Baba...

raggiodisole

Lethe..
Kayıtlı Üye
29 Ekim 2012
431
433
28 yıldır varlığı da yokluğu da belli olmayan, her konuştuğumda beni azarlayan, 18 yaşıma kadar sürekli dayak yediğim, sırtımda sopalar kıran, üniversiteye gittim diye sen okumaz o*** olursun diyen, bir kız çocuğuna ağza alınmayacak küfürler eden, benden 5 yaş büyük biriyle annemi aldatan, boşanacaksın diye annemin boğazına sarılan, yüzünü gözünü morartan, her gün vücudumda yeni morluklar oluşturan, ağlıyorum diye beni karanlık banyoya kilitleyen, boşandıktan sonra hemen o kadınla evlenen, ben kızlarıma en iyi hayatı sundum ama onlar benim karımı istemediler diyen, karısının etrafta annem hakkında kızlar küçükken ölmüş, kızlar da beni istemedi biz de görüşmüyoruz demesine göz yuman, oğlu olduğu için mutluluktan gözü dönen, bize kol kanat germeyen ama parasıyla caka satan insan müsveddesi...

O kadar zor ki kendimle ve baba şahsının yaptıklarıyla yüzleşmek, içimde bir şey var her gün daha da büyüyor, her gün daha da acıtıyor. Ağlasam ağlayamıyorum, sussam gerçekten çıldıracak gibi oluyorum.

Baba doğmamı hiç istememiş benim, küçücüktüm daha belki 4 belki 5 yaşındaydım döverdi, döverken keşke doğduğun an geberseydin derdi... Erken doğmuşum ben, doğurma demiş anneme ilk öğrendiğinde. Ben mi istedim ilk geceden annemin hamile kalmasını? Ben mi istedim dayak yemeyi? Ben mi istedim böyle olmayı? Sen yaptın. Sensin suçlusu.

Doğmuşum, ilk 2 senem iyi geçmiş şu hayatta, ailenin en küçük çocuğunun ilk çocuğuymuşum, yıllar sonra gelen kız bebek, ailenin göz bebeği, şımartılanı, en çok sevileni. Her akrabamda yüzlerce fotoğrafım var, her akrabam hala el üstünde tutar beni. Baba hariç. Sonra babaanne felç olmuş, 8 yıl, 8 uzun, acımasız, koskoca yıl. Babaanneye annem bakmış, küçük gelin olmanın getirisi sanırım ne bileyim. Babaanne yalanlar söylermiş herkese, baba annemi dövmeye başlamış.

Evden ilk kovulduğumuzda 3 yaşındaydım, kar kış, akşam saatleri her yer karanlık, anneannemle dedem uzakta, dayımlar gelemedi almaya haberleri yok. Yürüdük annemle, annem 22 yaşında, gencecik, güzeller güzeli bir kadın, elinde bir bavul, kahverengi ve sanırım deri. Elimde bir bebek kıvırcık saçlı, amcam almış. Hava buz, pembe atkım kalın ama üşüyorum, korkuyorum çok karanlık etraf. Saat kaç bilmiyorum. Anne dedem gelsin diyorum annem ağlıyor. Halama gitsek eniştem alır geri getirir. Baba döver. Amcamı gördük yolda, yakın oturuyoruz. Amcam kızıyor anneme kızım niye bize gelmedin diye. Alıyor eve götürüyor bizi. Yengem kek veriyor bana. Ablamla oynuyoruz. Ablamın saçlarını çok seviyorum. Annem amcamla konuşuyor, babam geliyor sonra. Abimler ve amcamlar da geliyor. Nasıl toplanıyorlar hemen anlamıyorum. Babamı dövüyorlar, eziyet etmeyeceksin diyorlar. Ağlıyorum babamı bırakın diye. Babam en sevdiğim. Eve gönderiyorlar bizi, annemin kolu kanadı kırılmış. Kapıyı kapatıyor baba ve annemi dövüyor. Annem ağlıyor.

Bakın ilk anım bu benim. Mutlu değil. Hiç mutlu anım da yok zaten. Sonra dayaklar arttı, babaanne bastonuyla beni döverdi. Amcamlar, abimler korumamaya başladı.

Dedem geldi bir gün, yaşım 10 dayaktan her yerim mosmor. Dede bizi götür öldürecek dedim. Kardeşim 2 yaşında ama onu dövmedi hiç baba. Hep beni dövdü. Dedem anneme dedi ki gelinlikle çıktığın eve kefenle döneceksin.

Dayımı aradım dayı gel al bizi diye, dedem göndermedi...

Baba ben büyüdükçe şiddetin dozunu da arttırdı. Ben baş kaldırdıkça boynumu kırmaya çalıştı.

Bir akşam dayanamadım, kurtardım annemi elinden dikildim karşısına git ya da seni öldürürüm dedim. Git ya da öl. O gece gitti. Yaşım 18.

24 yaşındayken 2 kaburgamı kırdı, tekme attı bana. Sebebi de beni neden sevmedin demem. Babasın sen sevsene, başımı okşasana. Ne darp raporu ne uzaklaştırma. Kızsın sen sus.

Baba etrafa hep iyi insan rolü oynadı, kimse bilmedi acımızı...

28 yaşındayım şimdi. 8 aylık evliyim. Borçlarımız var, işten çıktım, evden çalışıyorum. Ev almak için para biriktiriyoruz eşimle, o kadar çabalıyoruz ki, yorgunluktan bitap düşmüş haldeyiz. Ama huzurlu olalım bize yeter.

Baba aradı 2 gün önce, ev almak istiyoruz tanıdığın var mı dedim... 500 bin lira ver sana yeni aldığım evi vereyim dedi gülerek. Babanın 5 tane evi var. Birini bile istemedim, istemem, eşimle yaparız biz her şeyi...

Zoruma gitti... Çok ağladım.

Baba... Sonun ne olacak bilmiyorum. Doğmasını hiç istemediğin kızına dilenci muamelesi yapmanı unutamıyorum.

Ben dimdik ayakta dururum, ben güçlü olurum ama sen bana muhtaç olma.
Yaşattığını yaşama. Bana muhtaç olma...
 
ailenin en küçük çocuğunun ilk çocuğuymuşum

Ablamla oynuyoruz. Ablamın saçlarını çok seviyorum.

Abimler ve amcamlar da geliyor

Hem ilk çocuk olup hem nasıl abin ablan oluyor kuzenlerin falan mı anlayamadım orasını..

Yaşadıklarınız çok acı Allah yardımcınız olsun da ama hala ne diye tanıdığın var mı ev alacağız diye soruyorsun muhatap oluyorsun ne bileyim ben olsam asla görüşmezdim sanırım
 
İlginç.
Ben mi çok kinciyim nedir?
Böyle bir adamı çok önceden silerdim ben olsam...


niye görüşüp eziyet ediyorsunuz ki kendinze?

Sildim, 2 yıl hiç konuşmadım, evlilik nedeniyle aradım 1 kere o da annem babanı da ara gelmesi gerekiyor dedi diye. Bunu da zorla yaptım inanın. Evlendikten sonra görüşmedik zaten. Arada bir aradı o kadar.


Evet kuzenlerim, baba tarafı çok kalabalık, alışkanlık sanırım kuzen diye ayrıca belirtmeliydim ama o ara gözümden kaçmış işte..

Bildiğin bir ev var mı diye soracağım son kişi olurdu. Tanımazdım asla. Keser atardım. Hapse tıktırmak için herşeyi yapardım tıkmasalar bile. İnşallah bundan sonra herşey güzel olur

İnşaattan projelerle çok fazla ilgilenen biri, annem ve halam zorladı aslında bir sor aradığında diye, ben de sormak, konuşmak istemiyorum ama büyük bir baskı var üstümde. Umarım güzel olur dediğiniz gibi, teşekkürler...
 
Zaten bu zamana kadar hep baskı ile yaşamışsınız.. Yaşınız 28. Bırakın artık çevrenizdeki insanların şunu yap bunu yap ona sor demesini. Artık kendi bildiğinizi yapın lütfen. Bunu yapmanız gerekiyor çünkü
 
Sildim, 2 yıl hiç konuşmadım, evlilik nedeniyle aradım 1 kere o da annem babanı da ara gelmesi gerekiyor dedi diye. Bunu da zorla yaptım inanın. Evlendikten sonra görüşmedik zaten. Arada bir aradı o kadar.

niye babanızın gelmesi gererekiyo? babası ölmüş olan mezardan mı çıkarıp getiriyor babasını? bence başınıza dert aramışsınız. fazla cefakar insanın özelliğidir zaten bu da.
ayrıca piyasada tonla emlakçı var. sokağa çıksanız her yer satılık ilanı ile dolu. babanızı niye arıyorsunuz, bunun hiç bi mantıklı açıklaması yok bence. üzülmek sizde bağımlılık yapmış olabilir.
 
Neden ev için bu herifi aradınız ortalıkta bu işi yapan emlakçılar varken. Anlam veremedim.

Yazmıştım tekrarlayayım, inşaattan projelerle çok fazla ilgilenen biri, emlakçılarla da konuştuk ancak bu adamla aynı muhitte oturduğumuz için bizden daha fazla tanıdığı var, annem ve halam da yol gösterir belki diye sor baskısı yaptı.

Bu tür babalar nedense çok prim yapıyor. Sizin için demiyorum ama yani yaptığınız telefon görüşmesi bile bana abes geldi.

Keşke çektiğim bunca acı gerçek olmasaydı da prim yapmak adına babayı kullansaydım, keşke uydursaydım. Prim dediğiniz şey acıyla bu kadar haşır neşir olmuş bir insanın düşünebileceği en son şeydir. Ben derdimi yazayım dedim siz prim dediniz :)

Okurken çok üzüldüm umarım çok mutlu olursunuz.
Baba demek zorunda kaldığınız kişi de size çektirdiklerini ödemeden gitmez bu dünyadan...

Dilerim...

Niye hala konuşuyorsunuz ki o adamla? Silin gitsin ararsa açmayın , engelleyin , çıkarın hayatınızdan.

Evlilik nedeniyle iletişime geçtim, gelecek babandır dediler diye sonra da ara sıra aradı işte..
 

Bunu yapmak için inanın elimden geleni yapıyorum ama bunca yılın baskısını da bir anda atamıyorum işte


ben gelmesini istemedim, ailenin kurduğu bir baskıydı bu, evli misiniz bilemiyorum ama o dönemde zaten çok fazla stres yaşanıyor ve inanın birçok şey buna babayı çağırma da dahil artık olsun bitsin daha fazla konuşmasınlar düşüncesiyle yaptığım şeylerdi. "üzülmek sizde bağımlılık yapmış olabilir" yorumunuz o kadar acımasız ki... o kadar acımasızca yazmışsınız ki bunu. babamı ben aramadım, o beni aradı, annem ve halamın sor baskısıyla da sordum çünkü aradığında yanımda onlar da vardı ve baskı kurdular. boşa açıklıyorum kendimi...

Ben hala nasıl görüştüğünüze sasırdım

Görüşmüyorum. Nikaha ve nişana geldi yüzüne bakmadım, aradığında açmadığımda da hakaret ediyor. Küfürler falan havada uçuşuyor.
 
Doğrudur yapacak bir şey yok o zaman.
Zamanında size türlü işkenceler yapan adamdan hayır gelmeyeceğini inşallah ilerleyen zamanlarda siz de öğrenirsiniz.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…