bunlar öyle bi şekilde konuşuluyor ki terapistin yanında, şaşırıp kalıyo insan. konuşmayı iletişim kurmayı doğru şekilde bilmiyoruz aslında çoğumuz.
yani kendinde de fark edeceğin çok şey olacak mesela, farkında olmadan karşı tarafı üzen yoran tavırların olduğunu, aslında bunlardan senin de yorulduğunu ama nasıl desem göz kırpmak, nefes almak gibi beynin bilinçsizce hayatı devam ettirirken kullandığı bir yerinden gelen tavırlar olduğunu öğreniyosun. mesela bunların geçmişten gelmiş olabileceğini o tıkanıklıkları çözünce sadece kendin için bile olsa çok yol alabileceğini falan fark ediyosun. yani en azından bende öyle oldu. aynı şeyler eşim için de geçerli. terapiste psikoloğa deli saçması gözüyle bakan adam kabak çiçeği gibi açıldı.
bir de laf olsun diye söylemiyorum, biz son çare diye gittik terapiste sonraki durak hiç şüphesiz adliyeydi çünkü...
umarım siz de her şeyi kendi iyiliğinize olacak şekilde çözersiniz