Bebegimin sesinden oturu alt komsum dava acti

walla arkadaşlar herkesin gürültü sınırıda farklı birbirini taşıma idare edebilme kapasiteside farklıdır.
benim iki küçük çocuğum var ve sırf bu yüzden 1. kat satın aldık. yinede üst kat sesimizi duyuyordur, onların evinde küçük çocuk yok ama müzik aleti çalan büyük bir çocuk var. şimdi çocuğunuz bunu çalmasın mı diyelim. bu da bir faaliyet sonuçta yapmalıda. ne ben şikayet ettim nede onlar şikayet etti, ha çocuklarımı frenlemeye çalışıyorum ama gerçekte bunun kontrolü söylemek kadar kolay değil , çocuğum olmadan önce bende öyle kontrol edilebilir diye düşünüyordum ama bi yere kadar kontrol edebiliyorsunuz.
küçük çocuğu olmayan evlerdende müzik, süpürge, breyz sesleri, çm makina... vs... sesleri geliyor, hayatın gerçekleri olacak tabikide.
bence hoşgörüyü elden bırakmamak lazım, ha uyardıkça inadına yapıldığı farkediliyorsa o başka mesele, az öncede belirttim yaşlı ve hastası olanlarıda tenzih ediyorum.
 
Konuyu ayrintili bir sekilde bir kez daha anlatayim. Ilk kapimiza geldiklerinde 'sizi uyariyorum gencler,sabah saat 8 dedik mi uyaniyoruz!' Dedi. Bende Onlem alacagimi soyledim,yolladim. Gelen adam buarada.bunlarin yatak odasina gelen odaya,yere battaniye uzerinede hali serdim. Oglanin ayaklarinada ilk adim ayakkabisi falan degil bildiginiz çin isi pofidik patik giydirdim. biraz sure gecti. Gece oglan ateslendi. Aa bi baktik bunlar tavana vuruyor. E yuh yani. Bende isterim gece uyanmasin. Manyak bunlar dedik gectik. Bir pazar sabahi saat 09.00 esim firina gitti. Bizim kapi nasil yumruklaniyor anlatamam. Giris katta annem oturur. Bisey oldu sandim. Actim panikle. Adam bana nasil bagiriyor. Ne bicim insansiniz,sabahin koru. bende kapatmak istedim kapiyi. Bu arkadan kapiyi tuttu iceri dogru itti. Sonra elini cekti ve kapattim. Hemen polisi aradim. Polis gelene kdr esim geldi. Anlattim olani. Esim asagi indi. Adama bi daha benim kapima gelme diye bagirdi. Bi sure sonra polis geldi. Bu durumlarda polis uzlasin yonlendirmesi yapiyor. Esim ben gittim uyardim bi daha gelmez olay buyumesin alti ustu bebek dedi. Aradan bi hafta gecti. Kapi caliyor polis tabi. Gurultu sikayeti var dedi. Offf bu boyle devam etmesin diye aksam 9 da yatmasi gereken cocugu gece 10 da 11 de yatiriyorumki sabah gec uyansin. Bi sure hic sorun olmadi. E bebek bu bi sabah kalkti yine sekiz. Oyunlar oynatayim oturdugumuz yerde diye kastim durdum ama adamin karisi takmis durumda bize. Yine geldi polis. Kadin nasil anlatayim su degisik tiplerden elinde telefon surekli belediyeyi arayan tiplerden iste. Adami sisirip sisirip yolladi bize. buarada bize kendilerinin onerileri su annem giris katinda ya ben sabahlari bebegimi alip anneme goturmeliymisim. Evet aynen bu. Simdi iki seyi daha cevplayayim. Yazdim ciktim cunku dun gece saat iki de yazdim bebegim agladi biraktim ciktim. Ne kadar kotu niyetlisiniz. sinirden stresten zona oldum. Bi kac saat bakmadim diye kotu olmusum. Ikincisi anlatmadigim hic bir sey yok. Almam gereken iko onlemi aldim. En onemlisi bebegimin gelisimini olumsuz etkileyecek uyku saati degisimi. Daha ne yapayim. Bize takmis durumdalar

sen komşuna bir urgan al kocaman.
kaçan keçilerini toplayıp bir yere bağlasın bence :KK24:
 
walla arkadaşlar herkesin gürültü sınırıda farklı birbirini taşıma idare edebilme kapasiteside farklıdır.
benim iki küçük çocuğum var ve sırf bu yüzden 1. kat satın aldık. yinede üst kat sesimizi duyuyordur, onların evinde küçük çocuk yok ama müzik aleti çalan büyük bir çocuk var. şimdi çocuğunuz bunu çalmasın mı diyelim. bu da bir faaliyet sonuçta yapmalıda. ne ben şikayet ettim nede onlar şikayet etti, ha çocuklarımı frenlemeye çalışıyorum ama gerçekte bunun kontrolü söylemek kadar kolay değil , çocuğum olmadan önce bende öyle kontrol edilebilir diye düşünüyordum ama bi yere kadar kontrol edebiliyorsunuz.
küçük çocuğu olmayan evlerdende müzik, süpürge, breyz sesleri, çm makina... vs... sesleri geliyor, hayatın gerçekleri olacak tabikide.
bence hoşgörüyü elden bırakmamak lazım, ha uyardıkça inadına yapıldığı farkediliyorsa o başka mesele, az öncede belirttim yaşlı ve hastası olanlarıda tenzih ediyorum.

Çocuğum yok o bakımdan bir şey diyemem ama müzik aleti yada çamaşır makinesi ve süpürge belirli saatlerde çalıştırılması gereken şeylerdir. Çocuk davul(bateri) çalmak istedi diyelim, bazı aletler evde değil stüdyoda çalışılır. Eve elektronik olan ses çıkarmayanlarından alınır. Evde saksafon çalınır mı misal hayal edemiyorum. Zaten bunlar da belli saat aralıklarında çalınmalı bence. Gece belli bir saatten sonra süpürge çalıştırılmaz. Yere bir şey döküp kabasını toplayıp ertesi gün süpürdüğümüzü bilirim Çamaşır makinesi eski usulse hele, belli bir saatten sonra çalıştırılmaz. Müzik televizyon da apartmanda yaşadığının bilinci dahilinde ses tonları ile dinlenir. Toplu yaşamanın kuralları var.
Çocuk olarak da bizim üst katımızda ikizleri olan bir aile oturuyor, koşuşturmaları falan yatak odası üzerinde olmuyor. Erken kalktıklarında evin diğer bölümlerini kullanıyorlar sanırım. Bu tip önlemler alınabilir. Yani insanlar hem birbirini biraz tolere etmeli hem de toplu yaşam kurallarını ihlal etmemeli.
 
Çocuğum yok o bakımdan bir şey diyemem ama müzik aleti yada çamaşır makinesi ve süpürge belirli saatlerde çalıştırılması gereken şeylerdir. Çocuk davul(bateri) çalmak istedi diyelim, bazı aletler evde değil stüdyoda çalışılır. Eve elektronik olan ses çıkarmayanlarından alınır. Evde saksafon çalınır mı misal hayal edemiyorum. Zaten bunlar da belli saat aralıklarında çalınmalı bence. Gece belli bir saatten sonra süpürge çalıştırılmaz. Yere bir şey döküp kabasını toplayıp ertesi gün süpürdüğümüzü bilirim Çamaşır makinesi eski usulse hele, belli bir saatten sonra çalıştırılmaz. Müzik televizyon da apartmanda yaşadığının bilinci dahilinde ses tonları ile dinlenir. Toplu yaşamanın kuralları var.
Çocuk olarak da bizim üst katımızda ikizleri olan bir aile oturuyor, koşuşturmaları falan yatak odası üzerinde olmuyor. Erken kalktıklarında evin diğer bölümlerini kullanıyorlar sanırım. Bu tip önlemler alınabilir. Yani insanlar hem birbirini biraz tolere etmeli hem de toplu yaşam kurallarını ihlal etmemeli.
benim kuzularımda ikiz:) evet aynen dediğiniz gibi hem dikkat hem tolere gerekli :)
 
Çocuğum yok o bakımdan bir şey diyemem ama müzik aleti yada çamaşır makinesi ve süpürge belirli saatlerde çalıştırılması gereken şeylerdir. Çocuk davul(bateri) çalmak istedi diyelim, bazı aletler evde değil stüdyoda çalışılır. Eve elektronik olan ses çıkarmayanlarından alınır. Evde saksafon çalınır mı misal hayal edemiyorum. Zaten bunlar da belli saat aralıklarında çalınmalı bence. Gece belli bir saatten sonra süpürge çalıştırılmaz. Yere bir şey döküp kabasını toplayıp ertesi gün süpürdüğümüzü bilirim Çamaşır makinesi eski usulse hele, belli bir saatten sonra çalıştırılmaz. Müzik televizyon da apartmanda yaşadığının bilinci dahilinde ses tonları ile dinlenir. Toplu yaşamanın kuralları var.
Çocuk olarak da bizim üst katımızda ikizleri olan bir aile oturuyor, koşuşturmaları falan yatak odası üzerinde olmuyor. Erken kalktıklarında evin diğer bölümlerini kullanıyorlar sanırım. Bu tip önlemler alınabilir. Yani insanlar hem birbirini biraz tolere etmeli hem de toplu yaşam kurallarını ihlal etmemeli.

makineler konusunda sıkıntımız yok aslında. eşim işe 11 gibi gittiği için o evdeykende süpürge gibi aletleri kullanmadığım için bi sıkıntı yok. tabi onlar bir keresinde süpürge açıyor dediler sanırım bebek ağlıyor demekten daha mantıklıydı onlar için. mesela bizim bebek odası onların yatak odasına denk geliyor. bu arada bebek odamız var ama oğlum henüz odayı kullanmıyor bizimle yatıyor. yatak odası olan diğer küçük odayı onlar oturma odası olarak kullanıyorlar. yani biz yatarken onların tv sesini duyuyoruz. ama hiç şikayet etmek gelmedi aklımıza.bu biraz niyet işi bence. yani takılacak kadar gürültülü bi evde bende yaşadım. sabaha kadar kavga edilen,efkardan sonuna kadar açılan müzik sesi... bu rahatsız ediciydi. ama bi yerde yazdığım gibi önlem alabileceğim herşeyi yaptım. mesela salonda tuttum cocugumu.yatak odasının , bebek odasının kapılarınıda kapattım. hali altına battaniye serdim. işin enteresan tarafı en son polis geldiğinde yaklaşık bir ay boyunca hiç şikayet etmemişlerdi. oğlumun o sabah ateşi vardı ve sabah 8 gibi uyanmıştı. 1 ay boyunca aldığım tüm önlemler bir anda hiç sayıldı. ve anında polis arandı. yani hiç mi tolerans yok. evet yok. çünkü artık durum inada bindi.takıntıya dönüştü. biz sustukça büyüdü. şimdi bende zabıtayı arasam,kapının önüne ayakkabı koyuyor desem ki koyuyor.valla bence çok sıkıcı işler bunlar ama onlar uğraşmaktan zevk alıyor artık.
 
makineler konusunda sıkıntımız yok aslında. eşim işe 11 gibi gittiği için o evdeykende süpürge gibi aletleri kullanmadığım için bi sıkıntı yok. tabi onlar bir keresinde süpürge açıyor dediler sanırım bebek ağlıyor demekten daha mantıklıydı onlar için. mesela bizim bebek odası onların yatak odasına denk geliyor. bu arada bebek odamız var ama oğlum henüz odayı kullanmıyor bizimle yatıyor. yatak odası olan diğer küçük odayı onlar oturma odası olarak kullanıyorlar. yani biz yatarken onların tv sesini duyuyoruz. ama hiç şikayet etmek gelmedi aklımıza.bu biraz niyet işi bence. yani takılacak kadar gürültülü bi evde bende yaşadım. sabaha kadar kavga edilen,efkardan sonuna kadar açılan müzik sesi... bu rahatsız ediciydi. ama bi yerde yazdığım gibi önlem alabileceğim herşeyi yaptım. mesela salonda tuttum cocugumu.yatak odasının , bebek odasının kapılarınıda kapattım. hali altına battaniye serdim. işin enteresan tarafı en son polis geldiğinde yaklaşık bir ay boyunca hiç şikayet etmemişlerdi. oğlumun o sabah ateşi vardı ve sabah 8 gibi uyanmıştı. 1 ay boyunca aldığım tüm önlemler bir anda hiç sayıldı. ve anında polis arandı. yani hiç mi tolerans yok. evet yok. çünkü artık durum inada bindi.takıntıya dönüştü. biz sustukça büyüdü. şimdi bende zabıtayı arasam,kapının önüne ayakkabı koyuyor desem ki koyuyor.valla bence çok sıkıcı işler bunlar ama onlar uğraşmaktan zevk alıyor artık.

işsizler resmen ya
bir gün bebek ağlamış bundan ne olacak sanki keyfi ses yapıyorsunuz da
 
Bide sizin tavan tahta yada kartondan mi da bebegin ayak sesleri gidiyor ( bebek diyorum )
parke. üstelik altına şap mı ne bişey döküldü eski parkeler sökülüp. bina eski ama 50 yıllk var. yan bina yeni mesela 10 yıl falan ama bize yandakilerin seside gelir. hatta bi sabah anneme indik kahvaltıya bu kadın annemi aradı sizin kızın evden tv sesi geliyor diye :) annemde dediki evde kimse yok cocuklar bende :) bu olay zaten kadının durumunu ortaya koyuyor. keşke farklı önlemlerde alsaydım. mesela biraz cadı olsaydım korkardı belki
 
makineler konusunda sıkıntımız yok aslında. eşim işe 11 gibi gittiği için o evdeykende süpürge gibi aletleri kullanmadığım için bi sıkıntı yok. tabi onlar bir keresinde süpürge açıyor dediler sanırım bebek ağlıyor demekten daha mantıklıydı onlar için. mesela bizim bebek odası onların yatak odasına denk geliyor. bu arada bebek odamız var ama oğlum henüz odayı kullanmıyor bizimle yatıyor. yatak odası olan diğer küçük odayı onlar oturma odası olarak kullanıyorlar. yani biz yatarken onların tv sesini duyuyoruz. ama hiç şikayet etmek gelmedi aklımıza.bu biraz niyet işi bence. yani takılacak kadar gürültülü bi evde bende yaşadım. sabaha kadar kavga edilen,efkardan sonuna kadar açılan müzik sesi... bu rahatsız ediciydi. ama bi yerde yazdığım gibi önlem alabileceğim herşeyi yaptım. mesela salonda tuttum cocugumu.yatak odasının , bebek odasının kapılarınıda kapattım. hali altına battaniye serdim. işin enteresan tarafı en son polis geldiğinde yaklaşık bir ay boyunca hiç şikayet etmemişlerdi. oğlumun o sabah ateşi vardı ve sabah 8 gibi uyanmıştı. 1 ay boyunca aldığım tüm önlemler bir anda hiç sayıldı. ve anında polis arandı. yani hiç mi tolerans yok. evet yok. çünkü artık durum inada bindi.takıntıya dönüştü. biz sustukça büyüdü. şimdi bende zabıtayı arasam,kapının önüne ayakkabı koyuyor desem ki koyuyor.valla bence çok sıkıcı işler bunlar ama onlar uğraşmaktan zevk alıyor artık.

1. Komşunuzun ayakkabılarını kapının önüne koyması, kapıyı yumruklaması, kapınızı ittirmesi yanlış. Bunlardan şikayetçi olunuz.

2. Elde telefon sürekli belediyeyi arayan insanlar diyerek aşağılamaya çalıştıysanız eğer, başarısız olmuşsunuz. Rahatsız edici durumlarda yapılması gereken yetkilileri haberdar etmektir.

3. Aldığınız tepkilerin ana sebebi konunuza gelip gelip ''Çocuğum mu önemli siz mi, 14 aylık çocuğun dışarı çıkcak hali yok, ağzını yırtarım çocuğuma bir şey diyenin, çocuk bu sus denilince susar mı, bebek dediğin ağlar, benim komşum şöyle sabırlı ben böyle sabırlıyım vs yazanlar.''

Çocuk sahibi olmak size zorla dayatılan bir durum değil, sorumlulukları da sizinle bakidir. Çocuğa sus denilince susmaması komşuların değil çocuk sahibi olanların sorunudur.


4. Çocuğum otizmli, komşumun çocuğu sinir hastası yazanlar olmuş. Bu örneklere gösterilmeyen anlayışı gelin beraber kınayalım ancak duygusallığı bir tarafa bırakarak ve üzülerek yazıyorum ki bu durumlarda da sorumluluk çocuk sahibindedir. Ama elbette bu şekildeki kalıcı rahatsızlıklar çok üzücüdür ve beklentinin hoşgörü olması da normaldir.

Not: Evet 14 aylık bebek/çocuk dışarı çıkar. Mümkün olduğunca çıkartın. Normali açık havada gürültülü oynaması zaten.

Evet bebekler ağlar. Ama bu sizin bahaneniz değil mahcubiyet sebebiniz olmalı.

1 yıl komşusunu uyutmasa da insan bebeğinin ağlamasını gurur sebebi olarak görmüyorsa katlanılabilir. Ancak 1 saatlik gürültü bile olsa ''O benim çocuğum, tabi ki ağlayacak!'' diyen komşuyu şikayet ederim, siz de ediniz.
 
bir kaç saat önce şehir dışında oturan ev sahibim geldi. onu aramışlar. yolu zaten istanbula düşmüş gelmişken uğramak istemiş. tadilattan sonra evi görmemişti,iyi oldu bi bakıma. derken kızım var mı bi şikayetin evden dedi. yok çok şükür dedim. ama alt komşunun var dedim. heh dedi benim oğlanı aramışlar gecen gün. dedimki onların çocuk değil kucakta bebek ne gürültüsü olabilirki,bi daha ararlarsa bizim bi sıkıntımız yok dersin dedim dedi. bizi dava etmişler dedim. al bebegini mahkemeye götür sende , ne ceza verecekmiş dedi. tabi bu amcanın aklına gelen. gidip kendime pasiflora aldım. sakinleşmek rahatlamak istiyorum. yarın hazırladığım dilekçeyi savcılığa vereceğim.
 
bu tipler çok, gece eşim yemeğe kalkmış salondaki yemek masasında yemiş. sabah yönetic geldi, gürültü yapmışız şikayet etmişler. sandalye sesinden kormuşlar. eşim yemek yerken sandalyeyi geri ittrmiş, hali ile farkında olmadan bir cızırtı gelmiş. (parke altı) bir kere olan bişiden sonra gidip şikayet mi edilir? edilmez ama ediyorla rişte.
 
Bence dava açılacak bir şey değil ama bu insanlar da manyak olmadıklarına göre sırf bebek ağlıyor diye 5kez polis çagırıp dava açmazlar.Ses gidiyor olabilir yalıtım azsa
 
1. Komşunuzun ayakkabılarını kapının önüne koyması, kapıyı yumruklaması, kapınızı ittirmesi yanlış. Bunlardan şikayetçi olunuz.

2. Elde telefon sürekli belediyeyi arayan insanlar diyerek aşağılamaya çalıştıysanız eğer, başarısız olmuşsunuz. Rahatsız edici durumlarda yapılması gereken yetkilileri haberdar etmektir.

3. Aldığınız tepkilerin ana sebebi konunuza gelip gelip ''Çocuğum mu önemli siz mi, 14 aylık çocuğun dışarı çıkcak hali yok, ağzını yırtarım çocuğuma bir şey diyenin, çocuk bu sus denilince susar mı, bebek dediğin ağlar, benim komşum şöyle sabırlı ben böyle sabırlıyım vs yazanlar.''

Çocuk sahibi olmak size zorla dayatılan bir durum değil, sorumlulukları da sizinle bakidir. Çocuğa sus denilince susmaması komşuların değil çocuk sahibi olanların sorunudur.


4. Çocuğum otizmli, komşumun çocuğu sinir hastası yazanlar olmuş. Bu örneklere gösterilmeyen anlayışı gelin beraber kınayalım ancak duygusallığı bir tarafa bırakarak ve üzülerek yazıyorum ki bu durumlarda da sorumluluk çocuk sahibindedir. Ama elbette bu şekildeki kalıcı rahatsızlıklar çok üzücüdür ve beklentinin hoşgörü olması da normaldir.

Not: Evet 14 aylık bebek/çocuk dışarı çıkar. Mümkün olduğunca çıkartın. Normali açık havada gürültülü oynaması zaten.

Evet bebekler ağlar. Ama bu sizin bahaneniz değil mahcubiyet sebebiniz olmalı.

1 yıl komşusunu uyutmasa da insan bebeğinin ağlamasını gurur sebebi olarak görmüyorsa katlanılabilir. Ancak 1 saatlik gürültü bile olsa ''O benim çocuğum, tabi ki ağlayacak!'' diyen komşuyu şikayet ederim, siz de ediniz.


söylediklerinize katılmakla beraber bazı şeyleri açmak isterim. bebeğimi alt komşu rahatsız oluyor diye evden uzaklaştırma fikrini doğru bulmuyorum. hele ki bu söylem ben sabah uyanıyorum sen çocuğunu al sabahları annene götür şeklindeyse bana da sen git otelde yat deme hakkı doğar.

bebeklerin ağlaması annelerin neden mahcubiyeti olur bunu anlayamadım? yani diş çıkaran bi bebek bazen ateşlenir yada ishal olabilir karnı ağrıyabilir bu sizce benim neden mahcubiyetim olmalı? cocuğumu herhangi bir şımarık (!) davranış sebebiyle ağlatmıyorum ki mahcup olayım.

çocuğa sus deyince susmaması ailenin sorunu haklısınız. mesela gelen bir memur otur diyin demişti. bizde oğluma otur dedik. öyle baktı suratımıza. sanırım anlamadı. biraz daha büyüdüğünde bunu soylediğimizde yapmazsa işte o zaman haklısınız bu ailenin sıkıntısı olur.

herkesin rahatsızlık derecesi farklıdır. ve rahatsız olan herkes yetkililere ve kanunlara basvurabilir. ama bizim durumumuz aldığımız önlemlere rağmen devam ettiğine göre olay artık inatlaşma noktasındadır.
bende yarın gidip savcılığa başvurumu yapacağım.
 
makineler konusunda sıkıntımız yok aslında. eşim işe 11 gibi gittiği için o evdeykende süpürge gibi aletleri kullanmadığım için bi sıkıntı yok. tabi onlar bir keresinde süpürge açıyor dediler sanırım bebek ağlıyor demekten daha mantıklıydı onlar için. mesela bizim bebek odası onların yatak odasına denk geliyor. bu arada bebek odamız var ama oğlum henüz odayı kullanmıyor bizimle yatıyor. yatak odası olan diğer küçük odayı onlar oturma odası olarak kullanıyorlar. yani biz yatarken onların tv sesini duyuyoruz. ama hiç şikayet etmek gelmedi aklımıza.bu biraz niyet işi bence. yani takılacak kadar gürültülü bi evde bende yaşadım. sabaha kadar kavga edilen,efkardan sonuna kadar açılan müzik sesi... bu rahatsız ediciydi. ama bi yerde yazdığım gibi önlem alabileceğim herşeyi yaptım. mesela salonda tuttum cocugumu.yatak odasının , bebek odasının kapılarınıda kapattım. hali altına battaniye serdim. işin enteresan tarafı en son polis geldiğinde yaklaşık bir ay boyunca hiç şikayet etmemişlerdi. oğlumun o sabah ateşi vardı ve sabah 8 gibi uyanmıştı. 1 ay boyunca aldığım tüm önlemler bir anda hiç sayıldı. ve anında polis arandı. yani hiç mi tolerans yok. evet yok. çünkü artık durum inada bindi.takıntıya dönüştü. biz sustukça büyüdü. şimdi bende zabıtayı arasam,kapının önüne ayakkabı koyuyor desem ki koyuyor.valla bence çok sıkıcı işler bunlar ama onlar uğraşmaktan zevk alıyor artık.

Yok sizin komsunuz bana ruh hastasi gibi gorundu zaten 2. yorumunuzdan sonra.
 
söylediklerinize katılmakla beraber bazı şeyleri açmak isterim. bebeğimi alt komşu rahatsız oluyor diye evden uzaklaştırma fikrini doğru bulmuyorum. hele ki bu söylem ben sabah uyanıyorum sen çocuğunu al sabahları annene götür şeklindeyse bana da sen git otelde yat deme hakkı doğar.

bebeklerin ağlaması annelerin neden mahcubiyeti olur bunu anlayamadım? yani diş çıkaran bi bebek bazen ateşlenir yada ishal olabilir karnı ağrıyabilir bu sizce benim neden mahcubiyetim olmalı? cocuğumu herhangi bir şımarık (!) davranış sebebiyle ağlatmıyorum ki mahcup olayım.

çocuğa sus deyince susmaması ailenin sorunu haklısınız. mesela gelen bir memur otur diyin demişti. bizde oğluma otur dedik. öyle baktı suratımıza. sanırım anlamadı. biraz daha büyüdüğünde bunu soylediğimizde yapmazsa işte o zaman haklısınız bu ailenin sıkıntısı olur.

herkesin rahatsızlık derecesi farklıdır. ve rahatsız olan herkes yetkililere ve kanunlara basvurabilir. ama bizim durumumuz aldığımız önlemlere rağmen devam ettiğine göre olay artık inatlaşma noktasındadır.
bende yarın gidip savcılığa başvurumu yapacağım.

Ben komşunuzun haksız olduğu ve inatlaşma ihtimali olduğu kısımları yazdım, o konuda ekleme yapmayacağım.

Bebeğin ağlaması elbette ebeveynlerinin mahcubiyetidir (üzüntüsüdür de elbette). Çünkü istemli veya istemsiz farketmez, çocuk yapma kararı alan ve sorumluluklarını alan sizsiniz, komşunuz değil.

Mesela benim annem rahatsız olsa ve geceleri bağırsa, bu benim mahcubiyetim olur. Farkındaysanız istemli değil ve bir rahatsızlık söz konusu olan, ama yine de benim mahcubiyetimdir.

Problem de buradan kaynaklanıyor. Elimizde olmayan şeylerden mahcup olmamamız gerek sanıyoruz, hayır. O evde ben annemin bağıracağını biliyorum ve o evde yaşıyorum, demek ki sorumluluğu benim üzerimde. Kimseye sen anneme nasıl laf edersin diye hakaret edemem, hasta o ağlar ağzınızı yırtarım diyemem, en fazla durumumu açıklar anlayış bekleyebilirim. Özür de dilerim.

Konunuza klasik yorumlar hücum etmiş, anne olduğu için madalya bekleyen insanların çabası diğer insanları rahatsız etmiş ve bu sebeple eleştirilmişsiniz, ben de bunu açıkladım.

 
Ben komşunuzun haksız olduğu ve inatlaşma ihtimali olduğu kısımları yazdım, o konuda ekleme yapmayacağım.

Bebeğin ağlaması elbette ebeveynlerinin mahcubiyetidir (üzüntüsüdür de elbette). Çünkü istemli veya istemsiz farketmez, çocuk yapma kararı alan ve sorumluluklarını alan sizsiniz, komşunuz değil.

Mesela benim annem rahatsız olsa ve geceleri bağırsa, bu benim mahcubiyetim olur. Farkındaysanız istemli değil ve bir rahatsızlık söz konusu olan, ama yine de benim mahcubiyetimdir.

Problem de buradan kaynaklanıyor. Elimizde olmayan şeylerden mahcup olmamamız gerek sanıyoruz, hayır. O evde ben annemin bağıracağını biliyorum ve o evde yaşıyorum, demek ki sorumluluğu benim üzerimde. Kimseye sen anneme nasıl laf edersin diye hakaret edemem, hasta o ağlar ağzınızı yırtarım diyemem, en fazla durumumu açıklar anlayış bekleyebilirim. Özür de dilerim.

Konunuza klasik yorumlar hücum etmiş, anne olduğu için madalya bekleyen insanların çabası diğer insanları rahatsız etmiş ve bu sebeple eleştirilmişsiniz, ben de bunu açıkladım.
mahcubiyet meselesininde ne demek istediğinizi simdi daha iyi anladım. keşke alt komşumuz kapımızı yumruklamasaydı da bizde mahcubiyet gösterip kusura bakmayın diyebilseydik. ama baş parmağını sallayarak sizi uyarıyorum gençler diye başlayan bir cümle karşısında benim söylediğim şey önlem alacağım olmuştu. ikinci gelişi zaten çok kötü oldu,kapıyı içeriye doğru itmeler... bu şekilde başlayan bir olayda inanın ah komşum kusura bakma gibi bir duyguya giremedik,giremezdik. yani bizim olayımız zaten insani bir adımla başlamadı. bakın yıllar önce ayakkabısı hemde kokan ayakkabısını kapısının önüne koyan komsumu şikayet ettim. önce kapısını çaldım. kaldırmasını rica ettim. adamın yüzüne kokuyor bunlar demedim. baktım olmuyor şikayet ettim. en sonunda adam bıcak çekti desem inanır mısınız? bazen olayların ne başlangıcı ne devamı sizin elinizde olmuyor. bence ben istisnalı bir durum içindeyim.
 
mahcubiyet meselesininde ne demek istediğinizi simdi daha iyi anladım. keşke alt komşumuz kapımızı yumruklamasaydı da bizde mahcubiyet gösterip kusura bakmayın diyebilseydik. ama baş parmağını sallayarak sizi uyarıyorum gençler diye başlayan bir cümle karşısında benim söylediğim şey önlem alacağım olmuştu. ikinci gelişi zaten çok kötü oldu,kapıyı içeriye doğru itmeler... bu şekilde başlayan bir olayda inanın ah komşum kusura bakma gibi bir duyguya giremedik,giremezdik. yani bizim olayımız zaten insani bir adımla başlamadı. bakın yıllar önce ayakkabısı hemde kokan ayakkabısını kapısının önüne koyan komsumu şikayet ettim. önce kapısını çaldım. kaldırmasını rica ettim. adamın yüzüne kokuyor bunlar demedim. baktım olmuyor şikayet ettim. en sonunda adam bıcak çekti desem inanır mısınız? bazen olayların ne başlangıcı ne devamı sizin elinizde olmuyor. bence ben istisnalı bir durum içindeyim.

Evet, bebeğinizin ağlamasına mahcubiyet gösteriyorsanız da istisnai bir durum içindesiniz ne yazık ki.

Anlattığınız 2 komşu da işi tacize vardırmış görünüyor, bu durumda hakkınızı arayın elbette.

Sizi destekleyerek yorum yapanların çoğunun tavrını eleştiriyorum ben, sorununuzun kısa zamanda çözülmesini dilerim.
 
X