Kendinize su soruyu sorun: Ben bu insanla ömrümün sonuna kadar beraber yasaya bilirmiyim? Her haliyle göreceksiniz birbirinizi. Günlük hayatta hic kimse hep ayni yogunlukta büyük ask yasayarak hayatlarini sürdürmüyorlar. Ama sunun olmasi gerekiyor: Her hangi bir sekilde cekicilik his ediyormusunuz? Sonucta arkadaslik baska, es olmak baska. O insana yaklasmak, dokunmak istemiyorsaniz, o zaman düsünmeniz gerekir. Cünkü insan arkadasinida sevebilir. Ama ona asik degildir ve cekim his etmez. Fark burdadir. Kendinize bu soruyu sordunuz mu hic? Birde bu acidan bakip düsünün derim. Sonucta karsinizdaki insanada haksizlik etmis olmayin.Merhaba, ben 98 doğumluyum. Sözlüm 96 doğumlu. Birkaç ay sonra nişanlanacağız. Fakat benim kafam çok karışık. 2 sene önce arkadaş ortamında tanıştık. O zaman çok çok daha yoğun duygular besliyordum. Ama şimdi o yoğun duyguların yerini sevgi ve şevkat aldı. Evlenme kararı verdik ve nişan yapacağız. Kendisini bana çok aşık. Ama benim o yoğun duygularımın yerini sevgi aldı. Ona aşık olduğumu da söyleyemiyorum artık. Evlilikten korkmaya başladım. Bir yandan da seviyorum ve şevkat gösteriyorum. O kadar iyi bir insan ki. Bir dediğimi iki etmez, çok saygılıdır çok beyefendidir, her zaman önce beni düşünür, her zaman beni çok sevdiğini söyler. Sorun kesinlikle bende biliyorum. Sizce ben bu şekilde evlilik adımı atmalı mıyım? Yani aşkın yerini sevgi aldı ve ben bir daha böyle iyi birini bulamam diye düşünüyorum. Bu mantıkla evlenmek doğru mu? Ona haksızlık etmiş olur muyum? Zamanla bu aşktan sevgiye dönüşen duygu da biterse ne yaparım?
Cevabınız için teşekkür ederim. Mantıksal açıdan evet kesinlikle ömrümün tamamını geçirebilirim, beni asla yıpratan bir evliliğim olmaz bundan eminim. Hiçbir şeyi sorun edeceğini düşünmüyorum günlük hayatın stresinde vs de çok anlayışlı ve mantıklı biridir. Ona yaklaşmak dokunmak istememekten ziyade bu konuda nötr hissediyorum. Herhangi bir istek veya isteksizliğim yokKendinize su soruyu sorun: Ben bu insanla ömrümün sonuna kadar beraber yasaya bilirmiyim? Her haliyle göreceksiniz birbirinizi. Günlük hayatta hic kimse hep ayni yogunlukta büyük ask yasayarak hayatlarini sürdürmüyorlar. Ama sunun olmasi gerekiyor: Her hangi bir sekilde cekicilik his ediyormusunuz? Sonucta arkadaslik baska, es olmak baska. O insana yaklasmak, dokunmak istemiyorsaniz, o zaman düsünmeniz gerekir. Cünkü insan arkadasinida sevebilir. Ama ona asik degildir ve cekim his etmez. Fark burdadir. Kendinize bu soruyu sordunuz mu hic? Birde bu acidan bakip düsünün derim. Sonucta karsinizdaki insanada haksizlik etmis olmayin.
Kaybetme korkusu olan birisi değilim, özellikle çok bağımsız bir insanım aslında. Başımda kocam olsun vs gibi düşüncelerim veya evlilik heyecanım da hiç olmadı. Erken yaşta meslek sahibi oldum, 30uma kadar gezip görmek yemek içmek gibi bir planım vardı. Olaylar bu şekilde geliştiEvlilik heyecanı olabilir kaybetme korkun yoksa ayrıl. Kimi aşksız yapamaz kimi kocam olsun başımda dursun yuvam olsun der evlenir. Kişilik meselesi
Ben de eşime çok aşığım o zaman da aşıktım. Nişan sonrası çok kötü oldum aynı evde olduğumuz halde evlilik gözümde büyüdü. Düğün sabahı ağladığımı hatırlıyorum ama benim yaşım 23tü. Tamamen evlilik gözümü korkuttu. Ayrılınca hayatınızdan tamamen gidecek. Bence nişanı erteleyinKaybetme korkusu olan birisi değilim, özellikle çok bağımsız bir insanım aslında. Başımda kocam olsun vs gibi düşüncelerim veya evlilik heyecanım da hiç olmadı. Erken yaşta meslek sahibi oldum, 30uma kadar gezip görmek yemek içmek gibi bir planım vardı. Olaylar bu şekilde gelişti
Evlilik icin mantik cok önemli, evet, bu dogru, ama yetmez. Buradaki bazi arkadaslarin yazdigi gibi: suanda en heyecanli, en civil civil oldugunuz zamanlar olmasi gerekirdi. Sevgiliniz bu sekilde anladigim kadariyla. Yani cok "derin" bir sevgi de olsaydi (hani ask degil diyorsunuz ya), yinede cok farkli his ederdiniz. Bana sahsi fikrimi sorarsaniz: Bende bu konularda mantiga cok önem verdigim halde, asik olmadigim bir kisiyle evlenemem.Cevabınız için teşekkür ederim. Mantıksal açıdan evet kesinlikle ömrümün tamamını geçirebilirim, beni asla yıpratan bir evliliğim olmaz bundan eminim. Hiçbir şeyi sorun edeceğini düşünmüyorum günlük hayatın stresinde vs de çok anlayışlı ve mantıklı biridir. Ona yaklaşmak dokunmak istememekten ziyade bu konuda nötr hissediyorum. Herhangi bir istek veya isteksizliğim yok
Aşkınızın tamamını yapabilir misiniz? Yani aşık olduğunuzu nasıl hissediyorsunuz? Fedakarlıklarınızdan mı? Çekici bulduğunuz için mi? Onun için göze aldığınız şeylerden dolayı mı?Ben de eşime çok aşığım o zaman da aşıktım. Nişan sonrası çok kötü oldum aynı evde olduğumuz halde evlilik gözümde büyüdü. Düğün sabahı ağladığımı hatırlıyorum ama benim yaşım 23tü. Tamamen evlilik gözümü korkuttu. Ayrılınca hayatınızdan tamamen gidecek. Bence nişanı erteleyin
bence ask illa olmasi gereken bir sey degil ama cinsel cekim olmasi onemli.Cevabınız için teşekkür ederim. Mantıksal açıdan evet kesinlikle ömrümün tamamını geçirebilirim, beni asla yıpratan bir evliliğim olmaz bundan eminim. Hiçbir şeyi sorun edeceğini düşünmüyorum günlük hayatın stresinde vs de çok anlayışlı ve mantıklı biridir. Ona yaklaşmak dokunmak istememekten ziyade bu konuda nötr hissediyorum. Herhangi bir istek veya isteksizliğim yok
Hayatımı o olmadan hayal edemiyorum onsuz olma fikrini sevmiyorum kavga edince sarılınca unutuyorum gözüne bakınca içime ılık ılık bir sıcak his akıyor. Mutluyum. Düşününce mutlu oluyorum görünce kalbim atıyor. Anksiyetem var onun yanında huzurluyum endişem yok. Hayatımdaki bi sorunu onunla paylaşınca çözüleceğini biliyorum. Cinsel olarak arzum 10 yıldır tavan. Lise aşkım ondan başkasıyla kendimi denemedimAşkınızın tamamını yapabilir misiniz? Yani aşık olduğunuzu nasıl hissediyorsunuz? Fedakarlıklarınızdan mı? Çekici bulduğunuz için mi? Onun için göze aldığınız şeylerden dolayı mı?
bence ask illa olmasi gereken bir sey degil ama cinsel cekim olmasi onemli.
Evlilik icin mantik cok önemli, evet, bu dogru, ama yetmez. Buradaki bazi arkadaslarin yazdigi gibi: suanda en heyecanli, en civil civil oldugunuz zamanlar olmasi gerekirdi. Sevgiliniz bu sekilde anladigim kadariyla. Yani cok "derin" bir sevgi de olsaydi (hani ask degil diyorsunuz ya), yinede cok farkli his ederdiniz. Bana sahsi fikrimi sorarsaniz: Bende bu konularda mantiga cok önem verdigim halde, asik olmadigim bir kisiyle evlenemem.Cünkü günlük hayat zaten zor ve bir cok kez monoton. Ama günün sonunda "her seye ragmen olsun, en azindan sevdigim yanimda" deyip rahat etmiyorsam, o zaman belki o kisi "dogru" kisi degildir. Birde sevgilinizin acisindan düsünün: Tersi olsaydi ne derdiniz ona? Onun böyle düsünceleri olsaydi ne his ederdiniz ve nasil davranmasini isterdiniz? Dürüst olmasini istemezmiydiniz? Ben hemen "ayrilin" diyen biri degilim kesinlikle. Ama evlilik basit bir olay degil. Evlilikten ziyade, ask olmasi gerekir, her zaman ayni yogunlukta his edilmesede, hep bir kösede hazirdir o duygu derim. Biraz romantik biriyim, ne yapayim
aşk çok başka bir şey ilk zamanki hislerin heyecanmış aşk değilmiş ben kocama zaman geçtikçe daha da aşık oluyorum kokusuna doyamıyorum öyle hissetmiyorsan evlenme sonra kendini aldatırken bulursun ve kendinden iğrenirsinMerhaba, ben 98 doğumluyum. Sözlüm 96 doğumlu. Birkaç ay sonra nişanlanacağız. Fakat benim kafam çok karışık. 2 sene önce arkadaş ortamında tanıştık. O zaman çok çok daha yoğun duygular besliyordum. Ama şimdi o yoğun duyguların yerini sevgi ve şevkat aldı. Evlenme kararı verdik ve nişan yapacağız. Kendisini bana çok aşık. Ama benim o yoğun duygularımın yerini sevgi aldı. Ona aşık olduğumu da söyleyemiyorum artık. Evlilikten korkmaya başladım. Bir yandan da seviyorum ve şevkat gösteriyorum. O kadar iyi bir insan ki. Bir dediğimi iki etmez, çok saygılıdır çok beyefendidir, her zaman önce beni düşünür, her zaman beni çok sevdiğini söyler. Sorun kesinlikle bende biliyorum. Sizce ben bu şekilde evlilik adımı atmalı mıyım? Yani aşkın yerini sevgi aldı ve ben bir daha böyle iyi birini bulamam diye düşünüyorum. Bu mantıkla evlenmek doğru mu? Ona haksızlık etmiş olur muyum? Zamanla bu aşktan sevgiye dönüşen duygu da biterse ne yaparım?
Ikınızde calısıyormusunuz? 2 yıldır yoğundu duygular yenımı böyle hıssettın. Başka bırıne ılgı fln duyduğunu mu dusundunMerhaba, ben 98 doğumluyum. Sözlüm 96 doğumlu. Birkaç ay sonra nişanlanacağız. Fakat benim kafam çok karışık. 2 sene önce arkadaş ortamında tanıştık. O zaman çok çok daha yoğun duygular besliyordum. Ama şimdi o yoğun duyguların yerini sevgi ve şevkat aldı. Evlenme kararı verdik ve nişan yapacağız. Kendisini bana çok aşık. Ama benim o yoğun duygularımın yerini sevgi aldı. Ona aşık olduğumu da söyleyemiyorum artık. Evlilikten korkmaya başladım. Bir yandan da seviyorum ve şevkat gösteriyorum. O kadar iyi bir insan ki. Bir dediğimi iki etmez, çok saygılıdır çok beyefendidir, her zaman önce beni düşünür, her zaman beni çok sevdiğini söyler. Sorun kesinlikle bende biliyorum. Sizce ben bu şekilde evlilik adımı atmalı mıyım? Yani aşkın yerini sevgi aldı ve ben bir daha böyle iyi birini bulamam diye düşünüyorum. Bu mantıkla evlenmek doğru mu? Ona haksızlık etmiş olur muyum? Zamanla bu aşktan sevgiye dönüşen duygu da biterse ne yaparım?
Ben de aslında onunla birlikte olmaktan mutluyum. Sürekli vakit geçirmek istiyorum. Aynı evin içinde yaşamak istiyorum. Yaşım genç olduğu için büyük bir tutku arayışında mıyım acaba diyorum. Filmlerdeki gibi olmadığı için bir terslik olduğunu da düşündüğüm olabilir. Bu konuda düşüncelerimi çok irdeliyorum. Küçükken hep inanılmaz aşk dolu inanılmaz heyecan ve tutku dolu bir ilişki hayal ederdim. Bu hayal beni yanıltıyor olabilir. Bir yandan da kendimi kandırıyorum diye düşünmek istemiyorum. Mesela nişanı erteledim hep şu veya bu sebeplerden dolayı. Sanırım duygularım yoğunlaşsın diye bekledim. Kafam çok karışık kelimelere döküp anlatamıyorum çünkü beynimin içinde de mantıklı tek bir cümle yok şuanEvlilik icin mantik cok önemli, evet, bu dogru, ama yetmez. Buradaki bazi arkadaslarin yazdigi gibi: suanda en heyecanli, en civil civil oldugunuz zamanlar olmasi gerekirdi. Sevgiliniz bu sekilde anladigim kadariyla. Yani cok "derin" bir sevgi de olsaydi (hani ask degil diyorsunuz ya), yinede cok farkli his ederdiniz. Bana sahsi fikrimi sorarsaniz: Bende bu konularda mantiga cok önem verdigim halde, asik olmadigim bir kisiyle evlenemem.Cünkü günlük hayat zaten zor ve bir cok kez monoton. Ama günün sonunda "her seye ragmen olsun, en azindan sevdigim yanimda" deyip rahat etmiyorsam, o zaman belki o kisi "dogru" kisi degildir. Birde sevgilinizin acisindan düsünün: Tersi olsaydi ne derdiniz ona? Onun böyle düsünceleri olsaydi ne his ederdiniz ve nasil davranmasini isterdiniz? Dürüst olmasini istemezmiydiniz? Ben hemen "ayrilin" diyen biri degilim kesinlikle. Ama evlilik basit bir olay degil. Evlilikten ziyade, ask olmasi gerekir, her zaman ayni yogunlukta his edilmesede, hep bir kösede hazirdir o duygu derim. Biraz romantik biriyim, ne yapayim?
Evet ikimiz de çalışıyoruz. Tanıştıktan 1 sonra 6 ay askere gitti o sürede bekledim. 6 ay sonra geldi ve o sürede de neler hissettiğimi, bir ilişkide nasıl birisi olduğumu çözmeye çalıştım. İlk ilişkim çünkü. Hiçbir zaman onun yüzünden düşünmedim hep kendi açımdan düşündüm. Hiç kavga etmedik hiç anlaşmazlığımız olmadı. Başka birine asla ilgi duymaz çünkü bana gerçekten çok aşık. Ben de duygularımı tanımlamaya çalışıyorumIkınızde calısıyormusunuz? 2 yıldır yoğundu duygular yenımı böyle hıssettın. Başka bırıne ılgı fln duyduğunu mu dusundun
Sen duymuş olabılırmısın başkasına ilgiEvet ikimiz de çalışıyoruz. Tanıştıktan 1 sonra 6 ay askere gitti o sürede bekledim. 6 ay sonra geldi ve o sürede de neler hissettiğimi, bir ilişkide nasıl birisi olduğumu çözmeye çalıştım. İlk ilişkim çünkü. Hiçbir zaman onun yüzünden düşünmedim hep kendi açımdan düşündüm. Hiç kavga etmedik hiç anlaşmazlığımız olmadı. Başka birine asla ilgi duymaz çünkü bana gerçekten çok aşık. Ben de duygularımı tanımlamaya çalışıyorum
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?