ben izleyemedim
heralde tekrarını verirler demi
ya bişi dicem bu nihalin kına sahnesindeki herkezde behlül maskesi neydi öyle koptum resmen manyakmıdır nedir sırnaşık şey
Finalde bana göre en etkileyici sahneler şöyleydi...
-Bihterin behlülün telofonuna bir ümitle yanıt vermesi sonra hayal kırıklığına uğraması...
-Bihterin yatak odasında firdevse sarılarak anne nasıl dayanıcam diyerek ağlaması...
-Bihterle behlülün koruda konuşurken bihterin behlülün omzuna bir hışımla vurup gitmesi...
-Behlülün bihterin elindeki silahı görmesinden sonra sahnelediği profesyonelce mimikleri ve bihtere bırak o elindeki silahı diyerek ağlaması...
-Nihalin silah sesinden sonra gelinliklerle merdivenlere yığılıp kalması ...
-Bihterin gene süper bir oyunculuk sergilemesine örnek olarak son derece soğukkanlı bir biçimde silahı kalbine dayaması...
-Behlülün bihterin mezarlık sahnesindeki duygu dolu konuşmaları...En sonunda aşkım behlül kaçar demesi...
Vasat sahnelerden birkaçı ise şöyleydi bana göre...
-Adnanın odaya girmesiyle direk behlüle yoğunlaşıp sanki odada bihter yokmuşcasına davranması...
-Bülentin habire behlülün peşinden gitmesi,çalan telefonlarını ufacık çocuk edasıyla kontrol etmesi...Her teli çaldığında kim ablam mı demesi ..
-Bülentin son derece saçma bir oyunculuk sergilediği finalde,en son evden ayrılırlarkene gösterdiği saçma mutluluk ...O kadar acı yaşandı hala koşarak nihalin boynuna atlaması bunun üzerine gülmesi beni deli etti ..
-Silah sesinden sonra firdevsin nasıl bir tepki verdiğini göremedik.O an neler oldu.Behlül odadan nasıl çıktı.Bihteri nasıl çıkardılar odadan.Peykerin nasıl haberi oldu.Bunlar sır kaldı..
-Behlülün bekarlığa veda partisi tam bir saçmalıktı.Madem parti yapacaklardı adam akıllı yapsalardı.Dansöz felan ne bilim işte.Yüzme partisi oldu onunkisi.
Bunun yanında nihalin partisi modern bir kına gecesi idi...Nihalin kırmızı duvağı ve arkadaşlarının beyaz duvakları hoştu.
Öte yandan davetlilere dağıtılan behlül maskeleri de gülümseten karelerdendi.
-En saçma ve mantıksız gelen sahnelerin başında,nihalin bihteri aramasıyla ilgili olan sahneydi.
Bihter nihale sen kazandın kaybeden ben oldum dedi.Bunun üzerine nihal hiçbirşey olmamış gibi herzamanki uyuzluğuyla sandalyesine oturup makyajına devam etti.
İnsan herşeyi bırakıp olayla ilgilenir.Onca makyajı boşuna yaptırdı nihayetinde sempatiksalakcinni
-Bülent de yoktu beşirin cenazesinde..
-Madem beşir malı herşeyi itiraf edecekti de neden matmazel geldiğinde söylemedi birşeyler.Orası da kesintide kalan sahnelerden biriydi.
böyle bir sonu hak etti bihter olması gereken buydu o kadar yaptıklarından sonra ....
ölmeden önce dediği gibi adnan bu kapıyı açınca da ölcem nasıl olsa ...evet yaşasada ölecekdi vicdan
azabıyla ...o an dedim behlül sende hak etmedin yaşamayı at kendini pencereden.
nasıl bakdı adamın yüzüne o evden nasıl çıkdı oraları gösterceklerdi asıl bazı şeyler
yarım kaldı bir gün önceyi o detayları gösterdiler güzeldi...ama bazı şeyler eksikdi...
çok güzel bi yorum altına imzamı atıyorumsenağlamasenağlamasenağlamaFinalde bana göre en etkileyici sahneler şöyleydi...
-Bihterin behlülün telofonuna bir ümitle yanıt vermesi sonra hayal kırıklığına uğraması...
-Bihterin yatak odasında firdevse sarılarak anne nasıl dayanıcam diyerek ağlaması...
-Bihterle behlülün koruda konuşurken bihterin behlülün omzuna bir hışımla vurup gitmesi...
-Behlülün bihterin elindeki silahı görmesinden sonra sahnelediği profesyonelce mimikleri ve bihtere bırak o elindeki silahı diyerek ağlaması...
-Nihalin silah sesinden sonra gelinliklerle merdivenlere yığılıp kalması ...
-Bihterin gene süper bir oyunculuk sergilemesine örnek olarak son derece soğukkanlı bir biçimde silahı kalbine dayaması...
-Behlülün bihterin mezarlık sahnesindeki duygu dolu konuşmaları...En sonunda aşkım behlül kaçar demesi...
Vasat sahnelerden birkaçı ise şöyleydi bana göre...
-Adnanın odaya girmesiyle direk behlüle yoğunlaşıp sanki odada bihter yokmuşcasına davranması...
-Bülentin habire behlülün peşinden gitmesi,çalan telefonlarını ufacık çocuk edasıyla kontrol etmesi...Her teli çaldığında kim ablam mı demesi ..
-Bülentin son derece saçma bir oyunculuk sergilediği finalde,en son evden ayrılırlarkene gösterdiği saçma mutluluk ...O kadar acı yaşandı hala koşarak nihalin boynuna atlaması bunun üzerine gülmesi beni deli etti ..
-Silah sesinden sonra firdevsin nasıl bir tepki verdiğini göremedik.O an neler oldu.Behlül odadan nasıl çıktı.Bihteri nasıl çıkardılar odadan.Peykerin nasıl haberi oldu.Bunlar sır kaldı..
-Behlülün bekarlığa veda partisi tam bir saçmalıktı.Madem parti yapacaklardı adam akıllı yapsalardı.Dansöz felan ne bilim işte.Yüzme partisi oldu onunkisi.
Bunun yanında nihalin partisi modern bir kına gecesi idi...Nihalin kırmızı duvağı ve arkadaşlarının beyaz duvakları hoştu.
Öte yandan davetlilere dağıtılan behlül maskeleri de gülümseten karelerdendi.
-En saçma ve mantıksız gelen sahnelerin başında,nihalin bihteri aramasıyla ilgili olan sahneydi.
Bihter nihale sen kazandın kaybeden ben oldum dedi.Bunun üzerine nihal hiçbirşey olmamış gibi herzamanki uyuzluğuyla sandalyesine oturup makyajına devam etti.
İnsan herşeyi bırakıp olayla ilgilenir.Onca makyajı boşuna yaptırdı nihayetinde sempatiksalakcinni
-Bülent de yoktu beşirin cenazesinde..
-Madem beşir malı herşeyi itiraf edecekti de neden matmazel geldiğinde söylemedi birşeyler.Orası da kesintide kalan sahnelerden biriydi.
güzeldi ama bihter tetiğe basmadan behlül onu sevdiğini söylemeliydi ve gerçekten adnan çok ruhsuzdu ya silmişti kadını dönüp bakmadı bile hele firdevs olacakları bildiği halde çantayı toplayıp kaçıyordu çok üzüldümm bihtere yazık oldu...
Hem dizi sonunda insan bi kamera arkası koyar ya................
İşte senaristlerin veda yazısı
Gitme zamanı geldi..
İlk defa bir ayrılık bu kadar zor olacak..
Ve bu kadar gözü yaşlı..
Bihter’i unutmak kolay olmayacak, Behlülün açtığı yara, özellikle
melekle bende kolay kapanmayacak..
Bu ekranlara Firdevs hanım gibi bir karakter kolay kolay gelmeyecek..
Matmazel gibi şahane bir derinlik,
Nihalinki gibi masum, ama o kadar da arızalı bir sevgi….
Bülent sevgili oğlumuz oldu, Beşir sırdaşımız.. Arsen sultan halamız..
Sevgili Süleyman efendi, şayeste hanım, Nesrin, Cemile Rıza kaptan ve dahi Katya bu iki seneye o kadar büyük katkınız oldu ki.. Bu karakterleri çok sevdik..
Ve Hilmi Önal..Kitapta olmayan karakterlerden, biriydi Hilmi Önal, kendimiz ettik, iyi ki de etmişiz..
Peyker ve Nihat, çoğunluğun ilişkilerini hırslarımızı, hayattan beklentilerimizi, simgeleyen iki karakterdi.. ikisi de ailelerinden şanssız kişiler olarak yeni bir aile oldular.. İki bebekleriyle onların hep mutlu olmasını istedik.. ileriye dönük umudumuz oldular. Nihat için elimiz çok gidip geldi, Hilmi Önalın oğlu Hilmi Önal gibi mi olur yoksa sütten ağzı mı yanmıştır diye .. Bu iki durum da işimize çok yaradı.
Aynur hanım, kocası Hilmi Önal gibi olan bir sürü kadına duruşuyla cesaret verdi..
Ve Çetin Özder.. Yine kitapta olmayan bizim için çok önemli bir karakterdi ve Firdevse çok yakıştı.. Firdevs düşünse düşünce ancak bu kadar yakışıklı bu kadar güçlü, bu kadar zarif bir adam isterdi.. Karşısına Çetin Özder çıktı.. teşekkür ederiz..
Ve Adnan bey,
siz bizi mahvettiniz..
sizinle tanıştığımız ilk günden beri, sevginizle umutlandık, hayata karşı duruşunuza gıpta ettik, aşk-ı memnu’yu izleyen bir sürü kadın, yanlarında oturan adama şöyle bir baktı ve derin bir iç çekti,
bu adam kadar sadece cebi değil yüreği de zengin, sevgili bir adama hayıflandı..
En masumu sizdiniz.. En büyük darbeyi siz yediniz..
siz öğrenseydiniz iki sezon devam etmezdi bu iş..
Her ne kadar sürç-i lisan ettiysek affola..
Gitme zamanı geldi.
İlk defa bir ayrılık bu kadar zor olacak..
Ve bu kadar gözü yaşlı..
şahane yönetmenimiz Hilal Saral’a ve onun şahane ekibine..
Nebahat Çehre, Selçuk Yöntem, Gülsen Tuncer, Burçin Oraloğlu,
Rana Cabbar, Fatma Karanfil
başta olmak üzere, birbirinden değerli bütün oyuncularımıza..
Muhteşem görüntü yönetmenimize ve değerli ekibine..
Işık ekibimize, kostüm ve sanat yönetmenlerimize ki gerçekten
şahaneler yarattılar
Prodüksiyon ekibimize ki han istediğimiz yerde han kurdular..
Jenerikte adı geçen herkese aşk-ı memnu’ya emeği geçen herkese ama herkese yürekten teşekkür ediyoruz..
Bir projemiz bitti ama, biz bu işi yapmaya devam ettikçe, ve sizler de bizlerle olmayı kabul ettiğiniz sürece yine bir araya geleceğiz..
Bir özel teşekkür de yapımcılarımıza.. Bizi bu projeyle daha da şımarttılar.. Bunun altında nasıl bir iş yaparız bilemiyorum..
Hayallerimizi kısıtlamadılar, bizi daha fazlasına teşvik ettiler,
Sağ olsunlar var olsunlar..
Son olarak Yaprak dökümüne teşekkür ediyoruz  şaka şaka
sırası gelmişken gecikmiş bir teşekkür..
İsmail Cem Televizyon ödüllerinde “en iyi uyarlama senaryo” dalında Aşk-ı memnu ile ödüllendirildik.. O gecenin heyecanıyla doğru dürüst teşekkür edemedik.. bu vesileyle bir kez daha hepinize teşekkür ediyor..
Yukarıda yazdıklarımızın altını birkaç kere imzalıyoruz..
Gitme zamanı geldi
İlk defa bir ayrılık bu kadar zor olacak..
Ve bu kadar gözü yaşlı
Tekrar görüşünceye kadar,
Behlül kaçar…