Kolayda olsa zor zorda olsa her doğumun sonundaki mucize aynıdır aslında mutluluğa kavuşmak; 9 eylül 2002 pazartesi uyandım kasıklarımda ağrılar yanmalar hissediyorum.muhtemel doğum vaktim geldiği için eli kulağında bebeğim her an gelecek bekliyorum.akşam bir uyku basdırdı o ağrılarla uyudum deriksiz belkide 9 aylık gebelik sürecimde hic uyumadığım kadar güzel rahat bir uykuydu.10 eylül sabahına kalkdığımda ağrılarım biraz daha artmış belimden bacaklarıma doğru indiğini hissediyorum bu çok anlamsızdı nedendir bilemiyordum.ozamanlar bazı şeyleri öğrenme bilgi edinme imkanım yokdu yaşımda 20. kahvaltı yaptım ama benmi yemek yedim yemek mi beni yedi bilmiyorum.doğum hazırlıklarım bitmiş termizlenmiş hazır kıta beklemedeydim. kalkdım kayınvalideme gittim.rengim benzim solmuş ben farkında değilim kayınvalidem anladı nede olsa 5 çocuk yapmış usta birisi.gel dedi çıkalım bi dolasırız hava alırız bir markete bakarız çıkdık evden ama yolla bitmiyor tükenmiyor dermanım kesildi adım atamıyorum gel anne dönelim yoruldum ben. eve dönüyoruz yerde beyaz bir boya dökülmüş kaldırıma aldırış etmedim meğer alcıymış basdığım gibi dünya bana tepeden bakıyordu sanki yerdeyim yukarda gökyüzü.sular seller geliyor başımdan bir haykırış kalk kızım ne oldun sen kendime geldiğimde düşdüğümü tepe taklak yere uzanıverdiğimi anladım.kalkamıyorum anne bacaklarım tutmaz olmuş eve zor attım kendimi sancılar almış başımı aşmışdı çokdan.ağrılar içinde kıvranmaya başladım üzüm veriyor kayınvalidem at ağzına yok anne yok geçmiyor boğazımdan. saat 16:00 hastane yolundayız korku başıma vurmuş ben napıcam şimdi Allah ım yarıdm et.alt muayenesi yapıldı acılma var doğum başlamış meğer benim kanamamda başlamış. ardından bir lağman bu ne haltdı yaw wc yollarına düşdüm. etrafım mahşer yeri sanki eşim annem kayınvalidem 2 görümce 2 teyze gelinimiz kapıda bekleyen kayınlarım abim enişde kayınpeder ne oldu ben ölümemi gelmişdim.korkuyordum amansız acılarım sancılarım vuruyordu beni saatler büyüyor cığlıklarımm hastanenin duvarlarına vuruyordu ebe her 20 dkk bir alt muayenesinde elleme ebe canım tükendi desemde ama yok mecburdu.hemen yanımda bir anne vardı ağlıyor bebesi ölmüş karnında 8 aylık aman vermiyor sancılar teselliye mecalim yok üzüldüm o ağlıyor ben feryad ediyorum. işde son alt muayenesi haydi küçük dedi ebe 8 cm geldi az kaldı gittim dogum odasına ben burda o kalabalıkdan çıkıp tek başıma bu soğukda biçare ben ne yaparım eywah bana desemde kendimi çatalda buldum.
bir ebe bir hemşire başbaşayız işde soguk anne üşüyorum desemde yanımda kimseler yokdu artık korkuyordum yalvarıyordum allah ım ne olur bitsin artık bu acı dayanmaya takat kalmadı bende. doğum doktoruda geldi ıkın diyor az kaldı bagırıyor hemşire hadi bir gayret gelmek üzere ıkınn. canım tükendi hemşirem nefesim bitti ıkın az kaldı derken bir neşter yaradı battı canıma allahım bitecekmi dedim ne olur yardım et bitsin son bir cığlık ıkınn haydi derken 11 eylük 2002 saat gece 1:30 küçüçük simsiyah gözle bana bakıyordu.allah ım bu benim mi benim kuzum geldimi nihayet. hemşirenin omuzlarında minicik başıyla küçücük gözleriyle dogumhanenin kapısında çıkarken bana bakışı hala gözümün önünden gitmiyor gel anne peşim sıra sende gel der gibiydi kuzum..önümde iğneler dikiş iplikleri dans ediyordu sanki üşüyordum bittimi alllah ım bu nasıl oldu nasıl bir acıya dayandım bu soruyu yıllarca sordum kendime. yatagıma gittiğimde minik oğlum eli ağzında acıkmış emmeye çalışıyor beni bekliyordu kokusunu aldım.acılarımı düşünürken muzenin böylesini lutfunu düşündüm.kararımı vermişdim bu ilkdi son olacakdı ben birdaha anne olmayı göze alamıycakdım. şimdi oğlum 10 yaşında bense kızıma hamileyim aynı acıları yaşayacağımı düşünsemde nihayet biticeğini küçük kızımında bana bakarak gel anne peşim sıra sende gel diyeceğini bilmenin mutluluğu heyecanı içindeyim.kısmetse temmuzda 2 doğum hikayem olacak..