- 7 Aralık 2018
- 6.974
- 17.991
- 248
- 28
- Konu Sahibi Cileklivanilinn
- #1
Günaydın.
Konu biraz uzun olabilir çünkü kafamdakileri pek toparlayamıyorum. Uzun süredir İstanbul’da yaşıyorum. Burada olmayı da seviyorum aslında. Hayatın hızlı akması, imkanların bolluğu, sosyal aktiviteler hatta sokaklarında boş boş gezmek bile güzel. Ama hayat pahalılığı ve İstanbul’un daha da pahalı olması sebebiyle ne uzayabilir ne de kısalabilirim gibi geliyor. İş kurmayı düşünüyorum ama burada kiralar malum. Merkezi bir yerde 40 metrekare yerler bile ateş pahası. Kazanç olduğu gibi kiraya gider zaten buna gücüm de yok. Şu an çalıştığım işten de memnun değilim. Mesai saatleri çok uzun ve iş tanımları birbirine geçmiş durumda. Tek kişiden bir sürü iş bekleniyor ve kendime ayıracak en ufak vaktim bile kalmadı. Kısacası memlektim Aydın’a geri dönmeyi düşünüyorum. Fakat orada iş imkanları burayla kıyaslanamaz bile. Zaten geri dönersem de kendi işimi kurmak için dönerim. Ama çok çok kararsızım ve pişman olmaktan korkuyorum. Şu an annem Aydın’da yani onun yanına döneceğim. Uzun süredir kendi evimdeyken bir anda anne evine dönmek nasıl etki eder hiç bilmiyorum. Konforlu olacağı kesin ama malum anne evinde anne kuralları geçer. Bu saatten sonra uyum sağlayabilir miyim emin olamıyorum.
Tüm bunların yanı sıra İstanbul’da olduğum süreçte kardeşim dediğim insanlardan hiçbir yardım görmedim. Çok uzun yıllardır arkadaştık fakat manevi olarak en ufak yardımları olmadı. Sorsalar aramızdan su sızmaz. Ben sitem ettim ama bu durum değişmedi. Yani bu desteksizlik de çok yoruyor beni. O da yetmezmiş gibi Aydın’dan arkadaşım gelecekti. Ama söylediği tarihten daha önce gelmeye karar vermiş. Ev düzenim zaten tam oturmuş değil bunu ona da söyledim ama benim için önemli değil dedi. Zaten işten geç çıkıyorum yatılı misafir ağırlamak benim için ölüm gibi bir şey. Yani ev anca ev arkadaşım ve bana kadar yeterli. Çünkü tüm düzeni tek başıma desteksiz kurdum, en ufak aile ya da çevre desteği olmadı. Dolayısıyla eşyalar da bize yetecek kadar.
Bunu da şu sebeple anlattım; artık en ufak tahammülüm kalmadı. Üstüme yük değil destek arıyorum. Ama insanlar anlamıyor bunu ya da işlerine gelmiyor bilemiyorum. Sabah işe gideceğim akşam eve geleceğim saat olmuş bilmemkaç ve aynı odada falan yatacağız. Gelme sebebi tamamen keyfi. Gerçekten tahammülüm kalmadı.
Aydın’a dönüp sıkıcı ama kendi işimi kurduğum ve konforu olan bir hayat sürmek mi burada kalıp biraz daha çabalamak mı? Siz olsanız hangisini seçerdiniz?
Konu biraz uzun olabilir çünkü kafamdakileri pek toparlayamıyorum. Uzun süredir İstanbul’da yaşıyorum. Burada olmayı da seviyorum aslında. Hayatın hızlı akması, imkanların bolluğu, sosyal aktiviteler hatta sokaklarında boş boş gezmek bile güzel. Ama hayat pahalılığı ve İstanbul’un daha da pahalı olması sebebiyle ne uzayabilir ne de kısalabilirim gibi geliyor. İş kurmayı düşünüyorum ama burada kiralar malum. Merkezi bir yerde 40 metrekare yerler bile ateş pahası. Kazanç olduğu gibi kiraya gider zaten buna gücüm de yok. Şu an çalıştığım işten de memnun değilim. Mesai saatleri çok uzun ve iş tanımları birbirine geçmiş durumda. Tek kişiden bir sürü iş bekleniyor ve kendime ayıracak en ufak vaktim bile kalmadı. Kısacası memlektim Aydın’a geri dönmeyi düşünüyorum. Fakat orada iş imkanları burayla kıyaslanamaz bile. Zaten geri dönersem de kendi işimi kurmak için dönerim. Ama çok çok kararsızım ve pişman olmaktan korkuyorum. Şu an annem Aydın’da yani onun yanına döneceğim. Uzun süredir kendi evimdeyken bir anda anne evine dönmek nasıl etki eder hiç bilmiyorum. Konforlu olacağı kesin ama malum anne evinde anne kuralları geçer. Bu saatten sonra uyum sağlayabilir miyim emin olamıyorum.
Tüm bunların yanı sıra İstanbul’da olduğum süreçte kardeşim dediğim insanlardan hiçbir yardım görmedim. Çok uzun yıllardır arkadaştık fakat manevi olarak en ufak yardımları olmadı. Sorsalar aramızdan su sızmaz. Ben sitem ettim ama bu durum değişmedi. Yani bu desteksizlik de çok yoruyor beni. O da yetmezmiş gibi Aydın’dan arkadaşım gelecekti. Ama söylediği tarihten daha önce gelmeye karar vermiş. Ev düzenim zaten tam oturmuş değil bunu ona da söyledim ama benim için önemli değil dedi. Zaten işten geç çıkıyorum yatılı misafir ağırlamak benim için ölüm gibi bir şey. Yani ev anca ev arkadaşım ve bana kadar yeterli. Çünkü tüm düzeni tek başıma desteksiz kurdum, en ufak aile ya da çevre desteği olmadı. Dolayısıyla eşyalar da bize yetecek kadar.
Bunu da şu sebeple anlattım; artık en ufak tahammülüm kalmadı. Üstüme yük değil destek arıyorum. Ama insanlar anlamıyor bunu ya da işlerine gelmiyor bilemiyorum. Sabah işe gideceğim akşam eve geleceğim saat olmuş bilmemkaç ve aynı odada falan yatacağız. Gelme sebebi tamamen keyfi. Gerçekten tahammülüm kalmadı.
Aydın’a dönüp sıkıcı ama kendi işimi kurduğum ve konforu olan bir hayat sürmek mi burada kalıp biraz daha çabalamak mı? Siz olsanız hangisini seçerdiniz?