Dünyanın acı gerçekleri : Kimse kimseye çok fazla değer vermiyor.
İlişkilerin heyecanı kaçıyor. Anlamı değişiyor. Her gün başka insanlarla karşılaşılıyor. Bu durumda kendini dünyaya kapayan , sevdiğini düşündüğü insandan başkasını düşünmeyen , görmeyen , hayatını , zihnini ona odaklayan hep üzülen taraf oluyor. Kız yada erkek ölesiye bağlanan hep üzülür.
Bu ilişkiyi hayatınızın merkezi yapmayın. İlişkiler değişir yıpranır , yıpratır ... Hele belli yaşlarda insanlar çok fazla haz ve heyecan odaklı davranabilirler. Yeni sevgili , yeni beğeni ,sürekli egoyu şişirme , kendini dev aynasında görme hali. Hele bir de tüm ukalalığa rağmen gitmeyen , sevgisi azalmayan hatta artan bir sevgili varsa ... Niye değişsin ki.
BU SEVGİ SİZİ MUTSUZ EDİYOR. Canınızı acıtıyor. Olması gereken bu mu?
Devlet memuruymuşsunuz.
Bir spor salonuna yazılın. Stres atar daha iyi hissedersiniz.
Polen yiyin zihninizin arı gibi çalıştığını hissedeceksiniz.
Sizin hayattaki amacınız sizi mutsuz eden adamı elden kaçırmamak olmamalı.
Sizi mutlu edecek , huzurlu edecek ortamı hazırlamak olmalı. Yanınızdaki kim olursa olsun kendi iç huzurunuzdan kaynaklanan mutluluğu ve huzuru yaşamalı tatmalısınız. Sürekli korkutan , acaba giderse diye üzen bir sevgili size acıdan başka birşey veremez ki.
Bazı insanlar haz odaklı düşünürler. Dışarda tonla güzel kız vardır. o çiçekten bu çiçeğe konmanın bir zararını görmez. Amacı gezip eylenmektir. Bazı insanlar da ısrarla odaklanır.
Hayatınızın amacını hedeflerini belirleyin. 50 senelik ömrümüz ya var ya yok. Tek bir insanın ağzından çıkan yada çıkmayan sözlere mutluluğunuzu indirgerseniz dibe vurmayı garantilemiş olursunuz.
O kişi sizin hayatınızda bir boşluğu dolduruyor. Değer görme , kıymetli olma, biricik olma , sevilme , güzel olma , anlamlı olma ... Anne yada babayla yeterli sevgi bağınız oluşmadıysa , doyurucu sağlıklı destek veren ( ki bu devirde gerçek dostluklar çok zor) bir arkadaş ortamınız yoksa , yaptığınız iş , kazancınız , yaptığınız bir hobi size üretme tatmini vermiyorsa ve siz tüm mutluluğunuzu sevgilinizin iki güzel sözüne bağladıysanız şu an risk altındasınız.
Emin olun hayatınızın geneline baktığınızda anlayacaksınz ki kaplaması gerekenden çok çok fazla yer kaplamış. Nefes alacağınız , huzur bulacağınız geniş alanlar bırakmazsanız her gelen sizi üzer. İnsanlar fanidirler. Sonsuz bir sevgi ,huzur , mutluluk vermeleri mümkün değildir. Değişirler, şımarırlar, kullanırlar... İşlerine geliyorsa kendilerini kullandırırlar.
Sadece ülkelerin politikalarına bakarak anlarsınız bu durumu. İki ülke arasında ekonomik fayda imkanı varsa o iki ülke birbirine yaklaşır. Bir 50 yıl önce birbirlerini boğazlamış olmalarının hiçbir önemi yoktur. Her ülke kendi fayda zarar dengesine göre yaklaşır uzaklaşır. İnsanlar için de durum böyle. Çok severken bunları göremeyen taraf çok üzülür.
Kendinizin kıymetini anlayın. Bu kıymeti anlamazsanız sizdeki kıymetten yaralanmak için birileri mutlaka kanatlarınızı kırar. Sizden alabilecekleri bittikten sonra da kaybettiğiniz kanatlara değecek hiç bir şey elde etmemiş olursunuz.
ne kadar güzel şeyler yazmışsınız o kadar doğru ki hepsi..
nasıl desem nasıl tabir etsem benim merkez odağım olmuş sanırım sağımda o solumda o kendime ait hiçbişeyim kalmamış içtiğim su bile o olmuş. onsuz bi mutluluk düşünmemişim olmaz gibi gelmiş hep. ama bunu ben yaptım benim bu ilgili hallerim ilişkimizin tadını kaçırdı oysa eskiden nasıl emindim kendimden kendime olan güvenim o kadar sağlamdı ki.. o kadar güzel anlatmışsınız ki.. dediklerinizi uygulamaya çalışacağım çok teşekkür ediyorum.