- 14 Nisan 2019
- 1.734
- 7.244
- 158
- Konu Sahibi Etkili Eleman
-
- #21
Haklı olabilirsiniz. Biraz dominant tarafım var. Belki öz eleştiri yapmam gerek
Haklı olabilirsiniz. Biraz dominant tarafım var. Belki öz eleştiri yapmam gerekKısacası kendinizi haklı görmeyin. Temel konulardaki anlaşmanıza bakın, düşünün taşının ve karşı tarafa saygı gösterin. Gereksiz bir otorite sezdim sizde önceki konunuzu da okumuş biri olarak. Evde tek siz yaşamaksınız unutmayın
Konuyu detaylarla boğmak istemedim. Genel olarak aynı şeyler çünkü. Bunların dışında çok fazla kriteri var. Mesela şu rengin dışında istemem, ama uyumlu olalım. Şu renk dışında yüzük takmam, ama uyumlu olalım. Beyaz eşya gri olsun istiyormuş. Bunların dışına çıkamıyoruz. Mesela nişanda siyah giycem dedi siyah takım elbise aldık. Düğünde yine siyah takım giymek istiyor ve yenisini istiyor. Bana çok saçma ve anlamsız geliyor. Zaten aynısından var, neden yenisini alıyoruz. Kimin ödeyeceği falan hiç sorun değil. Hic bir zaman problemimiz bu olmadı. Ben gereksiz buluyorum. Nisan bohcasi istemiyorum zorla bana bohça hazirlattiriyor. Belki de hiç kullanmayacağım aldıklarınıÇok şey anlattım sanmışsınız ama hiç bir şey anlatmamışsınız. Detaylara girer misiniz biraz ?
Haklısınız tabi ki onun da fikirleri olacak ancak adam kararsız. Ben onu benimle aynı fikirde olması için ikna etmeye çalışmıyorum. Sen nasıl istiyorsan öyle yapalım o zaman diyorum. Ne benim seçtiğimi alıyor ne kendi istediğini. Satıcılar bile bizden bunaldılar.
iş ciddiye bininca gerçekler ortaya çıkıyor c ama zevklerinizin uymaması normal o yüzden tartışmayın benceMerhaba hanımlar. Daha önce evlenince bütün eşyalar yeni mi olmalı diye konu açmıştım. Çünkü kaynana kılıklı erkek arkadaşım, aslında nişanlım, benim daha önce kullandığım eşyaları istemiyordu. Her şeyi yeni almamızı istiyordu. Her şeye fazla anlam yüklediği için bu konuya anlayışla yaklaşmaya çalışmıştım. Meğer bu mevzu yasayacaklarimin habercisiymiş. Yeni nişanlandık o nedenle nişanlım demek tuhaf geliyor, alışamadım. Belki de durumu kabullenemiyorum, bilemiyorum.
Evlilik hazırlıklarına başlamadan önce sıradan, huzurlu bir ilişkimiz vardı. Ben detaylara çok takılmayan bir insanim. Romantizm vs sevmem. O da çok ince düşünen biri. İnce düşünmesi şimdiye kadar hoşuma gidiyordu. Beni mutlu etmek için her detayı düşünüyor ah ne ince adam diyordum. Bu detaylara takılması, her şeye fazla anlam yuklemesi evlilik hazırlığında beni çıldırtmaya başladı. Keçileri kaçırmak üzereyim. Bir tarafım tekrar düşün diyor, ama bir tarafım ayrılmak istemiyor. Çünkü şimdiye kadar birbirimizin düşüncelerine değer verirdik. Simdi de öyle ama ortak bir yol bulamıyoruz. Sanki ben Damat o gelin. Ben lüzum yok bosuna masraf olmasın derken o her şey olsun istiyor. Her şey uyumlu olsun istiyor. Alışverişe çıkıyoruz önce fikir belirtmiyor. Sen beğen, senin istediğin olsun diyor. Sonra ben seçiyorum. Seçtiğim şeyi beğenmiyor. Şurası söyle burası böyle. Tamam diyorum başka yerlere bakalım. Sonra dönüp dolaşıp aynı yere getiriyor sen bunu çok beğendin bu olsun diyor. Ama yine kusur bulmaya devam ediyor. Bu gidişle sonraki konuyu Bakırköy den açabilirim.
Ben zaten gergindim. Herkes akıl verip duruyor. Aman gözünde kalmasin pişman olursun diyerek benim hayalim olmayan şeyleri yaptırıyorlar, her kafadan bir ses çıkıyor. Kendimi boğulmuş, kapana kısılmış gibi hissediyorum. Küçücük şeylere bile sinirlenmeye başladım. Sanki bir kalabalığın içinde sürüklenip gidiyorum. Yıllardır da birbirimizi tanıyoruz. Bugüne kadar bu derece saçmalamamıştı.
Erkeğin bu kadar karışanı ömür törpüsü. Teyzemin eşi böyle valla kadın nasıl dayandı yıllardır bilmiyorum. Teyzem 65 yaşında hala eniştemin dediği olur. Eve alınacak bulgura bile karışır halaKonuyu detaylarla boğmak istemedim. Genel olarak aynı şeyler çünkü. Bunların dışında çok fazla kriteri var. Mesela şu rengin dışında istemem, ama uyumlu olalım. Şu renk dışında yüzük takmam, ama uyumlu olalım. Beyaz eşya gri olsun istiyormuş. Bunların dışına çıkamıyoruz. Mesela nişanda siyah giycem dedi siyah takım elbise aldık. Düğünde yine siyah takım giymek istiyor ve yenisini istiyor. Bana çok saçma ve anlamsız geliyor. Zaten aynısından var, neden yenisini alıyoruz. Kimin ödeyeceği falan hiç sorun değil. Hic bir zaman problemimiz bu olmadı. Ben gereksiz buluyorum. Nisan bohcasi istemiyorum zorla bana bohça hazirlattiriyor. Belki de hiç kullanmayacağım aldıklarını
Şiştim. Hiç yorulmuyorlar da galiba.Erkeğin bu kadar karışanı ömür törpüsü. Teyzemin eşi böyle valla kadın nasıl dayandı yıllardır bilmiyorum. Teyzem 65 yaşında hala eniştemin dediği olur. Eve alınacak bulgura bile karışır hala
Çocukları büyürken kıyafetlerini hep kendisi alırdı mesela
Bunlar normal şeyler amaMerhaba hanımlar. Daha önce evlenince bütün eşyalar yeni mi olmalı diye konu açmıştım. Çünkü kaynana kılıklı erkek arkadaşım, aslında nişanlım, benim daha önce kullandığım eşyaları istemiyordu. Her şeyi yeni almamızı istiyordu. Her şeye fazla anlam yüklediği için bu konuya anlayışla yaklaşmaya çalışmıştım. Meğer bu mevzu yasayacaklarimin habercisiymiş. Yeni nişanlandık o nedenle nişanlım demek tuhaf geliyor, alışamadım. Belki de durumu kabullenemiyorum, bilemiyorum.
Evlilik hazırlıklarına başlamadan önce sıradan, huzurlu bir ilişkimiz vardı. Ben detaylara çok takılmayan bir insanim. Romantizm vs sevmem. O da çok ince düşünen biri. İnce düşünmesi şimdiye kadar hoşuma gidiyordu. Beni mutlu etmek için her detayı düşünüyor ah ne ince adam diyordum. Bu detaylara takılması, her şeye fazla anlam yuklemesi evlilik hazırlığında beni çıldırtmaya başladı. Keçileri kaçırmak üzereyim. Bir tarafım tekrar düşün diyor, ama bir tarafım ayrılmak istemiyor. Çünkü şimdiye kadar birbirimizin düşüncelerine değer verirdik. Simdi de öyle ama ortak bir yol bulamıyoruz. Sanki ben Damat o gelin. Ben lüzum yok bosuna masraf olmasın derken o her şey olsun istiyor. Her şey uyumlu olsun istiyor. Alışverişe çıkıyoruz önce fikir belirtmiyor. Sen beğen, senin istediğin olsun diyor. Sonra ben seçiyorum. Seçtiğim şeyi beğenmiyor. Şurası söyle burası böyle. Tamam diyorum başka yerlere bakalım. Sonra dönüp dolaşıp aynı yere getiriyor sen bunu çok beğendin bu olsun diyor. Ama yine kusur bulmaya devam ediyor. Bu gidişle sonraki konuyu Bakırköy den açabilirim.
Ben zaten gergindim. Herkes akıl verip duruyor. Aman gözünde kalmasin pişman olursun diyerek benim hayalim olmayan şeyleri yaptırıyorlar, her kafadan bir ses çıkıyor. Kendimi boğulmuş, kapana kısılmış gibi hissediyorum. Küçücük şeylere bile sinirlenmeye başladım. Sanki bir kalabalığın içinde sürüklenip gidiyorum. Yıllardır da birbirimizi tanıyoruz. Bugüne kadar bu derece saçmalamamıştı.
Ben teraziyim ama çok uyumluyumdur hatta yükselimde başakTerazi mi başak mi? Bazı insanlar eleştirmek için yaşar. Allah uzak etsin vallahi, baktın uzlasamiyorsun yol yakinken ayrıl.
Benim de var bir terazi,eleştiri makinası. Düşünemiyorum onla evlendiğimi. Hamile kalsam 'bugun folik asidini içmedin mi? Senin yüzünden aptal olacak cocuk' diye dirdirlanirseviyorum ama yılda birkac hafta. Kalanında tahammül edemiyorum çocuğa
Yeni takım, bohça, nişanlıniz değilde ailesinin fikri olabilir mi?Konuyu detaylarla boğmak istemedim. Genel olarak aynı şeyler çünkü. Bunların dışında çok fazla kriteri var. Mesela şu rengin dışında istemem, ama uyumlu olalım. Şu renk dışında yüzük takmam, ama uyumlu olalım. Beyaz eşya gri olsun istiyormuş. Bunların dışına çıkamıyoruz. Mesela nişanda siyah giycem dedi siyah takım elbise aldık. Düğünde yine siyah takım giymek istiyor ve yenisini istiyor. Bana çok saçma ve anlamsız geliyor. Zaten aynısından var, neden yenisini alıyoruz. Kimin ödeyeceği falan hiç sorun değil. Hic bir zaman problemimiz bu olmadı. Ben gereksiz buluyorum. Nisan bohcasi istemiyorum zorla bana bohça hazirlattiriyor. Belki de hiç kullanmayacağım aldıklarını
Anlattığınız şeyler tam olarak eşimle benMerhaba hanımlar. Daha önce evlenince bütün eşyalar yeni mi olmalı diye konu açmıştım. Çünkü kaynana kılıklı erkek arkadaşım, aslında nişanlım, benim daha önce kullandığım eşyaları istemiyordu. Her şeyi yeni almamızı istiyordu. Her şeye fazla anlam yüklediği için bu konuya anlayışla yaklaşmaya çalışmıştım. Meğer bu mevzu yasayacaklarimin habercisiymiş. Yeni nişanlandık o nedenle nişanlım demek tuhaf geliyor, alışamadım. Belki de durumu kabullenemiyorum, bilemiyorum.
Evlilik hazırlıklarına başlamadan önce sıradan, huzurlu bir ilişkimiz vardı. Ben detaylara çok takılmayan bir insanim. Romantizm vs sevmem. O da çok ince düşünen biri. İnce düşünmesi şimdiye kadar hoşuma gidiyordu. Beni mutlu etmek için her detayı düşünüyor ah ne ince adam diyordum. Bu detaylara takılması, her şeye fazla anlam yuklemesi evlilik hazırlığında beni çıldırtmaya başladı. Keçileri kaçırmak üzereyim. Bir tarafım tekrar düşün diyor, ama bir tarafım ayrılmak istemiyor. Çünkü şimdiye kadar birbirimizin düşüncelerine değer verirdik. Simdi de öyle ama ortak bir yol bulamıyoruz. Sanki ben Damat o gelin. Ben lüzum yok bosuna masraf olmasın derken o her şey olsun istiyor. Her şey uyumlu olsun istiyor. Alışverişe çıkıyoruz önce fikir belirtmiyor. Sen beğen, senin istediğin olsun diyor. Sonra ben seçiyorum. Seçtiğim şeyi beğenmiyor. Şurası söyle burası böyle. Tamam diyorum başka yerlere bakalım. Sonra dönüp dolaşıp aynı yere getiriyor sen bunu çok beğendin bu olsun diyor. Ama yine kusur bulmaya devam ediyor. Bu gidişle sonraki konuyu Bakırköy den açabilirim.
Ben zaten gergindim. Herkes akıl verip duruyor. Aman gözünde kalmasin pişman olursun diyerek benim hayalim olmayan şeyleri yaptırıyorlar, her kafadan bir ses çıkıyor. Kendimi boğulmuş, kapana kısılmış gibi hissediyorum. Küçücük şeylere bile sinirlenmeye başladım. Sanki bir kalabalığın içinde sürüklenip gidiyorum. Yıllardır da birbirimizi tanıyoruz. Bugüne kadar bu derece saçmalamamıştı.
Çevrendeki insanlara da bir sormak lazım benceBen teraziyim ama çok uyumluyumdur hatta yükselimde başak
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?