Bu kadnlar KK'da bunlar sylemi olsayd :))))

Şimdi aklıma bir anım geldi,paylaşmak istiyorum müsade ederseniz;
Ortaokul 2.sınıf öğrencisiyim,yengem hamile ve yaz tatili sürecinde amcamda kalıyorum..
O zamanlar Savaş Ay'ın A takımında sokak röportajı yapılıyor..
Soruyor;Bekaret sizce önemli midir?
Sokaktaki insanların nabzını ölçmek ve bu konuya değiniyor..
Ve ben bu süre boyunca bekaret kavramını bilmiyorum,bana güleceksiniz ama gerçekten nedir bilmiyorum!!!:1rolleyesBilememek ayıp değil,öğrenmemek ayıp düşüncesi ile)
Bende yengeme döndüm ve o anda yanımda amcam ve amcamın küçük oğlu var;yenge bekaret ne demek demeye kalmadı,yengem hemen hey şitt ayıp ayıp dedi ve ağzımı kapadı:sinifsinif:
Yani bu zihniyet ile büyüyen bir genç kız nasıl bu tabular altında büyebilir düşünsenize;
Yani bu bir sadece kendimden bir örnek,halen bu şekilde büyüyen bir çok genç kızımız varken biz halen konuşmaya çekinirken bazı konuları daha çokkkkkkkkkkkk bacak arasında ararız namusumuzu-tatlicadiarzu-
 
Son düzenleme:


bu denli yanlı ve çirkin bir uygulamanın hala olması ne acı
evlilik sadece seks değildirki
iki ruhun anlaşmasıdır
 

bence burda elif dağdeviren konuyu ikinci kadın açısından ele almış
onun da trajik bir hayatı olduğundan bahsetmiş
farklı bir açıdan bakmış, hepimizin yaptığı vurun abalıya boyutundan çıkmış...
ve bu boyuttan bakıldığında gerçekten haklı, ikinci kadını da çoğu kez yargılamadan infaz ederiz...
 
İpek Tuzcuoğlu ve Elif Dağdeviren e aynen katılıyorum

ama Lale Mansur' un söylediklerine ı-ıh katılmıyorum bana da fazla marjinal geldi:)
 
ya daha geçen gün şoklardan şoklara girdim kkda.
bir genç kızımız , nişanlısının ailesi istedi diye bekaret raporu nereden alınır diye soruyordu..
eğitiminde lisans yazan bu arkadaşımız,buna karşı koymak yerine ,bize heryere başvurdum ,hiçbir hastane vermiyor ,ne yapacağım ben diyerek konu açması ,hala bazı kadınlarımızın okumuşta olsa ,kendilerini insan değilde bir meta olarak gördüğünün, kanıtı oldu ,o gün bende...
 

bu erkekler yine iyi ya
biz kadınlar bile böyle yapıyoruz
 
bunları kk da söylemiş olsalardı artı rep aldıkları kadar eksi rep de alacaklardı doğal olarak:)

sanırım Lale Mansur kıpkırmızı olacaktı eksi repten :)

en çok artı repi de Arzu Balkan ve Elif Dağdeviren alacaktı bence :)
 

ben yaşamadım ama yaşayana da karşı değilim
bu konuda erkeklerin bakış açısını da hep merak etmişimdir.
tabii ki onlar da bizim gibi kimisi karşıdır kimisi değildir ama
karşı olanların bakış açısını merak ediyorum
kendileri her cevizi kırdıklarında erkeklikleri övülür, sözkonusu kadın olduğunda işin rengi değişir bu tip erkekler için
bir yerde erkeklerin bu konuda düşüncelerini okurken bana tek mantıklı gelen şey şu olmuştu din dışındaki sebepler arasında
bir kadın ilk beraber olduğu insanı unutamaz ve erkek de birini unutamamış olmasını istemez fisfisfis
belki temelde bu vardır :uhm:
 
 



zeynep tunuslu yine kitabın ortasından konuşmuş..
bu kadının bu delikanlı halerini çok seviyorum..
lale mansur ne yapsa zaten başımın tacı :asigim:

ama bana göre bekaret olmalı..
olmazsa olmaz değil ..
ama dokunduğum da titrediğim bir adam değilse karşımdaki ve bana dokunduğunda tüm dünya ile ilişkisinin kesildiğinden emin değilsem , derdinin bir bedene girmekten ziyade kendisine açılan kapının ardında bir ruh bir kalp bir zihin olduğunun bilincindeyse seve seve yaparım..
umrumda olmaz ne bekaret nede başka birşey..
 

Bakire olmadığımı nişanlanacağım kişiye söylediğim anı hatırladım şimdi.
Ne kadar gergin bir andı.
Sanki bütün düğüm o anda çözülecek gibiydi benim için.
Bana taptığına tüm yüreğimle inanmama ve onu çok iyi tanımama rağmen yine de endişelenmiştim.
O kadar kararlıydım ki, eğer tepki verseydi ya da bunu ileride yüzüme sanki bir suçmuşçasına vuracağını hissetseydim o anda bitirecektim.
Çok şükür ki olmadı böyle bir şey.
Üzerinde durmadı bile... ve evli kaldığımız 12 yıl boyunca bir kez bile konusu açılmadı bunun.

Ben şanslıydım ama biliyoruz ki bu kadar şanslı olmayan nice kadın var.
Buyur işte.. rapor isteyen bir nişanlı... ve bunu değil sorgulamak, bilakis "sen bir malsın" diyen bir erkeğe "evet ben bir malım" diyen, onay veren bir kadın. O kadar üzülüyorum ki böyle şeylere.
O kızcağız neye karşı koyacağını bile bilmiyor ki belki de.
Hep haşa denilerek susturulmuş belli ki. Gerçekten üzülüyorum.
 
bir kadın bir başka kadının evlilik öncesi seks yapmasına neden karşı olur bir türlü anlamam
sen yapma ama niye karşısın
ben yapmadım o da yapmasınmı nedir yani
 
kadınların kendi içinde bile özgüvenli kadınlara tahammülü yok
topikleri okumuyormuyuz
istemiş beraber olmuş erkekten önce kadınlar tarafından sosyal lince uğruyor



aynen öyle.
çünkü kadınlar kadınlardan korkuyor..
köşe sıkıştırılmayı kabul etmeyen , kendine çizilen sınırları zorlayan kadınları tehlikeli buluyor..
 

:roflol: :roflol: :roflol:

marjinal olmanın burdaki bedeli eksiler denizinde boğulmak

:roflol: :roflol: :roflol:
 
bir kadın bir başka kadının evlilik öncesi seks yapmasına neden karşı olur bir türlü anlamam
sen yapma ama niye karşısın
ben yapmadım o da yapmasınmı nedir yani
Yok sönmezim o diil,bunlar dünyayı kurtaracak,kıyameti öteleyecek tavırlar,onları da beraberimizde yakiciiiz diye korkuyorlar sanırım.Yoksa neden karışsınlar ki,ister açar ister kapar insanlar,onlara mı soracaklar fikirlerini
 

aynen çenebazcım

kendisi bakir olmayıp harıl harıl bakire kadın arayan erkeklerin özgüven yönünden eksik olduklarını düşünüyorum.

bu tip erkeklerin yani cinseliiği kendisi için bir ihtiyaç kadın için ise ancak erkeği memnun etmek olarak gören erkeklerin evlenecekleri kadınlarda bekaret zarı aramasının nedenlerinden biri de korkularıdır. kazara eşleri bakire değilse kendilerinden önceki erkeklerle cinsel yönden karşılaştırılmaktan korkarlar kadınları birer objeden farklı görmemeleri de cabası.

kendisi bakir olup eşinin de önceden cinsel bir tecrübe yaşamamamış olmasını tercih eden erkeklerin ise ancak düşüncelerine saygı duyarım (eğer gerçekten bakirlerse:))
 

işte malesef kızları böyle eğitiyoruz
sormaktan çekinen, tutuk, "saygılı"

oysa ki herşey sorulabilmeli ve kişi kendi içinde yanıtları kendi bulmalı...
kendi eleğinde süzmeli...
çocuklarımıza hazır yemeyi değil yemek pişirmeyi öğretmeliyiz...
bu da kendi mantığından geçmeyen şeyi kabul etmemesini öğretmekten geçer...



aynen canım... nasıl katılacağımı bilemiyorum... çok güzel açıklamışsın...


hep sus otur, terbiyeli ol telkinleriyle yetiştirildik ve kaçınılmaz sonuç : yetiştiriyoruz...
 
Çok güzel bir konu olmuş.
Bekaret kavramı ile bağlantılı çeşitli sıkıntılar yaşayan ya da bir sürü şeyi yaşadıktan sonra "bakire" olduğunu iddia eden veya cinsellikle ilgili bir sağlık sorunu olup bekar olduğu içni taşa tutulan birçok arkadaşımızın konusunda düşüncelerimi açıkça dile getirdiğim için tepki aldığım o kadar çok oldu ki.
Ama esas nokta şu; ben kimseyi bakire kalmak istediği için eleştirmiyorum, yargılamıyorum. Ama ben bakire kalmak istemeyenlerin de namussuz olmadığını dile getirdiğim zaman yargılanıyorum. Tabi bu sadece KK ile ilgili bir durum değil, toplumun geneli böyle. Oysa bu kadar çok bekaret baskısı ya olmadık cinsel sağlık sorunlarına yol açıyor ya da psikolojik olarak bunun yükü olumsuz sonuçlar doğuruyor. Cinselliği bilmeyen, öğrenmeyen bir toplumuz maalesef.
Benim fikrime gelince; ben de neredeyse ıpek Hanım ile aynı düşünüyorum. ısteyen bunu evlilik bağı ile bağlı olmaksızın yaşayabilmeli ama çok erken yaşta olmamalı. Yani beden ve ruhen gelişim tamamlandıktan sonra, gerçek bir yetişkin olduktan sonra... Toplumun bekaret baskısı yüzünden vajinusmus olmak nasıl kabul edilebilir değilse benim gözümde, 15 - 16 yaşında tatlı sevimli bir flört şeklinde sürmesi gereken bir ilişkide tam olarak ne olduğunu bile anlamadan cinselliği yaşayıp örselenmek de sakıncalı.
Hele hele herşeyi yaşayıp diktirme ya da herşeyi (hatta anal bile çok afedersiniz) yaşayıp sadece zarı koruma gibi şeyleri ne dürüst buluyorum; ne de bakire olarak görüyorum o insanları. Namus zarda değil bence, namus yaşadığını, dünya görüşünü sahiplenmekte.
Kendi deneyimimi daha önce paylaşmıştım bu sitede, gene paylaşmakta sakınca görmüyorum. ılk cinsel birlikteliğim eşim değildi. Eşim olmayacağından emin olduğum biriydi. Hayatım boyunca ne bunun pişmanlığını yaşadım ne evlenirken sorun oldu. Çünkü zaten eş olarak seçeceğim insanın dünyaya bakış açısı da benimle paralel olmalıydı ve öyle de oldu. Konusu bile geçmedi bunun bizim ilişkimizde.
Lafın kısası herkesin yaşadığı ve dünya görüşü kendine. Toplum olarak birbirimize biraz daha saygı duymayı bilebelirsek; arkadaşımız, kardeşimiz ya da kızımız (küçük yaştaki genç kızları kasdetmiyorum, zaten görüşümü yukarıda söyledim) bile olsa onun zarından ve bedeninde sorumlu olmadığımızı kabul edebilirsek biraz daha mutlu ve sağlılı olacağız diye düşünüyorum.
Sevgiler.
 
Çenebazım topic açayım derken çığır açtın he :roflol:

afiyet olsun vatana, millete :teytey: biz de tartışabiliyormuşuz kavga etmeden :teytey:
ne kadar uygarız :teytey:



peki kadınların ilk beraber olduğu erkeği unutamamalarını ileri süren arkadaşlara yorumun ne olur satrapim fisfisfis
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…