'Bebeğimi' ve 'Beni' dövdü :( Artık gururum kaldırmıyor

Ya allah
Boşanmayı düşümüyorum, yurt dışında yaşıyoruz, köye gidince babama anlatacağım, herşey o zaman belirlenecek, şimdi kocam olacak o pislikle ayrı yatıyoruz, ona ben söyleyeceğimi söyledim.
Öyle kV yok etsin okurken kendim dayak yemiş gibi oldum bence az daha dur baktın kocan da kafa hala aynı kafa bnce ayril bole sna vurmaya hakkı yok birde yüzüne vurmuş insan bari bebeğini düşünür ya ona bi yumruk gelseydi. Allah yardımcın olsun Allah sabır versin yaa
 
Ilk defa bir konuya yaziyorum ama bu üyenin fake oldugunu dusunmeye basladim eski konularina baktim esim arkadan iliski istiyor minvalinde bir konusu var orada gayet tak diye cevabini vermis herkese dayak yiyip de kös kös oturacak biri gibi gelmedi bana yönetime bildirdim bakalım ne olacak.
Eski konulari yazmayi sevmem ama bir çelişki var gibi.

Ben de şüpheleniyorum fazlasıyla ama eski konularından birinde bebeğin ultrason fotoğrafı var, üst köşede isim soyisim yazıyor. O ikileme düşürüyor beni.
 
Ben de şüpheleniyorum fazlasıyla ama eski konularından birinde bebeğin ultrason fotoğrafı var, üst köşede isim soyisim yazıyor. O ikileme düşürüyor beni.
Baskasinin fotosunu atmis olabilir
Ayrica mahremini buraya anlatip da adinin gorunecegi seyleri yapmasi da tuhaf
Neyse yonetim donus yapar zaten.
 
Hepinize yazıklar olsun...
Sana da.. Çünkü hala o bebeği o masumu o evde tutuyorsun. Sen zaten gönüllüsün o çocuğun suçu ne? Avrupa'da yaşıyorsun büyük ihtimal. Polise haber verebilirdin, bir şekilde yapabilirdin eminim. Hiç olmasa şimdi yapabilirdin izlerim geçsin diye beklediler, telefonumu vermediler derdin. Yapardın ya. Hiç kalkıp da ama vizem evlilik vizesi iptal ederler falan deme. Avurpalıların dayak yiyen kadını evinden bebeğiyle alıp da sonra hadi vizeni iptal ettik diye sorunu çözmeden postalayacağını sanmıyorum. Önce sana yardım ederler. Boşanırsın, tazminatını alırsın o insan müsveddesinden. Sonra sana seçenek sunarlar ya da Türkiye'ye dönmen gerekiyorsa da ondan sonra dönersin.
Kırk günlük bebeğini dövdürmenin ve onun bu ortamda yaşamasına müsaade etmenin bir haklı sebebi varsa açıkla lütfen bilelim.
 
Yurt disinda olup da o ulkenin gelismis imkanlarindan yararlanamayan kadinlara ben artik saf gozuyle bakiyorum. Kadinlar nasil bir hale geldiniz de kocayla irtibatinizin kesilmesinden odunuz patliyor ben anlamiyorum. Almanya gibi bir ulkede polisi arayip cocugumla beraber siddete maruz kaldik deseniz noolur o koca kisisine biliyor musunuz? Ama tabii koyunuze donup de babanizla konusmak daha etkili bir cozum. Haklisiniz. Ben size drgil artik bebeginize aciyorum
 
Ozellikle ailesinde siddet goren, okumayan, okutulmayan, okusa bile sosyallesemeyen,kadinin eksik etek goruldugu toplumlarda yasayan kadinlarimizin, eslerinden dayak yiyince hala o evde yasamaya devam etmesi o kadar olagan ki.

Sevgili konu sahibi, misal ben en basta ayni evde yasamayi kabul etmezdim. Etmemelisiniz. Aile bugune kadar hep bir arada yaşamış olabilir, simdiden sonra evlenecek kardeslerim okursa diye yazıyorum, ayni evde iki farkli aile olmaz, sakin denemeyin bile.
Ikincisi, erkeklerin köleleri degiliz, ne demek elimdem telefonu aldi.
Yapmayin bu kotulukleri kendinize, bosanmaktan korkmayin. Kediye bile tekme atilsa icim sizliyor. Kucaginizda yavrunuzla size siddet uygulayan bir insanla ayni evde yasamak ayni sofrada yemek ne kadar asagilayici bir durum. Hic mi degeriniz yok? Evladinizi hic mi sevmiyorsunuz?
Boşanmak kadinin halkıdır. Bosanin. O yavruya yazik.
 
ya bırakın allahaşkına,benim kocam iyidir,kaynanam dolduruyor laflarını.kendinizi kandırıyorsunuz.

asıl kötü olan ,kocanız.nice kötü kayınvalideler var,oğulları eşlerine tek söz söyletmiyor,anasına dur diyor.sizinkinde o potansiyel yok.niye,adam kötü çünkü.


ayrıca o nasıl aile öyle,gücü yeten yetene vuruyor.allah akıl fikir versin.en başta size ki,o aileden,kurtulmak için bir adım atın.üstelik,kadın ve çocuk haklarına son derece önem veren bir ülkede yaşıyormuşsunuz,polise,başvurmak için neyi bekliyorsunuz,öldürülmeyi mi?
 
26gün geçtikten sonra gururum kaldırmıyor mu diyorsun hala hemde o adamla ve ailesiyle aynı evde yaşamaya devam ederek... istediğin kadar yatağını ayır laf sok.. seni bir pislik gibi gözü dönüp öldüresiye döven adamın sofrasına oturuyor musun? aynı havayı soluyor musun? ben bunlara bakarım.. yurt dışında olman avantaj sen nasıl bunu kullanmazsın da şikayetçi olmazsın? ailene söylemek için köye dönmeyi mi bekliyorsun... kocaman bir bravo sana..
 
Geçmiş olsun.
Ama geçmeyecek biliyorsunuz değil mi?

Birdahaki seferi bu kadar şanslı da olmaya bilirsiniz üstelik.
Çocuğunuzu böyle bir ortama laik gördüğünüz için eşiniz kadar sizde suçlusunuz.

Hiç "gururunuz yok mu" safsatasına girmeyeceğim.

Dışardan görünen o ki: onca "insan" içinde bebeği düşünen tek bir insan dahi yok.

Yazık!
 
artık hangi konuya inanacağımızı şaşırır olduk.
yazımın aşırı düzgün çok fazla dikkatimi çekti.
19 yaşında evlendiğine göre lise mezunu olman gerekir.
lisede Türkçe dersin çok iyiydi galiba.
neyse yanlış anlaşılmak istemem.
inşallah fake değilsindir.
durumuna üzüldüm yazık. evleneceğine keşke meslek sahibi olaydın.
 
Ayrıca çocuğum için boşanmıyorum gibi komik bir şey söylemezsiniz umarım...
Benim babam beni kırkım çıkmadan dövmüş ilk. Neden tahmin edin? Tabi ki ağlıyorum diye. Başka yapabileceğim bir şey yok. Sonra da çocukken hep dövmüş. Ama ben aşırı uslu bir bebekmişim, fazla ağlıyorum diye dövdüğü zaman mutlaka bir problemim oluyormuşmuş, kulak iltihabı falan gibi. Daha altı aylık olmadan içime içime ağlamayı öğrenmişim, bunu annem söyledi nasıl bir şey oluyor bilmiyorum.
Uslu bir çocuk olduğumdan hatırladığım zamanlarda çok dayak yemedim. Ama mesela 4-5 yaşındayken hangi takımı tutuyorsun diye sorduğunda fenerbahçe dedim diye dayak yediğimi zar zor hatırlıyorum. Ama ailem sen hatırlamıyorsundur, biz anlattığımız için hatırlıyorsun gibi geliyordur diyorlar. Kardeşim yaramaz bir çocuktu, o hep dayak yedi. Ben hep köşede sustum. Onun nefret ettiği şeylerin çoğundan ben de nefret ettim. (Babamın annem yokken yaptığı iğrenç yumurtalı domates çorbası dediği garip şey gibi) Ama yuttum zorla. O dayak yedi, ben yemedim.
Ben her zaman babamdan çok anneme kızgın oldum. Babam öyle dayakçı bir adamdı işte. Başka zamanlar fena değildi. Sinirlendi mi dövüyordu. Misafirliğe gidince öve öve çocuklarının bir bakışından ne kadar korktuğunu anlatıyordu ben onun yanında uslu uslu oturup diğer çocuklarla oynamaya hiç yanaşmazken. O anlarda nefret ediyordum. Annem ise her ne kadar melek gibi davransa da bize, benim için hep kendi aşkını ve babamın parasını, iyi olan mesleğini bizden daha önemli olarak gören, rahatı bozulmasın diye bizi feda olan biriydi benim için. Okulda civcivlerine saldırmaya kalktı diye aslana kafa tutan tavuğun hikayesini okuduğumuz zaman anneme gelip ağlamıştım. Tavuklar bile yapıyor sen neden yapmıyorsun diye. Sonradan annemin aslında o anlarda bizi korumaya çalıştığı zamanlar olduğunu öğrendim. Ama boşanmıyordu da işte. Büyüyünce bunun sebebinin kendi rahatı değil babamın sadece arada dövmesi, diğer zamanlar ise çok iyi bir baba olması bizimle hep ilgilenmesi olduğunu söyledi. Yani bizim için boşanmıyormuşmuş. Çocukları için... Dayak yiyen de kendisi değil, biziz. Ne komik... Biz büyüdükçe babam çok çok iyileşti. En küçük kardeşim hiç dayak falan yemedi mesela. Ama ne fayda...
Benden sonraki kardeşimle aramız iki yaş, diğer kardeşim baya sonradan geldi. Ona annem hamileyken biz evcilik oynardık. Evciliklerimizde mutlu bir hayat olması gerekiyor malum. O yüzden annemiz ve babamız hep mesela Almanya'ya gitmiş olurdu, ölmüş olurdu ya da babamız yeni kardeşimizi dövüyor olduğu için biz onu da alıp evden kaçmış olurduk. Sonra kuaför olup daha önce hiç düşünülmemiş saç modelleri bularak çok paralar kazanır ve birlikte yaşardık.
Hala onlar benim ailem ve destekçileriyim. Görüşüyorum da.
Ama hala sevemiyorum öyle başkalarının anne babasını sevdiği gibi...
 
Ayrıca 26 gün geçti halen daha o evdesiniz.. üstelik onca zaman geçtikten sonra bu konudan bahsetmeniz garip yani.. olayların yaşandığı an gitmeniz gerekirdi. Demek ki memnunsunuz halinizden.. o çocuğa yazık valla
 
X