• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Esim beni dövdü :(

Üslup konusuna çok takılmış arkadaşlar,evet dayağın gerekçesi asla olamaz.
Ama bu cümleyi söylerken karşı tarafta normal,makul bir insan olduğunu varsayıyorsunuz sanırım..
Konu sahibi de ayrılma fikrine sıcak bakmıyorken başka ne önerilebilir?Deliyle deli olmayacaksın,madem şiddete meyilli bir adamla evlisin,boşanmanın fikrine bile uzaksın,güzellikle konuşacaksın,istediklerini istemediklerini sakince söyleyeyeksin,bağırmak güzel birşey mi?Daha yüksek sesle söyleyince sorun çözülüyor mu? Tahrik edip bu talihsiz durumları yaşatıyor sadece..
Dayak atan bir adamın avukatlığını yapacak değilim,başka çözüm varsa da benim aklıma gelmiyor..

İşte olayın kilit noktası boldladığım cümleniz, kadın alttan da alsa dayak yerdi, biliyor musunuz sindirilmiş kadınlara şiddet bitmiyor, karısını sindirdiğini anlayan erkek de daha fazla korkutmak, daha fazla sindirmek daha fazla susturmak için öfkesini çok daha büyük şekilde dışa vurmaya başlıyor çünkü karısını korkutarak sindirmek bir süre sonu ona güçlü hissettiriyor, bu korkudan zevk alıyor, hoşlanıyor, bu korkudan besleniyor.

Bugün kadın agresifti diye ağzına bir tokat yedi, yarın susacak, sessiz kalacak bu sefer de neden benle konuşmuyorsun diye dayak yiyecek, başka bir gün yemek soğuktu diye vuracak çünkü ona dur diyen kimse yok, yapma diyen yok, baba evine dönmeye cesaret edecek bir kadın yok, ne yaparsa yapsın o kadın çekecek biliyor, o zaman durmayacak maalesef, bugün tokat yarın 5 tokata çıkacak, 1 ay sonra hastanelik olana kadar dayak yiyecek, bu konu ve konu sahibesi için demiyorum, genel olarak şiddetin profilini çiziyorum, bağırmamak ne kadar çözüm değilse susmak, alttan almak da o kadar çözüm değil.

Bir kadın tanıdım, sırf kuru fasulyeyi kocasının istediği gibi pişiremedi diye dayak yiyen, gece ağlayan bebeğini susturamadı diye bebeği camdan atmaya, kadını dövmeye çalışan adam tanıdım.

Şiddetin hiçbir haklı gerekçesi olamaz, çözüm yolu bir tane değildir belki ama alttan almak da çözüm değildir maalesef.
 
Dünyanın en eğitimli erkeğinin içinde bile ilkel bir canavar var,ego denen birşey var.
Bundan yıllar önce eşimle aramızda dayakla ilgili bi diyalog geçti şakasına..
Ona dedim ki : “Ben kendimi dövdürmem”
Kastettiğim şuydu:Ne sebep olursa olsun senin bana elini kaldıracağın bir duruma kendimi sokmam.Bunu kendime reva görmem.Dünyanın en haklı insanı da olsam kimseyi belaltı vurup kışkırtmam.Hele de bu fiziksel olarak gücümün yetmeyeceği biriyse.Akıllı insanın yapması gereken budur çünkü.
Fakat o ne anladı? “Nasıl yani?” dedi.Karşılık veririm,bana vuramazsın sen kimsin gibi şeyler..
13 senede bana sesini bile yükselmemiş adam benim bu sözüme bozuldu.Şiddete meyletmesi söz konusu bile olacak bir insan değil ama erkek egosu var anlatabiliyor muyum?
Kimse dayağı haketmez.Bu zaten tartışmaya kapalı.
Okuduğum bir kitapta şöyle bir cümle geçiyordu aklımda yer etti:”Bir erkek evine giderken aklında eşini dövme ya da onunla sevişme düşüncesi olmaz,hangisinin olacağına kadın karar verir”
 
Biz de insanız kadın olarak her zaman tatlı dil kullanmak zorunda değiliz, yeri gelir sinirimiz bozulur bagiririz da. Adam olan kişi hanımı bagiriyorsa el kaldirmaz hanımını sakinleştirir. Bu kadın için de erkek için de geçerli. Kadınlar da eşi kendi yaptığı bir şeyden dolayı sinirlendi ise gönlünü almayı bilmeli.

Burda dayağa hak verenlere, üsluba baglayanlari da anlamıyorum. Siz kabul ediyor olabilirsiniz ama bana göre hiç bir erkek de kadın da eşine şiddet göstermemeli. Karşısındaki hayat arkadaşı ise alttan almayı , gönlünü hoş etmeyi bilmeli.

Bosanin demeyin demissiniz , küsüp konuşmayın tavrinizi belli edin, kirildiginizi bilsin. Başka bir öneri gelmedi aklıma. Ama bana kalırsa eşine vuran insan onun kırıldığını da pek sallamaz. Zaten sallayacak olsa vurmazdi ne yazık ki. Umarım kıymetinizi anlar eşiniz.
 
Haklisin ama üslubun yanlış..
Bu üslup dayak yedirir maalesef.

“ Haketmişsin ohhh iyi olmuş “deseydin şu cümlen ile aynı kefede olurdu.

Oldu o zaman her sesimizi yükselttiğimizde dayak yiyelim, sindirilelim “hak edip kıçımızın üstüne oturalım” var mı öyle bir dünya???
 
İşte olayın kilit noktası boldladığım cümleniz, kadın alttan da alsa dayak yerdi, biliyor musunuz sindirilmiş kadınlara şiddet bitmiyor, karısını sindirdiğini anlayan erkek de daha fazla korkutmak, daha fazla sindirmek daha fazla susturmak için öfkesini çok daha büyük şekilde dışa vurmaya başlıyor çünkü karısını korkutarak sindirmek bir süre sonu ona güçlü hissettiriyor, bu korkudan zevk alıyor, hoşlanıyor, bu korkudan besleniyor.

Bugün kadın agresifti diye ağzına bir tokat yedi, yarın susacak, sessiz kalacak bu sefer de neden benle konuşmuyorsun diye dayak yiyecek, başka bir gün yemek soğuktu diye vuracak çünkü ona dur diyen kimse yok, yapma diyen yok, baba evine dönmeye cesaret edecek bir kadın yok, ne yaparsa yapsın o kadın çekecek biliyor, o zaman durmayacak maalesef, bugün tokat yarın 5 tokata çıkacak, 1 ay sonra hastanelik olana kadar dayak yiyecek, bu konu ve konu sahibesi için demiyorum, genel olarak şiddetin profilini çiziyorum, bağırmamak ne kadar çözüm değilse susmak, alttan almak da o kadar çözüm değil.

Bir kadın tanıdım, sırf kuru fasulyeyi kocasının istediği gibi pişiremedi diye dayak yiyen, gece ağlayan bebeğini susturamadı diye bebeği camdan atmaya, kadını dövmeye çalışan adam tanıdım.

Şiddetin hiçbir haklı gerekçesi olamaz, çözüm yolu bir tane değildir belki ama alttan almak da çözüm değildir maalesef.
Saatlerdir yazmak istedigim, sinirden kelimeleri bir araya getiremedigim, her bir kelimesine imzami atabilecegim en dogru yorum :KK200:
 
Eşler arasındaki bu sınırlı konuşmaların sonu malesef hüsranla bitiyor.size şöyle söyleyeyim .esim sınırlı olduğunda bakın altını çiziyorum .kesinlikle el kaldırmaz bana çünkü hep der Rabbimin emanetisin diye.esim sınırlı olduğunda asla karışmam .o tv salonunda oturur uğraşır.Bende mutfakta çay demlerim hazırlık görürüm .10 dakika bile sürmeden .direk.canım der bana seslenir.sizde eyer ayrılmayı düşünmüyorsunuz .konuşma uslubunuzu duzeltmeniz lazım ..kesinlikle..
 
esim taxi suruyor ve genelde hic evde degil bir cocugumuz var bugun nedense gezmeye gidelim dedi gittigimiz yerdede zaten göl gibi bi yerdi uyudu cogu zamani
Her neyse eve geldik kahveye gidecem diye tutturmus bugun sabaha kadar calismis adam daha tam uykusunu alamamis kahveye gidecem diyor bende kizdim bagirdim tabi uykunu almamissin kahveye gidion cocugun var senin kac haftadir görmuyorsun umrunda degil bir bos zamanindada hemn kahve öyle baya söylendim agzima cok kötu vurdu kanadi tabi suan sis bana ayrilin demeyin ama hala kendisini hakli göruyor böyle insanlara nasil ders verilir? Suan gururuma cok dokaniyor dayak yemem agliyorum yazarken :KK43:(
Oncelikle Allah yardimciniz olsun ne diyebilirimki baska umarim cocugunuzun yaninda olmamistir bu olay.Siddetten cok korkarim,cocuklugumda ergenligimde daha dogrusu kendimi bildim bileli bir insani el hareketiyle itmisligim bile yoktur sukurler olsun.Siddet olaylarini gordukce duydukca once cocuga sonra sonra yetiskine cok uzulurum.Benim esim evine cocuklarina cok baglidir cok sadik bir estir sorumluluklarini bilir vs ama bir ozelligi varki,hepsini bastiriyor
Dünyanın en eğitimli erkeğinin içinde bile ilkel bir canavar var,ego denen birşey var.
Bundan yıllar önce eşimle aramızda dayakla ilgili bi diyalog geçti şakasına..
Ona dedim ki : “Ben kendimi dövdürmem”
Kastettiğim şuydu:Ne sebep olursa olsun senin bana elini kaldıracağın bir duruma kendimi sokmam.Bunu kendime reva görmem.Dünyanın en haklı insanı da olsam kimseyi belaltı vurup kışkırtmam.Hele de bu fiziksel olarak gücümün yetmeyeceği biriyse.Akıllı insanın yapması gereken budur çünkü.
Fakat o ne anladı? “Nasıl yani?” dedi.Karşılık veririm,bana vuramazsın sen kimsin gibi şeyler..
13 senede bana sesini bile yükselmemiş adam benim bu sözüme bozuldu.Şiddete meyletmesi söz konusu bile olacak bir insan değil ama erkek egosu var anlatabiliyor muyum?
Kimse dayağı haketmez.Bu zaten tartışmaya kapalı.
Okuduğum bir kitapta şöyle bir cümle geçiyordu aklımda yer etti:”Bir erkek evine giderken aklında eşini dövme ya da onunla sevişme düşüncesi olmaz,hangisinin olacağına kadın karar verir”
Konu sahibine Allah bu muraberek gecede siz ve sizin durumuzda olanlara yar ve yardimci olsun.Yanlis anladiysam ozur dilerim ama ben ne demek istendigini anladim aslinda ortada bir tespit yapilmaya calisilmis ya tam ifade edilememis yada yanlis asilma var.Dayak kadin erkek gozetmeksizin kimsenin haketmedi bir durum zaten kimse aksini savunmuyordur eminim.Bayan esinin uzerine fazla gittigi icin siddet gordu degilde bu potansiyeldeki adama bu yaklasim tarzinin sonucu bu olurdu denmek istenmis.Umarim dogru anlayip dogru izah etmisimdir
 
benim kv geçen ne dedi biliyor musunuz? "kadınlar ve çocuklar gerektiği zaman dövülmeli"
evet bunu bi kadın söyledi, ben utandım.
Malesef kadinlarimizin boyle dusunmesi çok acı ve bu zihniyeti silemiyoruz.
Dayagın gerekcesi olamayacgini anlatamiyoruz/anlamak istenmiyor.
 
Saatlerdir yazmak istedigim, sinirden kelimeleri bir araya getiremedigim, her bir kelimesine imzami atabilecegim en dogru yorum :KK200:

Hiçbir canlıya şiddeti tasvip etmiyorum, bunun normalleştirilmesini de onaylamıyorum, erkek agresifse o zaman gidecek tedavi olacak, eşi ses yükseltti diye vuramaz, hangimiz sinirli olmuyoruz ki, ben agresifimdir mesela, anlık patlamalarım olur ama eşim ağzıma vuramaz, en fazla sakinleştirmeye çalışır, öfkelenirse evden çıkıp gider sakinleşir geri döner, neden hep kadın alttan almak zorunda, kadın sakin kalmak zorunda, kadın idare etmek zorunda? Erkeğin ne özelliği var da her olumsuz tavırda ses tonumuzu ayarlamak zorunda olan biziz?

Bu tek taraflı yürütme çabasıdır, tek taraflı fedakarlıktır, ben onu idare edeceksem o da beni idare edecek, ben onu seveceksem o da beni sevecek, saygı mı duyacağım saygı duyacak, bugün ben kahvaltı hazırlıyorsam yarın o hazırlayacak, sabah güleryüzle günaydın diyecek, sinirliysem sakinleştirecek, suyuna gideceksem suyuma gidecek, bu arada bilmeyenlere yazayım 46 yaşındayım 24 yıllık evliyim, 5 yılda flört dönemi deyin, eşimle 29 yıllık mazim var, tokat yemedim, yemem, şiddeti de asla kabul etmem, en ufak patlamada eşine vuran erkekler gidip uzman yardımı alsın lütfen.
 
Burda millet tartissin diye acilmis bir konu gibi geldi bana. Konu sahibi lafi ortaya atmis gitmis anlasilan. Konu zaten baska yerlere gitmis.
 
Hiçbir canlıya şiddeti tasvip etmiyorum, bunun normalleştirilmesini de onaylamıyorum, erkek agresifse o zaman gidecek tedavi olacak, eşi ses yükseltti diye vuramaz, hangimiz sinirli olmuyoruz ki, ben agresifimdir mesela, anlık patlamalarım olur ama eşim ağzıma vuramaz, en fazla sakinleştirmeye çalışır, öfkelenirse evden çıkıp gider sakinleşir geri döner, neden hep kadın alttan almak zorunda, kadın sakin kalmak zorunda, kadın idare etmek zorunda? Erkeğin ne özelliği var da her olumsuz tavırda ses tonumuzu ayarlamak zorunda olan biziz?

Bu tek taraflı yürütme çabasıdır, tek taraflı fedakarlıktır, ben onu idare edeceksem o da beni idare edecek, ben onu seveceksem o da beni sevecek, saygı mı duyacağım saygı duyacak, bugün ben kahvaltı hazırlıyorsam yarın o hazırlayacak, sabah güleryüzle günaydın diyecek, sinirliysem sakinleştirecek, suyuna gideceksem suyuma gidecek, bu arada bilmeyenlere yazayım 46 yaşındayım 24 yıllık evliyim, 5 yılda flört dönemi deyin, eşimle 29 yıllık mazim var, tokat yemedim, yemem, şiddeti de asla kabul etmem, en ufak patlamada eşine vuran erkekler gidip uzman yardımı alsın lütfen.

Siz şanslısınız,olması gerekenler konusunda da haklısınız.Ama realite başka.
 
Konu sahibinin eşi gezdirmis getirmis, konu sahibine dışarı cikacak diye sinirlenip bağırıp cagirmis, yani sakin bir üslup ile bugünde evde kal dememiş
Daha önce 100 kere ben diliyle sakince anlatmış, ama adam halden anlamadığı için bu kadar sinirlenmiş olabilir mi acaba konu sahibi?
 
Dünyanın en eğitimli erkeğinin içinde bile ilkel bir canavar var,ego denen birşey var.
Bundan yıllar önce eşimle aramızda dayakla ilgili bi diyalog geçti şakasına..
Ona dedim ki : “Ben kendimi dövdürmem”
Kastettiğim şuydu:Ne sebep olursa olsun senin bana elini kaldıracağın bir duruma kendimi sokmam.Bunu kendime reva görmem.Dünyanın en haklı insanı da olsam kimseyi belaltı vurup kışkırtmam.Hele de bu fiziksel olarak gücümün yetmeyeceği biriyse.Akıllı insanın yapması gereken budur çünkü.
Fakat o ne anladı? “Nasıl yani?” dedi.Karşılık veririm,bana vuramazsın sen kimsin gibi şeyler..
13 senede bana sesini bile yükselmemiş adam benim bu sözüme bozuldu.Şiddete meyletmesi söz konusu bile olacak bir insan değil ama erkek egosu var anlatabiliyor muyum?

Peki eşiniz şiddet eğilimli biri olsaydı ve sizin söylediğiniz o cümleye bozulduğu için sizi dövseydi ne olacaktı?
"Hata bende, kendimi yanlış ifade ettim" mi diyecektiniz yoksa "Eşim ruh hastası ve ben ne yaparsam yapayım demek ki beni dövebilecek eğilimde" mi diyecektiniz? Bir sonraki cümlenizi daha tartarak konuşa konuşa konuşa yıllar içinde cümle kuramaz hale mi gelecektiniz yoksa boşanacak mıydınız?

Yemeğin tuzu az oldu diye karısını döven adam da "Benim gibi yüce bir şahsiyete düzgün bir yemek bile yapamıyor" diye egosu zedelendiği için dövüyor sanırım karısını.
Tecavüze uğrayan kadınlar da "Ben kendime tecavüz ettirmem" diyerek bahsettiğiniz tarzda önlem almadıkları için mi bunları yaşıyorlar?

Kendi savunduğunuz görüşü kendiniz çürütüyorsunuz farkında mısınız? Çünkü siz neyi nasıl ifade ederseniz edin adam manyaksa, dövmeye bahane arıyorsa o bahaneyi bulur ve döver. Eşiniz böyle bir adam olsa o cümleye bozulduğu için sizi döverdi.

Ayrıca eşinize kurduğunuz cümle doğru, kastettiğiniz anlam yanlış ve onun çıkardığı anlam doğru. Doğru anlamı çıkarmış ve bunda bozulacak bir şey yok. Çünkü gerçekten de o kim ki sizi dövecek?!
 
Hiçbir canlıya şiddeti tasvip etmiyorum, bunun normalleştirilmesini de onaylamıyorum, erkek agresifse o zaman gidecek tedavi olacak, eşi ses yükseltti diye vuramaz, hangimiz sinirli olmuyoruz ki, ben agresifimdir mesela, anlık patlamalarım olur ama eşim ağzıma vuramaz, en fazla sakinleştirmeye çalışır, öfkelenirse evden çıkıp gider sakinleşir geri döner, neden hep kadın alttan almak zorunda, kadın sakin kalmak zorunda, kadın idare etmek zorunda? Erkeğin ne özelliği var da her olumsuz tavırda ses tonumuzu ayarlamak zorunda olan biziz?

Bu tek taraflı yürütme çabasıdır, tek taraflı fedakarlıktır, ben onu idare edeceksem o da beni idare edecek, ben onu seveceksem o da beni sevecek, saygı mı duyacağım saygı duyacak, bugün ben kahvaltı hazırlıyorsam yarın o hazırlayacak, sabah güleryüzle günaydın diyecek, sinirliysem sakinleştirecek, suyuna gideceksem suyuma gidecek, bu arada bilmeyenlere yazayım 46 yaşındayım 24 yıllık evliyim, 5 yılda flört dönemi deyin, eşimle 29 yıllık mazim var, tokat yemedim, yemem, şiddeti de asla kabul etmem, en ufak patlamada eşine vuran erkekler gidip uzman yardımı alsın lütfen.
Kesinlikle öyle. Bir arkadas da okudugu bir kitaptan alinti yaparak "erkek evine giderken esini dövmeyi ya da sevismeyi hayal etmez, bunu kadinin davranislari belirler" gibi bir sey yazmisti simdi tam hatirlayamadim. Bunu bir kadin yazmamali mesela. Şöyle bir gercek var böyle bir gercek var dedikleri şey, maalesef ki insanların zaman icinde normalleştirmeye calıstıkları şeyler.. Yok öyle gercekler.. Olmamalı.. Onlari var eden, erkek egosuna calisan zihniyetler.. Konu sahibi ayril demeyin dedi diye, bu kadar sacmalamanin, siddeti mesru gösterecek ya da bilimsel verilere dayandirabilecek yorumlar yapmanin akıl alır tarafı yok. Ha varsa şiddeti meşru gören bir bilim, ben o bilimi de reddediyorum zaten. Ne kadin ne erkek ne de herhangi bir canlı, hic bir sebeple siddeti hak etmez. Burada yapmamiz gereken konu sahibine güc vermek ve bu adamdan kurtulmaktan baska bir secenegi olmadigini üstüne basa basa vurgulamak.. Bunu yapamayacaksak yorum yapmis olmak icin sacmalamanin, kadini daha da pısırık hale getirmeye calismanin, fikir vermek adı altında neredeyse kadını suclu cıkarmaya calismanin bir anlami yok.. Hislerime tercüman oldunuz sevgili Mune'm..
 
Siz şanslısınız,olması gerekenler konusunda da haklısınız.Ama realite başka.
Ama bunu değiştirmek yine bizim elimizde, sesimi yükseltirsem döver fikrini, kadın şöyle yaparsa dayağı hak eder söylemini kabul etmemeliyiz çünkü gerçekten kadın sessizliğe büründükçe şiddet durmuyor, aksine artıyor, benim bir komşum var, 3 yıllık evli, oturdukları ev kendinin, çalışan bir kadın üstelik, eşinden her gün dayak yiyor, dayak yeme sebeplerini yazayım mı size?
Kapıyı geç açtı diye, eşine para vermedi diye, kayınvalidesine geç gitti diye, telefonda halasıyla konuştu diye, kayınvalidesine oğlun beni dövüyor dedi diye, dayak dediysem 1 tokat değil, hastanelik olana kadar dayak, eşi aldatıyor üstelik, kadın ayrılmak istemiyor, sebep eşini seviyormuş ama bir yandan da diyor ki ölmek istiyorum, kendimi öldürmeyi bile düşündüm ama yapamadım, sebep kocasını seviyormuş.
Üzülüyorum haline ama kocamı seviyorum, kocamdır döver, ayrılmamızı isteyenler bizi kıskanıyor dediği için birşey yapamıyorum, ayrıl dersem kıskanç komşu konumuna düşeceğim çünkü.

Şiddet böyle birşey maalesef, belli bir sebebi olmuyor, bebek bile ağladı diye camdan atılmaya çalışılıyor, yazıyorum belki de fazla yazdım, haddi aştım ama cidden üzülüyorum şiddet gören kadın ve çocuklara.
 
Hiçbir canlıya şiddeti tasvip etmiyorum, bunun normalleştirilmesini de onaylamıyorum, erkek agresifse o zaman gidecek tedavi olacak, eşi ses yükseltti diye vuramaz, hangimiz sinirli olmuyoruz ki, ben agresifimdir mesela, anlık patlamalarım olur ama eşim ağzıma vuramaz, en fazla sakinleştirmeye çalışır, öfkelenirse evden çıkıp gider sakinleşir geri döner, neden hep kadın alttan almak zorunda, kadın sakin kalmak zorunda, kadın idare etmek zorunda? Erkeğin ne özelliği var da her olumsuz tavırda ses tonumuzu ayarlamak zorunda olan biziz?

Bu tek taraflı yürütme çabasıdır, tek taraflı fedakarlıktır, ben onu idare edeceksem o da beni idare edecek, ben onu seveceksem o da beni sevecek, saygı mı duyacağım saygı duyacak, bugün ben kahvaltı hazırlıyorsam yarın o hazırlayacak, sabah güleryüzle günaydın diyecek, sinirliysem sakinleştirecek, suyuna gideceksem suyuma gidecek, bu arada bilmeyenlere yazayım 46 yaşındayım 24 yıllık evliyim, 5 yılda flört dönemi deyin, eşimle 29 yıllık mazim var, tokat yemedim, yemem, şiddeti de asla kabul etmem, en ufak patlamada eşine vuran erkekler gidip uzman yardımı alsın lütfen.
Cok guzel yorumlamissiniz tebrikler.Fikrimi tam yazamadan paylastim.Aslinda ben birazda soyle bakiyorum olaya.Ben evet cocuklugumdan su yasima kadar evcilik oynarken bile arkadaslarima kaba davranmamisimdir.O derece nefret eder ve korkarim kavga gurultu ve siddetten.Lakin bana gore iyi giden mutlu bir evliligim var.Esim bana ve cocuklarimiza cok baglidir es olarakda baba olarakda sorumluluklarini yerine getirir.Zira bunla ovunmuyorum elbette bir es bir baba olarak yapmasi gereken seyler.Ama bir ozelligi varki cok kizgin oldugunda yada biseye sinirlendiginde inanilmaz yukseliyor.Kesinlikle polimige girmem o surecte.Cunku soyliceklerimi anlamayacagini yada beni kiricagini bilirim.Ben ileri gidersem odaha da fazla gidicektir.Ve ben sakinlestigi anda sozlerimle ve davranislarimla onu inanilmaz pisman ediyorum.Aslinda isin ozu neden hep kadin alttan almali odare etmeli degilde, ciftler birbirini karsilikli olarak tolere etmeli kadin erkek farketmeksizin.Ben esimin o ozelligini tolere ediyorum oda benim baska olumsuz bir yonumu.Bence olay iki tarafin birbirini dogru zamanda, dogru yerde idare etmesi.
 
saçma sapan yorumlar yapanlara hayret ediyorum.
dusenede bir tekme siz vurun.
kadin ayrilik yoluna girmeden bir ders verebilir miyim? diye soruyor.
verebilirsin tatlim
b*k muamelesi yap adama sana saygisi olsa vurmazdi sende saygi duyma bir kelam bile etme azcik burnu surtsun de gelsin tukurdugunu yalasin.
Süper akıl, tebrikler :KK9:
Kahveye gitme dedi diye ağzını burnunu kıran adam, b.k muamelesi görünce çeker bıçağı öldürür.
 
Cok guzel yorumlamissiniz tebrikler.Fikrimi tam yazamadan paylastim.Aslinda ben birazda soyle bakiyorum olaya.Ben evet cocuklugumdan su yasima kadar evcilik oynarken bile arkadaslarima kaba davranmamisimdir.O derece nefret eder ve korkarim kavga gurultu ve siddetten.Lakin bana gore iyi giden mutlu bir evliligim var.Esim bana ve cocuklarimiza cok baglidir es olarakda baba olarakda sorumluluklarini yerine getirir.Zira bunla ovunmuyorum elbette bir es bir baba olarak yapmasi gereken seyler.Ama bir ozelligi varki cok kizgin oldugunda yada biseye sinirlendiginde inanilmaz yukseliyor.Kesinlikle polimige girmem o surecte.Cunku soyliceklerimi anlamayacagini yada beni kiricagini bilirim.Ben ileri gidersem odaha da fazla gidicektir.Ve ben sakinlestigi anda sozlerimle ve davranislarimla onu inanilmaz pisman ediyorum.Aslinda isin ozu neden hep kadin alttan almali odare etmeli degilde, ciftler birbirini karsilikli olarak tolere etmeli kadin erkek farketmeksizin.Ben esimin o ozelligini tolere ediyorum oda benim baska olumsuz bir yonumu.Bence olay iki tarafin birbirini dogru zamanda, dogru yerde idare etmesi.

Katılıyorum haklısınız lakin konu sahibesi sesini yükselttiğinde karşılığı tokat olmamalıydı, eşi sakinleştirebilirdi, en fazla o da bağırırdı belki ama tokat atmaya hakkı yok, kaldı ki kahve gibi kötü bir alışkanlık için, kahvehaneye gitmek benim için kötü bir alışkanlık, benden ve çocuklarından çaldığı bir zaman, bu kötü alışkanlığı ille de sürdürmek istiyorsa benim ve çocuklarımla doyasıya ilgilenir sonra gider, adam dışarı çıkarmadı demesin diye lütfeder gibi dışarı çıkarır benle geçireceği zamanı uyuklayarak geçirir ama kahveye gitmek için bir anda cin gibi kesilirse ben de parlarım, ki eşlerin birbirinden ayrı, arkadaşlarıyla geçirecekleri vakitlerinde olmasını savunan biriyim, her daim benle olmak zorunda değil ama benle olacağı zamanı kaliteli geçirmeyi istemek benim hakkım.
 
Back