Anladım ben seni tamam diyorsun ki okumayanları küçük görmüyorum ama benim yanımda olacak insan dengi dengime olsun, olmaz olmaz da yarın öbür gün evliliğimde statü farkı yaşamayayım olabilir buna saygı duyarım amma iyi hoşta güzelim onca sene dirsek çürüttün çaba sarfettin vs. de koca bulmak içinde biraz kendin çaba sarfetsen de boşu boşuna bana dengimi bulmuyorlar diye böbürlenmesen.
arkadaşlar bu konuda ben hep şöyle düşünürüm..üniversite sınavı karakter sınavı değildir..sınavda kişiliğinizi değil bilgilerinizi ölçerler..bu nedenle tabiki her üniversite mezunu karakterli ve iyi birisi demek çok yanlış bir genelleme olur..ama üniversite ortamı çok farklıdır o havayı solumayan bilemez..eğer üniversite mezunu olunmadan da kendini geliştirip kültürlü olunabilseydi kimse üniversiteye gitmez bu kurumlar da açılmazdı..herkese orda okutulan kitaplar dağıtılır ve sınav yapılır geçilirdi tıpkı açıköğretim gibi..ama neden işverenler genelde açıköğretim değil de normal üniversite mezunu tercih ederler sizce..çünkü üniversite okumuş birisi daha sosyaldir..hayata,insanlara hatta ilişkilere bakışı bile değişir..okuyanlar bilirler..şahsen ben kendi adıma liseyi bitirip ilk ünv.e gittiğim günle mezun olduğum gün arasında dağlar kadar fark vardı..herşeye bakışım hayat felsefem değişmişti..istisnalar olsa da ünv. mezini bir insan bir çok anlamda kendini aşmış olarak mezun olur..
durum böyle olunca evlilik gibi önemli bir kararda da insan kendi gibi o ortamı solumuş biri ile evlenmek ister..kimse demiyor ki ünv. mezunu olsun ne olursa olsun farketmez..hayır farkeder..başka kriterler de vardır elbet..ama özellikle günümüzde eğer erkeğin eğitimi düşük olursa bence kadının yüksekliğini hazmedemez..ve bu hazımsızlık sonuçlarını çok farklı biçimlerde gösterebilir..gereksiz kıskançlıklar,kompleksler,aşağılama,şiddet..bunların hepsi olacak diye bir kural yok..ya da herkes uygulayacak diye..ama bunlar genel olarak görülen şeylerdir..
o yüzden arkadaşım çok haklı olarak sen kendi mezuniyetinde birisiyle evlenmek istiyorsun..inşallah hayırlısı olur ve karşına istediğin gibi biri çıkar..a.s.
arkadaşlar bu konuda ben hep şöyle düşünürüm..üniversite sınavı karakter sınavı değildir..sınavda kişiliğinizi değil bilgilerinizi ölçerler..bu nedenle tabiki her üniversite mezunu karakterli ve iyi birisi demek çok yanlış bir genelleme olur..ama üniversite ortamı çok farklıdır o havayı solumayan bilemez..eğer üniversite mezunu olunmadan da kendini geliştirip kültürlü olunabilseydi kimse üniversiteye gitmez bu kurumlar da açılmazdı..herkese orda okutulan kitaplar dağıtılır ve sınav yapılır geçilirdi tıpkı açıköğretim gibi..ama neden işverenler genelde açıköğretim değil de normal üniversite mezunu tercih ederler sizce..çünkü üniversite okumuş birisi daha sosyaldir..hayata,insanlara hatta ilişkilere bakışı bile değişir..okuyanlar bilirler..şahsen ben kendi adıma liseyi bitirip ilk ünv.e gittiğim günle mezun olduğum gün arasında dağlar kadar fark vardı..herşeye bakışım hayat felsefem değişmişti..istisnalar olsa da ünv. mezini bir insan bir çok anlamda kendini aşmış olarak mezun olur..
durum böyle olunca evlilik gibi önemli bir kararda da insan kendi gibi o ortamı solumuş biri ile evlenmek ister..kimse demiyor ki ünv. mezunu olsun ne olursa olsun farketmez..hayır farkeder..başka kriterler de vardır elbet..ama özellikle günümüzde eğer erkeğin eğitimi düşük olursa bence kadının yüksekliğini hazmedemez..ve bu hazımsızlık sonuçlarını çok farklı biçimlerde gösterebilir..gereksiz kıskançlıklar,kompleksler,aşağılama,şiddet..bunların hepsi olacak diye bir kural yok..ya da herkes uygulayacak diye..ama bunlar genel olarak görülen şeylerdir..
o yüzden arkadaşım çok haklı olarak sen kendi mezuniyetinde birisiyle evlenmek istiyorsun..inşallah hayırlısı olur ve karşına istediğin gibi biri çıkar..a.s.
Yani bir insan kendini istedigi kadar gelistirsin üniye gitmeden o havayi solumadan adam olmuyor...kültürlü ve sosyal olamiyor... öylemi??
Kusura bakma canim ama üniye gitmis bir insan olarak bu kadar dar bir pencereden bakmana ve böyle ön yargili olmani cok yadirgadim...yazik....cok yazik...
Albert Einsteinin bir sözü geldi aklima birden....Bir atomu parcalamak insanlarin ön yargilarini parcalamaktan daha kolaymis....cok dogru...
Sanat arkadasimiz kiminle isterse onunla evlensin...onun tercihidir...burda konu acti herkes olumlu veya olumsuz fikrini söyledi....umarim karsisina dogru insan cikar....ister egitimli olsun ister egitimsiz....
arkadaşım yazdıklarına çok şaşırdım..bir kere açıköğretimi değilde sadece örgün öğretimden eleman alınması saçma,böyle düşünenlerde büyük yanılgı içinde..yani senin gibi.örgün öğretimde okuyup okulun yüzünü sınavdan sınava gören çok insan var...
ayrıca sosyal olmak işine gelince..sadece okuyan mı sosyal oluyor..? insanın okul dışındada sosyal bir insan olur..arkadaşlarının arkadaşlarını tanır,iş yaşamında sosyal olur , sosyal faaliyetler yapar sosyal olur............
bir insanın hayat felsefesinin değişmesi için, onunla aynı seviyede yada ondan daha üstün birisi ile konuşması yeterli ...tartışma yapması yeterli..bu da illaki okulda olacak diye bir kaide yok..fikir alış verişi sadece okulda mı oluyor?
bu hayatta herşey sadece okulda öğretilmiyor...
hayat okulu diye bir okul var ki asıl orada okuyanlar herşeyi biliyor..............
ben adam olmuyor diye bir kelime kullanmadım dikkat ederseniz:1shok: söylediklerimi çrpıtıp anlamak istediğiniz şekilde anlamak size kalmışfisfisfis herkes bir yazıyı okurken kendi bakış açısıyla değerlendirir..o yüzden yanlış anlaşılmalar çok olur..
benim anlatmak istediğimden çok farklı bir sonuç çıkarmışsınız..ben ünv okumadan adam olunmaz kültürlü olunmaz demedim ama hep belirtiyorum istisnalar vardır diye..ben üniversitelerin gerekliliğini ve önemini savundum aslında orda..yoksa asla küçük görmek değil niyetim..
Arkadlık etmek aynı çevrede olmak başka şeydir ama evlilik başka..
Evlenirken de eğer aşk evliliği yapılmıyorsa bazı kriterler vardır.
Kusura bakmayın da evlilik niyetile görücüye geldiklerinde bile işi varmı, evi varmı diye sorulur, nerelisin diye sorulur. Okul da bu kriterlerden biridir. Diyelim ki damat adayının işi yok. Derlerki bizde işsiz güçsüze verecek kız yok, iş bulsun işini kursun öyle gelin.Yani bu işi olmayan kötü biridir demek değil sadece kızlarının rahat etmesini isterler. Haa çok iyi işi olanlar çok iyidir demek de değil bu sefer de başka kriterlere bakılır. Bu durumda işi olmayan biri kötüdr, kötü koca olur, işi olansa harika koca olur demek değildir.
Çünkü evlenirken tek bir ritere göre evlenmeyiz ama öncelikli kriterler olur. Ben üniv. mezunuysam gene üniv. mezunu biriyle evlenmek isterim. Saygın bir meslek sahibiysem eş adayımın da hemen hemen aynı seviyede bir meslek sahibi olmasını isterim. Benim ailemin durumu orta halliyse eşiminde o seviyede olmasını isterim. Yani baba evinde gördüklerimden koca evinde mahrum kalmak istemem. Eşimşn benimle aynı eğitim düzeyinde aynı statüde aynı kültür seviyesinde olmasını isterim. Ve Allaha şükür de öyle oldu. Hatta çok şanslıydım benimki aşk evliliğiydi...
Lütfen kimse alınıp kırılmasın ben erkek için de kadın için de aynı şeyi düşünüyoum. Atalarımız boşuna davul bile dengi dengine dememişler.
Konuyu çok saptırmışsınız. Herkes dengini aramakta serbest, yani sanat kendisi gibi üniv. mezunu birini arıyor diye bir afaroz etmediğiniz kaldı...
Sanatçım, arkadaşların bir daha bu tür adaylarla gelirlerse ben üniv. mezunuyum benimle aynı seviyede biriyle arkadaşlık etmek istiyorum dersin.
ama şu bir gerçek ki okul ortamı farklıdır..bir insan ne kadar sosyal olursa olsun dışarıda arkadaşlarıyla vs..o ortamda yaşanan faaliyetlerin sohbetlerin kulvarı farklıdır..ister kabul edilsin ister edilmesin..
şu cümlelere imzamı basarım.....
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?