- 8 Eylül 2009
- 4.524
- 4.279
- 248
- Konu Sahibi vanilyalimuffin
-
- #41
Var mısın yola beraber çıkmaya:)Herkesin ilgisi bambaşka bana bu sene o kadar baskı yaptı ki hocalarım hukuk yaz diye
Ama ben de beyaz onluk görünce deliyorum iste
Eşit ağırlikcilarin işi daha kolay aslında ezber ağırlıklı o yüzden tek yapmanız gereken masanın başından kalkmamak
Yanınızda hep not taşımak ve buldugunuz her fırsatta okumak
Bir de bir dersanenin deneme sınavlarına yazılmanizi öneririm yerinizi görmek adına
Dilerim hayal ettikleriniz geleceğiniz olur:)
Verdim de gerisini okumadınız mıee zaten kararını vermıssın
Ev hanimligi kadar zoru yok bu dogru. Ama kendinizi bu kadar strese sokmayin. Kariyer yapamazsam oldum bittim gibi dusuncelere kapilmayin, cunku bunlar sizi engeller, hayati akisina birakin, istediginiz yolda zaten adimlar atmissiniz, ev hanimi olup kocasi oyle olmayan cok mutlu arkadaslarim da oldu, sayilari az olsa da, yani illa boyle olcak soyle olcak diye hesap yapmaya gelmez hayat..
Haha neden olmasın:)Var mısın yola beraber çıkmaya:)
Hanımlar çok uzun olacak. Af buyrun.. İçimi dökeceğim önce.. Sonra da sizden hayallerime giden yolda bana akıl vermenizi isteyeceğim..
---
Hep imrendim çoook iyi yerlere gelen kadınlara. Kadının tek silahı kendine olan güveni, kariyeri çünkü. Ne baba evinden fayda görüyor bazen, ne de eline baktığı kocadan.. Sakın yanlış anlamayın bunu benim ev hanımı olan anneciğim de söyler. Kimsenin eline bakma, kendi cüzdanına güven der. Bunun küslüğü dargınlığı var, aranızda para sorun olmasa da bunlar sorun olur der. Haklı da aslında. Tüm anneler..
Boşanması ya da ne bileyim bir mecliste söz sahibi olması var. Övülen eltiler, üstün tutulup methedilen görümceler var. Ben yaşamadım bunları bekarım. Ama arkadaşlarımdan yaşayan çok oldu.
İnsan illa ki başına gelmesini beklememeli. Yarın öbür gün benim de güveneceğim yer kalmayabilir. Ki şimdi bile babasından para almayı gururuna yediremeyen biriyim. İlerde kime sığınırım? Tüm kadınlar kendi ayakları üzerinde durmalı. Yedisinden yetmişine tüm kadınlar..
Süpürge edilen saçların kıymeti bilinmez oldu. Ev hanımlığı en nankör meslek. Sakın kızmayın hanımlar öpüyorum emektar ellerinizden. Ama tüm büyüklerim bana bunları öğretti. "Kariyer her şeydir ben pişmanım sen olma." "Benim gibi olmak istemiyorsan oku."
Kadın diyorum.. Kadın "bıktım senden ne bitmez isteklerin varmış" diyen kocasına karşı kendi imkanlarıyla konuşmalı. Hep "boşanırsam naparım"lar yüzünden tahammül edilmiyor mu döven kocalara bile. Allah yardımcıları olsun.. Baba evinden sahip çıkan olmayınca kalıveriyor kadıncağızlar ortada.. Bdv de birkaç arkadaşımız var ailem de sahip çıkmıyor diyen.. Allah yardımcıları olsun..
Kariyer kariyer diyorum ya.. Bundan idari kadroları, senelerce okunan okulları anlamayın yalnızca..
Kim milyoner olmak ister yarışmasına katılan bir teyze vardı. Evde turşu yapıp, reçel yapıp satıyormuş. Benim için öss birincilerinden daha alkışlanasıydı. Kendine bir yol çizmiş, ayakları yere sapasağlam basmış.
Ben kariyeriyle anılan biri olmak istedim hep. Hep uğraştım kendimi geliştirmek için. Nerde okuduğumla ilgili vs bilgi vermeyeyim.. Kısaca hayallerimden bahsedip yol çizmeme yardımcı olmanızı rica edeceğim.
Hukukta kariyer yapmak istiyorum. Özellikle Ceza Hukukuna ilgi duyuyorum. Bu konudan ayaküstü bahsettiğimde, hocam muhakkak Almanca bilmem gerektiğini söyledi. Akademisyen olmak istiyorum.
İlk adımı attım. Almanca derslerim başlayacak yakında. İngilizceyi de hatırlamak ve ilerletmek için elimden geleni yapıcam.
Ve bunlardan da önemlisi bu yıl Hukuk Fakültesi için üniversite sınavına yeniden giricem. (Şuan bir ünide okuyorum zaten. Bölüm okul vs sormazsanız sevinirim.. Ama zaten bu alanda çalışmayacağım. Yani kariyer planım için önem arz etmiyor..)
Ne sınavlarıyla ne de akademisyenliğe dair diğer gerekli hususlarla ilgili bilgi sahibiyim.
Ygs-lys için de hala organize edemedim ders programımı. Disiplin sağlayamıyorum.
Başta üni sınavları için motive etmenize, sonra da beni yönlendirmenize çok ihtiyacım var.
Benim derdim iyi bir hayat kurmak; güçlü bir kadın ve işini en iyi şekilde yapan, kariyeriyle anılan biri olmak. Çünkü kariyer en büyük silah. Ben bunun örneğini çok gördüm..
Evet ideallerimi tercih ederim ama parasız da yaşanmıyor. İyileşmek için alınan ilaçtan, ilacı yazacak doktora gidebilmeye kadar her şey para.
İyi bir evim olsun, sevdiklerimi rahat rahat geçindireyim istiyorum. Hukukçu olduğumda zaten sevdiğim ve istediğim işi yapıyor olacağım. Peki aynı zamanda çok iyi paralar da kazanmak için neler yapmalıyım?
Mesela uluslararası hukukun maddi getirisi yüksek diyorlar. Nasıl müvekkil bulacağımı bi an düşündüm, kestiremedim..
Bir de uluslararası ceza hukuku vardı yanılmıyorsam. Bu alanlara da ilgi duyuyorum.
Her dert devasız olacak değil. Benim derdim de büyük adam olmak işte.
Hanımlar yirmi küsür yaşındaki kariyer aşığı birine, bu yolda yardım eder misiniz..
Nelere adapte olmak zorunda kaldım bi bilsen arkadaşım.. Hayat bana çok kez savurdu tekmeyi. Her şartta ayakta kalmaya çalıştım. Şimdi de eğitim hayatımı düzene sokmak istiyorum.bu arada cok da fazla plan yapma ilerisi icin.
planlarin olsun tabi ama her an deyisikliklere hazir ol.
sunu unutma adapte olabilmeyi bilen canli daha uzun yasar.
Yaz özelden:) hedefin şuanki durumun vs:)Haha neden olmasın:)
Canım merhabaHanımlar çok uzun olacak. Af buyrun.. İçimi dökeceğim önce.. Sonra da sizden hayallerime giden yolda bana akıl vermenizi isteyeceğim..
---
Hep imrendim çoook iyi yerlere gelen kadınlara. Kadının tek silahı kendine olan güveni, kariyeri çünkü. Ne baba evinden fayda görüyor bazen, ne de eline baktığı kocadan.. Sakın yanlış anlamayın bunu benim ev hanımı olan anneciğim de söyler. Kimsenin eline bakma, kendi cüzdanına güven der. Bunun küslüğü dargınlığı var, aranızda para sorun olmasa da bunlar sorun olur der. Haklı da aslında. Tüm anneler..
Boşanması ya da ne bileyim bir mecliste söz sahibi olması var. Övülen eltiler, üstün tutulup methedilen görümceler var. Ben yaşamadım bunları bekarım. Ama arkadaşlarımdan yaşayan çok oldu.
İnsan illa ki başına gelmesini beklememeli. Yarın öbür gün benim de güveneceğim yer kalmayabilir. Ki şimdi bile babasından para almayı gururuna yediremeyen biriyim. İlerde kime sığınırım? Tüm kadınlar kendi ayakları üzerinde durmalı. Yedisinden yetmişine tüm kadınlar..
Süpürge edilen saçların kıymeti bilinmez oldu. Ev hanımlığı en nankör meslek. Sakın kızmayın hanımlar öpüyorum emektar ellerinizden. Ama tüm büyüklerim bana bunları öğretti. "Kariyer her şeydir ben pişmanım sen olma." "Benim gibi olmak istemiyorsan oku."
Kadın diyorum.. Kadın "bıktım senden ne bitmez isteklerin varmış" diyen kocasına karşı kendi imkanlarıyla konuşmalı. Hep "boşanırsam naparım"lar yüzünden tahammül edilmiyor mu döven kocalara bile. Allah yardımcıları olsun.. Baba evinden sahip çıkan olmayınca kalıveriyor kadıncağızlar ortada.. Bdv de birkaç arkadaşımız var ailem de sahip çıkmıyor diyen.. Allah yardımcıları olsun..
Kariyer kariyer diyorum ya.. Bundan idari kadroları, senelerce okunan okulları anlamayın yalnızca..
Kim milyoner olmak ister yarışmasına katılan bir teyze vardı. Evde turşu yapıp, reçel yapıp satıyormuş. Benim için öss birincilerinden daha alkışlanasıydı. Kendine bir yol çizmiş, ayakları yere sapasağlam basmış.
Ben kariyeriyle anılan biri olmak istedim hep. Hep uğraştım kendimi geliştirmek için. Nerde okuduğumla ilgili vs bilgi vermeyeyim.. Kısaca hayallerimden bahsedip yol çizmeme yardımcı olmanızı rica edeceğim.
Hukukta kariyer yapmak istiyorum. Özellikle Ceza Hukukuna ilgi duyuyorum. Bu konudan ayaküstü bahsettiğimde, hocam muhakkak Almanca bilmem gerektiğini söyledi. Akademisyen olmak istiyorum.
İlk adımı attım. Almanca derslerim başlayacak yakında. İngilizceyi de hatırlamak ve ilerletmek için elimden geleni yapıcam.
Ve bunlardan da önemlisi bu yıl Hukuk Fakültesi için üniversite sınavına yeniden giricem. (Şuan bir ünide okuyorum zaten. Bölüm okul vs sormazsanız sevinirim.. Ama zaten bu alanda çalışmayacağım. Yani kariyer planım için önem arz etmiyor..)
Ne sınavlarıyla ne de akademisyenliğe dair diğer gerekli hususlarla ilgili bilgi sahibiyim.
Ygs-lys için de hala organize edemedim ders programımı. Disiplin sağlayamıyorum.
Başta üni sınavları için motive etmenize, sonra da beni yönlendirmenize çok ihtiyacım var.
Benim derdim iyi bir hayat kurmak; güçlü bir kadın ve işini en iyi şekilde yapan, kariyeriyle anılan biri olmak. Çünkü kariyer en büyük silah. Ben bunun örneğini çok gördüm..
Evet ideallerimi tercih ederim ama parasız da yaşanmıyor. İyileşmek için alınan ilaçtan, ilacı yazacak doktora gidebilmeye kadar her şey para.
İyi bir evim olsun, sevdiklerimi rahat rahat geçindireyim istiyorum. Hukukçu olduğumda zaten sevdiğim ve istediğim işi yapıyor olacağım. Peki aynı zamanda çok iyi paralar da kazanmak için neler yapmalıyım?
Mesela uluslararası hukukun maddi getirisi yüksek diyorlar. Nasıl müvekkil bulacağımı bi an düşündüm, kestiremedim..
Bir de uluslararası ceza hukuku vardı yanılmıyorsam. Bu alanlara da ilgi duyuyorum.
Her dert devasız olacak değil. Benim derdim de büyük adam olmak işte.
Hanımlar yirmi küsür yaşındaki kariyer aşığı birine, bu yolda yardım eder misiniz..
öncelikle merhaba. 29 yaşında bir avukatım. fakültedeyken bana da ceza hukuku cazip geliyordu ancak avukatlık stajıma başladığımda, hakimlerin, avukatları 5 dakika bile konuşturmadığını görünce ceza hukukundan soğudum, avukatlıktan soğudum aslında çünkü her şeyin kağıt üzerinden yürüdüğü gerçeğiyle acı bir şekilde yüzleşmiştim. öyle dizilerdeki, filmlerdeki gibi uzun uzun konuşamıyorsun duruşmalarda, üzerinde cübbenle saatlerce önünde beklediğin duruşma salonuna girip, "önceki beyanlarımızı tekrar ediyoruz" diyorsun ve çıkıyorsun. türkiyede avukatlık dilekçe yazmaktan ve "önceki beyanlarımızı tekrar ediyoruz" demekten ibaret.
özel bir bankanın avukatlığını yapıyordum, sıkıldım, icra davalarına bakmıyor olmama rağmen sıkıldım. icraya bakmıyor olmama rağmen diyorum çünkü hiçbir avukat icrayı sevmez. maddi durumum iyi olduğu için ani bir kararla istifa ettim. ben istifa ettikten iki-üç hafta sonra da yakın bir arkadaşım işinden kovuldu. ortak bir büro açmaya karar verdik. arkadaşım "hazır çalışmıyorum, birkaç ay tatil yapayım bari, dönüşte başlarız büro bakmaya" dedi. tamam, dedim. ben de biraz kafa dinlemek istiyordum zaten. bir akşam internette dolanırken, hakimlik/savcılık sınavı ilanını gördüm. 2,5 ay kalmıştı sınava. girsem mi acaba dedim içimden. araştırmaya başladım hangi konulardan sorumluyuz falan diye. insanların en az 5-6 ay önceden çalışmaya başladığını ve buna rağmen defalarca elendiklerini okuyunca vazgeçtim. ama yine de o sınav ilanı çıkmadı aklımdan çünkü ceza hukukuna bir zaafım vardı hala. arkadaşımla büro açıp, ağırlıklı olarak ceza davaları alabilirdim ya da sınava girip, sınavı kazanıp savcı olabilirdim. bir yanda saatlerce bilgisayar başında oturup, dilekçe yazan ve "önceki beyanlarımızı tekrar ediyoruz" diyen bir avukat olarak meslek hayatıma devam etmek, diğer yanda da şüphelilerin ifadesini alan, olay yerlerine giden, polise, jandarmaya talimat veren, otopsilere giren, gözaltı kararı veren, iddianame hazırlayan bir savcı olmak... bu ülkede ceza hukukunun tadını tam anlamıyla ancak savcı olarak çıkarabileceğim gerçeği ağır bastı ve sınava 2 ay kala hazırlanmaya karar verdim. yorucu bir süreçti ama sınavı kazandım. şu an mülakatı bekliyorum, kasımda mülakatım var.
eğer sırf ağır ceza davalarına girmenin hayallerini kuruyorsan, avukatlık ruhsatını alıp birkaç davaya girdikten sonra hayallerin yıkılır, bunu bil. sakın yalnızca ceza hukukunu seviyorsun diye hukuk okuma. akademik kariyer istiyorum dersen, o başka ama eğer kendi büromu açıp ceza davaları alıcam dersen, sana maddi anlamda 1 ya da 1 buçuk yıl destek olacak bir ailen yoksa bu meslekte tutunman zor. çünkü her geçen gün yeni bir hukuk fakültesi açılıyor ve ülke binlerce işsiz avukatla dolu.
Valla tebrik ederim sınavı o kadar sürede geçmene. Ama bu mülakat işi malum umarım referans konusunda sıkıntı yaşamazsın. Ben de kamuda teftişteyim o aşamalara yabancı değilim malesef. Rabbim tamamına erdirsin inşallahöncelikle merhaba. 29 yaşında bir avukatım. fakültedeyken bana da ceza hukuku cazip geliyordu ancak avukatlık stajıma başladığımda, hakimlerin, avukatları 5 dakika bile konuşturmadığını görünce ceza hukukundan soğudum, avukatlıktan soğudum aslında çünkü her şeyin kağıt üzerinden yürüdüğü gerçeğiyle acı bir şekilde yüzleşmiştim. öyle dizilerdeki, filmlerdeki gibi uzun uzun konuşamıyorsun duruşmalarda, üzerinde cübbenle saatlerce önünde beklediğin duruşma salonuna girip, "önceki beyanlarımızı tekrar ediyoruz" diyorsun ve çıkıyorsun. türkiyede avukatlık dilekçe yazmaktan ve "önceki beyanlarımızı tekrar ediyoruz" demekten ibaret.
özel bir bankanın avukatlığını yapıyordum, sıkıldım, icra davalarına bakmıyor olmama rağmen sıkıldım. icraya bakmıyor olmama rağmen diyorum çünkü hiçbir avukat icrayı sevmez. maddi durumum iyi olduğu için ani bir kararla istifa ettim. ben istifa ettikten iki-üç hafta sonra da yakın bir arkadaşım işinden kovuldu. ortak bir büro açmaya karar verdik. arkadaşım "hazır çalışmıyorum, birkaç ay tatil yapayım bari, dönüşte başlarız büro bakmaya" dedi. tamam, dedim. ben de biraz kafa dinlemek istiyordum zaten. bir akşam internette dolanırken, hakimlik/savcılık sınavı ilanını gördüm. 2,5 ay kalmıştı sınava. girsem mi acaba dedim içimden. araştırmaya başladım hangi konulardan sorumluyuz falan diye. insanların en az 5-6 ay önceden çalışmaya başladığını ve buna rağmen defalarca elendiklerini okuyunca vazgeçtim. ama yine de o sınav ilanı çıkmadı aklımdan çünkü ceza hukukuna bir zaafım vardı hala. arkadaşımla büro açıp, ağırlıklı olarak ceza davaları alabilirdim ya da sınava girip, sınavı kazanıp savcı olabilirdim. bir yanda saatlerce bilgisayar başında oturup, dilekçe yazan ve "önceki beyanlarımızı tekrar ediyoruz" diyen bir avukat olarak meslek hayatıma devam etmek, diğer yanda da şüphelilerin ifadesini alan, olay yerlerine giden, polise, jandarmaya talimat veren, otopsilere giren, gözaltı kararı veren, iddianame hazırlayan bir savcı olmak... bu ülkede ceza hukukunun tadını tam anlamıyla ancak savcı olarak çıkarabileceğim gerçeği ağır bastı ve sınava 2 ay kala hazırlanmaya karar verdim. yorucu bir süreçti ama sınavı kazandım. şu an mülakatı bekliyorum, kasımda mülakatım var.
eğer sırf ağır ceza davalarına girmenin hayallerini kuruyorsan, avukatlık ruhsatını alıp birkaç davaya girdikten sonra hayallerin yıkılır, bunu bil. sakın yalnızca ceza hukukunu seviyorsun diye hukuk okuma. akademik kariyer istiyorum dersen, o başka ama eğer kendi büromu açıp ceza davaları alıcam dersen, sana maddi anlamda 1 ya da 1 buçuk yıl destek olacak bir ailen yoksa bu meslekte tutunman zor. çünkü her geçen gün yeni bir hukuk fakültesi açılıyor ve ülke binlerce işsiz avukatla dolu.
Oh be. Sonunda.
Niyetim belli bir müddet tecrübe edinip, hakim savcıların tutumlarından feyz alıp savcı olmak. Akademisyenlikle birleşebilen bir iş mi bilmiyorum ama o olay yerine savcı geldiği an olay yerinin hizaya geçmesi yok mu beni bitiriyor.
Otopsi videolarına adli tıbba büyük ilgi duymakla beraber adli tıp da sevdiğim derslerden biri.
Kafam karışık ama avukat kalmak istemiyorum zaten. Kimisi hakimliğin daha karizmatik olduğunu iddia etse de savcının kılıcı daha keskin geliyor gözüme.
Aah ah gece gece daha da deştin yaramı arkadaşım. Umarım mülakatta da başarılı olursun.
Ben tecrübe edinmek istediğim için avukatlıkla başlarım diyordum. Akademisyenliği de topluluk önünde konuşmayı çok sevdiğimden istiyorum.
Ceza hukukuna gelince, burdaki yorumlardan sonra bi durdum düşündüm de, ben duruşmalarına katılmayı da bu kadar ilgi çekici bulmam. Kimi savunurum diye düşündüm de vaka bulamadım savunacak..
Bu arada hukuk derslerinin içeriğine aşinayım:) sırf ceza için okumak istemiyorum yani diğerlerine olan ilgimi de az çok biliyorum..
Son olarak.. Eğer akademisyenlikle savcılık arasında bir seçim yapmam gerekirse hangisini seçerim bilemiyorum ama yüzde seksen savcılığı seçerim imkanım olursa.
Ve eğer mülakatta başarılı olursan beni unutma olur mu.. Tecrübelerinden faydalanmak sende feyzalmak isterim..
Valla tebrik ederim sınavı o kadar sürede geçmene. Ama bu mülakat işi malum umarım referans konusunda sıkıntı yaşamazsın. Ben de kamuda teftişteyim o aşamalara yabancı değilim malesef. Rabbim tamamına erdirsin inşallah
Bikac referans var, mulakata bir ay kala uzerine dusucem bu konunun :) maalesef mulakat %90 referans uzerine kurulu
Tebrik ederim, mulakatta basarılar. İnsaflı ve hak yemeyen bir komisyona dusersin umarım:) gecen sene mulakata giren bir arkadasıma memleketiyle ilgili kulturel ve tarihi sorular sormuslar. Memleketinin ya da yasadıgın yerin boyle bilindik ozellikleri varsa bi gozden gecirmeni tavsiye ederim. Arkadasım su an staj doneminde ve torpili referansı vs de yoktu. İnsallah senin icin de her sey guzel olur
Bu arada yazılı sınava hazırlanırken hangi kaynakları kullandın? Calısma stilin hakkında bilgilendirir misin?
Sevgili agnes,Hanımlar çok uzun olacak. Af buyrun.. İçimi dökeceğim önce.. Sonra da sizden hayallerime giden yolda bana akıl vermenizi isteyeceğim..
---
Hep imrendim çoook iyi yerlere gelen kadınlara. Kadının tek silahı kendine olan güveni, kariyeri çünkü. Ne baba evinden fayda görüyor bazen, ne de eline baktığı kocadan.. Sakın yanlış anlamayın bunu benim ev hanımı olan anneciğim de söyler. Kimsenin eline bakma, kendi cüzdanına güven der. Bunun küslüğü dargınlığı var, aranızda para sorun olmasa da bunlar sorun olur der. Haklı da aslında. Tüm anneler..
Boşanması ya da ne bileyim bir mecliste söz sahibi olması var. Övülen eltiler, üstün tutulup methedilen görümceler var. Ben yaşamadım bunları bekarım. Ama arkadaşlarımdan yaşayan çok oldu.
İnsan illa ki başına gelmesini beklememeli. Yarın öbür gün benim de güveneceğim yer kalmayabilir. Ki şimdi bile babasından para almayı gururuna yediremeyen biriyim. İlerde kime sığınırım? Tüm kadınlar kendi ayakları üzerinde durmalı. Yedisinden yetmişine tüm kadınlar..
Süpürge edilen saçların kıymeti bilinmez oldu. Ev hanımlığı en nankör meslek. Sakın kızmayın hanımlar öpüyorum emektar ellerinizden. Ama tüm büyüklerim bana bunları öğretti. "Kariyer her şeydir ben pişmanım sen olma." "Benim gibi olmak istemiyorsan oku."
Kadın diyorum.. Kadın "bıktım senden ne bitmez isteklerin varmış" diyen kocasına karşı kendi imkanlarıyla konuşmalı. Hep "boşanırsam naparım"lar yüzünden tahammül edilmiyor mu döven kocalara bile. Allah yardımcıları olsun.. Baba evinden sahip çıkan olmayınca kalıveriyor kadıncağızlar ortada.. Bdv de birkaç arkadaşımız var ailem de sahip çıkmıyor diyen.. Allah yardımcıları olsun..
Kariyer kariyer diyorum ya.. Bundan idari kadroları, senelerce okunan okulları anlamayın yalnızca..
Kim milyoner olmak ister yarışmasına katılan bir teyze vardı. Evde turşu yapıp, reçel yapıp satıyormuş. Benim için öss birincilerinden daha alkışlanasıydı. Kendine bir yol çizmiş, ayakları yere sapasağlam basmış.
Ben kariyeriyle anılan biri olmak istedim hep. Hep uğraştım kendimi geliştirmek için. Nerde okuduğumla ilgili vs bilgi vermeyeyim.. Kısaca hayallerimden bahsedip yol çizmeme yardımcı olmanızı rica edeceğim.
Hukukta kariyer yapmak istiyorum. Özellikle Ceza Hukukuna ilgi duyuyorum. Bu konudan ayaküstü bahsettiğimde, hocam muhakkak Almanca bilmem gerektiğini söyledi. Akademisyen olmak istiyorum.
İlk adımı attım. Almanca derslerim başlayacak yakında. İngilizceyi de hatırlamak ve ilerletmek için elimden geleni yapıcam.
Ve bunlardan da önemlisi bu yıl Hukuk Fakültesi için üniversite sınavına yeniden giricem. (Şuan bir ünide okuyorum zaten. Bölüm okul vs sormazsanız sevinirim.. Ama zaten bu alanda çalışmayacağım. Yani kariyer planım için önem arz etmiyor..)
Ne sınavlarıyla ne de akademisyenliğe dair diğer gerekli hususlarla ilgili bilgi sahibiyim.
Ygs-lys için de hala organize edemedim ders programımı. Disiplin sağlayamıyorum.
Başta üni sınavları için motive etmenize, sonra da beni yönlendirmenize çok ihtiyacım var.
Benim derdim iyi bir hayat kurmak; güçlü bir kadın ve işini en iyi şekilde yapan, kariyeriyle anılan biri olmak. Çünkü kariyer en büyük silah. Ben bunun örneğini çok gördüm..
Evet ideallerimi tercih ederim ama parasız da yaşanmıyor. İyileşmek için alınan ilaçtan, ilacı yazacak doktora gidebilmeye kadar her şey para.
İyi bir evim olsun, sevdiklerimi rahat rahat geçindireyim istiyorum. Hukukçu olduğumda zaten sevdiğim ve istediğim işi yapıyor olacağım. Peki aynı zamanda çok iyi paralar da kazanmak için neler yapmalıyım?
Mesela uluslararası hukukun maddi getirisi yüksek diyorlar. Nasıl müvekkil bulacağımı bi an düşündüm, kestiremedim..
Bir de uluslararası ceza hukuku vardı yanılmıyorsam. Bu alanlara da ilgi duyuyorum.
Her dert devasız olacak değil. Benim derdim de büyük adam olmak işte.
Hanımlar yirmi küsür yaşındaki kariyer aşığı birine, bu yolda yardım eder misiniz..
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?