- 12 Temmuz 2006
- 55.536
- 212.935
- 52
Hanımlar rica ediyorum üsluplara dikkat ediniz, polemiğe de girmeyiniz.
Kimse kimseyi dövemez, buna hakkı yok çünkü, anne baba olmak evladı dövme hakkı vermiyor bizlere.
Dayakla terbiye olmaz, aksine çocuklara attığınız her tokatla onu kendinizden uzaklaştırır, o çok korkulan dışarıdaki tehlikelerin içine atıverirsiniz, zira çocuk gördüğü her şiddette size biraz daha öfkelenir, hatalıysa dahi onunla konuşmak yerine neden dövdüğünüzü sorgular ve bu davranışı hak etmediği için günden güne size karşı soğur, peki size karşı soğurken sizden beklediği ilgi, şefkat, sevgi, hoşgörü gibi duyguların eksikliğini kimle gidermeye çalışır o çok korkulan dışarıdaki potansiyel tehlike oluşturan insanlarla.
Baba hatalı, korkmuş mudur? Korkmuştur, kendince endişeleri, korkuları, kızının büyüdüğünü inkar hali vardır mutlaka, burada ne kadar babalık yaptığı mevzu edilmemeli, çok babalık yapsaydı ona göre, az babalık yaptı buna göre diye değerlendirmeye almamak lazım konunun özü de bu değil bana göre, tavrı yanlış ana konu bu, vurmak yerine karşısına alıp konuşsaydı, korkularını, endişelerini paylaşsaydı 17 yaşındaki bu evlat babaya böyle öfkelenmez, aksine aralarındaki bağ güçlenirdi, babalar için konuşmak zordur denecektir, eh ebeveynlikte kolay değildir zaten, anne ya da babaysanız çocuğunuz büyüdükçe karşılacağınız şeyleri kestirip ona göre çocuğunuzla iletişim halinde olup konuşarak halletme yoluna gitmek gerekir.
Konu sahibesi,
babanıza öfkelisiniz, size hak veriyorum, sizle konuşmalıydı, yaptığının bir bahanesi olamaz lakin sonuçta siz şu an ne kadar kin tutarsanız tutun, bu onun sizin babanız olduğu, sizinde onun kızı olduğunuz gerçeğini asla değiştirmeyecek, henüz gençsiniz bugünlerde duyduğunuz kin belki birkaç sene sonra yerini sevgiye bırakacak, bunu ne siz ne biz şu an bilemeyiz, siz istiyorsanız yine mesafeli olun fakat babanız olduğu içinde araya aşılması zor duvarlarda örmeyin, üzüldünüz, kırıldınız ve gururunuz incindi, atılan bu tokadı unutmayacaksınız da, size tavsiyem iplerin daha da gerilmemesi için bence konuşmak yerine ne kadar üzülüp incindiğinizi anlatan bir mektup yazın babanıza, mektubu ister şimdi verin isterseniz okula başlamadan önce verin, sizi seviyordur mutlaka ve bana kalırsa yüreğinizden gelerek incindiğinizi anlatan mektup babanızın hata yaptığını görmesini sağlayacaktır diye düşünüyorum, insan bazen içindekileri söze dökmekte konuşmakta güçlük çekebiliyor ama yazılar bizim iç dünyamızı gayet güzel yansıtabiliyor.
Üniversiteye başlayacaksınız, artık bir birey olarak kendi sorumluluğunuzu yükleneceksiniz, size bir abla anne tavsiyesi idealiniz olan meslek için var gücünüzle çabalayın, farklı bir şehirde tek başına bir yaşam süreceksiniz, iyi insanlarda çıkacak karşınıza, kötü insanlarda, asla evden uzak olmanın rahatlığı diye düşünüp kendinizi salmayın, size karakterinize ters gelen hiçbirşeyi arkadaş hatrına yapmayın, sevgilinizde olacak, aşıkta olacaksınız, arkadaşlarınızda olacak fakat şu an sizin en büyük hedefiniz okulunuz olsun, bir gün arkaya dönüp baktığınızda keşkelerinizin az olması için, arkadaşlarınız çevrenizdekiler belli bir meslek, kariyer edinmişken ben neden elime geçen fırsatı değerlendirmedim dememek için okuyun, meslek edinin, ayaklarınızın yere sağlam basmasını sağlayın.
Bakınız bu da tipik bir anne endişesi.
Hayatta başarılar diliyorum size, ideallerinize ulaşmanızı, güzel bir yaşam sürmenizi, kötülüklerden korunmanızı temenni ediyorum.
Kimse kimseyi dövemez, buna hakkı yok çünkü, anne baba olmak evladı dövme hakkı vermiyor bizlere.
Dayakla terbiye olmaz, aksine çocuklara attığınız her tokatla onu kendinizden uzaklaştırır, o çok korkulan dışarıdaki tehlikelerin içine atıverirsiniz, zira çocuk gördüğü her şiddette size biraz daha öfkelenir, hatalıysa dahi onunla konuşmak yerine neden dövdüğünüzü sorgular ve bu davranışı hak etmediği için günden güne size karşı soğur, peki size karşı soğurken sizden beklediği ilgi, şefkat, sevgi, hoşgörü gibi duyguların eksikliğini kimle gidermeye çalışır o çok korkulan dışarıdaki potansiyel tehlike oluşturan insanlarla.
Baba hatalı, korkmuş mudur? Korkmuştur, kendince endişeleri, korkuları, kızının büyüdüğünü inkar hali vardır mutlaka, burada ne kadar babalık yaptığı mevzu edilmemeli, çok babalık yapsaydı ona göre, az babalık yaptı buna göre diye değerlendirmeye almamak lazım konunun özü de bu değil bana göre, tavrı yanlış ana konu bu, vurmak yerine karşısına alıp konuşsaydı, korkularını, endişelerini paylaşsaydı 17 yaşındaki bu evlat babaya böyle öfkelenmez, aksine aralarındaki bağ güçlenirdi, babalar için konuşmak zordur denecektir, eh ebeveynlikte kolay değildir zaten, anne ya da babaysanız çocuğunuz büyüdükçe karşılacağınız şeyleri kestirip ona göre çocuğunuzla iletişim halinde olup konuşarak halletme yoluna gitmek gerekir.
Konu sahibesi,
babanıza öfkelisiniz, size hak veriyorum, sizle konuşmalıydı, yaptığının bir bahanesi olamaz lakin sonuçta siz şu an ne kadar kin tutarsanız tutun, bu onun sizin babanız olduğu, sizinde onun kızı olduğunuz gerçeğini asla değiştirmeyecek, henüz gençsiniz bugünlerde duyduğunuz kin belki birkaç sene sonra yerini sevgiye bırakacak, bunu ne siz ne biz şu an bilemeyiz, siz istiyorsanız yine mesafeli olun fakat babanız olduğu içinde araya aşılması zor duvarlarda örmeyin, üzüldünüz, kırıldınız ve gururunuz incindi, atılan bu tokadı unutmayacaksınız da, size tavsiyem iplerin daha da gerilmemesi için bence konuşmak yerine ne kadar üzülüp incindiğinizi anlatan bir mektup yazın babanıza, mektubu ister şimdi verin isterseniz okula başlamadan önce verin, sizi seviyordur mutlaka ve bana kalırsa yüreğinizden gelerek incindiğinizi anlatan mektup babanızın hata yaptığını görmesini sağlayacaktır diye düşünüyorum, insan bazen içindekileri söze dökmekte konuşmakta güçlük çekebiliyor ama yazılar bizim iç dünyamızı gayet güzel yansıtabiliyor.
Üniversiteye başlayacaksınız, artık bir birey olarak kendi sorumluluğunuzu yükleneceksiniz, size bir abla anne tavsiyesi idealiniz olan meslek için var gücünüzle çabalayın, farklı bir şehirde tek başına bir yaşam süreceksiniz, iyi insanlarda çıkacak karşınıza, kötü insanlarda, asla evden uzak olmanın rahatlığı diye düşünüp kendinizi salmayın, size karakterinize ters gelen hiçbirşeyi arkadaş hatrına yapmayın, sevgilinizde olacak, aşıkta olacaksınız, arkadaşlarınızda olacak fakat şu an sizin en büyük hedefiniz okulunuz olsun, bir gün arkaya dönüp baktığınızda keşkelerinizin az olması için, arkadaşlarınız çevrenizdekiler belli bir meslek, kariyer edinmişken ben neden elime geçen fırsatı değerlendirmedim dememek için okuyun, meslek edinin, ayaklarınızın yere sağlam basmasını sağlayın.
Bakınız bu da tipik bir anne endişesi.
Hayatta başarılar diliyorum size, ideallerinize ulaşmanızı, güzel bir yaşam sürmenizi, kötülüklerden korunmanızı temenni ediyorum.