Eşim mutsuz

Bahceniz varmis ama,kamp sandalyelerini 2ser metre arayla dizip daire yapsaniz on numara gorusebilirsiniz herkesle de. Biz hep oyle yapiyoruz hem de sehrin gobeginde. Kahve cay satan bir yerin disinda sokakta bile oturmuslugumuz var. Uludagda kampa gidip 20 kisi daire seklinde oturmuslugumuz var. Sosyallesmek isteyene care cok.
Aynen, ama birlikte olduğunuz insanlar da buna uyduğu sürece...
 
Kendine dikkat etmeyen, önlem almayan insanlarla biz de görüşmüyoruz. Bizim kadar hassas olan, önlemleri önemseyenlerle sosyalleşiyoruz. Çevremizdeki insanların çoğu tamamen evden çalıştığı için kafam bir nebze rahat bu konuda. Diğerleriyle görüntülü konuşma filan yapıyoruz ki o bile bir anda evdeki ortamı değiştiriyor, neşelendiriyor.
İşte benim dediğim noktaya parmak bastınız. İnsanlar bana takıntılı diyor. Dikkat etseler, ya da en azından o sosyal mesafeyi koruyup yanımızda maske taksalar ne güzel görüşeceğiz.
 
O sizin cocugunuz degil ki. Hani cocuklar sıkılır da onunla oyun oynarsin ya. Kocaman adam siz annesi gibi davraniyorsunuz. Onu mutlu etmek zorunda degilsiniz. Koskica adam. Cocuk degil ki. Herseyi her an 24 saat birlikte yapmak da mıc mıc olmak da iyi degil. Arada insan tek basina da birseyler yapmali. 24 saati birlikte gecirirseniz sıkılırsıniz.
Pandemide cok birarada kalmissiniz. Siz cikin yuruyun. O da kendi basina ne istiyorsa yapsin. Ben oglumla bile bir evin icinde o kadar yan yana durmuyorum, isimi yapiyorum. Ozetle arada ayri takilin.
 
Sizin korona konusundaki artik paranoyaya varan tutumunuzu okumuştum. Köye hapsolmanin yanında sizin takıntınız da boguyor muhtemelen.
Haklısınız. Son 3 aydır bıraktım o manyak takıntıları. Yani artık market poşetinden bulaşmayacağını biliyorum. Yine de insandan insana bulaşıyor işte. Benim dikkat etmem yetmiyor insanlar da dikkat etse sorun kalmayacak. Geçen gün notere gitmem gerekti. Sıra var. ben önümdeki kişi ile aramda 1 metre boşluk bıraktım. Arkamda sıraya giren tipler, dibime dibime girdi, bir de benim önümdeki kişi ile aramda bıraktığım boşluğa giriyorlar. Markette de öyle kaç kişiye sıramı verdim polemiğe girip de sorun yaşamayım diye.
 
Son düzenleme:
Hepimizin hayatında bir içe kapanma durumu oldu, ister istemez kilo da aldık, bunaldık, özledik...
Küçük çocuğu olanların bunalımları oldu, hastaların tedavisi gecikti, gençler bunalıma girdi. Umuyoruz ki geçecek.
Siz eşinizle konuşarak size açılmasını sağlayın, ailesini davet edin, biraz rahatlar.
 
Haklısınız. Son 3 aydır bıraktım o manyak takıntıları. Yani artık market poşetinden bulaşmayacağını biliyorum. Yine de insandan insana bulaşıyor işte. Benim dikkat etmem yetmiyor insanlar da dikkat etse sorun kalmayacak. Geçen gün notere gitmem gerekti. Sıra var. ben önümdeki kişi ile aramda 1 metre boşluk bıraktım. Arkamda sıraya giren tipler, dibime dibime girdi, bir de benim önümdeki kişi ile aramda bıraktığım boşluğa giriyorlar. Markette de öyle kaç kişiye sıramı verdim polemiğe girip de sorun yaşamayım diye.
Yerlere işaret koymuşlar sırada bekleyenlerin arasında sosyal mesafe korunsun diye ama hiç kimse iplemiyor, herkesin de maskesi süs gibi çenesinde. Ben dikkat edince takıntı oluyor.
 
Eşimle büyük bir aşkla evlendik. Yaklaşık 5 yıldır evliyiz, 6 yıldır birlikteyiz, çocuğumuz yok.
Biz şu anda yazlık bir ilçenin bir köyünde oturuyoruz. Ben eşimle daha tanışmadan önce buraya yerleşmeyi istemiştim. Şimdi pandemi nedeniyle bir yıldır köydeki evimize kapandık. Eşim Koah olduğu için de gerekmediği sürece insan içine çıkmıyoruz, kimseyle bir araya gelip sosyaleşmiyoruz. Bazen arabayla çıkıp dolaşıyoruz.
Ben ezelden beri pek sosyal bir insan değildim ve burada köyümüzde bahçemizde mutluyum aslında. Eşimse tam aksine çok sıcak kanlı, sosyal bir insan ve köy yaşamını hiç sevmiyor, şehir insanı o. Kayın ailem çok uzak bir şehirde oturuyor ve benim hiç sevmediğim bir şehir. Eşim ailesiyle bir yılı aşkın süredir hiç görüşemedi. Gidemedik, gelemediler. Bu bir yıl aslında bizim için kimi zaman balayı gibi geçti kimi zamansa biraz sıkıntılı geçti ama genel olarak mutlu bir çiftiz diyebilirim. Şu an ise bundan çok emin değilim. Eşimle çok farklıyız karakter olarak, hoşlandığımız şeyler farklı, yemek istediğimiz şeyler farklı, ben yürüyüş severim o hiç sevmez, bunun gibi şeyler. Velhasıl ben hep ona uydum bu konularda. Pandemiden önce arada bir o dışarıdayken kendime istediğim şeyler pişirirdim, bazen doğa yürüyüşlerine katılırdım. Bir yıldır yapamıyorum.
Yine de şikayetçi değilim. Ancak eşim mutsuz. Bana belli etmiyor ama mutsuz olduğunu iliklerime kadar hissediyorum. Pandeminin bu kadar süreceğini o da tahmin etmiyordu, şimdi uzun süre daha devam edeceğe benziyor. En önemlisi de bitince ne olacak? onu da bilmiyorum.
Ben burada yaşamaktan mutluyum ve doğrusu pek bir yere gitmek de istemiyorum ama o mutlu değil. Son iki aydır tansiyon ilacı almaya başladı ve bazı cinsel sorunlarımız başladı, artık yakınlaşmamız da olmuyor. Ben çok kilo aldım onun yediklerini yemekten ve yürüyüş yapamamaktan, ona çekici gelmediğimi düşünmeye başladım. Son iki aydır ilişkimiz de bir garip ama en önemlisi de o çok mutsuz. Bana "mutluyum" diyor ama sabahtan akşama kadar bilgisayarında takılıyor. Bazen benim zorumla hava alalım diye bahçeye çıkıyoruz onda da bir iki iş yapıyor “yoruldum” diyor “ben köylü olacak adam mıydım?” diye şaka yapıyor. Ama biliyorum aslında şaka değil o mutsuz…
Ben hep ona uydum diyerek kendinizi kandırmayın.

Siz ona uymuş olsaydınız birlikte sosyallesiyor olurdunuz .
 
Ya haklısınız. Ama nasıl uyarmalıyım insanları acaba maske takmaları ve sosyal mesafeyi korumaları konusunda? Yani söylüyoruz, o an takıyorlar ama iki dakika sonra illa ki indiriyorlar, telefonda bir şey gösterecek dibimize giriyorlar. Bir de dalga geçiyorlar yani maske tak deyince. Hele bir de kapalı ortam olunca yiyecekler içecekler... Bilemiyorum nasıl yapmalı?
Aile konusu ise ayrı bir sorun. Daha önce bununla ilgili konu bile açmıştım. kayın ailemi çok seviyorum ama çok uzak şehirde oturdukları için bir gittik mi en az bir iki ay kalıyoruz. Benim burada kedilerim var, bir düzenim var, onların da düzeni bozuluyor. Oturdukları şehiri hiç sevmiyorum, üstüme üstüme geliyor, hiç gitmek istemiyorum. Ayrıca bu pandemi döneminde kayınvalidem kuaför, günler, misafirlikler hep gezdi /geziyor. Görümcem deseniz pandeminin yalan olduğuna inanıyor hiç maske takmıyor, saatlerce arkadaşları ile beraber, bir keresi kesin, iki kere covid geçirdiğini tahmin ediyoruz. "Covid olun ya ne olacak, grip gibi" diyor. 15 yaşındaki kızı bile eleştiriyor annesini hiç dikkat etmiyorsun diye. Kv ve Kp'imin şu ana kadar covid geçirmemiş olmaları bir mucize.
Bazen kendimi eleştiriyorum, bencilim diye. Yani eşim bir yıl buraya tıkıldı benim için ben de onun için iki ay oraya tıkılayım. ama hiç içimden gelmiyor. Yalnız göndersem, yol uzun 17 saat arabayla tek başına zor, tansiyon hastası adam. Ayrıca orada kaldığı süre içinde görümcemden kesin Covid kapar. Çünkü görümcem 3. kez geçirmeye aday, hobi oldu onda Covid olmak.
Sizi anlıyorum. Ben de korona konusunda takıntıya varacak kadar dikkatliyim ama sosyalleşiyorum da. Arkadaşlarımızla evde görüşmüyoruz ama açık alanda bir araya gelip mangal yakabiliriz ya da kahve içebiliriz. Bu süreçte maskelerimizi çıkarıyoruz tabi ki. Ya da ailelerimizle evde maskesiz görüşüyoruz.

Bırakın eşiniz atlasın uçağa gitsin bir hafta on gün ailesini görsün gelsin. Koronadan korunup korunmama kararı da kendisinde olsun.
 
Ben henüz mesafeli de olsa insanlarla toplu görüşmeleri, aile ziyaretlerini önermiyorum kendim de yapmıyorum. Yazlıktan filan da bahsettiğiniz için soruyorum yazlık eviniz, şehir merkezinde kışlık daireniz de var mı? Bu tür imkanları olan dostlar bir ay şehirde bir ay köyde bir ay yazlıkta yaşıyorlar bu dönemde ve hiç sıkılmıyorlar. Ayrıca eşinize hobiler ayarlayabilirsiniz birlikte. Ne bileyim bahçede açık havada yağlı boya resim yapmak, çok istediği bir enstrüman çalmayı öğrenmek, bunun için yine açık havada ve maskeli bir hoca tutmak. Bahçede çok sevdiği evciller beslemek, çok görmek istediğiniz bir ülkenin dilini beraberce eğlenerek öğrenmeye çalışmak ve pandemiden sonra o ülkeye gitmenin hayallerini kurmak vb gibi. Bu arada eşinizi sevmese de temiz havada yürüyüşe teşvik edin. Sağlık ve mutluluk hormonlarını artırmakta çok etkili biliyorsunuz.
 
Eşlikten çıkıp annesi olmuşsunuz sanki. Her insan eşinin sağlığı konusunda endişelenir ancak bir iki gün gitmesine bile müsaade etmiyorsanız anne konumuna gelmişsinizdir artık.

Eşinizin biraz sosyalleşmesi gerek. Bir senedir aileyi görmemek ne demek?
Konu sahibinin temel sorunu bu.
Eşinin diş rahatsızlığından bahsettiği konusuna ben de benzeri bir yorum yapmıştım.
Size katılıyorum.
 
Ben sizi diş ile ilgili konunuzu okuduğumda da aynı şeyi düşünmüştüm. İnanılmaz kurallarınız ve kusura bakmayın ama kısıtlayıcı bir tavrınız var. Dünyanın en büyük aşkı ve en güzel yerinde yaşıyor olsanız bile bu tavrınız sıkar. Beni de sıkar ki köy- yazlık hayatına yabancı değilim ve taşınmak istiyorum. Ama bu şekilde bir nevi kilit altına alınmaya dayanamazdım. Ben konunuzu okuduğumda eşinizi çok yaşlı, hareket kısıtı var zannetmiştim önce. Herkes kendi hayatından sağlığından sorumludur aslına bakarsanız. Sizin bu kadar koyduğunuz kurallara uyayım derken adam ortamdan da sizden de soğumuş. Ve siz sadece kediler için bile onun dediği, istediği hiçbirşeyi yapmıyorsunuz. Eşinizin bu hayata bu kadar süre dayanması bile büyük emek. Siz de karşılığını vermelisiniz bence.
 
Fazla kendinizi kapatmışsınız. Mesafeyle açık havada arkadaşlarınızla görüşebilirdiniz.. Sürekli evde olmak aşırı boğucu siz bir de köydeyiz demissiniz daha az sosyal hayat..Biz de bir yıl boyunca çok fazla dışarı çıkmadık ama yazın eşimin ailesine gittik alışveriş için dışarıya çıkıyoruz. Yine işlerimiz için resmi kurumlara vs yanı son bikac haftadır dışarıdayız hep. Bir de bu corona nasıl bir hastalık anlamadım ben. Aralık ayında annem koronavirus oldu. Hatta ilk 3 4 gun evde maske de takmadı ama aynı evde aynı odada yaşayan babam ve kardeşim hasta olmadi. Aşırı takıntı yapmak ne derece doğru bilmiyorum tabi. Psikoloji de önemli.
 
Eşin mutsuzsa ve bu durumdan kurtulmak istiyorsa kendi çözüm bulsun koskoca adam yani . Siz tamam üzülürsünüz belki keşke hayat bayram olsa her gün ama bu çokta dertleneceğiniz bir şey değil .
Hasta tedavi olmak istemezse hiçbir dr yardımcı olamaz . Bu kadar .
Dişçi mevzunuz bile bir garip gelmişti bana . Bu epey bir garip geldi .
 
Haklısınız. Son 3 aydır bıraktım o manyak takıntıları. Yani artık market poşetinden bulaşmayacağını biliyorum. Yine de insandan insana bulaşıyor işte. Benim dikkat etmem yetmiyor insanlar da dikkat etse sorun kalmayacak. Geçen gün notere gitmem gerekti. Sıra var. ben önümdeki kişi ile aramda 1 metre boşluk bıraktım. Arkamda sıraya giren tipler, dibime dibime girdi, bir de benim önümdeki kişi ile aramda bıraktığım boşluğa giriyorlar. Markette de öyle kaç kişiye sıramı verdim polemiğe girip de sorun yaşamayım diye.
Son 3 ayda biraksaniz da sonucta adam biktiysa bir anda geçmez o bikkinlik. Ben dayanamazdim mesela, esiniz gercekten iyi dayandi. Biraz vakit verin adam bir kendine gelsin.

Zaten köy yerinde izole ve asosyal, ki bu bile gercekten katlanmasi zor bir sey, bir de ustune sizin kisitlamalariniz, bunalmasi cok normal.

Arada bir salın, biraz merkeze insin gelsin.
 
Bence biraz fazla kısıtlıyorsunuz hem eşinizi hem kendinizi. Tabi ki virüse dikkat etmek lazım ama, açık havada 1.5 metre mesafeli durduktan sonra kimseden de virüs bulaşmıyor. Açık havada maske takmanın da bir etkisi olduğuna ben gerçekten inanmıyorum. Sürekli insanların hareketlerine takılıyorsunuz gibi geldi, yok dibime giriyorlar yok maskeler çenede. Siz dikkat ettikten sonra yapacak başka bir şey yok malesef, bu virüs 1 yıldır hayatımızda ve daha gideceği de yok. Dolayısıyla kimin ne kadar dikkat edeceğine de karışamıyoruz, insanlar çok sıkıldı ve herkes önlemlerini az çok minimuma çekmeye başladı. Diğer türlü virüsten kurtulsak bu sefer pandemi bitince asıl psikolojik rahatsızlıklar başlayacak.

Eşinizin de psikolojisi de şu an fiziksel sağlığı kadar önemli. Bırakın bir süre ailesinin yanına gitsin, arkadaşlarıyla görüşsün. Depresyon ve stres de adamı hasta yapar .
 
Ben hep ona uydum diyerek kendinizi kandırmayın.

Siz ona uymuş olsaydınız birlikte sosyallesiyor olurdunuz .
Birlikte de sosyalleştik geçmişte, ayrı ayrı da sosyalleştik; bir sorunumuz yoktu. Biz 7/24 aynı eve tıkılınca ben yemek konusunda ona uydum, evde ya da bahçede ya da araba ile yapmak istedikleri konusunda ona uydum. O bana hiç uyup da yürüyüşe gelmedi, istediğim filmi benimle birlikte izlemedi, pişirdiğim yemekleri yemedi. Ayrıca evde kereviz, enginar, lahana, et, balık ya da tavuk pişmesine asla izin vermiyor. Ben bir senedir bunları hiç yemedim. Ben erken uyanırım,saat 7 gibi, o ise geç kalkar kahvaltıya hep onun kalktığı saatte 12de oturduk, bazen daha geç. Akşamları geç saatte yemek yemeyi istemem ama o öyle istediği için akşam yemeğini dokuzdan önce yemedik. O bakımdan ona uydum dedim. Sosyalleşme konusunda ise pandemi yüzünden kısıtlandı evet. Pandeminin başında şehirde olmaktansa burada olmak ona da daha güvenli geldi. Ama artık O bıktı. Evet burada sonuçta benim benciliğim söz konusu çünkü ben bıkmadım. Ben mutluyum ama o mutsuz, konum da bununla ilgili zaten...
 
Kusura bakmayın ama eşinizin annesi gibi davranıyorsunuz, karısı değil. En basiti eşiniz mutsuzsa ben nasıl mutlu olabilirim ne yapabilirim diye o soracak. Siz kalkıp konu açıyorsunuz bunun için. Tansiyon hastası adam 17 saatlik yol diye ailesiyle görüşmeye ‘göndermiyorum’ yazmışsınız ama bırakın buna eşiniz karar versin. Kendi sağlığını düşünmesi gereken kişi o. Böyle böyle adamı boğarsınız.

Koronayı da fazlasıyla takıntı yapmışsınız, hastalığın ne zaman biteceği belli değil 10 sene insanlardan izole mi yaşayacaksınız? Artık bu hastalıkla yaşamaya öğrenmemiz gerek. Maskemi takıyorum, dezenfektanı eksik etmiyorum, sosyal mesafeye dikkat ediyorum bu şekilde her işimi de görüyorum. Kendini aylar boyu eve kapatan kim varsa çevremde ilk dışarı çıkışlarında hasta oldular.

Böyle devam ettiğiniz sürece korona olmazsınız belki ama karı-koca ciddi bir psikolojik rahatsızlık geçireceksiniz
 
Sizi anlıyorum. Ben de korona konusunda takıntıya varacak kadar dikkatliyim ama sosyalleşiyorum da. Arkadaşlarımızla evde görüşmüyoruz ama açık alanda bir araya gelip mangal yakabiliriz ya da kahve içebiliriz. Bu süreçte maskelerimizi çıkarıyoruz tabi ki. Ya da ailelerimizle evde maskesiz görüşüyoruz.

Bırakın eşiniz atlasın uçağa gitsin bir hafta on gün ailesini görsün gelsin. Koronadan korunup korunmama kararı da kendisinde olsun.
ah bir cesaret edebilsem...
 
Eşinize annelik etmekten vazgeçmeyecek misiniz?

Diş konunuzu da hayret ederek okumuştum, şimdide ailesi 17 saat uzaklıkta göndermiyorum yazmışsınız. Sanki 10 yaşında çocuktan bahsediyorsunuz.

Korona konusunda da biraz rahatlamanız lazım, havalarda düzeliyor açık alanda arkadaşlarınızla görüşebilirsiniz, eşiniz istiyorsa ailesinin yanına gidebilir. Biraz salın artık.
 
Son düzenleme:
Kusura bakmayın ama eşinizin annesi gibi davranıyorsunuz, karısı değil. En basiti eşiniz mutsuzsa ben nasıl mutlu olabilirim ne yapabilirim diye o soracak. Siz kalkıp konu açıyorsunuz bunun için. Tansiyon hastası adam 17 saatlik yol diye ailesiyle görüşmeye ‘göndermiyorum’ yazmışsınız ama bırakın buna eşiniz karar versin. Kendi sağlığını düşünmesi gereken kişi o. Böyle böyle adamı boğarsınız.

Koronayı da fazlasıyla takıntı yapmışsınız, hastalığın ne zaman biteceği belli değil 10 sene insanlardan izole mi yaşayacaksınız? Artık bu hastalıkla yaşamaya öğrenmemiz gerek. Maskemi takıyorum, dezenfektanı eksik etmiyorum, sosyal mesafeye dikkat ediyorum bu şekilde her işimi de görüyorum. Kendini aylar boyu eve kapatan kim varsa çevremde ilk dışarı çıkışlarında hasta oldular.
O istedi de ben göndermedim değil. Yani tedirgin olurum tabi ama o da o kadar yolu tek başına gitmek ister mi? pek sanmıyorum.
maalesef koronaya başlangıçta ve epey bir süre çok takıntılıydım ama ortaya çıkan bilgi kirliliğinden ötürü gereksiz endişelerim oldu. Bunlar onu boğdu evet. Sonra bilgilendikçe ben de bu takıntıları bıraktım. Çoğunlukla internetten alışveriş yaptık ama bizim de mecburen dışarıya çıktığımız oldu, sanaldan alamadığımız bazı ürünler için alışveriş, eczane, banka, noter, ve bir kere hastaneye, üç kere de dişçiye gitmek zorunda kaldık. Kendimizi koruduk hasta olmadık. Arkadaşımızın dükkanına da gittik kapalı alanda oturduk, bir arkadaşımız iki kere bizim eve geldi, yemek yedi vs. Onlarda virüs yokmuş, hasta olmadık. Ancak genel olarak insanlar dikkat etmiyor, kendilerini korumuyor, tabi hepsi corona olmuyor ama olanları da gördük :KK43:
 
X