C Vitamini, olmazsa olmaz..

Beslenme ve Diyet Uzmanı Esra Kurtuluş C vitaminini yazdı

Bu yazının konumuz, belki de adını en sık duyduğumuz vitamin olan C vitamini. Özellikle havaların ani ısındığı ya da soğuduğu zamanlarda, grip ve nezle gibi hastalıkların daha da arttığını biliyoruz. Bu hastalıklardan korunmak için alınması gereken en önemli tedbirlerden birisi yeterli ve dengeli beslenmeye dikkat etmektedir. Grip, nezle gibi hastalıklarla mücadelede önemli bir rolü olan C vitaminini en kaliteli şekilde nasıl ve ne kadar almalıyız, en iyi C vitamini kaynağı nedir, vb. soruların cevaplarını, C vitamini hakkında önemli bilgilerle birlikte bu yazıda bulabilirsiniz.

Daha önceki yazılarımdan da hatırlayacağınız üzere C vitamini suda eriyen bir vitamindir. Yani, fazla tüketildiği zaman idrar yoluyla dışarı atılabilir.

C vitamini ısı ve ışığa hassas bir vitamindir. Bu nedenle C vitamini içeren bir yiyeceği hemen tüketmek gerekir. Mesela C vitamininden mümkün olduğunca çok faydalanmak adına salatalara limonun en son sıkılması tavsiye edilir.

Latince adı �Askorbik Asit� olan C vitamini genel olarak ekşi tattadır.
C vitamini hakkında kısaca bilgi verdikten sonra C vitaminin görevlerine bir göz gezdirmekte fayda var:

C vitamini, bağ dokularını bir arada tutar.

Bağışıklık sistemimizin güçlenmesinde oldukça önemli bir rolü vardır.

Özellikle ateşli hastalıklarda ve zehirlenmelerde vücut direncinin artırılmasına yardımcıdır.

İyi bir antioksidandır. (Antioksidanlar hakkında ayrıntılı bilgi için tıklayınız [Buraya diyetisyenimizin antioksidanlarla ilgili yazısı link olarak verilecek]...)

Vücudumuzda kan yapımı için gerekli olan demir ve folik asidin kana geçmesini kolaylaştırır ve vücutta kullanımını artırır. Bu nedenle yumurta, kırmızı et gibi demir içeriği yüksek olan yiyecekler tüketilirken, beraberinde -portakal suyu gibi- C vitamini içeren gıdalar önerilir. Bu, özellikle kansızlık şikayeti olan kişilerin ve çocukların mutlaka dikkat etmesi gereken bir konudur.
C vitamininin vücudumuz için önemli olan rolünden kısaca bahsettikten sonra, şimdi de C vitamini eksikliğinin ne gibi sıkıntılar doğurabileceğine bir bakalım. C vitamini eksikliğinde;

Diş etlerinde kanama ve şişmeler oluşur.
Yorgunluk, halsizlik ve eklem ağrıları hissedilir.
Bağışıklık sistemi zayıflar.

Günlük alınması gereken C vitamini değeri 75-90 mg'dır. Çocukluk çağında, hamilelik döneminde ve ateşli hastalık sırasında bu ihtiyaç artar. Vücutta C vitamini deposu olmadığı için günlük beslenmede 3 öğünde de tüketmek gerekir. Size önerim, günde en az 3-4 adet meyve yemenizdir. Yukarıda da belirttiğim gibi C vitamini fazla tüketildiğinde fazlası idrarla vücuttan atılır, ancak ihtiyaçtan çok daha fazla alındığında böbreklerde taş oluşumuna, ishale ve alerjik deri belirtilerine neden olabilir.

En önemli C vitamini kaynakları limon, portakal, mandalina gibi turunçgiller; çilek, böğürtlen, kuşburnu, domates gibi sebzeler ve yeşil sivri biber, lahana, ıspanak, asma yaprağı gibi yeşil yapraklı sebzelerdir.

C vitamini kaybını önlemek için yemeklerimizi pişirirken de dikkat etmemiz gereken önemli hususlar var:

Özellikle ıspanak, lahana gibi yeşil yapraklı sebzeleri akan suyun altında değil, bir kaba doldurulmuş su içerisinde hafif parmak hareketleri ile yıkayın.

Tüm C vitamini içeren besinleri, tüketmeden hemen önce doğrayın.

Özellikle ıspanak, lahana, asma yaprağı gibi sebzeler ile yapılan yemekleri çok yüksek ısıda değil, kısık ateşte ağır ağır pişirin.

Yemeklerinizin yiyeceğiniz kadarını ısıtın. Geri kalanını ayırır ayırmaz hemen buzdolabında ağzı kapalı ve mümkünse koyu renkli bir kapta muhafaza edin.
Sağlıklı günler dilerim.

lifeinbursa.com:sm_cool::teytey:a.s.