Evet. Sabah uyanır uyanmaz başlıyor. Güne böyle başlayınca, güzel geçmesi mümkün değil ki zaten. İnsanların benden soğumasını artık umursamıyorum. Bana o kadar değer verseler, şu ana kadar benimle çareler ararlardı. Küçükken çocuk şımarıklığı, büyüdüğümde “her şeyin var halen mutsuzsun” yaftası. Herkesin benim bunları bilerek yaptığıma olan inancı sonsuz. İlla ö*lmem gerekiyor herhalde milleti inandırmak için.Aynı durumu yakın geçmişte bende yaşadım beynımdeki ses asla susmuyor sabah uyandıgımda iç sesımde benimle uyanıyodu bunu görev belirlemiş kendine sanki ve tüm günüm sabah gözümü açtığımdan itibaren mafoluyordu aile yaşantımı işimi eşimi herkesi etkiliyor bu durum asla gülemiyorum mutlu olamıyorum sadece artık ınsanlar benden sogumasın diye rol yapıyorum bu durum bazen geliyor bazen geçiyor yanı kesın bş tedavısı varmı bilmiyorum psikiyatriye gittim ilaç falan yazdı ama kullanmıyorum
Evet annem bile diyorkı eşın var paran var durumun yerşnde neden boylesın ama ıste gelde anlat
Bu durum mart ayından beri şiddetini arttırdı. Eskiden yok saymayı başarabiliyordum, ama artık beynim kanmıyor iyiymiş gibi davranmama. Çevremde pozitif insan malesef yok. Öyle ayak üstü muhabbet ettiğim insanlar bile bana sırf kendi dertlerini anlatıyorlar. Ki benim psikolojimin kötü olduğu taranmamış saçımdan, göz altlarımdaki morluktan ve hızla kilo vermemden belli oluyor. Gelen geçen bunu umursamadan bir de çöp kutuymuşum gibi bana dertlerini boşaltmaya çalışıyor. Empati kelimesinden bihaberler. Kendimi zorlamaya çalışıyorum ama inan o kadar zorlanıyorum ki. Pasaklının teki oldum. Küçük hedefler koyduğumda bile başaramıyorum. Bundan da aşırı sıkıldım. Bu arada senin tedavinin başarılı olmasına sevindim. İnşallah hayatında bir daha bu durumla tekrar savaşmak zorunda kalmazsınÇok çok geçmiş olsun. Depresyonu ben de birkaç kez yaşadım ne yazık ki. Çok zor.
Öncelikle gereken serotonin akışını sağlamak için doğru ilacı bulana kadar çabalayın. Çabalayamıyor musunuz, gücünüz yok mu, yanınızda en güvendiğinizle doktor doktor hastane hastane gezin. Sonunda bulacaksınız, doğru doktoru da, ilacı da.
Bu süreç sancılı ve bazen uzun olabiliyor. Ama sonunda mutlaka galip siz oluyorsunuz. İlacı bulduktan sonra geriye biraz çaba, dua ve sabretmek geliyor. Başka bişey yok. Yemeklerinizi ihmal etmeyin. Gün ışığı çok önemli. Biliyorum yataktan bile kalkamayacak haldesiniz belki ama 5 dk bile olsa dışarı çıkın, yürüyün. Hiç olmadı parkta oturun. Dışarı bile çıkamayacak halde misniz? Evde yürüyün. Mutfakta annenize yardım edin. Bir tabak kaldırın masadan.
Ve şunu asla aklınızdan çıkarmayın: bu saydıklarımı yapabilecek güçtesiniz, sadece yapana dek beyniniz ve vücudunuz buna inanmıyor.
Zaman içinde çok daha iyi olacak, bir kaç ay içinde ise tamamen düzeleceksiniz. Eskisinden daha da iyi şekilde.
Pozitif insanlarla, terapistlerle mümkünse iletişimi kesmeyin.
Böyle böyle geç de olsa tam anlamıyla 6 ayda toparladım ben.
Bana her zaman yazabilirsiniz♥
Bir ilacın en erken etki süresi 2 haftadır.
Merhaba , öncelikle geçmiş olsun. Bence herkes hayatında bir defa da olsa “işe yaramazın tekiyim” duygusunu yaşıyor. Buraya kadar normal . Ama siz ve benim gibiler bu duyguların içinde boğuştuğumuz zaman asıl sorun o zaman başlıyor. İnsan çevresinden destek arıyor ama yok. Anlaşılmak isteniyor ama anlaşılmıyor. Var olunduğunun kanıtını istiyor sanki insanlardan. Birinin desteği bile insanı öyle güzel iyileştirebiliyor ki .. aynı şekilde birinin köstekliği de o derece iyileşmenin tamamen önüne geçiyor . Ben sizin gibi çok da normal bir ailede büyümedim . Ama bazen çökkünlük yaşamak için kötü bir aile geçmişine , kötü anılara gerek olmuyor. Tıpkı sizdeki gibi. Belki sizin bile farkında olmadığınız bir durumdur sizi bu kadar içine çeken şey.Merhaba kız kardeşlerim. Bu soruyu yazmak benim için o kadar zor oldu ki… Ama konuşabileceğim kimsem olmadığı için ve tanımadığım insanların bana tarafsız yaklaşabileceğini düşündüğüm için bir cesaret aranıza kayıt oldum. Ben 32 yaşında bir kadınım. Şu an çalışmıyorum. Çalışmamamın sebebi yaşadığım psikolojik buhranlar. Aslına bakarsanız ben küçükken de böyleydim. Ailem bana elinden gelen tüm imkanları sağlamasına rağmen, ki kimi zaman yemeyip yedirmişlerdir haklarını yiyemem; ben hep bu hayatta kendimi yalnız hissettim. Küçükken herkes benim dikkafalı olduğumu düşündüğü için, çoğu şeyi inatla yaptığıma inanıyorlardı. Onlar için klasik çocuk şımarıklığıydı. Psikolojik yardım alma konusunda soru sorma hakkım bile olmadı. Ailem gayet modern olmasına rağmen, ne yazık ki psikoloğa gitmenin delirmeyle bir bağı olduğuna inanır. Velhasıl kelam ben bu yaşa kadar hep rol yaparak geldim. Hep iyiymişim gibi yaptım. Ta ki bu yaşa kadar. Şu an sürekli her şeye ağlayan birine dönüştüm. Konuşacak bir arkadaşım da yok. En son sevgilim de bana hasar verdi. Ona karşı hep iyi biri olmama rağmen, benim iyi bir anne olamayacağımı söyledi ve benden başkasına gitti. Anlayacağınız bir darbe de oradan yedim ve bu hayatta ben hiç bir şey olamadım ve olamayacağım düşüncesi her sabah uyandığımda bana günaydın diyen ilk düşünce. Zaten mesleğimden de memnun değilim. Herkes başka bir üniversite okumak için yaşımın geçtiğini ifade ediyor. Bir yandan akrabaların ne zaman evleneceksin baskısı. Gerçekten yıldım. Bu düşüncelerin toplamıyla banyo yapmaya bile mecalim kalmadı. Saçımı taradıysam benim için büyük gelişme. Bu arada ben tek çocuğum. Ailemi kaybedince bu dünyada yapayalnız kalacağım. Ve her şeye geç kaldım. Hiç bir şeye halim yok. Hobim yok, beni keyiflendiren bir şey yok. İştahım da azaldı. Kafam dağılsın diye dizi ya da film izlemeye çalışırken sıkılıp kapatıyorum. Sanki tek dostum uyku gibi. Bu arada terapiye ve psikiyatriye gittim. Bir fayda göremedim. Doktorun suçu değildi. İyileşmeyi ilaçlardan bekleyemeyiz, bizim de adımlar atmamız gerekli. Ama atamıyorum işte. Depresyon geçiren insanlar varsa aramızda, bana bundan nasıl kurtuldukları hakkında fikir verebilirlerse dua edeceğim. Lütfen bunu okuyan kişiler sadece okuyup geçmeyin. Hayatta hiç bir işe yaramıyorum düşüncesi ve yalnızlıkla her gün mücadele etmekten yoruldum.