- Konu Sahibi civilenginar
-
- #41
merhabalar,
benim ciddiye giden bir ilişkim var. artık evliliğin gündeme geldiği, sevgililikten nişanlılık aşamasına geçmeyi düşündüğümüz. ilişkimle ilgili pek sıkıntım yok, mutluyum. benim derdim kendimle.
ben kendimi bildim bileli çocuk sevmiyorum. yani ağlayan çocuklara yapacak bir şey olmadığını biliyorum ama ben çocuk ağlaması sevmiyorum. hiçbir anne babaya bunu hissettirmem ancak yok yani. onu güzel ahlaklı bir insan olarak yetiştirme sorumluluğu, çevrenin yaşadığımız dönemin yeterince zor olması, ekonomi, işsizlik, bir daha eski hayatımın olmayacağı düşüncesi.. çocuklarla oynamayı da beceremem, mesleğim insanlarla çok muhatap olmadığım bir meslek bu yüzden kendi hayatımda bunu aşabileceğim bir ortam da çok fazla olmadı. muhteşem ebeveylerim de yoktu açıkçası. hep onları memnun etmeyle geçen yıllarım oldu. onlar gibi ebeveyn olmaktan da korkuyorum.
dün akşam abim ve eşinin bir çocuk sahibi olacaklarını öğrendik :) onlar adına çok sevindim tabii ki. bir yeğenim vardı, onunla da oynarken çok zevk almıyordum. belki onla severim diye düşünmüştüm. ben kendi kendime zaman geçirebilen, dışarıda tek başıma olmaktan sıkılmayan bir insanım. sevgilimle de ortak bir yol arkadaşlığı ve aşık olduğum için birlikteyim.
velhasıl kelam dün bu haberi erkek arkadaşıma da söyledim sonra çocuk konusunda ona sordum; sen de çocuk ister misin? hemen mi istersin vs diye.. işin açığı bana kalsa ben çocuk yapmam. bu gibi konuları da evlilik öncesi konuşulması ve beklentiler uymuyorsa yolların ayrılması gerektiğine inanıyorum. erkek arkadaşım da hemen olmasa da herhangi bir sağlık sorunu yoksa evlendikten 2-3 sene sonrası için 2 tane çocuk isteği olduğundan bahsetti. kendi korkularımı söylediğimdeyse olsun annelik içgüdüsü yüklenince seversin dedi.
benim sorum annelik isteği belli bir yaştan sonra mı yükleniyor? doğunca mı yükleniyor? insanlar bir çocuğu tüm hayatları boyunca koruyup kollama sorumluluğunu nasıl alıyor? amacım kimsenin hayat tercihlerini yargılamak değil aksine ben de senin gibiydim ama çocuğum olsun istedim çok mutluyum, zor olsa da yine de doğururdum gibi hikayeler dinlemek. değerli vaktinizi ayırdığınız için teşekkür ediyorum.
Ayy doğdu mu minik serçeBen kesinlikle bu hiç çocuk sevmem , tahammül etmem , sıkılırımkendi bebeğim oldu diğer çocuklarla kıyas bile yapılamazmış hala çocuk sevmiyorum sadece kendi bebeğimi seviyorum ağlaması bile batmıyor kendi kolum bacağım bir uzvummuş gibi geliyor mesela o bana.. o yüzden çocuk sevmiyorum çocuk yapmayayım kıstası bana doğru gelmiyor. El çocuğuyla bir olmuyor çünkü
Yaaa evet 21 günlük oldu bileAyy doğdu mu minik serçeçok sevindim bende bir arkadaşımın kendi çocuğunun doğumundan sonra “e hani çocuk sevmiyodun sen neden yaptın?” Soruma, “hala sevmiyorum, sadece kendi çocuğumu seviyorum “ cevabını almıştım ve çok mantıklı gelmişti hepimiz öyle olacağız bence çünkü nesil olarak annelerimiz gibi değiliz. Daha özgür büyüdük daha bireyseliz ve ancak kendi çocuğumuza kadar yerimiz var ben zaten 1’den fazla yapamam yapana da asla mani olmam
Çok tebrik ediyorum seni tekrar Kristiallagüle güle büyüt miniği. Çok güzel hislerde olmana da aşırı sevindim, enerjini hep koru öpüyorum
Yoksa sen ben misin KristiallaYaaa evet 21 günlük oldu bileevet zor ama çok güzel bir duygu bu iyi ki oldu iyi ki yaptım oh diyorum suratına bakıp bakıp ponçiğin senin de az kaldı sanırım doğuma , hiçbir çocukla bir olmayacak kolun bacağın gibi olacak resmen sen olacak o kimsenin sevgisiyle kıyaslanmayacak evet hala çocuk sevmiyorum hahah hiçte diğer çocuklara bakıp analık gelmedi içime valla
+1Ben de çocuğum yokken başkasının çocuğunu öyle mıç mıç sevemezdim eşim aa bak çok tatlı derdi ben kendi çocuğumu sevmek istiyorum derdim Allah da verdi şükürler olsun evlat duygusu tatmadan anlaşılmayacak bir duygu bence dünyanın en güzel duygusudur.
yaaAnne olmaktan ,ömür boyu sorumluluk almaktan, aşırı kaçınan evliliğinin 8.senesinde hamile kalan, ilk öğrendiğinde de depresyona giren biri olarak yazmak istedim.
Şu an 38.haftadayım ve önce hamile kalmama, sonra bebeğin erkek olmasına alışmaya çalışmakla heralde bi ilk trimesterı geçirdim. Kürtajın yasal süresi olan ilk 10 hafta boyunca 3 kere dr randevusu aldım hatta birinde muhakkak aldırıyorum dedim, ancak eşim hiç gönüllü değildi. İlk öğrendiğinde o kdr sevindi ki onun sevincini o gün bozamadım. Ama gece de uyuyamadım. Bunca sene kaçmıştım ve şimdi gerçek olduğunu görünce korkudan kalbim yerinden çıkacak gibi oluyordu. Sonraki günler artık saklayamadım ve hüngür hüngür ağladım eşimin gözlerine baka baka. Yalvardım. Ne olur dedim ben anne olamam, ben o sorumluluğu alamam. Bir damla gözyaşıma dayanamayan adamı ilk kez bu kadar net bu kadar duvar olarak gördüm. Üzülüyordu beni öyle görünce ama kendisi bunu istediği ve o sorumluluğa hazır olduğundan drama yarattığımı düşünüyordu sanırım ve dedi ki tamam, aldıralım. Ama bir daha bu konu aramızda asla açılmayacak. Bana sakın ben anne olmak istiyorum diye gelme dedi. Onun istediği de masumdu “ben artık ikimizin bir çocuğu olsun istiyorum”
Bense kendi yeğenini çok da sevse bir süre sonra enerjisi tükenen, çocuktansa enerjisini iş kariyer konularına odaklamak isteyen, çocuksuz bir hayatı bir kayıp olarak görmeyen, aksine çocuğu engel olarak gören biriydim. Eşim dışında kimle konuştuysam kimse bana sözleşmiş gibi tam anlamıyla destek olmuyordu.
Hatta bende bi problem var heralde diye düşünüp, durdum. Çünkü konuştuğum herkes anne baba olmuştu ve sanırım herkes kendi çocuğunu çok sevdiğinden benim geçtiğim sayfayı çoktan kapatmıştı.
Bekar bir anne olan psikolog dostumun söylediklerini hiç unutmuyorum. “Hayatında başka bir sayfa açılacak. Ben 11’e kadar uyurdum, kızım sayesinde güne erken başlamayı, zamanı organize etmeyi, büyümeyi, sorumluluk ile olgunlaşmayı öğrendim.” Evet biraz büyümeye, annelik ile yüklenen süper güçlere, olgunlaşıp, kendine güvenmeye ihtiyacım vardı.. Kendimi ikna etmemde çocuktan önce kendimi büyütme fikri ağır bastı. 10 haftalık yasal süre bitince de bir rahatlama geldi. Gittiğim doktorlardan biri de dedi ki “hiç bir zaman hazır hissetmeyeceksiniz merak etmeyin. Tatmadığınız bir tecrübeye ve duyguya hazır hissedemezsiniz. Hatta birazdan kalp atışı duyacaksınız, hiçbirşey hissetmeyebilirsiniz sakın suçlu hissetmeyin, kucağınıza aldığınızda bile bişey olmayabilir. Bu hal bir alışma sürecidir. Emek verdikçe duygusu gelir. Size bunu söylüyorum çünkü benimde yolumda böyleydi. Eşim istediği için daha erteleyemedim, ama şimdi 2 çocuğum var. İkisini de çok seviyorum”
Tamam dedim, bu bebeğin dünyaya gelmesi gerekiyor. Bu bir seçim değil sadece bu aynı zamanda kadersel bir hal. Akışa bıraktım ve güzel bir hamilelik geçirdim ve sona geldim. Bundan sonraki süreçte ailemden eşimden çok destek beklediğimi belirttim. Ne kadar çok destek o kadar az depresyon diye düşünüyorum. Şimdi 2 kişilik hayatın 3’e evrilmesini izleyeceğim. Sadece demek istiyorum ki bu duygular aslında o kadar normal ki. Çocuğunuz olması şart değil, mutlak değil, keza olmaması da öyle. Yıllarca istemezsiniz ama birgün kendinizi içinde bulursunuz. Eşinizi çok seversiniz, o sizi serbest bıraksa bile onun için anne olursunuz. Veya birgün eşiniz “evet ya bende geçtim artık biz böyle iyiyiz” der, sizde bir kıpırdanma olur ve bu kez siz istersiniz. Herkes kendine özel bir tecrübe yaşıyor. Kendinizi zorlamayın, çok da kafa yormayın, daha evlenmemişsiniz zaten. Hayat zaten olması gerektiği gibi akıyor.
doğuma 5 hafta kaldı bende ara sıra hala böyle düşünüyorum. Bence bu çocuk konusunda annelere çok fazla yükleniliyor, birden o sevgi yüklenmiyor yani. Tamam doğduğu zaman dünyadaki en sevdiğim şey o olacak adım gibi eminim. Ama yok yani eskisi gibi olmayacak hayatVallahi hamileyim suan bes haftalik istenilende bir gebelik ti ama hamile kaldiktan sonra istediğim seyleri yapamam cocuktan sonra herseyde onu dusunucez kendimizden önce dusunmemiz gereken biri var diye cok fazla stres yapiyorum ama umarim dogduktan sonra bu dusunceler geçer çünkü kendimi kötü anneyim diye suçluyorum bazende aksama kadar bebegimle konuşup onu seviyorum karnimi okşuyorum benimde kafa karışık ama yapamayacağınizi düşünüyorsanız doğurmayın
Ben kesinlikle bu hiç çocuk sevmem , tahammül etmem , sıkılırımkendi bebeğim oldu diğer çocuklarla kıyas bile yapılamazmış hala çocuk sevmiyorum sadece kendi bebeğimi seviyorum ağlaması bile batmıyor kendi kolum bacağım bir uzvummuş gibi geliyor mesela o bana.. o yüzden çocuk sevmiyorum çocuk yapmayayım kıstası bana doğru gelmiyor. El çocuğuyla bir olmuyor çünkü
KatılıyorumBen kesinlikle bu hiç çocuk sevmem , tahammül etmem , sıkılırımkendi bebeğim oldu diğer çocuklarla kıyas bile yapılamazmış hala çocuk sevmiyorum sadece kendi bebeğimi seviyorum ağlaması bile batmıyor kendi kolum bacağım bir uzvummuş gibi geliyor mesela o bana.. o yüzden çocuk sevmiyorum çocuk yapmayayım kıstası bana doğru gelmiyor. El çocuğuyla bir olmuyor çünkü
Şu çok doğru. Koyuyor da insana. Ama zor da olsa, daha da zor olacaksa bile yine de oğlumu isterdim.bir daha eski hayatımın olmayacağı düşüncesi..
Biraz içini ferahlattıysam ne mutlu bana. Gebeliğin ilk günlerinde o korkularla bunun gibi hikayeler, yaşanmışlıklar bulmak için bu siteyi her gece talan ettim ben, seni en iyi anlayanlardan biriyim. Öyle çok hikaye okudum, dinledim ve şahit oldum ki, artık başıma gelecek herşeye hazır gibiyim. Ağlasam da ben bunun böyle olacağını biliyordum diyeceğim. Burası inan bana “yoksa ben çocuğumu sevmiyor muyum? O kadar isteyerek yaptım şimdi bu çocuğa alışamıyorum?” hikyeleri ile dolu. Yani çok istesen de nasıl bir sonuç çıkar belli değil. Hormon gibi faktörler de var. Lohusa depresyonu 3 sene süren var. Allah korusun ben en uç noktalardan bahsettim sana ama demem o ki hepsi var, hepsi hayata dair ve hepsi geçiyor. Ki anladığım sen sağlıklı, farkındalıklı bir bireysin. Neye karar verirsen ver bu sende psikolojik bir süreç yaratsa bile terapi gibi süreçlerle konuyu halledersin. Şöyle diyim kendi doktorum mükemmel bir prof ve erkek. Kendisinin 3 yaşında bir kızı var. Ve son kontrollerden birinde bizle konuştu ve dedi ki “bakın ilk ay zor geçecek. Hatta neden yaptık biz bunu ne gerek vardı diyeceksiniz. İnsanlar sütünüze sizden daha çok odaklanacak ve bir çok insan size batacak. Uyumak isteyeceksiniz. Şunu unutmayın sizden önemlisi yok. Yardım alın ve 3 - 4 saat uyuyun. Sütünüz yoksa bebeğniz mama yesin merak etmeyin siz mutsuz huysuz olursanız bu bebeğe daha çok zarar verir. İlk aydan sonra birde bebekten bakışlar, gülücükler almaya başlayınca yavaş yavaş konu güzelleşmeye başlayacak. Yalnız değilsiniz hepimiz yaşadık, herkes yaşıyor bu süreci” öyle iyi geldi ki bu konuşma. Bir erkeğin üstelik bunu anlatması..Yani demem o ki bu işte yıpranma, yorulma var mı var. Önce bunu kabul edersek biraz daha kolay gibi anlamak. Tekrar söylüyorum; yapılması şart değil, zorunda değil, yapılırsa sağlıklı bireylerin çocuklarını seveceğine eminim. Başka bir arkadaşım da “oğlum beni ipten aldı biliyor musun, ben anne olacak bir kadın değildim ama o bana melek olarak geldi.” Diye anlatmıştı. Yani hikaye çok. Bu yolda eminim seninde bir hikayen olacak. Neyi seçersen seç, sadece için rahat olsun. Hepsi hayata dair ve yalnız değilsin. Herkes aynı yollardan geçiyor. Sen bu anın, bu yaşının tadını çıkarmaya bak. An dediğin bir daha geri gelmiyoryaaçok teşekkür ederim o değerli zamanınızdan ayırıp bu satırları yazdığınız için. tam olarak böyle bir yaşanmışlık örneği alabilir miyim diye açmıştım konuyu, kafam daha da berraklaşmış oldu. :) bebeğinizi sağlıkla kucağınıza almanızı ve sağlıklı bir süreç geçirmenizi diliyorum.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?