• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

emzirme ve oruç

bebeğimin karnı doysun sağlıklı beslensin de varsın ben cehennemde yanayım.
gün içinde aldığımz gıdalar süte etki ediyor sonuçta
akşam 9-11 arası ne kadar yiyecek depo edilebilrki
annesi oruç tutan bebekler daha şimdiden egoist yaşamdan nasibini alıyor.sen büyüksün allahım o bebelere yardım et.

:46::46::46::46::46::46: benzer bi konu ek gıda forumunda da vardı..arkadasın da 4 aylık bebişi var oda tutmayı düşünüyodu sütü kesip mama verecekti bide ek gıdaya başlatacaktı..daha 4 aylık bebişi..onada çevresi baskı yapıyomuş..böyle iş mi olur anlayamıyorum bu anneleri..su içme 16 saat boyunca sıcakta bide o memede süt, su yada sıvı gıda almadan nasıl oluşuyo nasıl devam edebiliyo içerik olarak ne vitamin ne kalıyo içinde çok ilginç yani..ne meme var millette :) bi arkadasta yazmıs tuttum arttı diye allah arttırsın ne diyelim..yazık o bebişlerinize..sanki orucu süt bittikten sonra 365 x ömrünüz yettiğince tutma şansınız yokta emzirirken tutuyosunuz...
bravo tutan annelere :46::46::46::46:
 
Hay Allahım yaa...yoruma bak..valla silicem üyeliğimi

yeter dayanamıyorum bebeklere yapılan sadistliklere...

bide ana olacaksınız peeehh!!


benimde 3 aylık bi kızım var sadece anne sütü alıyor. ama ben oruç tutuyorum ve Allahıma şükür sütüm daha da arttı. ayrıca Allah sabrını veriyor. zorlanmıyorum. 28 aylık bi oğlum var önceden düzenli yiyemiyordum pek. şimdi 2 kaliteli yemek yemek daha da arttırdı galiba.
 
bende anlamıyorum böyle anneleri madem her şey bebeğinizden daha önemli doğurmayın,bu gibi anneler galiba televizyon seyretmiyorlar,hocalar bastıra bastıra söylüyorlar emzikli,hamileler hasta olupta dayanamayanlar tutmasın diye.zorunlu olmadığınıda senelerdir duymuşumdur,halen kafalarına göre kendi kendilerine zorunlu hale getiriyorlar.bizim komşumuzda hamileyken oruç tuttu,vucudu kaldıramıyordu,ama yinede tuttu,sonunda bebek 6 aylık felan dı doğdu tam gelişemediği için problemli doğdu,yürüyemedi,konuşamadı, ve bir yıl sonra öldü,ama annesi hep vicdan azabı çekiyordu,hamileyken oruç tuttum çoçuğum benim yüzünden bu hale geldi diye,daha sonraki hamileliklerim de cehennemde yanacağımı bilsem yinede tutmayacağım dedi,hep aile baskısı yüzünden oldu dedi,daha sonra 2 tane sağlıklı çoçuk doğurdu ama bu sefer oruç tutmadı.....bence herşeyin bir zamanı var...hamilesiniz bebek beslenmesi gerekiyor,bizim dimizde zorunlu bir şey yok....zorunlu hale getirenlerde bilinçsiz insanlar...
 
kendimi tuttum bu örneği vermemek için ama dayanamadım. çok sevdiğim bi arkadaşım hamileyken oruç tuttu, hem de en kritik dönemde, 6.ayında. gerçekten anlatırken o kadar üzülüyorum ki. sancıyla hastaneye kaldırdılar, suyu bitmiş... bebeği ölmüş :(( suni sancıyla doğurttular. o kadar acıydı ki. kimse tek kelime söyleyemedi. ancak 1 yıl sonra kendine gelebildi. kalabalık bi ortamda bunu dile getirdi, acaba oruç tuttum diye mi böyle oldu diye üzülüyorum diye. (doktorlar eşine söylemişler zaten). Herkes, ne alakası var, vadesi yetmiş diye onu ayıpladılar. ikinci gebeliği hemen ramazandan sonra oldu. sonraki ramazanda ne oldu. bebeğini emzirirken yine tuttu. sütüm az diye ortalara düştü ama neyse ki ramazandan sonra yine normale döndü. şimdi bu mesajı okuyunca kızacak belki ama sırf çevre baskısından tutanlar için bir mesaj olur diye yazıyorum.

Bugün yine, bi kadın gelmiş sağlık ocağına, mama istemiş sütü kesildi diye. Bi de diyomuş ki, ramazandan sonra sütü getirecek bi ilaç yok mu içsem diyomuş!!! (öyle bi ilaç olsa ilacı da içmeyecek oruç tutacam diye)

İnsanların inançlarıyla ilgili değilim. Yalnızca o minicik anneden emeceği süte muhtaç bebeklerle ilgiliyim...
 
Eşim aile hekimi. Bugün 5 kadın geldi, sütüm azaldı mama verin diye diyor. Yaşadığımız yer küçük ve kadınlar gebe de olsalar emzirseler de hiç düşünmeden tutuyorlar. Eşim de çocuğunuzun rızkından çalıyorsunuz, onu aç bırakacaksanız tutmayın demiş. Dinlememişler, mama ismi sormuşlar. O da, en iyi besin anne sütü, azaldıysa oruç tutmayın, başka diyeceğim yok demiş. 2si tamam demiş. Diğerleri boynumuzun borcu, tutarız demişler.

Şimdi, bebeğe yazık değil mi ama. Burada vicdanlı düşünmek lazım. Ben sevap kazanayım diye bebeğimi sütten mi kesmeliyim... Süt yetmiyorsa, tutmakta ısrar etmek sevap mı kazandırır bilinmez ama bebeği o sütten -bile bile- mahrum bırakmak hiç adil gelmiyor.

Kesin şimdi eşiniz oruç tutmayın dedi diye "dinsiz", "Allaha inanmayan", aman canım bu doktorlarda tutma diyip geçiyorlardan biri olmuştur.
Ah halbuki bilseler emanete eziyet ettiklerini...
Dinimizde bu kadar kolaylık varken rabbim sormaz mı kulum ben sana kolaylık verdim niye kullanmadın diye.
Sonra Allah korusun o çocuklara bişey olsa olan kendilerine olacak.
Ne diyecekler aferin çocuğu aç kalma pahasına oruç tuttu, ya da çocuğunu kaybetme pahasına oruç tuttu helal olsun mu????,
Buna ne Allah razı olur ne kulu razı olur.
Bende 2 aylık hamileyim ve tutmuyorum. Çünkü dinimin verdiği kolaylığı biliyorum. Ki bu zamana kadar orucumu hiç kaçırmamaya çalıştım. Bebeğimi düşünüyorum.
Onu susuz bırakmaya, gelişimini engellemeye hiç hakkım yok...
 
5,5 aylık kızım var ve herşeyden önemli. hamileyken de tutmadım şimdi de tutmuyorum. bebeğim emsin diye sütümü artırmak için denemediğim yol kalmadı zaten azıcık sütüm var onunda kaçmasını istemiyorum. kızım bir büyüsün kışın kısa günlerde 2 yılın orucunu da tutarım inşallah. dinimiz buna müsade etmişken hem kendimize hem bebeğimize neden eziyet edelim?
 
burada bi konuda görmüştün bir anne mama vercekmiş çocuğuna oruç tutsun diye çok şaşırmış ve inanamamıştım ancak benle doğum yapan iki arkadaşım oruç tutsun diye mama veriyolar şuan benide tutmadığım için garipsiyorlar.
 
burada bi konuda görmüştün bir anne mama vercekmiş çocuğuna oruç tutsun diye çok şaşırmış ve inanamamıştım ancak benle doğum yapan iki arkadaşım oruç tutsun diye mama veriyolar şuan benide tutmadığım için garipsiyorlar.

acaba bu arkadaşlarının yaptığı ibadetten Allah razı mıdır ? hiç düşünüyorlar mı? , cahillik başka hiç bişi demiyorum
 
aynı durumda değilim,bebeğim 6 aylık ama emmediği için orucumu tutuyorum.emse tutmazdım herhalde.
ama bu konu fazla abartılmış.süt bünyeyle de ilgili bir konu.oruçtan dolayı sütü azalıp mama veren annelere demiyorum ama illaki azalmayanlar da vardır.niye bu kadar tepki gösteriliyor anlamıyorum.
burda süt fazlalığından dolayı bebeğini emzirremeyen anneler bile tanıdım ben.sütü fışkırdığı için bebeği ememiyordu,ne yaparsa yapsın azaltamamıştı sütünü.doktoru kesmesi gerektiğini söylemişti mesela.(iyileşmeyen göğüs ucu yaraları da vardı tabş onun)
bu kadar tepki göstermek yersiz,yok üyelğimi sildireceğim falan filan...azalmadı diyorsa azalmamıştır,yalan borcu mu var bize?
 
bildiğim kadarıyla dini içerikli konu açmak ve yorum yapmak yasak.
burada soracağınıza açıp kuranın türkçesine bakabilirsiniz.
allah herkese akıl-mantık vermiş, ve "oku!" demiş.
 
elbetteki yalan borcu yokturda sütün olması için vücuda sıvı gerekmiyormu? süt miktarı kişiden kişiye degişir tabiki ama niye heryerde sütün kalitesi ve miktarı için normal günlük besine ek 700 kalori daha fazla alınması gerektiği söyleniyor niye bol sıvı alın deniyor? sütü fışkırıp emziremeyenlerin bi çoğunun bebişleri memeyi kabul etmedigi yada beceremedigi için olmuyormu? fazla süte çare var da az süte çare yok malesef..burdaki biçok arkadasımın amacı gercekten yanlış olan bişeyde bebişleri düşündüğümüz için anneleri uyarmak..yoksa çocuklar onların çocugu sütleri az yada verimsiz hale gelirse kilo almamaya başlarsa yada süt bittigi için mama yemek zorunda kalırsa ve anne sütü için bebeklerin sadece maksimum 2 yılı varsa uyarmak gerekmezmi?ben vicdanen rahatsız oldugum için uyarma ihtiyacı duydum..belki görürler yanlışlarını diye..yoksa bize bişey olmaz olan onların bebeklerine olur sadece...vicdanı rahat olan sütü kesilsede bebişi anne sütü alabilecekken alamayıp mama yemek zorunda kalsada umursamaz zaten kim ne derse desin..vicdanı rahattır çünkü..benim kızım 13,5 ay kesintisiz emdi..kendiliginden kesti..ve ay bile olmadan 40 derece ateşle yandı yazın ortasında..süt hastalıklardan da korur diye boşuna demiyolar..
 
ben hem emzirip hemde oruc tuttugunuza inanamıyorum. dinimizdede böyle bir sey varmı allah askına ...yavrunuzu ac bırakıyorsunuz..kendinize zarar veriyorsunuz..
asıl bence bu günah ayrıca içiniz rahat değilse neden daha sonra yani emmeyi tamamen bıraktıktan sonra tutmuyorsunuz..
ben günaha girmeye razıyım yavrum yeterki ac kalmasın..allahtan merhametlisi varmı...benim içim cok rahat...
 
bildiğim kadarıyla dini içerikli konu açmak ve yorum yapmak yasak.
burada soracağınıza açıp kuranın türkçesine bakabilirsiniz.
allah herkese akıl-mantık vermiş, ve "oku!" demiş.

sağol verdiğin din dersi için , biraz dikkatli okursan okuyabilirsen sorulanın olayın dini yönüyle ilgili olmadığını anlarsın BELKİ DE!!! dine bağlı olan bir konunun başka bir yönü de tartışılıyor olabilir mesela
 
özlemgnd,
senden çok farklı düşünmüyorum bu konuda ama burdaki üslubu çok sert buldum ben.eminimki her anne bebeğini bir başkasından daha çok düşünecektir.daha önce de söyledim,sütü azalmayanalar için söylüyorum ben bunu.gözümle gördüğüm için söylüyorum.gerçekten hiç dikkat etmediği halde sütü fışkıran insanlar var.benim de tam tersiydi mesela,her gün içtiğimden 1 bardak az su içsem hemen belli olurdu.
emziren anne sütünün durumunu,bebeğinin doyup doymadığını biliyordur mutlaka.o yüzden azalmadı diyenlere bu derece yüklenilmesini anlamsız buldum.
 
Hay Allahım yaa...yoruma bak..valla silicem üyeliğimi

yeter dayanamıyorum bebeklere yapılan sadistliklere...

bide ana olacaksınız peeehh!!

çok talihsiz bir yorum olmuş bence...kimsenin anneliği bu şekilde eleştirilemez.anne değilsiniz sanırım,olsaydınız bir annenin bebeği için neler yapabileceğini iyi bilirdiniz.(istisnaları ayrı tutuyorum)
 
eğer bebeğin anne sütünden başka gıdası yoksa tutulmamalı diye biliyorum...ama 6 ayını geçmiş ve ek gıdalara başlanmışsa tutulmalı.hocadan da böyle dinlemiştim..bende 7 aylıkken bebğim ramazana denk gelmiştim ve tutmuştum.oğlum ek gıdalara başlamıştı zaten..
 
Keske oructan once dini ogrenseniz ! Ogrenirsenizde bu soruyu sormazsiniz....


cevabim yukarida anlayan anlamistir !
 
Hamilelik ve Emzirme Döneminde Oruç Tutulabilir mi?

İslam dininin gereklerinden biri olan oruç tutma olgusu gebelikte bebek ve anne adayına etkileri açısından bilimsel çalışmalarda çok az ele alınmıştır. Bunun nedeni bu tür çalışmalar yapılmasının etik kurallara aykırı olmasıdır. Konuyla ilgili yayınlanan çalışmalar daha çok, kendi isteğiyle oruç tutmaya devam etmiş kişilerden elde edilen verilere dayanmaktadır.

Bu konuda bilimsel veriler yukarıdaki nedenlerle eksik olmasına karşın gebelikte kan şekerinin düşmeye eğilimin doğal olarak artmış olması ve büyümekte olan bebeğin ihtiyaçlarının her geçen gün artması nedeniyle gebelik ve emzirme dönemi oruç tutmak için uygun bir dönem olarak kabul edilmez.

Özellikle yaz ayları başta olmak üzere herhangi bir zamanda oruç tutulması vücudun enerjiden yoksun kalması yanında sıvıdan da yoksun kalmasıyla anne adayında halsizlik, bayılma hissi gibi durumlara neden olacak, haftalık alınması gerekli kilo miktarı alınamayabilecek ve idrar yolu enfeksiyon riskini artacaktır.

Hamile olduğunu bilmeden oruç tutan ve daha sonra oruç tutmaktan vazgeçen anne adaylarında bir olumsuzluk yaşanması ise beklenen bir durum değildir.

Müslüman ülkelerinde gebelik döneminde oruç tutan birçok anne adayı vardır ve bu dönemi bir sorun yaşamadan atlatmaktadır. Ancak oruç tutulduğunda düşmüş kan şekerine bir tepki olarak oluşan yağ hücresi yıkımı ve buna bağlı kanda biriken keton adlı maddelerin bebeğe geçtiğinde onun beyinsel gelişimini nasıl etkileyeceği de tam olarak belli değildir.

Özetle söylemek gerekirse oruç tutulması doğal bir yaşam tarzından geçici olarak uzaklaşılan bir durumdur. Erişkin ve sağlıklı bir birey bu geçici dönemi sorun yaşamadan atlatabilir. Gebelik ve emzirme dönemi ise bir hastalık durumu olmamasına karşın beslenme ve sıvı alımının istikrarlı bir şekilde düzenli sürdürülmesinin son derece önemli olduğu bir dönemdir.

Gebelik döneminde gün içine eşit olarak dağıtılmış 4-6 öğünde beslenilmeli ve sıvı alımına dikkat edilmelidir.

Emzirme döneminde ise özellikle bebeğin yalnızca sütle beslendiği ilk aylarda süt kalitesinin sürmesi ve bebeğin uygun kilo almaya devam edebilmesi açısından düzenli beslenme ve sıvı alımı alışkanlığının sürmesi gebelik döneminde olduğu gibi son derece önemlidir.
 
Hamile ve emziren annelerin oruç tutmasını anne ve bebek sağlığı açısından riskler oluşturması nedeniyle ne din, ne de tıp önermemesine rağmen, günümüzde hala birçok anne adayı ve emziren kadın oruç tutmak konusunda ısrar etmekte… Anadolu Sağlık Merkezi doktorlarından hamilelik ve emzirme dönemlerinde oruç konusundaki en son bilgileri aldık… İşte, doktorların bu konudaki görüşve uyarıları, ama seçim tabii ki annelerin…


Kadın Hastalıkları ve Doğum uzmanı Op.Dr. İbrahim Sözen, hamilelik döneminde oruç tutan anne adaylarını ve bebeklerini bekleyen riskleri anlattı.


Hamilelik İslam dininde oruçtan muafiyet için sayılan istisnalardan biridir, ancak buna rağmen birçok hamile kadının ramazan ayında oruç tuttuğunu görmekteyiz. Bunun hem hamile kadın hem de gelişmekte olan bebek için zorlukları ve sakıncaları mevcuttur.

Gebeler, hamileliğin fizyolojisi icabı daha sık acıkırlar. Çünkü bu dönemde, bebeğe sağlamakla yükümlü oldukları ekstra kaloriyle birlikte günlük kalori alım gereksinimleri artar. Gebelerin 3-4 saatte bir düşmeye eğilimli kan şekerlerini sabit halde tutmak için küçük öğünler alması tavsiye edilir. 2004 yılında Singapur'da yapılan bir çalışmada, oruç tutan gebelerin yarısından fazlası gebelik öncesindeki oruçlara göre çok daha zorlandıklarını, üçte biri ise oruca bağlı yan etkiler yaşadıklarını belirtmişlerdir.



FONKSİYONLARI BOZUYOR!

Bebek için görülen en büyük tehlike, onların ileride nörolojik ve psikolojik gelişimlerini olumsuz yönde etkileyebilecek ketonların oruç sırasında kanda artışıdır. Ketonlar şekerin hücrelerin kullanımı için ortamda olmadığı durumlarda depolanmış yağların yakılması sonucu açığa çıkarlar. Örneğin; uzun süren açlıklarda vücudun şeker deposu çabuk tükenir ve hücrelerin enerji gereksinimi için yağlar yakılır. Bunun sonucunda hem anneye hem de bebeğe zaralı olabilecek ketonlar yağ yakılması sonucu açığa çıkarlar. Kontrol edilemeyen diyabette de aynı durum söz konusudur.

1995 yılında American Journal of Obstetrics and Gynecology dergisinde Rizzo ve arkadaşları tarafından yayınlanan bir çalışmada, kontrol edilemeyen diyabet ve uzun süreli açlık gibi durumlarda kanda oluşan yüksek keton oranlarının ileride bebeklerin beyin ve psikolojik fonksiyonlarında bozukluğa neden olduğu gösterilmiştir.

Gebelerde yüksek keton oranlarına kolaylıkla ulaşılmasının iki nedeni vardır. Öncelikle gebelerdeki açlık süreçleri gebe olmayan kadınlara kıyasla çok daha çabuk bir şekilde hipoglisemiye (kan şekeri düşüşü) yol açmaktadır. Kanda, bu düşüş nedeniyle, hücrelerin enerji olarak kullanımları için şeker kalmayınca da vücut yağlar yakar ve ketonlar bu yakımın yan ürünü olarak yükselir. Gebe olmayanlarda bu keton yükselmesi 24 saat içinde yoğunlaşıken, gebelerde bu süre 16 saat civarındadır.

Yüksek keton oranlarının gebelerde oluşmasına olanak tanıyan ikinci neden ise gebelerde, özellikle ileri haftalarda, insülin direncinin gelişmesidir. Bu direncin çok yüksek olduğu durumlarda gebeliğe ait diyabet gelişir. Bu durumda kanda yeteri kadar şeker vardır, ama bu şekeri hücrelerin kullanımına sokacak olan insülin görevini yapamaz. Şeker kanda yükselir, ama hücreler yakıt olarak şekeri kullanamaz. Hücreler bu nedenle alternatif yakıt olan yağı yakarlar ve bu da açığa yüksek keton oranları çıkarır.


VÜCUT SIVISIZ KALIYOR!
Oruç tutarken bir diğer potansiyel sorun vücudun sıvısız kalmasıdır (dehidrasyon). Gebelerde damarlarda dönen kan ve sıvı miktarı çok artar. Bu kan ve sıvı miktarını koruyabilmek için gebelerin günde en az 3 litre civarında sıvı almaları gerekir. Nisbi sıvısızlık durumlarında, kan basıncı düşer, plasentaya (bebeğin eşi) ve dolayısıyla bebeğe giden kan akımı azalır. Bunun sonucunda bebeğin oksijenlenmesi ideal oranların altına düşebilir. Sıvısızlık ayrıca süt veren kadınların da süt yapımını çok olumsuz yönde etkiler.

Gerçekten de bebeğin beyninin oksijenlenmesinin testi olan ve ultrasonla yaptığımız bir ölçüm olan biyofizik profil skoru, oruç tutan annelerin bebeklerinde tutmayan annelerin bebeklerine oranla daha düşük bulunmuştur. 2003 yılında International Journal of Gynecology and Obstetrics dergisinde yayınlanan bu çalışmaya göre, bebeğin iyi oksijenlenmesinin en iyi ultrasonografik bulgularından biri olan fetal breathing (diyafram hareketi) oruç tutan annelerin bebeklerinde ciddi olarak azalma göstermektedir.

RİSK ALMAYIN!

Özetle, oruç tutmak isteyen hamile kadınların orucu, hamileliğin, hatta emzirme sürecinin sonunda kaza orucu şeklinde tutmaları hem kendileri hem de bebek açısından çok daha olumlu olacaktır. Bütün bu tıbbi gerçeklere rağmen, mutlaka oruç tutacağım diyen anne adayları ise şunu unutmamalıdır: Özellikle 28. haftadan sonraki gebelik haftasındaysalar veya gebelikte diyabet söz konusuysa, oruç tutmaları ciddi riskler içerecektir.


EMZİREN ANNELER VE ORUÇ
Anadolu Sağlık Merkezi Pediatri Bölümü'nden Dr. Ela Tahmaz ise, emziren annenin oruç tutmasıyla ilgili bilgileri anlattı.

Anne sütü konusunda yapılan araştırmalar kısa süreli yemek yememenin sütü azaltmadığını, ancak ciddi sıvı kaybının sütü azaltabileceğini göstermiştir. 2- 5 ay arasında bebeği olup emziren kadınlar arasında yapılan bir çalışma göstermiştir ki, oruç sırasında anne sütünün içeriğinde bir miktar değişim olmaktadır. Alınan enerji miktarı, protein, vitamin A ve C gibi elemanların günlük ihtiyacın altında kaldığı saptanmıştır. Bu da emziren annelerin oruç sırasında süt kalitesinin etkilendiğini göstermektedir.


Oruç tutmanın ve tüm gün su içmemenin 2 önemli riski vardır: Birincisi; anne sıvı kaybına uğrayabilir İkincisi; eğer su kaybı yeterince fazlaysa, süt üretimi azalacaktır. Böyle bir durumda eğer anne çok susadığını hisseder veya halsiz hissederse su içmelidir. Bazı oruç tutan anneler için sıvı kaybı diğerlerine göre daha ciddi bir durum olabilir ve süt miktarının daha sonra tekrar arttırılması zor olabilir.

ILK 6 AYIN ÖNEMİ BÜYÜK!
Bu nedenlerle emziren annelerin, özellikle bebeğin sadece anne sütüyle beslendiği ilk 6 ayda bütün gün su içmemeleri doğru değildir. Oruç tutabilmek için gereğinden önce ek gıdalara ve mamaya başlanması da uygun bir davranış değildir. Ancak, 6 ayın üzerinde veya başka nedenlerle zaten ek gıdalara başlamış bebeklerde oruç sırasında annenin yememe ve içmemesi daha kolay tolere edilebilir. Ancak bu durumda da mutlaka sahura kalkmak ve iftardan sahura kadar geçen süre içinde bol miktarda sıvı almak şarttır. Ayrıca günü dinlenerek geçirmeleri ve kendilerini fazla yormamaları de gereklidir. Bebeğin aynı aralıklarla emmeye devam etmesi ve ek gıdaların da aynı şekilde verilmesi önerilmektedir.

Şunu da unutmamak gerekir ki, şeker metabolizması ile problemi olan anneler, örneğin; diyabet veya kan şeker düşüklüğü ya da diğer sağlık problemi olan annelerin oruç tutması risklidir ve mutlaka doktorlarına danışmaları gerekmektedir.
 
Back