- 28 Ağustos 2020
- 8.361
- 36.937
- Konu Sahibi Delirtiyor
- #1
Nerden başlasam bilmiyorum. Derdim büyük değil belki ama beni dibe çekmeye yetiyor. Daha çok konuşma insanıyım yazarak ifadem çok iyi değil.Birazcık uzun ve karışık yazabilirim, affola.
7,5 aylık bir kızım var. Hamileliğimin 4. Ayından beri pandemi sebebiyle, doğumdan sonra da doğum izni ücretsiz izin vs derken 1 yıldan fazladır evdeyim. Bir tane arabamız var, onu da eşim kullanıyor işe giderken. Ben bebekle ya kanguruyla ya da bebek arabasıyla çıkabiliyorum yani. Evimiz merkezi, çarşıya pazara yakın bir yerde değil. Pandemi zamanı toplu taşıma, taksi vs de kullanmak istemedim. Yazın yine iyi kötü yürüme mesafesinde gidebileceğim yerlere çıkardım kızı, her gün hava alıyorduk. Bazen dışarda uyutuyor, oturup kitap okuyordum. Havaların soğumasıyla artık dışarı da çıkamaz olduk. İyiden iyiye dört duvar arasına kapandım yani. Hastane ve market harici çıktığım pek yok bu ara anlayacağınız.
Evlenip hem şehir hem iş değiştirdim. Burda kimsem yok. Ne arkadaş ne akraba. İş arkadaşlarım var elbette ama özelde görüştüğüm kişiler değil. Zaten evlendim geldim işe başladım derken 1,5 sene sonra pandemi oldu evden çalışmaya başladık. Aman aman bir çevre edinemedim. Kışın gelmesiyle birlikte nerdeyse eve kapandığımı söylemiştim. Kimsem olmadığı için gidip gelme de olmuyor. Şöyle 5 dk bir kahve molası ne bileyim hadi sen duşa gir kıza ben bakarım falan aşırı ihtiyacım var böyle şeylere. Çok yalnızım
Kızım zor bir bebek değil, yani sanırım değil. Hareketli, akıllı, cin gibi maşallah;öyle sürekli ağlayan ne bileyim gazlı, kolik vs bir bebek değildi. Ama ilk haftaları saymazsak hep bir uyku problemimiz var nickimden de anlayacağınız üzere. Neyse asıl derdim bu değil.
Kızıma gündüz tek başıma bakıyorum bir çok anne gibi. Ama aşırı yoruluyorum. Hiçbir şeye yetişemiyorum. Evi b.k götürüyor afedersiniz. Düzenli yemek yapmıyorum. Ek gıdaya geçtiğimizden beri bir tek kızımın öğünlerini aksatmamaya çalışıyorum. O da işte enerjim olursa. Kızımın uykusu çok hafif. Gündüz o uyurken gürültülü iş yapamıyorum. Uyanıkken de zaten o yaptırmıyor. Sürekli ilgi, oyun istiyor. 5 dk da olsa oyalayacak kimse olmadığı için akşam eşim işten gelene kadar kızımlayım yani. İyi günündeyse gündüz 3-3,5 saat uyuyor. O uyurken ben yemek yiyorum. Bulaşık, çamaşır atıyorum. Ortalığı topluyorum. Biraz oturayım derken uyanıyor zaten. Akşam eşim gelince de üçümüz mutfakta, yemek hazırlayıp yiyoruz. Sonra benim uyku maratonum başlıyor. Uyutana kadar 50 defa uğraşıyorum. Neyse dediğim gibi asıl mesele bu değil.
Sorun şu ki kendimi aşırı yetersiz hissediyorum. Hem anne hem eş olarak. Kızımın uyku problemiyle ilgili konu açmıştım daha önce. Çok yardımcı mesajlar aldım. Ama bir yandan da kendimi daha da kötü anne hissetmeme sebep oldu. Herkes bebeğini sevip okşayarak uyutabiliyor ben beceremiyorum diyorum. 31 yaşında koca kadınım, 19-20 yaşındaki kızlar bile bebeklerine benden güzel bakıyor diyorum. Uyumadığında öfkeleniyorum bazen ama asla bebeğime değil kendime kızıyorum. Kötü annesin diyorum, beceremiyorsun. “Bak millet sallamadan, ağlatmadan, uğraşmadan ne güzel uyutuyor bebeğini.Bebeğine bakamadığın gibi evin de içler acısı. “
Evimi sevmiyorum. Kiradayız, evlendiğimiz sene idareten diyerek tuttuk. Kendi evimizi almaktı niyetimiz. Ama bir türlü olmadı. Her şeyi kendi evimizde yaparız diyerek erteledim. Elim gitmiyor hiçbir şeye, içimden de gelmiyor doğrusu. İyiden iyiye saldım artık, günü kurtaracak kadar temizlik, toplama yapıyorum. Gerçekten ateşe veresim geliyor bazen evi.
Bu arada benim halimin de evden aşağı kalır yanı yok. Doğum kilolarımın neredeyse tamamını verdim ama bir çöktüm sanki. Daha yaşlı daha solgun geliyorum gözüme. Saçlarım bakımsız, kuru, cansız. Cildim iyice kurudu, duşa girip çıkmaktan başka bir şey yapamıyorum. Kuaföre en son ne zaman gittim bilmiyorum. Evleri pırıl pırıl kendisi şıkır şıkır annelere aşırı imreniyorum. Yapamıyorum ben beceremiyorum. Bende ne o enerji ne o yetenek yok. Şimdi bu konuya da şahane öneriler gelecek ama onlar da kendimi yetersiz hissetmeme sebep olacak biliyorum.
Eşimle zaten birbirimize vakit ayıramıyoruz artık. Tek odağımız bebek diyebilirim. Baş başa kaldığımızda bile genelde onun hakkında konuşuyoruz. O da iyice saldı sanırım, işten gelip evle ve kızla ilgili birkaç bir şey yapıp yatmak istiyor. Eskisi gibi haftasonu plan yapıp çıkalım gezelim kalmadı. Kız durur mu, uyur mu uyanır mı, ağlar mı, acıkır mı diye düşünmekten uzun soluklu planlar yapamıyoruz. Çoğunlukla evde pinekleyerek geçiyor. Ailece depresyondayız galiba.
Bunu söylemeye utanıyorum ama bekarlık günlerimi çok özlüyorum. Eşimi de kızımı da çok seviyorum ama özlüyorum işte elimde değil. O rahatlığımı, hesapsızlığımı, hayalperestliğimi, hevesli hallerimi özlüyorum. Şimdi günü bitirmeye bakıyorum. Ohh bu akşam da uyudu şükür ama yarın yeni bir challege başlıyor.Yatıp uyumam gerek şu an ama hiç istemiyorum. Yine 747374 kez uyanacak, sabah tam şarj olmadan fişten çekilmiş telefon gibi kalkıp yeni bir güne başlayacağım.
Bu konuyu da niye açtım bilmiyorum.Neyse işte çok bunaldım. Sadece içimi dökmek istedim.
7,5 aylık bir kızım var. Hamileliğimin 4. Ayından beri pandemi sebebiyle, doğumdan sonra da doğum izni ücretsiz izin vs derken 1 yıldan fazladır evdeyim. Bir tane arabamız var, onu da eşim kullanıyor işe giderken. Ben bebekle ya kanguruyla ya da bebek arabasıyla çıkabiliyorum yani. Evimiz merkezi, çarşıya pazara yakın bir yerde değil. Pandemi zamanı toplu taşıma, taksi vs de kullanmak istemedim. Yazın yine iyi kötü yürüme mesafesinde gidebileceğim yerlere çıkardım kızı, her gün hava alıyorduk. Bazen dışarda uyutuyor, oturup kitap okuyordum. Havaların soğumasıyla artık dışarı da çıkamaz olduk. İyiden iyiye dört duvar arasına kapandım yani. Hastane ve market harici çıktığım pek yok bu ara anlayacağınız.
Evlenip hem şehir hem iş değiştirdim. Burda kimsem yok. Ne arkadaş ne akraba. İş arkadaşlarım var elbette ama özelde görüştüğüm kişiler değil. Zaten evlendim geldim işe başladım derken 1,5 sene sonra pandemi oldu evden çalışmaya başladık. Aman aman bir çevre edinemedim. Kışın gelmesiyle birlikte nerdeyse eve kapandığımı söylemiştim. Kimsem olmadığı için gidip gelme de olmuyor. Şöyle 5 dk bir kahve molası ne bileyim hadi sen duşa gir kıza ben bakarım falan aşırı ihtiyacım var böyle şeylere. Çok yalnızım
Kızım zor bir bebek değil, yani sanırım değil. Hareketli, akıllı, cin gibi maşallah;öyle sürekli ağlayan ne bileyim gazlı, kolik vs bir bebek değildi. Ama ilk haftaları saymazsak hep bir uyku problemimiz var nickimden de anlayacağınız üzere. Neyse asıl derdim bu değil.
Kızıma gündüz tek başıma bakıyorum bir çok anne gibi. Ama aşırı yoruluyorum. Hiçbir şeye yetişemiyorum. Evi b.k götürüyor afedersiniz. Düzenli yemek yapmıyorum. Ek gıdaya geçtiğimizden beri bir tek kızımın öğünlerini aksatmamaya çalışıyorum. O da işte enerjim olursa. Kızımın uykusu çok hafif. Gündüz o uyurken gürültülü iş yapamıyorum. Uyanıkken de zaten o yaptırmıyor. Sürekli ilgi, oyun istiyor. 5 dk da olsa oyalayacak kimse olmadığı için akşam eşim işten gelene kadar kızımlayım yani. İyi günündeyse gündüz 3-3,5 saat uyuyor. O uyurken ben yemek yiyorum. Bulaşık, çamaşır atıyorum. Ortalığı topluyorum. Biraz oturayım derken uyanıyor zaten. Akşam eşim gelince de üçümüz mutfakta, yemek hazırlayıp yiyoruz. Sonra benim uyku maratonum başlıyor. Uyutana kadar 50 defa uğraşıyorum. Neyse dediğim gibi asıl mesele bu değil.
Sorun şu ki kendimi aşırı yetersiz hissediyorum. Hem anne hem eş olarak. Kızımın uyku problemiyle ilgili konu açmıştım daha önce. Çok yardımcı mesajlar aldım. Ama bir yandan da kendimi daha da kötü anne hissetmeme sebep oldu. Herkes bebeğini sevip okşayarak uyutabiliyor ben beceremiyorum diyorum. 31 yaşında koca kadınım, 19-20 yaşındaki kızlar bile bebeklerine benden güzel bakıyor diyorum. Uyumadığında öfkeleniyorum bazen ama asla bebeğime değil kendime kızıyorum. Kötü annesin diyorum, beceremiyorsun. “Bak millet sallamadan, ağlatmadan, uğraşmadan ne güzel uyutuyor bebeğini.Bebeğine bakamadığın gibi evin de içler acısı. “
Evimi sevmiyorum. Kiradayız, evlendiğimiz sene idareten diyerek tuttuk. Kendi evimizi almaktı niyetimiz. Ama bir türlü olmadı. Her şeyi kendi evimizde yaparız diyerek erteledim. Elim gitmiyor hiçbir şeye, içimden de gelmiyor doğrusu. İyiden iyiye saldım artık, günü kurtaracak kadar temizlik, toplama yapıyorum. Gerçekten ateşe veresim geliyor bazen evi.
Bu arada benim halimin de evden aşağı kalır yanı yok. Doğum kilolarımın neredeyse tamamını verdim ama bir çöktüm sanki. Daha yaşlı daha solgun geliyorum gözüme. Saçlarım bakımsız, kuru, cansız. Cildim iyice kurudu, duşa girip çıkmaktan başka bir şey yapamıyorum. Kuaföre en son ne zaman gittim bilmiyorum. Evleri pırıl pırıl kendisi şıkır şıkır annelere aşırı imreniyorum. Yapamıyorum ben beceremiyorum. Bende ne o enerji ne o yetenek yok. Şimdi bu konuya da şahane öneriler gelecek ama onlar da kendimi yetersiz hissetmeme sebep olacak biliyorum.
Eşimle zaten birbirimize vakit ayıramıyoruz artık. Tek odağımız bebek diyebilirim. Baş başa kaldığımızda bile genelde onun hakkında konuşuyoruz. O da iyice saldı sanırım, işten gelip evle ve kızla ilgili birkaç bir şey yapıp yatmak istiyor. Eskisi gibi haftasonu plan yapıp çıkalım gezelim kalmadı. Kız durur mu, uyur mu uyanır mı, ağlar mı, acıkır mı diye düşünmekten uzun soluklu planlar yapamıyoruz. Çoğunlukla evde pinekleyerek geçiyor. Ailece depresyondayız galiba.
Bunu söylemeye utanıyorum ama bekarlık günlerimi çok özlüyorum. Eşimi de kızımı da çok seviyorum ama özlüyorum işte elimde değil. O rahatlığımı, hesapsızlığımı, hayalperestliğimi, hevesli hallerimi özlüyorum. Şimdi günü bitirmeye bakıyorum. Ohh bu akşam da uyudu şükür ama yarın yeni bir challege başlıyor.Yatıp uyumam gerek şu an ama hiç istemiyorum. Yine 747374 kez uyanacak, sabah tam şarj olmadan fişten çekilmiş telefon gibi kalkıp yeni bir güne başlayacağım.
Bu konuyu da niye açtım bilmiyorum.Neyse işte çok bunaldım. Sadece içimi dökmek istedim.