• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Bana da bir bakar mısınız?

Böyle bir yazıda var canım.

ELEKTROŞOK TEDAVİSİ - EKT


Kısaca EKT denilen bu tedavi modalitesi modern psikiyatrinin en etkili tedavi biçimlerindendir. Önceleri değişik kimyasal maddeler, hipoglisemik komalar (insulin ile) ve epileptik ajanlar ile hastaların konvulziyon geçirerek tedavi edilmesi denenmiş ve bir parça başarılı olunmuştur. Böylesine sert ve insanlık dışı görünen tedavi nereden köken almıştır ? Aslında 20.yy psikiyatristlerinin çok basit bir gözleminden yola çıkılmıştır. Epileptik nöbet geçirenlerde şizofreni görülmediği savı temel alınmıştır. O zaman epileptik
nöbetin taklit edilmesi belki de şizofreni tedavisinde çok önemli bir gelişme olacaktı. Bu nedenle değişik konvulzan ajanlar denenmiş ancak beklenilen sonuç yani şizofreni üzerinde mucizevi bir tedavi gücü gözlenmemeiştir. Yine de başka ruhsal bozukluklar (örneğin depresyon, mani ve şizofrenik eksitasyon) üzerinde güçlü tedavi edici etkisi olduğu görülmüştür.


Zaman içerisinde en zararsız konvulziyon yönteminin elektirik ile oluşturulanı olduğu anlaşılmış ve diğer konvulziyon oluşturma yöntemleri çağdışı kalmıştır. Bugün için elektirik ile konvulziyon oluşturulduğu için Elektrokonvulzif adı kullanılmaktadır.


Artık çoğunlukla EKT akut depresif epizodun tedavisi için kullanılmakla beraber depresyonun tekrarlamasını önlemede koruyucu etkisinin olmadığı kabul edilmektedir. Sert ve insanlık dışı bir yöntem gibi görülmesine rağmen gebelik ve yaşlılık gibi bazı özel durumlarda en güvenli tedavi biçimlerindendir. Etkisi diğer tedavi biçimlerine göre daha erken ortaya çıktığından acil psikiyatrik durumlarda veya ruhsal belirtilerin çok şiddetli olduğu durumlarda öncelikli tedavi seçeneği olmaktadır. Sanıldığı gibi gebe kişide EKT uygulaması tehlikeli değildir. EKT gebelik sırasında güvenle kullanılabilmekte ancak gebeliğin son dönemindeki uygulamalarda anestezik maddelere bağlı bebeğin olumsuz etkilenmesi söz konusu olabilmektedir. Yine de EKT gebelikte ilaç kullanımından daha güvenli bir yoldur. Bebeğin etkilenmesinin en az olduğu tedavilerden birisidir. Aynı şekilde tıbbi veya fiziksel hastalığı olan yaşlı hastalarda EKT tedavisi trisiklik antidepresanlar gibi diğer farmakolojik tedavilerden özellikle kalp üzerine daha az toksiktir. EKT tedavisi gören hastaların %15-20’lik kısmını şizofren hastalar oluşturur. Kalan hasta grubunu ise akut, katatonik ve afektif belirtileri olan şizofrenler ve saf duygudurum bozukluğu olan hastalar oluşturur.


Tartışmalı olmakla beraber çoğu klinisyen EKT uygulamasından önce antidepresan kullanımını keserler. Bunun nedenleri değişik olmakla beraber potansiyel kardiyotoksik, hipotansif ve epilepsi eşiğini düşürme gibi nedenler sayılabilir. EKT uygulaması sırasında kullanılan ilaçlara ve hastaların kullandıkları ilaçların etkileşimine dikkat edilmelidir. Bir kısım ilaçların ise etkileşimine dikkat edilmelidir. Antikolinesteraz içeren oftalmik solüsyonlar, monoamin oksidaz inhibitörleri ve lityum, bir kas gevşeticisi olan ve EKT anestezisi sırasında kullanılan hızlı etkili depolarize edici bir blokaj yapan ilaç olan süksinil kolinin metabolizmasını yavaşlatarak komplikasyon gelişmesine neden olabilirler. Sedatif-hipnotik ilaçlar, özellikle benzodiazepinler ve antikonvülzanlar nöbet eşiğini yükseltir ve hastanın nöbet geçirmesini engelleyerek tedavi edici etkinin oluşmasını engellerler. Reserpin gibi norepinefrin depolarını tüketen maddeler ise hipotansif şok oluşturabilirler. Lityumun EKT esnasında kullanılıyor olması ise sinir sistemi sekellerinde artışa yol açabilmektedir.


Günümüzde EKT daha insani bir görünüme sahip olmuştur. Hastaya acı çekebileceği ciddi bir tıbbi müdahalede bulunulduğundan önlem almak gerekmektedir ve bu sorun anestezi ile aşılmıştır. Müdahale öncesi hastaya anestezi verilmekte, yani bayıltılmaktadır. Ayrıca kasların kasılmasını önleyici bazı maddeler verilerek acı ve komplikasyonlar azaltılmaktadır. Hekim hastanın konvulziyon geçirip geçirmediğini turnike uygulanmış bir koldan ve EEG kayıtlarından anlamaktadır. Bu yöntemle hasta korkutucu, rahatsız edici anılara sahip olmamaktadır. Ayrıca kas gevşeticinin uygulanması hastada kasılma ile oluşabilecek kas yırtık ve zedelenmeleri ile kırık ve çıkıkları da ortadan kaldırmaktadır. Modern EKT uygulaması ruhsal hastalıkların tedavisinde güçlü bir silah olarak insanlığın hizmetinde olmaya devam etmektedir.

Psikiyatr H.Alp Karaosmanoğlu
PsikoNET

Alıntıdır.


 
yani topluma karışıp mutlu olduğumuz deneyimleri mi? doğrumu anlamışıım?

evet, ne yaptığımızı ve yanına gülen surat mesela. eskiden günlerimi nasıl geçtiğini işaretlerdim gülen ve asık suratlarla ancak daha sonra beni olumsuz etkilediğini gördüm negatif sonuçların. o yüzden sadece migrenimin tutmadığı, kasılmadığım aktiviteleri not etmek benim daha çok işime geldi. ama belki de herkes kendince farklı şekilde notlar alabilir.
 
ELEKTROŞOK TEDAVİSİ NE ZAMAN UYGULANMALI


Kolay kolay ilaca cevap vermeyen ya da intihar riski çok yüksek yapısal depresyonların bazı türlerinde elektroşok tedavisi (EKT) çok hızlı ve gayet etkin bir yöntemdir.

Sıkıntılı ve zahmetli olduğu, hakkında birtakım önyargılar bulunduğu için hemen tercih edilen bir yöntem değildir elbette. Ama değişik tür antidepresanlara direnç gösteren hastalarda depresyonun şiddeti ağırsa ve intihar riski ya da hayati tehlike varsa EKT önemli bir tedavi aracıdır. Yan etkiler açısında da aslında ilaçlardan daha güvenlidir. Anestezi halinde, kaslar gevşetilerek verilen EKT'nin yan etkileri yok denecek kadar azdır. Her ne kadar EKT ile depresyon hızlı iyileşebilirse de, EKT depresyonun nüks etmesini önleyemez. EKT ile depresyon atağı atlatılabilir, ama yine ilaçla takibi gereklidir.
Bir de depresyondan insanların öğrenebileceği çok şey olduğunu vurgulamak gerekir. Özellikle reaktif depresyonlar, insanların kişiliğini, uyum yeteneklerini, yaşam planlarını gözden geçirmelerine aracı olabilir. Depresyon geçirmiş olmak, ruh hastası olmak anlamına gelmez. Çökkünlük ve kaygı çok insani duygulardır, önemli olan bu duyguların belirli bir dönem şiddeti, yoğunluğu ve süresidir. Bunlar organizmanın bir çeşit alarmı da olabilir. Ben taşıyamayacağımdan daha fazla yük altındaysam ve bunun bilinçli olarak farkında değilsem organizmam bir karşılık verir adeta. İnsan bundan çok şey öğrenebilir. Depresyon içinde olmak insana acı verir, hayat kalitesini bozar; ama bu tüm duygularımızı etkileyen bir şey olduğu için kendi hakkımızda da çok şey öğretebilir bize. Ben nasıl yaşarsam, nasıl davranırsam, hayatımı nasıl planlarsam tekrarlayacak depresyonlardan kendimi koruyabileceğimi öğretir en azından.
DR. OĞUZ TAN


Alıntıdır.

hiç duymamıştım
 
evet, ne yaptığımızı ve yanına gülen surat mesela. eskiden günlerimi nasıl geçtiğini işaretlerdim gülen ve asık suratlarla ancak daha sonra beni olumsuz etkilediğini gördüm negatif sonuçların. o yüzden sadece migrenimin tutmadığı, kasılmadığım aktiviteleri not etmek benim daha çok işime geldi. ama belki de herkes kendince farklı şekilde notlar alabilir.

mesela telle bir arkadaşımıa aramak başarı benim için.Bana biri çok büyük iyilik etmişti.teşekkür etmeye çekinmiştim.Adam benim tam bir menfaatçi ve kaba olduğumu düşünüyor:) oysaki ben rahatsız etmemek için aramamıştım:(
 
mesela telle bir arkadaşımıa aramak başarı benim için.Bana biri çok büyük iyilik etmişti.teşekkür etmeye çekinmiştim.Adam benim tam bir menfaatçi ve kaba olduğumu düşünüyor:) oysaki ben rahatsız etmemek için aramamıştım:(

hah işte aradığında, x'ı aradım :) şeklinde bir not alabilirsin yerimseniben insan bir önceki başarısını gördüğünde daha yürekleniyor. yani bende öyle oluyor. biraz sabırla denemeni öneririm.yerimseniben
 
mesela telle bir arkadaşımıa aramak başarı benim için.Bana biri çok büyük iyilik etmişti.teşekkür etmeye çekinmiştim.Adam benim tam bir menfaatçi ve kaba olduğumu düşünüyor:) oysaki ben rahatsız etmemek için aramamıştım:(

ayyy bu kadar olur!! Yoksa aynı kişi miyiz biz yahu :D ben de eğitimime çok büyük destek veren birini teşekkür için aramaktan çekinmiştim, biliyorum karşı tarafa büyük haksızlık ama o konuşmayı yaparken çektiğim çilenin büyüklüğünü bilse kadın bana yerden göğe kadar hak verirdi. Bi yandan da zamanını çalacakmışım, rahatsız edecekmişim fikri tabii olmazsa olmazlarım.. velhasıl arayamadım, kapandı gitti konu. Oysa o kadar minnet duymuştum ki ona, ah bi de bilmesini sağlayabilseydim mafoldumben
 
ayyy bu kadar olur!! Yoksa aynı kişi miyiz biz yahu :D ben de eğitimime çok büyük destek veren birini teşekkür için aramaktan çekinmiştim, biliyorum karşı tarafa büyük haksızlık ama o konuşmayı yaparken çektiğim çilenin büyüklüğünü bilse kadın bana yerden göğe kadar hak verirdi. Bi yandan da zamanını çalacakmışım, rahatsız edecekmişim fikri tabii olmazsa olmazlarım.. velhasıl arayamadım, kapandı gitti konu. Oysa o kadar minnet duymuştum ki ona, ah bi de bilmesini sağlayabilseydim mafoldumben

aynen:( benim gibiler de varmış demek:) arkadaşlarımı da arayamıyorum rahatsız etmemek için:)
 
Back