ait hisseder mi sizce? Çok basit seyler aslında,yemek hazırlanırken "ablacim sofrayı kurmama yardim eder misin?" dese mesela konu sahibi,çocuğa külkedisi muamelesi yapmış olmaz ki. Çocuk gelişiminde de bu var,yaşına göre sorumluluk verilmeli ki yetişkin bir birey olduğunda kendi görev ve sorumluluklarının bilincinde olur.

Ama siz ısrarla,önce eve alışsın sonra külkedisi olur diyorsunuz...bu yüzden konuyu çarpıtmaya çalıştığınızı düşünüyorum,konu sahibi çocuğu bilerek evlenmis ancak bu birlikte yaşadıklarında çocuğa öz annesi olmadığı için ev işlerinde birşey diyemez mantığı sadece cocuga zararı olur.
 
Nasıl bir kalıpta görüyorum? Anne baba çocuğuyla bir bütündür olaylar koşullar şartlar vs ne olursa olsun. Konu sahibinin kocası zaten en büyük hatalı ondan ne baba ne koca olur. Yanlış olan zaten bu yaşanan durum. Çocuğun babaannede kalması yanlış. Babası adam olsa çocuğunu başkasının başına atmazdı. O çocuğun yaşaması gereken yer babasının yanı. Seneye de gelecekmiş zaten. Konu sahibi bunu göze alamıyorsa artık kaçıncı yazıyorum bilmiyorum ama çocuklu biriyle evlenmeseydi. Yarın adam gelip çocuğumu getireceğim dese konu sahibinin bir şey söyleme hakkı yok. Ben konu sahibini konuşuyorum sayfalardır, siz konu sahibinin kocasın yazıyorsunuz. Zaten orda hemfikiriz.

Siz nefret etmediğiniz her insanı seviyormusunuz? hep arayıp hal hatır mı soruyorsunuz, yalandan sevgi gösterilerinde mi bulunuyorsunuz sorunuzdan bahsediyorsunuz sanırım. Hem benim yazdığımdan çok alakasız hem çok saçma bulduğum için cevap vermemiştim hala aynı görüşteyim. Benim kime nasıl davrandığından size/ bu forumdaki insanlara ne?
Sizinde bana ısrarla sorduğunuz soruyu ben saçma bulmuştum fakat yine de cevap vermiştim.
Bende zaten özellikle sizin gibi ısrarla sordum maksadım da ders niteliği taşıması.
Yoksa tabii banane sizin karakterinizden-çevrenizden.
Hoşlanmadığınız şeyi bir başkasına yapmayınız. Cımbızla bişeyler almak ve onu kullanmak için karşıyı sıkıştırdığınızı sanmayınız.
Umarım gereken ders tarafınızdan alınmıştır. Teşekkürler 🌸
 
Son düzenleme:
Tabiki de yorumlarım.. öncelikle anneniz eli öpülesi bi insanmış,o çocukların duasını almış.

Oncelikle çocuk babasinin yanina geldiğinde o evde misafir değil,babası kadar,babasinin eşi kadar o çocuk da evin sahibi.. sadece önüne yemeğini koymakla o eve ait hisseder mi sizce? Çok basit seyler aslında,yemek hazırlanırken "ablacim sofrayı kurmama yardim eder misin?" dese mesela konu sahibi,çocuğa külkedisi muamelesi yapmış olmaz ki. Çocuk gelişiminde de bu var,yaşına göre sorumluluk verilmeli ki yetişkin bir birey olduğunda kendi görev ve sorumluluklarının bilincinde olur.

Ama siz ısrarla,önce eve alışsın sonra külkedisi olur diyorsunuz...bu yüzden konuyu çarpıtmaya çalıştığınızı düşünüyorum,konu sahibi çocuğu bilerek evlenmis ancak bu birlikte yaşadıklarında çocuğa öz annesi olmadığı için ev işlerinde birşey diyemez mantığı sadece cocuga zararı olur.
Bu yazdıklarınız bir günde olamaz ama işte. Teoride biz konuşuyoruz da,pratikte mümkün olmuyor. Çocuğun bakış açısıyla değerlendirmek gerekiyor. Babasının yanı da annesi olmayan bambaşka bir kadın var, çocuk normal bir çocuksa zaten ilk günden o evi kendi evi gibi benimseyemiyor. Ki konudaki çocuk da istese tüm eşyasını toparlar çıkar gelir “baba seninle yaşamaya geldim” derdi. Ama dememiş. İşte o geçiş evresine,misafirliğe ihtiyaç bu dan dolayı olmalı.Görev ve sorumlulukları elbette olur ama, ilk günler için geçerli değil. Bu arada külkedisi lafı ilk benden çıkmadı,ortada konuşuluyordu ben de kendimce yorumladım.
 
Merhaba iyi haftasonları öncelikle hepinize. Ara ara foruma giriyorum konuları okuyorum kendi durumuma benzer olanları. Sadede geleyim neyse çalışıyorum akşama doğru okuyacağım cevaplarınızı. Bir bucuk senedir evliyim şimdi kendime bir iş yeri açtım ufak ve orada çalışıyorum. Eşimin eski eşinden bir kızı var benim çocuğum yok zaten ilk evliliğim bu eşim. Aileler bilirsiniz klasik kavga gürültü biz severek evlendik. Şimdi kızı babannesinde ve biz ben çocuk yapmadığım ve bakamadığım için anlamam dilinden anlaşamam almadık henüz bir sene sonra alacağız. Alışırım zamanla ona da o değil sorun. Ama eşim bana sürekli onu aramadığımı ilgisiz olduğumu sevmediğimi söyleyip suçluyor. Akşam bir yemek bile yapmıyorsun onu nasıl getireyim diyo çocukla kendisi uğraşmaktan korkuyor aslında. Çünkü benden çok onun ilgilenmesi gerek öz ebeveyni sonuçta. Bu sabah arayıp sınava hazırlandığını eğitimine bizim yanımızda Ankara’da devam etmek istediğini söyledi kız. Eşim bunu bildiğiniz geçiştirdi onu o zaman düşünürüz daha çok var dedi ve kapattı telefonu. Değişik bir ruh hali ile. Sizce babamı güvenmiyor yoksa daha önce yaşadığımız annesi yüzünden olan sıkıntılardan dolayımı yanımızda olursa sorun yaşayacağımızı düşünüyordur. Çünkü nişanlılık sürecinde biraz laf dolaştırma olayı oldu kızın yaşı itibari ile ve ben eşimden ayrıldım. Ne dersiniz yorumlarınız nedir merak ediyorum zeki kadınlar❤️ hepinize teşekkür ederim şimdiden vakit ayıran iki kelam eden herkese..
Bu adamı bir de siz baba yapmayın lütfen ya. Böyle baba mı olur. Ebeveyni hayatta olan insanın babannede ne işi var?
.
 
Bu yazdıklarınız bir günde olamaz ama işte. Teoride biz konuşuyoruz da,pratikte mümkün olmuyor. Çocuğun bakış açısıyla değerlendirmek gerekiyor. Babasının yanı da annesi olmayan bambaşka bir kadın var, çocuk normal bir çocuksa zaten ilk günden o evi kendi evi gibi benimseyemiyor. Ki konudaki çocuk da istese tüm eşyasını toparlar çıkar gelir “baba seninle yaşamaya geldim” derdi. Ama dememiş. İşte o geçiş evresine,misafirliğe ihtiyaç bu dan dolayı olmalı.Görev ve sorumlulukları elbette olur ama, ilk günler için geçerli değil. Bu arada külkedisi lafı ilk benden çıkmadı,ortada konuşuluyordu ben de kendimce yorumladım.
Eşimin de ilk evliliğinden bir çocuğu var ve emin olun pratikte de oluyor.. ayrıca lisede öğretmenim 13 14 yaş grubunu da çok iyi biliyorum, amaç is yapmak değil o evin sorumluğunu birlikte almak...
 
Adamı sevmiş zamanında diye çocuğunu sevmek zorunda mı gerçekten böyle mi düşünüyorsunuz ya, şaşkınlık içindeyim. Sevgi o kadar basit bir duygu değilki. Merhamet başka birşey ama sevmek zorunda değil emin ol.
Bu yorumda bile evlendiyse çocuğunu sevmek zorunda diyorsunuz şaka gibi

Sevilmemesi ne anlama geliyor yani sizce nefret mi ediyor, yazdığınıza göre öyle anlatmak istediğiniz anlaşılıyor. Kadın nötr olabilir neden olmasın neden sevmek zorundamı?


Tamda sizden beklediğim sorularım yukarıdaki sormuşum cevaplarmısınız?
Anlamanız için örneklere geçeyim
Mesala annenizin arkadaşını seviyormusunuz? Sizin için ne ifade ediyor, selam verip geçiyormusunuz? Yoksa sizin için nötr bir insanı Yalandan onu sırf annenizin arkadaşı diye arayıp soruyormusunuz?

Bu mesajlarla yardımcı olmaya çalıştım ne yazdığınızı unutmuş olma ihtimaline karşı, şimdi Bağlantıları kurup cevabınızı bekliyorum :cool:


Toplu cevap yazayım. Ay anlamıyorsunuz ısrarla. Sevmek içten gelen bir duygu herkes herkesin çocuğunu sevmek zorunda değil ama eğer birinin çocuğunu sevmiyorsan o kişiyle evlenmemelisin. Evlenmek içten gelen bir duygu değil neticede. Sonrasında mutlu olma ihtimali yok çünkü. Çocuk bir ömür aralarında duracak. Çocuğunu sevmediği kişiyle insan evlenmemeli.

Sevilmemesi sevilmemesi anlamına geliyor. Kelime oyunu yok burda. Sevmemek başka nefret etmek başka bir kavram. Siz anlamak istediğinizi anlıyorsunuz. Nefret ne alaka demişim öncesinde hala nefret mi ediyor yani diye üsteliyorsunuz.

Hanımefendi benim annenin arkadaşımı sevip sevmemenden size ne/bu forumdakilere ne? Ne alaka gerçekten bu konuyla? O kadar saçmasapan bir soru ki. Ben ne yazdığımı unutmuyorum da siz benim ne yazdığımı unutmuşsunuz. Yazdım da bunu daha önce ama bir kere okumakla anlamadıysanız bana önerdiğiniz gibi birden fazla okuyabilirsiniz. Ne çok merak ettiniz benim şahsi hayatımı.
 
Toplu cevap yazayım. Ay anlamıyorsunuz ısrarla. Sevmek içten gelen bir duygu herkes herkesin çocuğunu sevmek zorunda değil ama eğer birinin çocuğunu sevmiyorsan o kişiyle evlenmemelisin. Evlenmek içten gelen bir duygu değil neticede. Sonrasında mutlu olma ihtimali yok çünkü. Çocuk bir ömür aralarında duracak. Çocuğunu sevmediği kişiyle insan evlenmemeli.

Sevilmemesi sevilmemesi anlamına geliyor. Kelime oyunu yok burda. Sevmemek başka nefret etmek başka bir kavram. Siz anlamak istediğinizi anlıyorsunuz. Nefret ne alaka demişim öncesinde hala nefret mi ediyor yani diye üsteliyorsunuz.

Hanımefendi benim annenin arkadaşımı sevip sevmemenden size ne/bu forumdakilere ne? Ne alaka gerçekten bu konuyla? O kadar saçmasapan bir soru ki. Ben ne yazdığımı unutmuyorum da siz benim ne yazdığımı unutmuşsunuz. Yazdım da bunu daha önce ama bir kere okumakla anlamadıysanız bana önerdiğiniz gibi birden fazla okuyabilirsiniz. Benim size sorduğum soru yazdığınız bakmak zorunda değil cümlesindeki bakmak ifadesinin ne anlama geldiğiydi. Aynı şey mi gerçekten?
Hiç Okumadan ok yazıyorum.
Gereken mesajı aldığınızı düşünüyorum.
Teşekkürler.
 
Sizinde bana ısrarla sorduğunuz soruyu ben saçma bulmuştum fakat yine de cevap vermiştim.
Bende zaten özellikle sizin gibi ısrarla sordum maksadım da ders niteliği taşıması.
Yoksa tabii banane sizin karakterinizden-çevrenizden.
Hoşlanmadığınız şeyi bir başkasına yapmayınız. Cımbızla bişeyler almak ve onu kullanmak için karşıyı sıkıştırdığınızı sanmayınız.
Umarım gereken ders tarafınızdan alınmıştır. Teşekkürler 🌸

Benim size sorduğum soru yazdığınız bakmak zorunda değil cümlesindeki bakmak ifadesinin ne anlama geldiğiydi. Aynı şey mi bu? Kendi yazdığınız cümleyi sordum size, onda da eveleyip geveleyip durdunuz. Daha kendiniz ne anlatmak istediğinizi bilmiyorsunuz. Bir de bana ders mi verdiğinizi sanıyorsunuz :) Garipsiniz gerçekten.
 
Eşimin de ilk evliliğinden bir çocuğu var ve emin olun pratikte de oluyor.. ayrıca lisede öğretmenim 13 14 yaş grubunu da çok iyi biliyorum, amaç is yapmak değil o evin sorumluğunu birlikte almak...
O zaman ilk günden yapabildiyseniz sizin için memnun olurum, eşiniz belki ilk günden kendi çocuğuna kapıyı kapatmamıştır,ondan da kaynaklanabilir,çocuğunuzun yapısından da kaynaklanabilir.

Babamın ilk evliliğinden iki kızıyla beraber aynı evde büyüdüm ben. Ben 4 yaşındayken bir de evlatlık abi geldi. Annem evlenmeden önce uzun süre kızlarla ilgilenmiş,kimse onları babaanneye itelememiş mesela. Buna rağmen, annem kızlara bebek bakar gibi baktı. Odalarını bile beraber seçmişler,beraber dizayn etmişler. Bu evreleri atlayıp doğrudan gelmiş olsalardı bence çok kötü bir yöntem olurdu. Ben o yüzden önce misafir evresinden yanayım.
 
Benim size sorduğum soru yazdığınız bakmak zorunda değil cümlesindeki bakmak ifadesinin ne anlama geldiğiydi. Aynı şey mi bu? Kendi yazdığınız cümleyi sordum size, onda da eveleyip geveleyip durdunuz. Daha kendiniz ne anlatmak istediğinizi bilmiyorsunuz. Bir de bana ders mi verdiğinizi sanıyorsunuz :) Garipsiniz gerçekten.
Vermiş olduğum cevapta da öncelikle maneviyat beklentisinin büyük olduğunu yazınca hala cevap alamadığınızı söylemiştiniz sanırım orada asıl eveleyip geveleyen sanırım sizdiniz. Çünkü mantıklı bir cevap değil polemik yaratacak cevaplar bekliyordunuz ve tekrar tekrar sordunuz ya hatırladınız mı😊
Bence siz anlamamakta ısrarlısınız devam etmenin bir manası yok. Ders alamadınız madem güzel parmaklarıma yazık ettim.
Ders vermek değil de verilen dersi alabilmek büyük erdemliktir, bari bu aklının bir köşesinde kalsın. Bu kıyağımı da unutma.
 
kızı kaç yaşında ki ? Ayrıca beni djnlersen sakın izin verme sizinle yaşamasına . Baya sorun cıkacagindan eminim eger sizinle yaşarsa . Ve sende hemen bi tane dogurmaya bak bence
KÖTÜSÜNÜZ hemde çok kötü.. bir çocuğu babasının evine sığdıramayacak o çocuğu uzak tutmak için saçmasapan tavsiye verecek kadarda vicdansızsınız!
 
Vermiş olduğum cevapta da öncelikle maneviyat beklentisinin büyük olduğunu yazınca hala cevap alamadığınızı söylemiştiniz sanırım orada asıl eveleyip geveleyen sanırım sizdiniz. Çünkü mantıklı bir cevap değil polemik yaratacak cevaplar bekliyordunuz ve tekrar tekrar sordunuz ya hatırladınız mı😊
Bence siz anlamamakta ısrarlısınız devam etmenin bir manası yok. Ders alamadınız madem güzel parmaklarıma yazık ettim.
Ders vermek değil de verilen dersi alabilmek büyük erdemliktir, bari bu aklının bir köşesinde kalsın. Bu kıyağımı da unutma.

Ben ne yazdığımı gayet iyi biliyorum bunun üzerinden defalardır boş yere laf sokmaya çalışıyorsunuz. En son topu bana atıp bakmak zorunda değilden ne anlıyorsunuz o yazdınız ya hani. Sizin ne anlatmak istediğinizi soruyordım ama onu siz de bilmediğinizden eveleyip gevelediniz. Ortada bir ders yok ki alayım :) Ders verdiğinizi zannediyorsunuz sadece.
 
Bu adamdan sakın çocuk yapmayın. Daha ilk evladına bakamıyor, sorumluluğu birilerine atmaya çalışıyor ikincisine hiç bakmaz sonra buralarda yine konu açarsınız, eşim çocukla hiç ilgilenmiyor diye.
Sürekli arayıp sormanızı istiyor ki eve geldiğinde de herşeyiyle siz ilgilenin.
 
X