- 14 Aralık 2013
- 8.314
- 6.284
Ablacim oyledir ama ne kadar dogru yine de. TartisilirNancym cok dogru söylüyorsun ama bizim gibilerde var, göz ardi etme ...
Almanya`da yasayan Türkler, ayni Türkiye gibi yani 50 % Akpcidir ama 50 % diger.
Follow along with the video below to see how to install our site as a web app on your home screen.
Not: This feature may not be available in some browsers.
Ablacim oyledir ama ne kadar dogru yine de. TartisilirNancym cok dogru söylüyorsun ama bizim gibilerde var, göz ardi etme ...
Almanya`da yasayan Türkler, ayni Türkiye gibi yani 50 % Akpcidir ama 50 % diger.
Daha önce burada yazmıştım, oy vermek bir ön elemeye tabii olmalı diye. Cem Yılmaz'ın söylediği kadar katı ve karmaşık şartların olmasına da gerek yok.
1- Okuma yazma bilmek zorunlu olacak. Bilmeyen oy kullanmayacak.
2- Belli bir yaşın altı nasıl oy kullanamıyorsa belli bir yaşın üstü de kullanmayacak (80 gibi yüksek bir yaş)
3- Seçmenlere çok basit sorular sorulacak; yaşadığınız ülkenin başkenti neresidir, başbakan kimdir, cumhurbaşkanı kimdir, ülkenin yönetim şekli nedir gibi. Bu sorulara cevap veremeyenler de oy kullanmayacak.
Oy kullanmak rastgele yapılacak bir iş değildir. Bir oy bir ülkenin kaderini belirler. Haliyle daha yaşadığı yerin en temel özelliklerini bilmeyen, oyunu neye niye verdiğinden bihaber kişilerin bu eylemi gerçekleştirmesi doğru değildir. Bu ayrımcılık ya da temel haklardan yoksun bırakma değildir. Oy vermek bir nevi jüri üyeliği yapmaktır. Takdir edersiniz ki bir konudan hiç anlamıyorken o konuya dair fikir yürütemezsiniz, jüri olamazsınız.
Ya da adam on senedir almanyada yasiyor ama turkiye icin oy kullaniyor. Ben bunu da dogru bulmuyorum. Kendisi avrupada sefa suruyor ama turkiye icin seriat istiyor, siyasal islam istiyor mesela. Tabi bu bir ornek sadece...cogaltilabilir.
Ben buna katilmiyorum Duka'cigim. Bir oy'a sartlar kosmak o oy'un demokratik degerin kaybetmesine neden olur. Yani çok degil, yüz yil önce senin düsüncede olan fakat bu sefer kadinlarin oy kullanmamasini istemeyen birçok insan vardi. Nede olsa kadinlar aptal, ne anlarlar ki oy'dan siyasetten degil mi?
Ve pratik olarak bu pek olacak bir is degil. Türkiyede 70 milyon insan var, tüm 70 milyon'a anket mi yaptiracan?
Ama seçilen insanlarin en az bir üniversite egitimleri olmak zorunda diye düsünüyorum. Neticede koca devleti yönetecekler ve bir üniversiteli'nin ve ilk okul mezunun arasinda elbette büyük fark var.
Canım bana göre en azından nerede yaşadığını bilen, ülkesinin yönetim şeklini bilen, o an ne için oy kullanacağının farkında olan insanlar oy kullanabilmeli. Bu tarz sorular yaşlı ya da hastalara değil herkese sorulmalı. Bir insan daha nerede yaşadığının farkında değilse oy kullanmamalı. Bu bence demokratik hakkını elinden almak değil, devlet yöneticisi seçimine çok basit yetkinlik şartı getirmek. Oy kullanmak alelade bir şey olmamalı en azından mümkün olduğunca bunun önüne geçilmeli.
Pratikte nasıl uygulanabilir bilmiyorum üzerinde çalışılmış bir proje değil sonuçta bu bir öneri. Böyle bir fırsat olsa analizini hazırlayıp pratiğe dökeriz elbette ama zaten daha önce de söylediğim gibi böyle bir şey siyasetçinin işine gelmez yani yakın gelecekte zor :)
Devlet yöneticisinin üniversite mezunu olma şartını ben de düşündüm ama orada da iş biraz karışıyor misal Ecevit lise mezunu ama çok donanımlı bir insandı. Bunu tahsil seviyesiyle ölçebilir miyiz bilmiyorum.
neden yaklaştım biliyormusun. mantık insanıyım ondan. havanda su dövmenin anlamı yok.Oky şu an yaşadığımız bir çok şeye yıllar önce imkansız gözüyle bakılıyordu, neden fikirleri söylemek şu an uygulanabilir değil diye boşa konuşmak olsun? Herkesin özgür olduğu, cinayetlerin işlenmediği, hırsızlığın olmadığı bir dünya da ütopik realist bakış açısıyla değerlendirirsek ama bu isteğimizi de dile getiriyoruz, doğru bildiğimizi söylüyoruz, fikirlerimizi paylaşıyoruz niye bu konuda böyle yaklaştın anlayamadım.
Aynen dediğin gibi düşünen, sorgulayan, öğrenen bir halk işe yaramaz siyasette. Benim dediğim gibi bir sistem olsa insanlar en azından nerede yaşadıklarını, neye oy verdiklerini öğrenmeye çalışır oy kullanabilmek için, bu bile bilinç seviyesini mikro düzeyde de olsa arttırır.
Bunları söyleyince kafada direkt "dağdaki çoban" işaretlemesi altında gariban bir tip canlanıyor, "sen kimsin de insan beğenmiyorsun?" psikolojisiyle savunmaya geçiliyor. Oysa kimseyi aşağıladığımız, kısıtladığımız yok, dağdaki çoban vatandaşlığıyla alakalı çok basit soruları biliyorsa oy kullansın, tarladaki kadın, plazadaki yönetici, fabrikadaki işçi, teknedeki tatilci, sokaktaki simitçi, köşebaşındaki esnaf hepsi dahil buna. Aşağılama, insan beğenmeme, küçük görme falan değil, çok çok basit bir yeterliliği yerine getirmeyene jüri üyeliği vermeme meselesi sadece.
aynen öyle o denilen kesim çok cüzzi bir kesim ve oylarıda o kadar sonuçları etkileyecek durumda değil.Düsününce aslinda o kadar absürd birsey degil. Keske bir analiz olsa, bu olayin seçimleri yada oylari nasil etkiler diye. Cok merak ediyorum aslinda. Hiç birseyden haberi olmayan ve oy veren kitle bana göre o kadar büyük bir kitle degil. Mesela su an akp'nin en büyük kitlesi bilinçli ona oy veren kitledir. Yani ülke yönetim seklini felan bilen fakat sirf dindar damarina basildigi için oy veriyorlar.
Ecevit bir istisna olabilir. Bir ülke yönetimi istisnalara gelmemeli. O mecliste daha biolojiden, teknolojiden bir haber insanlar ayda 10000 lira maas aliyor! Ugur isilak ilk okul seviyesinde siir yaziyor, en önemli toplantilarda uyuya kaliyor ve 10000 lira maas aliyor! Yani meclis üyelerin üniversite egitmli olmalari zaten isteklerin en minimümü. Bana sorsan bide üstüne maasi azaltmak lazim ve devamsizlikta hiç maas verilmeli. Öyle sadece konu kendi maaslari olunce bir meclise ogramak yok yani!
Düsününce aslinda o kadar absürd birsey degil. Keske bir analiz olsa, bu olayin seçimleri yada oylari nasil etkiler diye. Cok merak ediyorum aslinda. Hiç birseyden haberi olmayan ve oy veren kitle bana göre o kadar büyük bir kitle degil. Mesela su an akp'nin en büyük kitlesi bilinçli ona oy veren kitledir. Yani ülke yönetim seklini felan bilen fakat sirf dindar damarina basildigi için oy veriyorlar.
Ecevit bir istisna olabilir. Bir ülke yönetimi istisnalara gelmemeli. O mecliste daha biolojiden, teknolojiden bir haber insanlar ayda 10000 lira maas aliyor! Ugur isilak ilk okul seviyesinde siir yaziyor, en önemli toplantilarda uyuya kaliyor ve 10000 lira maas aliyor! Yani meclis üyelerin üniversite egitmli olmalari zaten isteklerin en minimümü. Bana sorsan bide üstüne maasi azaltmak lazim ve devamsizlikta hiç maas verilmeli. Öyle sadece konu kendi maaslari olunce bir meclise ogramak yok yani!
Bence neye oy verdiğini bilmeyen bir sürü insan var. Misal 2003 yılında Melih Gökçek Kızılay'la ilgiliydi sanırım bir projeyle alakalı referandum yapmıştı ve Kızılay'da oturmayan insanları otobüslere doldurup sandığa taşımıştı. Gazeteci niye geldiniz ne için oy kullanacaksınız diyordu, öyle boş boş bakan bir sürü insan vardı. Konu genel ve yerel seçimler olduğunda bilinirlik artabilir ama emin ol yine her şeyden habersizler çıkacaktır. Sadece Akp'yi değil bütün partileri etkileyecektir bu eleme tabii.
Milletvekillerinin hizaya getirilmesi konusuna kesinlikle katılıyorum. Hangimiz toplantıda uyuyakalsak hoşgörülürüz? Ya da işe keyfi devamsızlık yapma hakkımız hangimizin var? Milletvekili seçildiyse genel ve yerel meselelerle ilgilenmeli, konu mankeni gibi durmamalı kişiler. 4 yıl boyunca bir kere kürsüye çıkıp konuşma yapmamış, el kaldırıp indirmekten başka işe yaramamış insanlar var orada maalesef.
neden yaklaştım biliyormusun. mantık insanıyım ondan. havanda su dövmenin anlamı yok.
düşünen sorgulayan halkı herkes ister ama bu o halkı oy atmaktan men etmekle olmaz. bir arkadaşta yazdı,devletin görevi bu. eğer halkın eğitim seviyesi cehaleti bunlara sebepse,bunu yapan o halka bunu getirmeyen devletin suçu bu. neden o halktan çıkaracağımki bunun cezasını. hala seçimlerde parmak basan varsa o da o kişinin suçu değil. madem gelecek için konuşuyoruz. o zaman eğitimden konuşalım halkı eğitmekten. oy verdirmemekten değil.
aynı düşünmek zorunda değiliz her konuda. buradada sizden farklı düşündüm demek.
insan beğenmeme aşağılama vs. olayına gelince bana göre jüri üyeliği vermeme mantığının bundan farkı yok. sen ne anlarsın siyasetten kardeşim otur yerinde demek bu.
Iste bu konu'yu el alan bir arastirma'yi kesinlikle okumak isterim. Ülke'nin ne kadar bilinçli ve bilinçsiz oy veriyor. Nasil bu partileri ve oy sistemi etkiler? diye okumak isterim. Tabi böyle bir arastirma gelir mi... pek sanmam fakat bakis açini çok ilginç buldum Duka. Yani en azindan bir düsünmeye, analiz etmeye kesinlikle degerdir.
şimdi o adam kendini geliştirmiş o oy kullanabilir ,aa şu geliştirmemiş oy moy yok sanaya döndük.Ben de mantık insanıyım, yeni bir fikrin "yok bu nasıl uygulanır, olmaz" diye kestirilip atılması bana mantıklı gelmiyor. İş ciddiye binse analizi çıkar, uygulanabilirliği ölçülür, fizibilitesi yapılır yani, kafadan boşa konuşuyorsun öyle iş olmaz demek doğru değil.
Zaten nerede yaşadığını, nereye ne için oy vermeye geldiğini bilmeyen insan siyasetten anlamıyordur, anlasa bu basit sorulara cevap verir? Bu insanları aşağılamak değildir, bir tespittir. Bu konuda ekstra bir hassasiyet var nedense.
Bir de konuyla alakalı değil ama insanların cahilliğini de tümüyle devlete yıkamayız. Saçma sapan eğitim öğretim politikalarımız olduğu bir gerçek ama eğitimin bireysel bir yönü de var, diyorsun ya ilkokul mezunu bir marangoz o kadar bilgiliydi ki hayran kaldım. O adamın kendini geliştirmesi devletin başarısı mı ki kendini geliştirmemesi devletin suçu olsun? Şu bilgi ve teknoloji devrinde cahillik büyük oranda bunu tercih eden kişinin ya da ailesinin, çevresinin suçudur. Ya da tercihidir.
şimdi o adam kendini geliştirmiş o oy kullanabilir ,aa şu geliştirmemiş oy moy yok sanaya döndük.
neyse ben aynı fikirde değilim. kelimelerimide çok çok yumuşatarak yazıyorum.
mine kırıkkanat ve türevi düşüncelerdende hoşlanmıyorum
(.yumuşata yumuşata anca bu kadar oldu.idare edilsin artık :) )
hayaller gerçek olsa deyip çıkıyorum konudan:)
ama olmamasından yanayım oda ayrı..