Çocugum için önerilerinizi bekliyorum..

Benim annemin bir tık sakin versiyonusunuz veya o şekilde anlatıyorsunuz kendinizi diyeyim. Ben de o yaşlardayken müzik, sanat, kitap, el işi gibi bir çok farklı hobiye aşırı ilgi duyuyordum. Okumayı öğrendiğimden beri çok sevdim. Genel olarak hayatımda bir bilgi açlığı var gibi geliyor bana. Kuru bilgi sevmesem de bir insan tecrübeleriyle beraber bu bilgiyi anlatınca bayılıyorum. Forumları okumayı da bundan dolayı çok seviyorum. Okumayı öğrenince küçük şehirdeki hayatım ve ufkum müthiş bir şekilde genişledi. Sürekli para biriktirip kitap alıp kitap okumaya çalışmakla geçti zamanım. Bilgisayar oyunlarına, müzik dinlemeye ve müzik aletlerine, resim yapmaya, el işlerine de çok ilgiliydim. Annem küçükken örgü örerdi öğrenmeyi çok istedim ama izin vermezdi ders çalış derdi. Yapmak istediğim diğer şeyleri hep küçük gördü, kötüledi, yasakladı.

Sabahtan akşama kadar 500 kere ders çalış emrini farklı şekillerde duyardım. 5. sınıftan itibaren, üniversite sınavına kadar dershaneye gittim. Yaz tatili dışında tatilim olmadı. Okulda İngilizce derslerimiz başladığında ben de interneti keşfetmeye başlıyordum. Türkçe internet ve İngilizce internetin büyüklük farklarını görünce İngilizce öğrenmeye de okumayı öğrenmek gibi bakmaya başladım, hep onu diğer derslerimden ayrı bir yere koydum. İngilizce ve geometri en sevdiğim derslerdendi.

Her zaman okul hayatımda başarılı oldum. Annem kitap okumamı asla istemezdi. Odaya kontrole geldiğinde kitabı kapatıp ders kitabını açacak reflekslerimi geliştirdim bunun sayesinde. Liseye giriş sınavı ve üniversite sınavı haricinde hiç bir sınava 1 günden fazla çalıştığımı hatırlamıyorum. Hocayı seviyorsam derste dinlemeyi severdim. İnternetten "hap bilgi" alarak araştırma yapmaya, Vikipedide saatler geçirmeye bayılırdım. Testlerde ve sınavlarda başarılı olmamı mantık duygumun gelişmiş olmasını ve anneme rağmen okuduğum belki yüzlerce çoğunluğu fantastik, bilim-kurgu, "çöp" olan kitaplara borçlu olduğumu düşünüyorum. Annemle ilgili hatırladığım en mutlu anılarımdan biri okuduğum Harry Potter kitabını yürüyüş yaparken anlatmam ve onun da ilgi gösterip gerçekten dinlemesi veya dinliyormuş gibi yapmasıydı.

Müzik aleti çalmayı çok istedim, uzun yalvarmalarım sonucunda aldılar da. 6 ay müzik kursuna gittikten sonra lise sınavına hazırlanmam gerektiği için tekrar göndermediler. Pratik yaparken bile annem sevdiği şarkıları çalmamı istiyordu sadece, zorlandığım çalmam gereken ödev parçalarını çalışmama bile laf ediyordu.

Sonuca gelecek olursak, lisede meslek liselerine gitmeyi istedim, izin çıkmadığı için gidemedim. Üniversitede yüksek puan aldığım için güzel sanatlar sınavlarına girmeme bile izin vermediler. İyi bir puanla, iyi bir üniversitede mühendislik okudum ve bitirdim. Şimdi de fix modern kölelik hayatını yaşıyorum. İşten zaman buldukça nasıl yapsam da sanatımı geliştirsem bunun üstüne bu yaştan sonra bir hayat kurabilsem diye kara kara düşünüyorum.

Bu arada aklımdan 4 işlem yapamam çok basit olmadıkça ve ilkokulda zorladıkları çarpım tablosu ezberleme işini asla yapamadım. Dört işlem yaparken parmak hesabı değil de kağıda yazıyorum alt alta, ilkokul tarzında o şekilde yapabiliyorum. Geometri soruları çözmeyi çok severdim. Asıl zor kısmını çözdükten sonra dört işlem yapıp sonuca ulaşmakta hesap makinesi kullanıyordum, sınavlarda sadece yazarak çözüyordum. Üniversitede hesap makinem hep yanımdaydı. Bundan sonra da elektroniksiz ıssız bir adaya düşsem ve acil bir şekilde adanın alanını hesaplamam gerekse belki ben kuma çubukla yazmaya çalışırken kafasından yapabilen kişi kurtarılır ben kalırım. Bu durumun dışında nasıl gerekli olacak hayal edemiyorum.
Kitap konusunda da şu sıralar en çok okuduğum ve zevk aldığım kitaplar Fizik, kodlama, AI, antropoloji ile ilgili bilgi kitapları. Bazı dönemlerde kurgu okumayı daha çok seviyorum bazen de pek açmıyor.

Size tavsiye olarak da çocuğunuzun yaptığı şeylere ilgi duymaya çalışın, olmuyorsa en azından küçümsemeyin. Ergenlik yaptığı ve sahip olduğu şeyler üzerinden benlik yaratma aşamasıdır bir nevi. Yaptığı, ilgi duyduğu şeyleri küçümsemek çocuğunuzu küçümsemek oluyor onun gözünde. İlgi alanlarına yönelmesine teşvik edin, kısıtlamayın. Benim ailemin yaptığı gibi yalnızca istediğiniz yönde gitmesi için her imkanı sağlayıp diğer yolları kısıtlayıp her istediğini yaptık mutlu edemedik diye başının etini yemeyin. Global pandemi sürecindeyiz, herkes varolmaya yaşamaya mutlu olmaya çalışıyor ve hayattaki asıl önemli şeyleri de görüş açımızdan çıkarmamamız gerekiyor.
Bir kız kardeşim olsa ancak yazardı bunu. Neyi hatırlattın bana; Anadolu lisesi hazırlık sınıfında 1 yıl keman kursuna gittim kavga dövüş. Annem sürekli gıygıy ne zaman çalacaksın, boşa para falan diyor. Sanıyor ki bir ayda senfoni çalınıyor da ben beceremiyorum. Neyse. Lise son sınıfta bir gün çok bunalmışım odamda keman çalıyorum. Metallica'nın coverını. Bam diye girdi içeri kemanı elimden alıp yatağa fırlattı. Başım ağrıyor sen saçma sapan şeyler çalıyorsun diye bağırdı. İnsan olsan bir klasik çalardın senden bir b.k olmaz dedi gitti. Şimdi düşünüyorum, ne gerek vardı buna? Ne gerek vardı bu kadar sıkıntıya. Ben de anneyim, kızım şu an yanımda uyuyor. Akli dengemde problem olmadıkça kızıma kesinlikle bunu yapmam. Ben üniversitedeyken abim vefat etti. Çok zor yıllar geçirdim. Sürekli ilaç ve terapi aldım. O zaman bile deştikçe çıkmıştı bunlar. Psikoloğum yaşlı bir bayandı , kendi çocukları vardı. Bana demişti ki annelerimizi değiştiremeyiz ama onlardan uzaklaşabiliriz. Kısacık ömrümüzde evlattan daha değerli şey yokken bunları yaşatmanın ne anlamı var ben hiç anlamadım.
 
Günümüzde çocuklar ellerinde saatlerce telefon ve tablet bulunduruyorlar. Özellikle büyük şehirlerde çocuklar dışarıda arkadaşlarıyla zaman geçiremiyor. Sosyal ilişkilerini sanal olarak devam ettiriyorlar. Pandemiden önce de bu şekildeydi. Bu kadar olumsuzluğun içinde ailelerin çocuklarının nitelikli bir okul kazanarak, geleceği için önemli adımlar atmasını desteklemek amacıyla dönemsel olarak çalışma baskısını artırması yargılanmamalı. Eğitim sistemi zorlaştı. İşsizlik günden güne artıyor. İnsanlar geleceğe kaygıyla bakıyor. Teknoloji ilerliyor ve pek çok meslek kolu önemini yitirecek. Yıllar önce bu konuyu okumuş olsaydım bırakın çocuğunuz nasıl mutlu oluyorsa öyle davranın derdim. Şu anda üzgünüm ama lgs ye hazırlanan bir çocuk için günde 50 soru az diyebilirim. Kitap okuma konusuna gelince bence kızınız istediği kitapları okumalı. Okuma iştahi artacaktır. Bahsettiğiniz canavarlı kitaplar da farklı dünyalara yolculuk yapmasını sağlayarak hayal gücünü geliştirecektir. Yaratıcılık çok önemli. Hayali olmayan çocuklar ileride sadece taklit ederler.
 
Kızınızın mutluluğu ve çoxukluğunu yaşaması için de bu gayreti gösteriyor musunuz merak ettim. Mesela günde 1 saat sokakta oynuyor mu veya parka götürüp bsiklet sürdürüyor musunuz?
Elbette daha fazlasını da yapıyoruz.
Pandemi sürecinden önce sinemaya gidiyorduk, hafta sonları bisikletini alıp Maltepe Sahilinde sürüyorduk. Sokağa tek başına çıkmasına izin vermiyorum çünkü başında değilim.
İşten geldiğimde zaten kendisi de okuldan gelmiş oluyordu ve ödevlerini bitirip arta kalan zamanını da evde geçirmek istiyordu çünkü vakit zaten geç.
O boşlugunu her hafta sonu dışarı çıkıp çeşitli etkinliklerle doldurmaya çalışıyoruz.
Çocuk ev hapsine mahkum değil yani.
 
Bir kız kardeşim olsa ancak yazardı bunu. Neyi hatırlattın bana; Anadolu lisesi hazırlık sınıfında 1 yıl keman kursuna gittim kavga dövüş. Annem sürekli gıygıy ne zaman çalacaksın, boşa para falan diyor. Sanıyor ki bir ayda senfoni çalınıyor da ben beceremiyorum. Neyse. Lise son sınıfta bir gün çok bunalmışım odamda keman çalıyorum. Metallica'nın coverını. Bam diye girdi içeri kemanı elimden alıp yatağa fırlattı. Başım ağrıyor sen saçma sapan şeyler çalıyorsun diye bağırdı. İnsan olsan bir klasik çalardın senden bir b.k olmaz dedi gitti. Şimdi düşünüyorum, ne gerek vardı buna? Ne gerek vardı bu kadar sıkıntıya. Ben de anneyim, kızım şu an yanımda uyuyor. Akli dengemde problem olmadıkça kızıma kesinlikle bunu yapmam. Ben üniversitedeyken abim vefat etti. Çok zor yıllar geçirdim. Sürekli ilaç ve terapi aldım. O zaman bile deştikçe çıkmıştı bunlar. Psikoloğum yaşlı bir bayandı , kendi çocukları vardı. Bana demişti ki annelerimizi değiştiremeyiz ama onlardan uzaklaşabiliriz. Kısacık ömrümüzde evlattan daha değerli şey yokken bunları yaşatmanın ne anlamı var ben hiç anlamadım.
Yorumumda yazmamışım ama benim müzik aletim de kemandı. Kurstaki hocam ne kadar çabuk öğreniyorsun diye beni överken evde sürekli küçümsenip aylardır doğru düzgün bir şey öğrenemedin lafları yiyordum. Benim psikoloğa gitme şansım olmadı henüz ama kesinlikle gerekli olduğunu düşünüyorum. En çok aklımdan geçen şey ise nasıl bir anne olunmaz onu öğrendim çocuğuma nasıl davranmamam gerektiğini ayrıntılarıyla biliyorum. Benim de bir abim var, çocukluklarımız çok benzer geçmiş. Başınız sağolsun. Umarım kendi yarattığınız ailenizle çok çok mutlu olursunuz <3 .
 
Aynen dediğiniz gibi yaptım ama karşısındakinin ayakkabısını bağlıyor ama kendisininkini başlayamıyor. Bu sık rastlanan bir sorun.
Ve tabiki de yemeğini ben yedirmiyorum. Kendisi yiyor döke saça. 1-2 sene öncesine göre yol katetti diyebilirim. Yatağını toplamayı, kıyafeylerini katlamayı da artık gayet muntazam beceriyor.
Dispraksi mi var diyeceğim ama o zaman diğer şeyleri yapamaz
 
Çocuklar aslında yapabildikçe anladıkça ders çalışmayı seviyorlar , sadece büyük çoğunluk yanlış çalışıyor. Yeni nesil sorular çok zor mesela temeli olmayan bir çocuk bu sorularla başladığında yapamıyor ve bırakıyor, lütfen nasıl ders çalışılır onu öğretin bir şekilde destek alın devamı umarım gelir
 
Malum bu sene pandemi süreciyle birlikte evlatlarımızın eğitim hayatı sekteye ugradı.
Bizimki tam olarak saldı demeyeyimde, bir türlü önerilerimi ciddiye almıyor.
Güzelce konusuyorum.
İngilizce ağırlıklı 7. sınıfa geçen 12 yasında bir kızım var.
Bu dönem regl de olduk..
Daha asi eskisine göre.
Konuşmalarımın etkisini en fazla 1 hafta görebiliyorum, sonra yine başa sarıyor.
Derslerini tekrar etmesi üzerinde duruyorum.
Maksimum günde temel derslerinden toplam 50 soru çözmesini istiyorum ( Her ders için 50 değil)
Lgs için işi baştan gevşek bırakırsak sonuçlarının güzel olmayacağının farkındayım, malum egitim sistemimiz sürekli yenileniyor diyerekten daha işin içinden çıkılmaz bir hal alıyor.
Elinde tableti sürekli arkadaşları ile görüntülü konuşma ve photosop benzeri bir programla çizgi karakterleri (daha çok anime) çizip birbirlerine atıyorlar.
Günlük 2 saatlik bir limit koydum. (tablet için)
Kitap okuma saatleri getirdim ama çok sıkılarak okuyor.
Kitaplarını kendisine aldırıyorum, begenip alıyor.
Ama aldıgı kitaplara bakıyorum saçma canavarlı, hayaletli macera diye adlandırılan kitaplardan ibaret.
Bir soruyu okuyup anlaması uzun sürüyor ona bunun sebebinin az kitap okumasından kaynaklı oldugunu desem de ''okuyorum ya anne'' diyor.
E kızım okuyorsun tamam da neyi okuyorsun ?
Bu kitapları okumak çizgi film izlemek ya da korku filmi izlemek gibi bir şey diyorum ama nafile.
Not ortalamamız iyi ama neye göre iyi ?
Bana sorsanız iyi değil.
Okulistik sonuçlarında 28 kişilik sınıfta sondan 3.
Şimdi diyeceksiniz ki çocugunuzun kapasitesi bu kadar lakin kapasitesinin de farkındayım.
Eşim sayısalcı matematik ve fen onda.
Metamatikten sınav sonuçları gayet güzel geldi ama sınavdan güzel almakla mı bitiyor bu iş ?
Eşimin bana dediği hala parmak hesabı yapıyor ve problem çözerken zorlanıyor.
İngilizce için ingilizce filmler, çizgi filmler, şarkılar dinletmeye ve izletmeye gayret ediyorum ama heves yok !
Nasıl aşarım bu durumu.
Bana önerileriniz nedir ?
Edindigim tecrübe ve etrafdan gördügüm kadarı ile tek bildigm cocuk ne olmak istiosa en sonunda onu oluyo cok kasmadan yasayın
 
Biliyorum genel olarak böyle.
Peki şuna cevabınız nedir.
Notları gayet iyi.
Lakin okulistik sınavlarında sınıfında sondan 3.
Bu çocuk takdir belgesi alıyor bir de.
okul sınavları ile deneme sınavları çok farklı gelyor. Şöyleki öğretmen derste neyin üstünde duruyorsa onu not aldırıyor ve zaman zaman buradan sınavda sorarım diyebiliyor. O nedenle çocuk oraya odaklanınca yapabiliyor soruyu, ama deneme sınavları vs soruyu evirip çevirip soruyor. O nedenle sınıfta çalışkan olan bir çocuk denemede gerilerde kalabiliyor. Çok mantıklı düşünüyorsunuz bu konuda. Deneme sınavlarında başarının tek yolu, bol test çözmek. ama şunu da biliyorumki bir çocuğa ne kadar çok çalış dersen o kadar çok uzaklaşıyor istekten.
 
Yorumumda yazmamışım ama benim müzik aletim de kemandı. Kurstaki hocam ne kadar çabuk öğreniyorsun diye beni överken evde sürekli küçümsenip aylardır doğru düzgün bir şey öğrenemedin lafları yiyordum. Benim psikoloğa gitme şansım olmadı henüz ama kesinlikle gerekli olduğunu düşünüyorum. En çok aklımdan geçen şey ise nasıl bir anne olunmaz onu öğrendim çocuğuma nasıl davranmamam gerektiğini ayrıntılarıyla biliyorum. Benim de bir abim var, çocukluklarımız çok benzer geçmiş. Başınız sağolsun. Umarım kendi yarattığınız ailenizle çok çok mutlu olursunuz <3 .
Çok teşekkür ederim temenniniz için. Bende kesinlikle nasıl anne olunmaması gerektiğini öğrendim. Abimden sonra bırakıp gidemedim ailemi, uzaklaşamadım yıllarca. Şu an 33 yaşındayım ve bana hala 13 yaşındaymışım gibi davranıyor. Daha kötü hatta. Eşime bile aynı şekilde davranmaya başladı. Gerçekten çocukluğumuz aynı, nasıl bir davranış olduğunu çok iyi anlarsın. Ben sanki yanmışım,geçmiş benden ama eşime de yapmaya başlayınca gücüme gitti. Sırada kızım var çok iyi biliyorum. O yüzden artık uzaklaşacağım. Gerçekten böyle annelere çare yok. Zaten yanındayken bile türlü laf hakaret yiyorum, uzak olur rahat olur hayırsız evlat lafı yerim, bin kat iyi.
 
Kitap okuma hızı iyi ama anlayarak okumuyor işte sorun bu.
Okuyup zııııırt geçiyor.
Biz çocukken, babam akşam haberlerini televizyonda dinlerdi ve haberler bittiği gibi, televizyonu kapatirdi ve aziz nesinin kitaplarında, hep kısa kısa hikayeleri olduğu için, onu okurduk. Önce ben başlardım okumaya, o hikaye bitesiye kadar. Hikaye bittikten sonra, babama anlamadığımız şeyleri sorardık ve böyle babam anlardı, okuduğumu anladımm i, yani ezbere oku geç olmazdı. Benden sonra kardeşim gelecek hikayeyi okurdu, biz hepimiz dinlerdik ve sonunda, yine soru ve cevap. Böyle hem okuyup anlamış oluyor insan ve aileyi çok beraber tutuyor. Aynısını ben de çocuklarımla yaptım. Birisi okuyor, aile dinliyor ve sonunda o hikayenin üzerine tartışılıyor yada gülüyorduk.
Belki kızınızın sevdiği kitap, hepiniz okuyabilirsiniz. Mesela 20 dakika kızınız okuyacak, 20 dakika siz, 20 dakika eşiniz.
 
Anlattıklarınız 13 yaşında bir çocuk için çok fazla yükümlülük demek. Ben kendi tecrübelerime dayanarak bu kadar sıkmayın derim.
 
öyle mi diyorsun. ya ben kendimle kıyasladım onun yaşındayken ciddi okurdum. o yüzden belki de şikayetleniyorum doktor gibi okumuyor diye:)
25-30 yaş için abartı olmuş diğer yorumu gördüm, ben 12-13 yaşımda çok hakimdim. Angela'nın Külleri'ni tutuşturmuştu annem elime yine aynı yaşlarda, hala aklımda çoğu kısımları . ve çizgili pijamalı çocuk...o beni mahvetmiştir :KK61:
 
çocuğum çok küçük ama konu ilgimi çektiği için pek çok yorumu okudum. ayrıntılarla ilgili yorum yapamam ancak konu sahibi bir konuda fena halde yanılıyor. canavarlı vs kitapların çizgi filmlerden farklı olmadığını söylemiş. asla ve asla öyle değil. çizgi roman bile olsa okusun. Okuma alışkanlığı her seyden önemli. lgs sorularını çözmek için de önemli. Okuyorsa sıkıntı olmaz, zamanla daha fazlasını okumak isteyecektir. Yeter ki okusun.
 
Fantastik kitap okuması kötü bir şey değil. Bunların yanında çocuk klâsiklerini de okumalı. Okuduklarıyla ilgili notlar tutturabilirsiniz. Çizimi iyiyse resime yönlendirebilirsiniz.

Arkadaş ortamı nasıl? Onlar da ders çalışıyor mu?
 
Merhabalar, benim oğlum henüz 6 yaşında, 12 yaşında bir çocuk için yorum yapmam zor haliyle ama bir kaç şey söylemek istedim. Öncelikle çocuğunuzun seçtiği kitapları lütfen küçümsemeyin. 12 yaşındaki bir çocuktan bilim kitapları, ansiklopediler okumasını bekleyemeyiz. Kızınızın seçimlerine saygı duymalı, hatta okuduğu kitaplar üzerine konuşmalı, ilginizi ona belli etmelisiniz. Bu dönemde önemli olan okuduğu kitaptan kendine bir bilgi katmasındansa okuma alışkanlığı kazanması bana göre. İkinci olarak hiç bir zaman çocuğunuza sağladığınız imkanları onun yüzüne vurarak bu durumun onun üzerinde bir sorumluluk duygusu oluşturmasına izin vermeyin. “Senin imkanların bende olsaydı ... olurdum “ tarzı cümleler hiç hoş değil bence. Kafasına kakacağınız imkanı zaten çocuğunuza sağlamanızın bir anlamı yok. Ders çalışma düzeni için de burda bazı arkadaşların dediği gibi özel ders verecek, ödevlerine yardımcı olarak birilerini tutabilirsiniz eğer durumunuz varsa. İnanın çocukların hayatı da sınav stresiydi, okuldu, ödevdi derken Kolay değil hiç hele ki Türkiye gibi bir ülkede. Fazla beklenti çocuğu daha fazla strese sokmaktan başka hiç bir işe yaramıyor :KK43:
 
Malum bu sene pandemi süreciyle birlikte evlatlarımızın eğitim hayatı sekteye ugradı.
Bizimki tam olarak saldı demeyeyimde, bir türlü önerilerimi ciddiye almıyor.
Güzelce konusuyorum.
İngilizce ağırlıklı 7. sınıfa geçen 12 yasında bir kızım var.
Bu dönem regl de olduk..
Daha asi eskisine göre.
Konuşmalarımın etkisini en fazla 1 hafta görebiliyorum, sonra yine başa sarıyor.
Derslerini tekrar etmesi üzerinde duruyorum.
Maksimum günde temel derslerinden toplam 50 soru çözmesini istiyorum ( Her ders için 50 değil)
Lgs için işi baştan gevşek bırakırsak sonuçlarının güzel olmayacağının farkındayım, malum egitim sistemimiz sürekli yenileniyor diyerekten daha işin içinden çıkılmaz bir hal alıyor.
Elinde tableti sürekli arkadaşları ile görüntülü konuşma ve photosop benzeri bir programla çizgi karakterleri (daha çok anime) çizip birbirlerine atıyorlar.
Günlük 2 saatlik bir limit koydum. (tablet için)
Kitap okuma saatleri getirdim ama çok sıkılarak okuyor.
Kitaplarını kendisine aldırıyorum, begenip alıyor.
Ama aldıgı kitaplara bakıyorum saçma canavarlı, hayaletli macera diye adlandırılan kitaplardan ibaret.
Bir soruyu okuyup anlaması uzun sürüyor ona bunun sebebinin az kitap okumasından kaynaklı oldugunu desem de ''okuyorum ya anne'' diyor.
E kızım okuyorsun tamam da neyi okuyorsun ?
Bu kitapları okumak çizgi film izlemek ya da korku filmi izlemek gibi bir şey diyorum ama nafile.
Not ortalamamız iyi ama neye göre iyi ?
Bana sorsanız iyi değil.
Okulistik sonuçlarında 28 kişilik sınıfta sondan 3.
Şimdi diyeceksiniz ki çocugunuzun kapasitesi bu kadar lakin kapasitesinin de farkındayım.
Eşim sayısalcı matematik ve fen onda.
Metamatikten sınav sonuçları gayet güzel geldi ama sınavdan güzel almakla mı bitiyor bu iş ?
Eşimin bana dediği hala parmak hesabı yapıyor ve problem çözerken zorlanıyor.
İngilizce için ingilizce filmler, çizgi filmler, şarkılar dinletmeye ve izletmeye gayret ediyorum ama heves yok !
Nasıl aşarım bu durumu.
Bana önerileriniz nedir ?
Merhaba 7.sinifa gecen 12 yaşında benim de bir kızım var,,,cok cok yardim edecek bir süper bir durumumuz yok ama fena de değil....sanirim bu işler ilkokuldan süregeliyor önemli mi bilemiyorum ama kızınız devlet okuluna mi özele mi gidiyor?
 
Herkese merhaba
Görünen o ki bu pandemi çocukların eğitimini çok vuracak daha. Bunun için biz takvide özel derse başladık. Yoksa kızım hepten kopacak. O kadar çok eksik birikmiş ki. Bir de bundan sonrasını kaldıramayacakmış.
Şiddetle takviye özel ders kurs öneririm. İsteyen olursa da İzmir'de on numara kefil olabileceğim bir Matematik hocamız var. Telefonunu verebilirim. İzin aldım. Adam resmen kızıma level atlattı. Kızım daha 5. sınıfta ve Matematiğe aşık oldu diyebilirim.
Kısacası bu belirsizliğe çocuklarımızın eğitimini kurban etmeyelim. Olanağı olanlar mutlaka ders aldırın. Her duruma hazır olmak gerek.
Herkese sağlıklı huzurlu günler dilerim..
 
Malum bu sene pandemi süreciyle birlikte evlatlarımızın eğitim hayatı sekteye ugradı.
Bizimki tam olarak saldı demeyeyimde, bir türlü önerilerimi ciddiye almıyor.
Güzelce konusuyorum.
İngilizce ağırlıklı 7. sınıfa geçen 12 yasında bir kızım var.
Bu dönem regl de olduk..
Daha asi eskisine göre.
Konuşmalarımın etkisini en fazla 1 hafta görebiliyorum, sonra yine başa sarıyor.
Derslerini tekrar etmesi üzerinde duruyorum.
Maksimum günde temel derslerinden toplam 50 soru çözmesini istiyorum ( Her ders için 50 değil)
Lgs için işi baştan gevşek bırakırsak sonuçlarının güzel olmayacağının farkındayım, malum egitim sistemimiz sürekli yenileniyor diyerekten daha işin içinden çıkılmaz bir hal alıyor.
Elinde tableti sürekli arkadaşları ile görüntülü konuşma ve photosop benzeri bir programla çizgi karakterleri (daha çok anime) çizip birbirlerine atıyorlar.
Günlük 2 saatlik bir limit koydum. (tablet için)
Kitap okuma saatleri getirdim ama çok sıkılarak okuyor.
Kitaplarını kendisine aldırıyorum, begenip alıyor.
Ama aldıgı kitaplara bakıyorum saçma canavarlı, hayaletli macera diye adlandırılan kitaplardan ibaret.
Bir soruyu okuyup anlaması uzun sürüyor ona bunun sebebinin az kitap okumasından kaynaklı oldugunu desem de ''okuyorum ya anne'' diyor.
E kızım okuyorsun tamam da neyi okuyorsun ?
Bu kitapları okumak çizgi film izlemek ya da korku filmi izlemek gibi bir şey diyorum ama nafile.
Not ortalamamız iyi ama neye göre iyi ?
Bana sorsanız iyi değil.
Okulistik sonuçlarında 28 kişilik sınıfta sondan 3.
Şimdi diyeceksiniz ki çocugunuzun kapasitesi bu kadar lakin kapasitesinin de farkındayım.
Eşim sayısalcı matematik ve fen onda.
Metamatikten sınav sonuçları gayet güzel geldi ama sınavdan güzel almakla mı bitiyor bu iş ?
Eşimin bana dediği hala parmak hesabı yapıyor ve problem çözerken zorlanıyor.
İngilizce için ingilizce filmler, çizgi filmler, şarkılar dinletmeye ve izletmeye gayret ediyorum ama heves yok !
Nasıl aşarım bu durumu.
Bana önerileriniz nedir ?
Sizin çocuk regl oluyormuş, halleri bundan diyeceğim ama benim büyük oğlum regl de olmuyor ama sizin kızın tipkisinin aynısı maalesef. Küçüğü hiç bahsetmiyorum bile. Geçen hafta dershaneleri açıldı da bir şeyler yapıyor gibiler görünürde.
 
Kızınız anime çiziyor, tasarlıyor demek ki sanata yatkın bir çocuk. Sanata yatkın çocukların fen veya matematik için zorlanmasına karşıyım. Beni zorladılar hem de diskalkuli yani (matematiksel öğrenme zorluğu) hastalığım olmasına rağmen aile zoruyla okudum evet mühendis oldum ama çok mutsuzum ve bilin bakalım evde kod öğrenmem gereken, gelişmem gereken yerde hala ne ile uğraşıyorum: yağlı boya tablo. Bilmem duydunuz mu grafik tasarım mesleğini, bu şekilde tablet üzerinden fotoşop tarzı programlarla tasarımlar oluşturan, iletişim reklamcılık ve bilimum alanda iş sahası olan bir meslek var. Araştırın derim. Çocuğunuzun yeteneği olan alanlarda çalışmasına ön ayak olun, eminimki başarılı olacaktır. Kalıp gibi aynı, mutsuz bireyler yetiştirmeyelim.
Merhaba araştırırken düştüm buralara. Okuyan diğerleri de bilgilendirir ise sevinirim veya görüşünüz nedir aşağıda anlattıklarım ile bilgilendirirseniz mutlu olurum. Özgül öğrenme güçlüğünüz varmış. Ben oğlumda bundan şüpheleniyorum. Ancak emin olamadım. Okumasında problem yok. Hatta diyebilirim ki öğretmeni defalarca test etti. Kitabı şak diye okudum bitirdim diye götürmüş ve öğretmen zaman tutmuştu inanmayıp. Sorun şu ki 2. Sınıf yazısı berbat tabi başında durunca baya düzeliyor ama yine se orantısız. Ve defterin ortasından yazıyor şiir gibi onu da az buz düzeltti. Ama matematik facia. 1.5 haftadır 2 leri bile ezberleyemedi. Her akşam yoğun ödevi oluyordu ve 9,5 ta uyuyor akşam 8 de artık algı kapanıyordu. Bugün ödev olmadığı için akşam 3 saat oyunla yazarak okuyarak hatta şarkıyla çalıştık yalnızca 2 ler ve 3 lere. Önce söylüyor sonra unutuyor. 4 ten 7 çıkarıp 3 buluyor. Bazen ters yazıyor sayıları. Öğretmeni hala öğrenemediği için yapamıyor öğretin diyor. Ama çabalıyor çocuk görüyorum. Bir dönemdir bu işlemleri öğreniyoruz eşim ben öğretmeni anlattık testler çözdük yok olmuyor. Dehb si de var. Bu yüzden kontrollü öğretmeye çalıştım dikkatini bende tutmak için eğlendirerek yaptım ve arada 2 kere kaç 6 ederdi dedim bildi ancak bir saate kalmadı puf. Zaten dehb olduğu için zorlanıyor bir de böyle bir şey olması ihtimali onun açısından düşününce çok üzdü beni. Öğretmenimiz dehb yi biliyor ancak o da öğrenemedi diye üsteliyor bunalmış durumdayım çocukta bunaldı farkındayım. Sizin belirtileriniz nelerdi? Yarın tekrar psikolog ile konuşacağım ama fark etmediklerim varsa yazarsanız gözlemleyeceğim. Birde raporlu muydunuz? Raporun sakıncası var mı?
 
X