ayrılıklarla ilgili

Wurstria

Geçici Olarak Hesap Pasiftir !
tek ayak cezası
Kayıtlı Üye
3 Ocak 2015
14.178
25.548
598
kızlar selam, ilişkilerle alakalı kafama takılan bir durum var. arkadaşlarla da konusu geçti bu akşam. sizlere de danışmak istedim, bende bir anormallik mi var çünkü merak ediyorum.

hani biz devam eden ilişkilerde ilgisiz davranan kişiler için genelde şey diyoruz; seven insan ilgi gösterir, seven insan çabalar, seven insan arar sorar, görüşmek için can atar falan. evet ilişki devam ederken bunlara sonuna kadar katılıyorum. peki sizce aynı görüş, ayrılıklardan sonra da geçerli mi? konu şuradan açıldı aslında, son sevgilim bana 2 ay gibi bir süre sonra çeşitli bahanelerle mesaj atıp sonunda ağzındaki baklayı çıkarıp özlediğini falan söylemişti. benim kesinlikle barışma niyetim olmadığı için buna tepkisiz kaldım. bunu arkadaş ortamında söylediğimde arkadaşlardan biri "yok ya sahiden özlemiş olsa bunca zaman sensiz yapamazdı, madem seviyor seven insan görmeden yapamaz, ayrılsa bile sensiz olamazdı" gibisinden konuştu. açıkçası iş işten geçtikten sonra gelen özledimin benim için de anlamı yok ama kafam şuna takıldı: sonuçta bu insandan ayrıldığım an benim de duygularım hemen bitmedi, evet zaman içinde azaldığı doğru ama ben bazı geceler gerçekten çok üzüldüm, yokluğunu hissettiğim, deli gibi özlediğim anlar da oldu ama ertesi gün hayatıma devam ettim, hiç ona mesaj atmadım, arama gereği duymadım, ay bi göreyim kapısında yatayım, çok seviyorum onsuz olamıyorum ruh hallerine bürünmedim. öyle ya da böyle yokluğuna alıştım ve bu süreçte ona yazmadım etmedim diye onu sevmediğim anlamına mı geliyor yani? bi duygu hissediyoruz diye ille de kontrolsüz olmak zorunda mıyız? sadece bu insan özelinde değil, geçen sene bana çok acı veren bir ilişkim oldu, o ayrılıkta daha fazla zorlandım aylarca unutamadım ama asla tek satır yazmadım, aramayı aklımın ucundan geçirmedim. bittiği an gerçekten bitme durumuna alışma sürecinde ona göre hareket eden, içinde ne yaşarsa yaşasın o kişiye adım atmayan biriyim. ille de çok seven/seven insan ayrılsa bile onsuz yapamaz, mutlaka ona bir adım atar, özlediyse söyler gibi bir mantık olabilir mi sizce? bu en son yazan exim için de öyle, çok sevseydi 2 ay ayrı kalamazdı, gerçekten özleseydi yazmadan duramazdı, mutlaka arardı sorardı gibi bir düşünce içinde değilim. sahiden özlediği halde bunca zaman yazmamış olabilir veya yoklamak için yazmış da olabilir. kimseyi bulamamıştır o yüzden yazmıştır da denebilir, ihtimaller sonsuz. ben daha genel bir yorum istiyorum... kendinizden pay biçin mesela, kendi ayrılıklarınızı düşünün. bana göre bir insan özlediği halde yazmayabilir sonuçta ortada bir ayrılık var. sizin düşünceniz nedir?

not: o kişiyle barışmam söz konusu değil, güvenim kalmadığı için ilişkinin sonu yok, umut vaat eden bir yanı yok zaten kendisi de yazmayı kesti. o kişiye bir umut beslediğimi düşünmenizi istemem yorum yaparken. yaşım 30 bu arada. bu ayrılık sürecinde yeni birileriyle tanışmadım, bir süre asla ilişki istemiyorum.
 
kızlar selam, ilişkilerle alakalı kafama takılan bir durum var. arkadaşlarla da konusu geçti bu akşam. sizlere de danışmak istedim, bende bir anormallik mi var çünkü merak ediyorum.

hani biz devam eden ilişkilerde ilgisiz davranan kişiler için genelde şey diyoruz; seven insan ilgi gösterir, seven insan çabalar, seven insan arar sorar, görüşmek için can atar falan. evet ilişki devam ederken bunlara sonuna kadar katılıyorum. peki sizce aynı görüş, ayrılıklardan sonra da geçerli mi? konu şuradan açıldı aslında, son sevgilim bana 2 ay gibi bir süre sonra çeşitli bahanelerle mesaj atıp sonunda ağzındaki baklayı çıkarıp özlediğini falan söylemişti. benim kesinlikle barışma niyetim olmadığı için buna tepkisiz kaldım. bunu arkadaş ortamında söylediğimde arkadaşlardan biri "yok ya sahiden özlemiş olsa bunca zaman sensiz yapamazdı, madem seviyor seven insan görmeden yapamaz, ayrılsa bile sensiz olamazdı" gibisinden konuştu. açıkçası iş işten geçtikten sonra gelen özledimin benim için de anlamı yok ama kafam şuna takıldı: sonuçta bu insandan ayrıldığım an benim de duygularım hemen bitmedi, evet zaman içinde azaldığı doğru ama ben bazı geceler gerçekten çok üzüldüm, yokluğunu hissettiğim, deli gibi özlediğim anlar da oldu ama ertesi gün hayatıma devam ettim, hiç ona mesaj atmadım, arama gereği duymadım, ay bi göreyim kapısında yatayım, çok seviyorum onsuz olamıyorum ruh hallerine bürünmedim. öyle ya da böyle yokluğuna alıştım ve bu süreçte ona yazmadım etmedim diye onu sevmediğim anlamına mı geliyor yani? bi duygu hissediyoruz diye ille de kontrolsüz olmak zorunda mıyız? sadece bu insan özelinde değil, geçen sene bana çok acı veren bir ilişkim oldu, o ayrılıkta daha fazla zorlandım aylarca unutamadım ama asla tek satır yazmadım, aramayı aklımın ucundan geçirmedim. bittiği an gerçekten bitme durumuna alışma sürecinde ona göre hareket eden, içimde ne yaşarsa yaşayasın o kişiye adım atmayan biriyim. ille de çok seven/seven insan ayrılsa bile onsuz yapamaz, mutlaka ona bir adım atar, özlediyse söyler gibi bir mantık olabilir mi sizce? bu en son yazan exim için de öyle, çok sevseydi 2 ay ayrı kalamazdı, gerçekten özleseydi yazmadan duramazdı, mutlaka arardı sorardı gibi bir düşünce içinde değilim. bana göre bir insan özlediği halde yazmayabilir sonuçta ortada bir ayrılık var. sizin düşünceniz nedir?

not: o kişiyle barışmam söz konusu değil, güvenim kalmadığı için ilişkinin sonu yok, umut vaat eden bir yanı yok zaten kendisi de yazmayı kesti. o kişiye bir umut beslediğimi düşünmenizi istemem yorum yaparken. yaşım 30 bu arada. bu ayrılık sürecinde yeni birileriyle tanışmadım, bir süre asla ilişki istemiyorum.
Bende '' seven ilgilenir, bekler, arar '' düşüncesindeyim. Ama biten ilişkilerin yeniden başlaması da pek olumlu sonuçlanmıyor genelde. Yani bitmişse iyi kötü bir anlaşmazlıkla sonlanıyor ve yeniden bir araya gelmek aynı sıkıntılarla tekrar uğraşmak gibi dejavu yaşıyorsun. Bence ikinci şans verilmemeli. Tabi siz olmayacağını söylemişsiniz gerçi :) ama dediğim gibi seven, değer veren ayrı kalmaz bence.
 
İleriye dönük bir ümidi yoksa elbette özlese bile yazmaz insan. Yazmaması, çabalamaması sevmediği anlamına gelmez her zaman. Üstelik artık 30lu yaşlara gelindiğinde yürüyüp yürümeyeceği az buçuk bilinir. Aksine "sonu olmayacak biliyorum ama kopamıyorum" düşüncesi daha aciz geliyor bana. Çünkü toksik ilişki başlamış oluyor artık, resmen yalama yapıyor.
 
Karakter meselesi bence.. bazıları sizin gbi olmaması gereken bi ilişkiyse mantklı davranıp yoluna devam ediyor üzülsede acı ceksede. Bazılarıda bekliyor gecer diye geömeyince tekrar barısmak istiyor yada aradıgını bulamıyor tekrar dönüyor yada sen onu unutama diye düzenli aralıklarla hatırlatıyor kendini okdr karısıkki bu işler.
 
1. Cozulemeyecek bir sorun yoksa ozleyen insan bir muddet sonra yazar. Burada dikkat edilmesi gereken şey özlem mi yoksa alışkanlıktan ötürü mü yazıyor.
2. Artik iliskinin yürütülebilir bir tarafı yoksa uzaktan sevmek ve zamanla unutmak en mantıklısı. Bu madde genelde yaş ve olgunlukla alakalı oluyor. 22 yasinda olsam kosa kosa ozledim diye sarılırım. Su an 29 yasindayim, olmayacak duaya amin demem, zamana birakirim.
 
Birini seviyor olmak kontrolu kaybetmis gibi sacma sapan davranmayi gerektirmiyor bence.

Benim sevdigim halde ayrildigim ilişkim de olmuştu, unutmam için biraz zamana ihtiyacim olmuştu. Tutup onsuz olamam diyip diyip adama koşmadim tabi ki, bu özlemedigim anlamina gelmiyordu yinede.
Bazen öyle olmasi gerekir. 🤷

Özledim diyen gercekten özlemişte olabilir bu imkansiz değil. Ama sahte özlemeler de var elbet can sikintisindan yoklama amacli özlemeler, yalniz kalip belki aradigini bulamayip dönmeler... Bunu bilemeyiz
 
Bence tamamen irade ve gurur meselesi. Kimi insan vardır aşkından ölür ama gururundan burnu yere düşsse almaz o yüzden mesaj da atmaz. Kimi insan vardır katır gibi inatçıdır aşkından ölsede yazmaz.

Kimisi vardır aşırı duygusaldır mesela dayanamaz mesaj atar. Birde nasıl ayrılındığı,neler yaşandığı da önemli bence. Ben mesela biraz duygusalımdır,çok çabuk bağlanırım ama benim bile en sonunda ee başlarım böyle aşkın ızdırabına diyip ayrıldığım ve bir daha mesaj atmadığım insanlar oldu.
 
bazen insan sevse de özlese de olmayacağını biliyorsa ya da karşı tarafın hak etmediğini düşünüyorsa yine de yazmaz. Özellikle olgun ve gururlu insanlar. Belli bir yaştan sonra bu farkındalık daha da gelişiyor.
Bir de sahte özlemeler, arayışlar, geri dönüşler vardır bunlara da dikkat etmek lazım.
 
Ayrılığa erkeklerle kadınlar farklı tepkiler veriyorlar sanki.Kadın ayrılıktan sonra o acıyı en yoğun şekilde dibine göre yaşıyor.Erkek ilk günlerde kendini daha özgür hissediyor,aktifleşiyor.Sonra kaybettiklerinin değerini anlayıp,acı çekiyorlar.Hani bu konuda bir genelleme yapmak doğru olmayabilir.Sadece gözlemlerime dayanarak söylüyorum.
 
Bende '' seven ilgilenir, bekler, arar '' düşüncesindeyim. Ama biten ilişkilerin yeniden başlaması da pek olumlu sonuçlanmıyor genelde. Yani bitmişse iyi kötü bir anlaşmazlıkla sonlanıyor ve yeniden bir araya gelmek aynı sıkıntılarla tekrar uğraşmak gibi dejavu yaşıyorsun. Bence ikinci şans verilmemeli. Tabi siz olmayacağını söylemişsiniz gerçi :) ama dediğim gibi seven, değer veren ayrı kalmaz bence.
tekrar aynı sorunları yaşayacağımı düşünmek tansiyonumu zıplatıyor :) ama gün geliyor o yok diye hayatımı çok tatsız tuzsuz hissedebiliyorum. yine de o anlarda bile kimseye yazmışlığım olmadı.
 
İleriye dönük bir ümidi yoksa elbette özlese bile yazmaz insan. Yazmaması, çabalamaması sevmediği anlamına gelmez her zaman. Üstelik artık 30lu yaşlara gelindiğinde yürüyüp yürümeyeceği az buçuk bilinir. Aksine "sonu olmayacak biliyorum ama kopamıyorum" düşüncesi daha aciz geliyor bana. Çünkü toksik ilişki başlamış oluyor artık, resmen yalama yapıyor.
tam olarak bu sebeple yazmadım bugüne kadar. çünkü ben, sorunları araya ayrılık girmeden çözmek için çabalayan modelden oldum hep. çok sevdiğim için ayrılma noktasında bitmesin diye uğraşmışlığım, çabaladığım da oldu. ama bende bişey var o ayrılık araya girdiği an başka bir boyuta geçiyorum.
 
Herkesin ayrılıktan sonra verdiği tepkiler farklıdır.Bu bağlanma şemalarıyla ilgili olabilir.
 
Karakter meselesi bence.. bazıları sizin gbi olmaması gereken bi ilişkiyse mantklı davranıp yoluna devam ediyor üzülsede acı ceksede. Bazılarıda bekliyor gecer diye geömeyince tekrar barısmak istiyor yada aradıgını bulamıyor tekrar dönüyor yada sen onu unutama diye düzenli aralıklarla hatırlatıyor kendini okdr karısıkki bu işler.
neden geri döndüğü maalesef sadece o insanın bileceği bişey.
yoluma devam ediyor olmam hemen birilerini hayatıma aldığım anlamına gelmiyor. kimisi bunu yanlış anlıyor. bence yola devam etmek, ayrılığı kabullenip yoluna onsuz devam etmektir.
 
1. Cozulemeyecek bir sorun yoksa ozleyen insan bir muddet sonra yazar. Burada dikkat edilmesi gereken şey özlem mi yoksa alışkanlıktan ötürü mü yazıyor.
2. Artik iliskinin yürütülebilir bir tarafı yoksa uzaktan sevmek ve zamanla unutmak en mantıklısı. Bu madde genelde yaş ve olgunlukla alakalı oluyor. 22 yasinda olsam kosa kosa ozledim diye sarılırım. Su an 29 yasindayim, olmayacak duaya amin demem, zamana birakirim.
daha gençken ben de öyleydim, ne olursa olsun ateşe atlamak çok da rahatsız etmezdi. artık sahiden çekemiyorum. yeniden aynı sorunları yaşama düşüncesi tansiyonumu oynatıyor.
çözülemeyecek sorunlar olmasaydı ben de özlediğim halde tepkisiz kalmazdım. lakin aynı tas aynı hamam.
 
Birini seviyor olmak kontrolu kaybetmis gibi sacma sapan davranmayi gerektirmiyor bence.

Benim sevdigim halde ayrildigim ilişkim de olmuştu, unutmam için biraz zamana ihtiyacim olmuştu. Tutup onsuz olamam diyip diyip adama koşmadim tabi ki, bu özlemedigim anlamina gelmiyordu yinede.
Bazen öyle olmasi gerekir. 🤷

Özledim diyen gercekten özlemişte olabilir bu imkansiz değil. Ama sahte özlemeler de var elbet can sikintisindan yoklama amacli özlemeler, yalniz kalip belki aradigini bulamayip dönmeler... Bunu bilemeyiz
evet bilemeyiz neden geri dönmek istediklerini.
kesinlikle ben de sizin gibiyim. sevdiğim halde vazgeçtiğim de oldu eskiden.
 
Bence tamamen irade ve gurur meselesi. Kimi insan vardır aşkından ölür ama gururundan burnu yere düşsse almaz o yüzden mesaj da atmaz. Kimi insan vardır katır gibi inatçıdır aşkından ölsede yazmaz.

Kimisi vardır aşırı duygusaldır mesela dayanamaz mesaj atar. Birde nasıl ayrılındığı,neler yaşandığı da önemli bence. Ben mesela biraz duygusalımdır,çok çabuk bağlanırım ama benim bile en sonunda ee başlarım böyle aşkın ızdırabına diyip ayrıldığım ve bir daha mesaj atmadığım insanlar oldu.
bu konuda kendi arkadaşlarım beni asla anlamadı bence :) duygusuz olduğumu düşünen bile oldu. lakin böyle düşünen gruptaki insanlar da hemen ilk buluşmada karnında kelebekler uçan kişiler, bu arkadaşlarımın içinde. ben de bunu anlamıyorum mesela daha bir kere kahve içtiği insanı anında benimseyebiliyorlar. ben yapamıyorum. zamanla seven bir yapım var.
 
bazen insan sevse de özlese de olmayacağını biliyorsa ya da karşı tarafın hak etmediğini düşünüyorsa yine de yazmaz. Özellikle olgun ve gururlu insanlar. Belli bir yaştan sonra bu farkındalık daha da gelişiyor.
Bir de sahte özlemeler, arayışlar, geri dönüşler vardır bunlara da dikkat etmek lazım.
tam olarak işaretlediğim grupta olduğumu düşünüyorum. bence bu beni duygusuz yapmaz... kimseyi yapmaz.
 
bu konuda kendi arkadaşlarım beni asla anlamadı bence :) duygusuz olduğumu düşünen bile oldu. lakin böyle düşünen gruptaki insanlar da hemen ilk buluşmada karnında kelebekler uçan kişiler, bu arkadaşlarımın içinde. ben de bunu anlamıyorum mesela daha bir kere kahve içtiği insanı anında benimseyebiliyorlar. ben yapamıyorum. zamanla seven bir yapım var.
Bence senin arkadaşlar romantik komedi filmi tadında yaşıyor hayatı ama öyle bir dünya yok malesef :)
 
tam olarak bu sebeple yazmadım bugüne kadar. çünkü ben, sorunları araya ayrılık girmeden çözmek için çabalayan modelden oldum hep. çok sevdiğim için ayrılma noktasında bitmesin diye uğraşmışlığım, çabaladığım da oldu. ama bende bişey var o ayrılık araya girdiği an başka bir boyuta geçiyorum.
Karşı taraf senin bu çabanı nasıl anlıyor bu da önemli. Sen diyorsun ki sorunlar daha da büyümeden, araya soğukluk ve zaman girmeden çözeyim. Karşı taraf da anlıyor ki benden vazgeçemiyor. Bu da oluyor ne yazık ki. Ya da uğraştın çabaladın baktın olmadı bitirdin, karşı taraf başlıyor nasıl benden vazgeçebilir diye hayıflanmaya. 2, 3 hafta uğraşıyor döndürebilirse tamam eline düştün. Döndüremezse mutlaka acıtıp öyle gidiyor. Ama her türlü acıtıyor. Şimdi geriye dönüp baktığımda görüyorum ki daha en baştan belli aslında kimlerle nasıl ilişkiler yaşayanacağı. En başta aldığın sinyaller, hissettiklerin tamamen doğru. Ve ne hissediyorsan onu yaşıyorsun. Biraz dağıttım sanırım konuyu :)
 
tam olarak işaretlediğim grupta olduğumu düşünüyorum. bence bu beni duygusuz yapmaz... kimseyi yapmaz.
Evet ben de öyleyim. Çok yakın zamanda nişan attım. Zor günlerden geçiyordum. Eski nişanlım da aradı mesaj attı tweetler attı, duygusala bağladı yetmedi çirkefe bağladı yetmedi her yolu denedi ulaşamadı bana. Çünkü ben artık olmayacağını bir şeylerin değişeceğine olan inancımı kaybettim.
 
Back