Çalışmayan kadına karşı olan tutum

ben yasadım bende ısımın cogunlugunu evden yapıyorum ve kımseye su ısı yapıyorum su kadar para kazandım demedıgım ıcın en yakınlarım bıle bılmıyor tam olarak ne yaptıgımı

hıc unutmuyorum eltım (kendısı bankacı ama her gıttıgı bankada kendısının soyledıgıne gore huzurlukluk yasadıgı ıcın habıre sube degısıyor habıre banka degısıyor ustuyle kavga ettıgı ıcın)
bana evde bos bos durup ne yapıyorsun kursa gıtde kendını gelıstır dedı :KK70:
bende bahsettıgın kursların sertıfkalarına 20 lı yaslarımda sahıptım zaten suan senın yaptıgın hobılerı ben 13 yasımda yaptım tukendı dedım

yanı benı kendınce kucuk gordu bırde bana dedıkı ben omrum boyunca calısmalıyım evde oturup asalak gıbı koca parası yıyebılecek ınsan degılım ama yanlıs anlama lafım sana degıl dedı :KK70: halbukı benım sırketım var sıgortalıyım senelerdır 10 yıl sonra emeklı olmak ıcın yasımı bekleyecegım haberı yok salagın :KK70:

cevap bıle vermıyorum cahıl cunku sızler kımseye kendınızı ıspatlamak zorunda degılsınız bırseylere emek verıyorsunuz bırseyler yapıp hayatınızı ıdame ettırıyorsunuz sırf calısıyor kabul edılmek ıcın patronun agız kokusunu cekıp maas gununuzu beklemenız sart degıl bos bır ınsan degılsınız zaten

bos ınsanlar hıc bırsey yapmayan ınsanlardır oyuzden kafanızı takmayın
 
Ne güzel. Fotoğraf çekmeyi seviyor ve buna yatkınligıniz oldugunu dusunuyorsaniz, mutlaka bir kursa baslayin derim. Illa özel bir kursa gitmenize de gerek yok bu is icin. Bu egitimi veren devlet kursları var. Onemli olan elinizdeki makineyi tanimak, ozelliklerini ogrenmek. Gerisi sizin yaraticiliginiza kaliyor. Tabi bunun fotograf duzenleme (renk ve ışık işleme), albüm tasarımı ve basımı işleri de var. Adım atmaya karar verdiginiz bir zamanda benimle de iletisime gecebilirsiniz, hangi firmayla (albüm firması) çalışabilirsiniz, hangi programlara ihtiyacınız var gibi konularda size elimden geldigince yardimci olmaya calisirim :KK66:

Cook teşekkür ederim.su an bi giris makinesi almak istiyorum.ama karar veremiyorum.siz hangi model ve marka önerirsiniz
 
Bence herkes eğitimli olmak zorunda ama maalesef öyle diil sonra bunun faturası günlük yaşantıda heryerde karşımıza çıkıyo, eğitim öğretimle birliktedir ve sosyal hayatın bi parçasıdır toplumda görgü, insan ilişkileri hepsini kapsar. Sadece matematik fen gibi bakılamaz eğitime,gerçi onlar da günlük hayatta çok önemli şeyler ama en azından özbakım becerisi bile okullarda okul öncesinde veriliyo askere gdip wc kullanmayı bilmeyenleri hepimiz duymuşuzdr.
Konuya gelecek olursak çalışmayan insanlar farkında olmadan mı nedir hep bi aşağılanmış hissediyo kendini, aslında karşı tarafın aşağıladığı fln yok ama hep bunu gözlemledim mesela en sıkıntılı veliler ev hanımı olanlardır okula sarar öğretmene sarar meşgale arar kendne adeta hepsi diil ama çoğunda böyle. Çalışmak her zaman iyidir imkanı olmayanları tenzih ederim önce ailelerin bilinçli olması lazım kız çocugu okula gitmesin çalışmasın zihniyeti hala çok yaygın. Konu sahibi arkadaşta çok takmasın takıyosa rahatsız oluyosa kendini rahat hissedeceği şeyler yapıp o tarz ortamlarda bulunsun
Egitimli olmak universite mezunu olmak olarak konuda goruldugu icin olmak zorunda degil seklinde hala ayni fikirdeyim. Bir insan su an cok rahat universite mezunu olabiliyor fakat ne karisini doven profesorler var ne karisinin cocugunun gozunun icine bakan ilkokul mezunlari var. Qlmanya da kaponya da egitim gereklidir fakat turkiye de olup olmamasi bana kalsa cok bir sey degistirmiyor.
 
Evet, biz bunu itiraf edebilen kadınlarız demek ki... Hem çalışanlar, hem çalışmayanlar arasında kendisini kötü hissedip karşı tarafa saran, eleştirenler var. Mesela "Evde sıkılmıyor musun?" diyen çalışan kadınla "Tek çeşit yemek yapıyorsun." diyen ev hanımı arasında hiç fark yok malesef. İkisi de karşıya yetersizsin diyor sessizce, oysa bu kendini eksik görmenin dışavurumu bence.

Aynen öyle. Misal ben de onlara "Yaa çalışıyorsun, simdi evinde yemekte olmuyordur senin." "Kayinvalidede yemek yiyor olmaniz seni rahatsiz etmiyor mu?" Ben olsam kendimi kötü hissederdim. Herkesin kendi evinde bi yemek düzeni olmalı!" gibi sözlerde bulunarak karsimdaki kisiyi bogabilirim. Ama ne haddime yani. Bana göre çok ayıp böyle seyler. Sirf onlar bana yaptiklari icin bile onlara misillime amaciyla boyle bie muameleyi yapamam. Sanirim bu da bu insanlarla aramdaki farki gosteriyor. :KK37:
 
aslında o iş pek öyle olmuyor.
Ben çalışmıyorken de tek çeşit birşey çıkarabiliyorum mesela :)
her çalışmayan kadın bir çorba, bir ara sıcak, ana yemek tatlı filan yapmıyor.
Sağda solda gördüklerim gayet bir makarna bir salata ile günü geçirebiliyorlar.
Çalışan kadın olup ev işi yapmak ve anne olmak kadar zor değil evde olmak. Bunu 13 aydır evde olan biri olarak söylüyorum. Bütün işleri ben yapıyorum, eşimle ayrıyız kızımın tüm bakımı bende. Ama dışarı çıkıp günde 2 saatimi yolda harcayıp, otobüs metro kullanarak işe gidip gelmek kadar yorulmuyorum ben.

Evet ev hanımı olmak zor, ama hem çalışıp hem ev hanımı olmak daha zor. Her çalışan kadının ev işlerinde yardımcısı olmuyor ki :)


Misal ben, genel temizliği bitirmem 1 ayı buldu. Cumartesi günleri de öğlene kadar çalıştığım için, bazen diyorum nereye yetişeyim? Gerçekten zaman yetmiyor. İş temposu, ev, çocuk derken hayatın belli bir zamandan sonra ne kadar yorucu olduğunu anlamış oldum. Oğlum da zor mizaçlı, hareketli bir çocuk uyku sorunu yemesi, döküp dağıttıklarını toplaması derken saat 2' yi gösteriyor ancak yatıyorum. Sürekli aktifim, hiç dinleme diye bir şey yok neredeyse..

Ama yine de evde olduğum günlere çalışmayı tercih ederim, şahsi yapım seviyorum çalışmayı, benim için evde olduğum dönem çok zor geçti, çok sıkılıyordum eş dost arkadaş farklı semtler de olduğu için. Çalışıp çalışmamak insanın kendi tercihidir, gerektiğinde ayakların üzerinde durabilmek önemli tabii..
 
size tek söyleyeceğim şey o insanlardan uzak durun.... çalışıyorlar ama sadece para kazmak için...

10 yıldır çalışıyorum. 2 yıl ücretsiz izin alıp bebeğimi büyüttüm ve iznim bitince de işime geri döndüm. Ama çalıştığım sürece kendimi yeterli görmedim çünkü kamuya hizmet etmekten başka kendim için ürettiğim bir şey yoktu. evde olduğum sürece çok mutluydum çünkü bir şeyler üretmeye başladım mesela bebekler için aktivite kitapları yaptım falan hemde istediğim an istediğim yere bebeğimle de gidebiliyordum. zaman skntım yoktu . bir sürü kitaplar okudum filimler seyrettim evde kendime yatrm yaptım. önemli olan nerde çalıştığın değil neler ürettiğin nasıl hayata fayda sağladığın bence.
bu arada ben de Fotoğrafçıyım normalde hobi olarak maratonlara yarışmalara katılmak için yapardım eşimle birlikte ama artık bende evde iş olarak yapmaya başlıyorum :) dÜĞÜN NİŞAN DOĞUMGÜNÜ zaten çekiyordum ama artık yenidoğan çekimlerinde kendimi geliştirmeye başladım: evimde stüdyo kurdum sahne yaptrdım ücretsiz çekim yapmak için sürekli yeni doğmuş bebek aradım. ÇÜNKÜ nasipse bir ay sonra tekrar doğum iznine ayrılacağım be 2.5 yıl daha evdeyim. ve ilerlersem sadece sevdiğim işe devam etmek istiyorum. bir kere Fotoğraf bir sanat dalı ve bunu yapanlarda sanatçı ve olma yolunda insanlar. saygı duyulacak bir iş emek ister bakış ister... yani demem o ki sanattan anlamayan insanardan uzak durun enerjinizi işinize verin kendinizi geliştirin :KK200::KK200::KK200:
 
ben yasadım bende ısımın cogunlugunu evden yapıyorum ve kımseye su ısı yapıyorum su kadar para kazandım demedıgım ıcın en yakınlarım bıle bılmıyor tam olarak ne yaptıgımı

hıc unutmuyorum eltım (kendısı bankacı ama her gıttıgı bankada kendısının soyledıgıne gore huzurlukluk yasadıgı ıcın habıre sube degısıyor habıre banka degısıyor ustuyle kavga ettıgı ıcın)
bana evde bos bos durup ne yapıyorsun kursa gıtde kendını gelıstır dedı :KK70:
bende bahsettıgın kursların sertıfkalarına 20 lı yaslarımda sahıptım zaten suan senın yaptıgın hobılerı ben 13 yasımda yaptım tukendı dedım

yanı benı kendınce kucuk gordu bırde bana dedıkı ben omrum boyunca calısmalıyım evde oturup asalak gıbı koca parası yıyebılecek ınsan degılım ama yanlıs anlama lafım sana degıl dedı :KK70: halbukı benım sırketım var sıgortalıyım senelerdır 10 yıl sonra emeklı olmak ıcın yasımı bekleyecegım haberı yok salagın :KK70:

cevap bıle vermıyorum cahıl cunku sızler kımseye kendınızı ıspatlamak zorunda degılsınız bırseylere emek verıyorsunuz bırseyler yapıp hayatınızı ıdame ettırıyorsunuz sırf calısıyor kabul edılmek ıcın patronun agız kokusunu cekıp maas gununuzu beklemenız sart degıl bos bır ınsan degılsınız zaten

bos ınsanlar hıc bırsey yapmayan ınsanlardır oyuzden kafanızı takmayın
Eltiniz gibi arkadaşım vardı, ben çalışmıyorum çocuklardan sonra. Biraraya geldiğimiz de sürekli bir çalışmayan kadınları yerme durumu olurdu sonra dönüp bana yanlış anlama senin için demiyorum derdi. Sonrasında görüşmeyi kestim kendisiyle.

Çalışan yada çalışmayan farketmez, diğer kadını tercihinden dolayı yargılayan insanın kendiyle sorunu var aslında. Herkesin hayatı, imkanı, zevk aldığı şeyler , vazgeçilmezleri farklı. Niye başka bir kadını tercihinden dolayı rahatsız hissetmesine sebep oluyoruz? Herkes kendi işine baksa ne güzel olur.
 
Son düzenleme:
vallahi katılıyorum
bağımlılık gibi bazen bir cumartesi pazar böyle kalıyoruz bir gün tv karşısında
kalsak tüm gün kalırız ama :KK70:

O düzene alışınca "Yok" oluyorsun ya, uyuşuyorsun, vaktini israf ediyorsun; ay kendimi zor çektim aldım.
Hani insanın kafa boşaltası geliyor, sürekli kendini geliştirme, yetiştirme, üretme, çabalama halinde olamıyorsun, beynin "Beni dinlendir, biraz boşluk ver, kafanı sal, sal beni bi" filan diyor; işte onu yaptığın yer tv-çekirdek olduğu an bitiyorsun, elini verdiğin an kolunu kapıyor o programlar, çok ilginç. Sonra bir bakmışsın "Gelin evi" "Gelinimle yarıştık" "Gelinim kaynanam ve ben" yol gidiyor sonsuza. Ayy... :KK70: Ama netten denk getirirsem gülmek/cringe olmak için bazılarını hala izliyorum, ne bileyim içimde var galiba. Aslında ağlanacak hal ya, işte, gülüyoruz. :)))
 

Eltiniz gibi arkadaşım vardı, ben çalışmıyorum çocuklardan sonra. Biraraya geldiğimiz de sürekli bir çalışmayan kadınları yerme durumu olurdu sonra dönüp bana yanlış anlama senin için demiyorum derdi. Sonrasında görüşmeyi kestim kendisiyle.

Çalışan yada çalışmayan farketmez, diğer kadını tercihinden dolayı yargılayan insanın kendiyle sorunu var aslında. Herkesin hayatı, imkanı, zevk aldığım şeyler , vazgeçilmezleri farklı. Niye başka bir kadını tercihinden dolayı rahatsız hissetmesine sebep oluyoruz? Herkes kendi işine baksa ne güzel olur.
kesınlıkle katılıyorum onların kendısıyle sorunu var :) cok haklısınız
 
32 yaşındayim, çalışmışmıyorum. Bir bebeğim var, evde kalamıyorum bile, sürekli yapacak birseyler olutir, hem keşfedecek çok şey var hem yapacak. Eğleniyorum , bunalmıyorum, bebeğimle doyasıya vakit geciriyorum , eşimle özgürce ilgileniyorum, kendimlede. Ben de çalışan kadınlara hayretle.bakıyorum hen cocuk hem aile hem kosturma hem is... tercih meselesi
 
Ben de cevremden bu tur cumleler duydum fakat bunlari hicbir zaman hakaret gibi algilamadim. Bende onlar gibi dusunuyorum cunku ve kotu niyetli soylenmis cumleler oldugunu dusunmuyorum
Farkinda misiniz bilmiyorum ama baskalari icin yasiyor gibisiniz
Birakin ne diyorlarsa desinler
Benim keyfim yerinde valla ohh deyip alaya vurmak cenelerini kapatmak cok da zor olmasa gerek
Ha boyle yaptiklari icin kiriliyorsaniz gorusmeyin o arkadaslarinizla olsun bitsin
Kisisel gelisim kitaplari yaziyormussunuz ne guzel bu konuda bilgileriniz varsa az biraz kendinizden uzaklasip kendinizi gozlemleyin ve cozumu bulun.
Ben boyle dusunuyorum bunlar da beni şahsi fikirlerimdir uyup uymamak size kalmis
 
O düzene alışınca "Yok" oluyorsun ya, uyuşuyorsun, vaktini israf ediyorsun; ay kendimi zor çektim aldım.
Hani insanın kafa boşaltası geliyor, sürekli kendini geliştirme, yetiştirme, üretme, çabalama halinde olamıyorsun, beynin "Beni dinlendir, biraz boşluk ver, kafanı sal, sal beni bi" filan diyor; işte onu yaptığın yer tv-çekirdek olduğu an bitiyorsun, elini verdiğin an kolunu kapıyor o programlar, çok ilginç. Sonra bir bakmışsın "Gelin evi" "Gelinimle yarıştık" "Gelinim kaynanam ve ben" yol gidiyor sonsuza. Ayy... :KK70: Ama netten denk getirirsem gülmek/cringe olmak için bazılarını hala izliyorum, ne bileyim içimde var galiba. Aslında ağlanacak hal ya, işte, gülüyoruz. :)))

yok ben de mesela 15 temmuz 23 nisan vs gibi tatillerde eşim çalışıyor ben evdeyim
mesela bişey yapıcam diyorum, temzliği yapayım haftasonu rahat ederiz diye
bi baktım ben de izliyorum saçma sapan
bi kere öyle akşam yemek yapayım dedim yemeği yetiştiremedim düşün koskoca gün, bir temizlik yaptım ama tv izleye izleye. yetişmedi tabi yemek :KK70:
sonra 15 temmuzda sabahtan çıktım annemle gezmeye
yoksa tüm gün izlersin cidden.
 
Cook teşekkür ederim.su an bi giris makinesi almak istiyorum.ama karar veremiyorum.siz hangi model ve marka önerirsiniz

Butcenize göre degisir tabi ama ben canon 60D ile basladim bu işe. Bu da amatör bir makinedir ama cogu fotografci kullanir bunu. Esas olan sey makineyi tanımaktır. Amator makine ile prof makineyi kullanmak aynidir. Ikisinde de ilk iş olarak iso, diyafram ve enstantane degerleri hazirlanır, beyaz ısık dengesi yapılır, fotografci nesneyle arasinda olan mesafesini ve acisini belirler, lens odaklamasıni yapar ve denklanşör tuşuna basar. Bu iste kararliysaniz amator makine yerine direkt prof alin derin. Canon mark 2 veya 3 varsa imkaniniz hatta 4 alabilirsiniz. 2 suanda uretilmiyor ama internet uzerinden 2. El temiz bir makine bulup alabilirsiniz. Benm makinem 2. El ama cillop gibi, hic bir falsosu yok, yani gayet memnunum.
Ilk belirttigim amator makineyle de cekimlere katilabilirsiniz fakat musteri acisindan hos bir intiba birakmazsiniz. Musterileriniz arasinda makine konusunda az cok bilgi sahibi olan insanlar olacaktir. Onlarin nezdinde bu durum hos karsilanmaz. Sen elindeki o makineyle harika isler cikarabilirsin belki ama musteri bunu dusunmez. Kadina bak amator makineyle bizi cekiyor, bu is icin bir de bizden para aliyor diye dusunebilir. Anlatmak istedigim; bu iste kararliysaniz 60 d ile fln ugrasmayin direkt prof bir makine edinin ve kursta o makine uzerinden kendinizi ilerletin. Kendinizi amator makine ile ilerlettikten sonra prof makine alayim deyip bosu bosuna iki makine sahibi olmanizin bir manasi yok bence.

Baslangic lensi olarak canon 50mm lensini alabilirsiniz. Bu lens hem crop (amatör) hem de fullframe (prof) makinelerle uyumlu bir lenstir. Ayni zamanda amator ruhlar icin en uygun fiyatli ve guzel kaliteli lenstir. Portre lens oldugu icin genel ve toplu çekimler yaparken zorlanabilirsiniz. Ama bence bu cok onemli degil. Detay ve portre cekmek; manzara, genel ve toplu cekimlere gore daha eglenceli ve keyif vericidir. Diyaframi dusuk bir lens oldugu icin fotograflarda cok guzel bokeh etkisi yaratabilirsiniz 🌹
 
Butcenize göre degisir tabi ama ben canon 60D ile basladim bu işe. Bu da amatör bir makinedir ama cogu fotografci kullanir bunu. Esas olan sey makineyi tanımaktır. Amator makine ile prof makineyi kullanmak aynidir. Ikisinde de ilk iş olarak iso, diyafram ve enstantane degerleri hazirlanır, beyaz ısık dengesi yapılır, fotografci nesneyle arasinda olan mesafesini ve acisini belirler, lens odaklamasıni yapar ve denklanşör tuşuna basar. Bu iste kararliysaniz amator makine yerine direkt prof alin derin. Canon mark 2 veya 3 varsa imkaniniz hatta 4 alabilirsiniz. 2 suanda uretilmiyor ama internet uzerinden 2. El temiz bir makine bulup alabilirsiniz. Benm makinem 2. El ama cillop gibi, hic bir falsosu yok, yani gayet memnunum.
Ilk belirttigim amator makineyle de cekimlere katilabilirsiniz fakat musteri acisindan hos bir intiba birakmazsiniz. Musterileriniz arasinda makine konusunda az cok bilgi sahibi olan insanlar olacaktir. Onlarin nezdinde bu durum hos karsilanmaz. Sen elindeki o makineyle harika isler cikarabilirsin belki ama musteri bunu dusunmez. Kadina bak amator makineyle bizi cekiyor, bu is icin bir de bizden para aliyor diye dusunebilir. Anlatmak istedigim; bu iste kararliysaniz 60 d ile fln ugrasmayin direkt prof bir makine edinin ve kursta o makine uzerinden kendinizi ilerletin. Kendinizi amator makine ile ilerlettikten sonra prof makine alayim deyip bosu bosuna iki makine sahibi olmanizin bir manasi yok bence.

Baslangic lensi olarak canon 50mm lensini alabilirsiniz. Bu lens hem crop (amatör) hem de fullframe (prof) makinelerle uyumlu bir lenstir. Ayni zamanda amator ruhlar icin en uygun fiyatli ve guzel kaliteli lenstir. Portre lens oldugu icin genel ve toplu çekimler yaparken zorlanabilirsiniz. Ama bence bu cok onemli degil. Detay ve portre cekmek; manzara, genel ve toplu cekimlere gore daha eglenceli ve keyif vericidir. Diyaframi dusuk bir lens oldugu icin fotograflarda cok guzel bokeh etkisi yaratabilirsiniz 🌹

Cook teşekkür ederim bilgileriniz için çok işime yarayacak.
Aslında ben iş için değil de hobi için istiyorum.Butceye gelince çok uçuk bi para ödemek istemem ama alınca da güzel olsun isterim.

Çok seviyorum fotoğraf çekmeyi:)

Ikinci el düşünmekle beraber biraz tedirgin oluyorum kötü bi makine denk gelir diye çünkü pek bilgim yok
 
fotoğrafçıyım derken fotoğrafçılık eğitimi aldınız mı yoksa kısa dönemli bir sertifikayla mı yapıyosunuz?
yazarlık için herhangi bir eğitiminiz var mı?

Iletisim mezunuyum. Okudugum bolumde fotografcilik derslerimiz, kurgu, senaryo, montaj gibi derslerimiz yogunluktaydi. Okudugum bolum dolayisiyla amatör de olsa makinem hep vardı ve kullanmasini da dolayisiyla biliyordum. Ama okulum bittikten ve bu isi yapmaya karar verdikten sonra kursa gidip bunun egitimini aldim. 2 yildir da aktif olarak bu isi yapiyorum.

Yazarlik adina herhangi bir egitimim yok. Bana gore yazarlık; ruhumuzla ve yaratici hayal gucumuzle yapabilecegimiz bir meslek.
 
Butcenize göre degisir tabi ama ben canon 60D ile basladim bu işe. Bu da amatör bir makinedir ama cogu fotografci kullanir bunu. Esas olan sey makineyi tanımaktır. Amator makine ile prof makineyi kullanmak aynidir. Ikisinde de ilk iş olarak iso, diyafram ve enstantane degerleri hazirlanır, beyaz ısık dengesi yapılır, fotografci nesneyle arasinda olan mesafesini ve acisini belirler, lens odaklamasıni yapar ve denklanşör tuşuna basar. Bu iste kararliysaniz amator makine yerine direkt prof alin derin. Canon mark 2 veya 3 varsa imkaniniz hatta 4 alabilirsiniz. 2 suanda uretilmiyor ama internet uzerinden 2. El temiz bir makine bulup alabilirsiniz. Benm makinem 2. El ama cillop gibi, hic bir falsosu yok, yani gayet memnunum.
Ilk belirttigim amator makineyle de cekimlere katilabilirsiniz fakat musteri acisindan hos bir intiba birakmazsiniz. Musterileriniz arasinda makine konusunda az cok bilgi sahibi olan insanlar olacaktir. Onlarin nezdinde bu durum hos karsilanmaz. Sen elindeki o makineyle harika isler cikarabilirsin belki ama musteri bunu dusunmez. Kadina bak amator makineyle bizi cekiyor, bu is icin bir de bizden para aliyor diye dusunebilir. Anlatmak istedigim; bu iste kararliysaniz 60 d ile fln ugrasmayin direkt prof bir makine edinin ve kursta o makine uzerinden kendinizi ilerletin. Kendinizi amator makine ile ilerlettikten sonra prof makine alayim deyip bosu bosuna iki makine sahibi olmanizin bir manasi yok bence.

Baslangic lensi olarak canon 50mm lensini alabilirsiniz. Bu lens hem crop (amatör) hem de fullframe (prof) makinelerle uyumlu bir lenstir. Ayni zamanda amator ruhlar icin en uygun fiyatli ve guzel kaliteli lenstir. Portre lens oldugu icin genel ve toplu çekimler yaparken zorlanabilirsiniz. Ama bence bu cok onemli degil. Detay ve portre cekmek; manzara, genel ve toplu cekimlere gore daha eglenceli ve keyif vericidir. Diyaframi dusuk bir lens oldugu icin fotograflarda cok guzel bokeh etkisi yaratabilirsiniz 🌹

Canon 700d var bende de. Kullanımı gayet kolay gelmişti; fotoğraf sanatçısı bir abimin tavsiyesi ile almıştım "Başlangıç için cebini yormaz, profesyonelleştikçe makine değiştirmen gerekmez, hafif de sayılır bu yüzden elin de titremez" filan diye anlatmıştı ama kurcaladıkça neler varmış neler. Çok ayrıntısı var fotoğrafçılığın ya, teknik bilgi, tutuş, ışık hepsi... Bu abim, "Önce fotoşopsuz fotoşoplu gibi çekmeyi başarabil" dediğinde olayın büyüklüğünü kavramıştım. Şimdi yatıyor yanımda canım makinem :)) Artık youtube için video çekiminde kullanacağım.
 
Kadın çalışmadan da geçinebiliyorsa çalışmasın tabii. Bu kimseyi ilgilendirmez. Ama aklı olan altın bileziğini takar. Hem çalışmayayım hem kendimi geliştirmeyeyim hem de bana taş gelmesin olmuyor malesef. Burada açılan konuların çoğu aldatıldığı, eziyet gördüğü halde maddi durumdan dolayı gidemeyen kadınların konuları. Çalıştığı halde eziyet çeken de var ama diğer gruptan çok daha az.

Bu arada bunu hiç çalışmamış ve çocuk sahibi olduktan sonra lise ve üniversite okumuş bir kadın olarak yazıyorum. tabii ki ev işi var, tabii ki o da yorucu ama dışarda çalışan kadınlara karşı böyle bir savunma da pek mantıklı değil. Çünkü çoğu çalışan kadın da o işleri yapıyor. Ama evde durmanın çok pis bir etkisi varsa o da kesinlikle uyuşukluk ve hantallıktır. Sonrasında yapılacak bir iş varsa ev işlerini sabahtan yapabiliyorsun ama arkadan iten, dürtükleyen bir güç olmadan "şunu da akşam yaparım, dizim bitsin şu işi tamamlarım" vs diye diye tüm gün doğru düzgün boş vakit bulamadan bitmiş oluyor.

Velhasıl çalışmak iyidir, çalışmamak da paran varsa güzeldir. Ama en önemlisi kolundaki altın bileziktir.
 
Iletisim mezunuyum. Okudugum bolumde fotografcilik derslerimiz, kurgu, senaryo, montaj gibi derslerimiz yogunluktaydi. Okudugum bolum dolayisiyla amatör de olsa makinem hep vardı ve kullanmasini da dolayisiyla biliyordum. Ama okulum bittikten ve bu isi yapmaya karar verdikten sonra kursa gidip bunun egitimini aldim. 2 yildir da aktif olarak bu isi yapiyorum.

Yazarlik adina herhangi bir egitimim yok. Bana gore yazarlık; ruhumuzla ve yaratici hayal gucumuzle yapabilecegimiz bir meslek.

süper iletişim mezunuysanız, açıkçası eline 5.000 lik makine alıp 1 aylık sertifikayla gezip fotoğrafçıyım diyenlerin mesleğini ben de meslekten saymıyorum. meslek olması için o işin eğitimini almak ya da çocukluktan o iş üzerine yetişmek lazım.

iletişim mezunu olduğunuzu öğrendikten sonra size hak verdim. ben çalışan bir kadınım, bazen çalışmayı çok sevdiğimi bana iyi geldiğini düşünüyorum bazen hiç istemiyorum değişiyor. takmayın, eğer maddi açıdan ihtiyacınız yoksa kim ne karışır. ben kendi paramı harcamayı seviyorum en çok çalışma isteğim bu yüzden. ama evde otursaydım da kitap okumak, film izlemek, değişik şeyler öğrenmek, kesinlikle ekstra bir dil öğrenmek için çalışırdım yine boş duramazdım. tv yle de vakit geçiyor yalan yok, ama evde de çok verimli vakit geçirilebilir çevreyi keşke takmasanız bu açıdan.
 
Cook teşekkür ederim bilgileriniz için çok işime yarayacak.
Aslında ben iş için değil de hobi için istiyorum.Butceye gelince çok uçuk bi para ödemek istemem ama alınca da güzel olsun isterim.

Çok seviyorum fotoğraf çekmeyi:)

Ikinci el düşünmekle beraber biraz tedirgin oluyorum kötü bi makine denk gelir diye çünkü pek bilgim yok

Illa anlamaniza gerek yok. Tuşları basıyor mu, makine calisiyor mu, netlemesi vs nasil? Vizöründe (fotograf cekeeken baktigimiz minik yer) ve lansi taktigimizda yerde cizik yarik var mı? Bunlara bakmaniz yeterli. Ama illa bilen birj olmasi lazim icim rajat etmez derseniz saticiyla bulusma yerinizi Hayyam olarak belirleyebilirsiniz. Nerde yasadiginizi bilmiyorum ama hayyam heryerde var. Hatta makinenizi direkt hayyam fofo teknik ofisinden veya bayisinden de temin edebilirsiniz. Ama butarz yerler sahibinden gibi hesaplarda satis yapan musterilerden biraz daha pahaliya satabilirler.
 
Son düzenleme:
Iletisim mezunuyum. Okudugum bolumde fotografcilik derslerimiz, kurgu, senaryo, montaj gibi derslerimiz yogunluktaydi. Okudugum bolum dolayisiyla amatör de olsa makinem hep vardı ve kullanmasini da dolayisiyla biliyordum. Ama okulum bittikten ve bu isi yapmaya karar verdikten sonra kursa gidip bunun egitimini aldim. 2 yildir da aktif olarak bu isi yapiyorum.

Yazarlik adina herhangi bir egitimim yok. Bana gore yazarlık; ruhumuzla ve yaratici hayal gucumuzle yapabilecegimiz bir meslek.

ayrıca iletişim mezunuysanız yazarlığa da yatkınsınızdır aldığınız dersler ve okumak zorunda olduğunuz şeyler sebebiyle. hayatı boyunca evden çıkmayan tv ye gömülmüş birinin ben yazar oldum diye on sayfa çiziktirmesiyle sizinki farklıdır, ufuk açmaya yönelik bir fakültedir benim için iletişim fakültesi. yaratıcılığı destekler.
 
X