- Konu Sahibi MaysaveBulut
- #521
Bu yorumunuza cevap vermek istedim. Ben bir devlet okulunda, ortaokulda öğretmenim. Oldukça küçük bir ilin il merkezindeyim.
İlin en büyük okullarından birinde çalışıyorum. Sınıf mevcutlarımız en çok 20 olacak şekilde düzenlendi, sürekli devamsız mülteci öğrencilerimiz de çok. Pek çok zaman sınıfta 20 kişi bulunmuyor, öğrencilerimiz tek başlarına oturuyorlar. Okulda hijyen sorunu yok, 7-8 adet hizmetlimiz var, her koridorda maske kutularının bulunduğu bir bölme ve her katta da yaklaşık 5-6 tane duvara monte detenfektanımız var. Yani görünüşte donanım olarak dört dörtlük durumdayız.
Ama gelin görün ki sıvı sabunları yerlere döken, dezenfektanları avuçlarına doldurup birbirlerinin kafasından aşağı savuran, açtığı sakız paketindekleri eliyle tek tek arkadaşlarına vermekten hiç imtina etmeyen öğrencilerimiz de var. Bizzat nöbet sırasında şahit olduğum bir olayı anlatayım, kız öğrenci koridorun bir ucunda elinde şeker ya da benzeri bir şey, karşısına dizilmiş 8-10 erkek çocuğu, maskeleri inik ağızları açık, kızın attığı o şeyi köpek taklidi yaparak ağızlarıyla yakalamaya çalışıyorlar. Sayısız örnek verebilirim bu gibi şeylere.
Malesef çocuklar bilinçli değil. Böyle imkanlara sahipken sürekli pozitif öğrencilerimiz, karantinaya alınmış sınıflarımız var.
Siz öyle yazmışsınız ama inanın bir tane bile online eğitim isteyen öğretmen yok.
Kızlarımın derslerinde gördüğüm kadarıyla online eğitim öğrenciden ziyade öğretmen için daha zor bence. Geçen sene 5. sınıf olan kızımın sınıfında başarı seviyesi o kadar düşük ki. Bir de bulunduğumuz yerin en iyi okulundalar. ama bu online eğitim zaten başarısı düşük olan sınıfın bu sene iyice sine çekecek gibi duruyor. Kızımın anlattıkları kadarıyla temizlik konusunda da sıfırlar. Temizliğin önemini bu hastalık zamanında daha iyi anladık. Ama olmayınca olmuyor işte. öğretmenler ne yapsın evde ana babasını eğitemediğini.