Anonim Şiirler

Ağlıyorum dostlarımın vefasızlığı için
Ağlıyorum Yaradana vefasızlığım için
Ağlıyorum özlediklerim için
Ağlıyorum özleyip de kavuşamadıklarım için
Ağlıyorum içimi acıtan kalp kırıklıklarım için
Ağlıyorum istemeden de olsa kalbini kırdıklarım için
Ağlıyorum unutulmaması gerekenleri unuttuğum için
Ağlıyorum .........unutamadığım için
Ağlıyorum yaklaştıkça uzaklaştıklarıma
Ağlıyorum tanıdıkça çirkinleşenlere
Ağlıyorum kıymetini bilemediklerime
Ağlıyorum sevsem de yüz bulamadıklarıma
Ağlıyorum ziyan olan yıllarıma
Ağlıyorum bir ömür ağlayamadıklarıma....


(Alıntı)
 
....MUHASEBECİNİN ŞİİRİ....

Beynimi aktife,

Yüreğimi pasife aldım.

Tutkularımı, vadesi geçmiş ertelenmiş

Diğer Yükümlülüklere.

Düşlerimi, sayım ve tesellüm fazlalarına.

Düşüncelerime reeskont uyguladım.

Korkularımı geçmiş yıllar zararlarına,

Kaygılarımı gelecek yıllara ait

Gider tahakkuklarına.

Alışkanlıklarımı, borç ve gider karşılıklarına.

Dostlarımı özkaynaklara yazdım.

Dostluklarımın bitenini

Birikmiş amortismanlara.

Seni hiçbir hesaba yazamadım.

O kadar hesapsız ve kitapsızsın ki

Beynimle yüreğim arasında

Virman yapıp duruyorum
 
Yağışlı bir gecede,pencere önünde bekliyorum,
Bulutlar dagılsın,Yıldızlar görünsün diye....
Nedenini sorma şimdilik bilmiyorum,
Aşkım sen,sevip sevmedigini söyle....

Yağışlı bir gecede,sadece yağmurun sesi,
İçimdeki sen,gündüzlerin belirtisi ..
Geceler geceleri kovalar,geceler sessizliktir,
Gün dogduktan sonra gelecektir gerisi.....

Yağışlı bir gecenin hüzünlü sonunda,
Yorgun kafayla uzanır yatağına..
Gözleri kapanır,şimdi uyku zamanıdır,
Yeni bir gün başlayacak artık Sabaha....

 
:asigim::asigim::asigim::asigim::asigim:


Yürekten sevmedim inan ki onu
Unuttum demişsin öyle kolay mı ?
Bir rüyaydı zaten yoktu ki sonu
Unuttum demişsin öyle kolay mı ?

Adımı duyunca dudak bükmüşsün
O da kimdir diye gülüp geçmişsin
Sen bana aklınca sitem etmişsin
Unuttum demişsin öyle kolay mı ?

Söyleyin o kalbe anmasın beni
Öyle kolay lokma sanmasın beni
Kendine hiç yakın bulmasın beni
Unuttum demişsin öyle kolay mı ?

Demişsin bir daha bakmam yüzüne
İnanmam ne yapsa asla sözüne
Bütün mevsimleri dönsün hüzüne
Unuttum demişsin öyle kolay mı ?

Oysa biz dertleri birlikte aştık
Coşan bir yürektik sel olup taştık
Bu sevda uğruna ne çok savaştık
Unuttum demişsin öyle kolay mı ?


:asigim::asigim::asigim::asigim::asigim:
 
insan olmayı,
olabilmeyi anlatıyordu,
hırslı dudakları açılıp kapandıkça,
kocaman gözleriyle etrafa bakıyor
belki gözlerimizde bir ışık arıyordu....

akşam oluyordu,
sokak lambasının soluk ışığı odamızı aydınlatıyordu,
yüreklerimizde akşam oluyordu,
karardıkça düşler avuçlarımızda
umutları anlatan dudakların parlıyordu inadına,

insan olmayı,
olabilmeyi anlatıyordun
yağmur yağıyordu inadına dışarda,
bir küçük kız çocuğu sokakta elinde mendil
alır mısınız diye
gözlerine bakınca,
sokak lambasının sönük ışığında pencereyi açtın elini uzattın

ellerine değen o minik eller
insan olmayı anlatıyordu
olabilmeyi
üst kattan bir yerlerden gelen kahkahalardan, sıcak yemek kokularından utandın,
gözlerini yere indirince, küçük kızın gözlerinde bulduk kendimizi
kocaman simsiyahtılar,
bize bakıyorlardı, çaresiz yetmezliğimize
insan olmayı anlatıyordu,
insan olabilmeyi

yağmur yağıyordu,
sokak karanlıktı
küçük kız gözden kayboluyordu,
umutlarımız yarına kalıyordu,
fonda çalan Milord,
içimize sığmayan varlığımız
yağmur yağıyordu, inadına alabildiğine hızlı ve alabildiğine ıslak....


:kahve:
 
Sen benim gözlerimde saf bir gerçek,
Yüreğime bahar getiren bir çiçeksin.
Sen bedenimdeki yumuşak kudret,
Gönül bahçemde uçuşan bir kelebeksin..

*Hafif hafif çiseleyen yağmurda kalırsan;
Saçlarını okşayan her tanede
BENİ HATIRLA !

*Bugünde yarın da yüreğin kadar yanındayım ,
Kendini yanlız hissettiğinde
elini yüreğine koy..
ben hep oradayım!!

*Kimbilir hangi akşam
güneşle beraber bende söneceğim,
Kimbilir hangi ellerden
son suyumu içeceğim,
Belki göremeden öleceğim
fakat yinede seni
'EBEDiYEN SEVECEĞiM'

*Sahiller dalgayı nasıl beklerse,
Gökyüzü mehtabı nasıl özlerse,
Kuru topraklar suya nasıl hasretse,
Sende benim hasretimsin...

*Güller hep ellerinde açsın,
ama dikenleri batmasın.
Sevda hep seni bulsun,
ama seni yaralamasın.
Mutluluk hep yüreğine dolsun,
ama beni unutturmasın
İnsan ya hayrandır sana ya düşman, ya hiç yokmuşsın gibi unutulursun
Ya bir dakika bile çıkmazsın akıldan.


Bilirmisin geceler ne kadar uzun gelir bekleyenlere
Hele o beklenenler vazgeçilmezlerdense..


Doğan güneşi bana doğsa, her mutluluk beni bulsa,
Bütün dünya benim olsa sensiz hayat yaşanmıyor


Sen bazen en zifiri karanlık gecemin güneşi,
Sen bazen yaşanacak hayatın cesaret verecek mutluluk yanı,
Sen bazen ve her zaman sevgimin tek nedeni...


Şu an hayatta olmamın çok güzel bir nedeni var,
Bu nedende yüreğimdeki sensin..


Belki dünya için önemli olmayabilirsin ama,
Biri için dünyalar kadar önemlisin.


Ben, seni, gözlerimi kapattığımda değil,
Gözlerimi açtığımda görmek isterim...


Sevdiğinin gözyaşları sahile vurduğu zaman ,
Sahilin atacağı imza SENİ SEVİYORUM olacak bitanem..


Kuyruklu yıldızlar vardır;
Yetmiş yılda bir yaklaşır dünyaya...
İnsan ömrü boyunca ya bir defa görür ya hiç...
Ben gördüm o da sensin Bitanem...


Seni yıldızlara benzetiyorum.
Onlar kadar pırıl pırıl ve yine onlar kadar ışıl ışılsın.
Ama aranızda tek bir fark var,
Onlar bin tane sen bir tanesin.


Ağlasam çizgi çizgi,
Gözyaşlarım sana değilmiş gibi, beklesem,
Zamansız, dünsüz, yarınsız gelmeyişini, Silinmiyor hüzünlerim,
Seni seviyorum...

Hafif hafif çiseleyen yağmurda kalırsan;
Saçlarını okşayan her tanede
BENİ HATIRLA !


Bu gece seni düşüneceğim; Ne kadar uzakta olursan ol,
Sevgimi avuçlarıma alıp yıldızlara üfleteceğim ,
Gecenin rengine kucağındır diyerek düşlere dalacağım..


İki Şaşkın yıldız gibi parlayan gözlerine bakıp da, senin ruhunu tüm içtenliğiyle görebilenler anlar ki sen bir ömre bedelsin !!


Ben seni bir nisan yağmurunda,
Ilgıt ılgıt esen rüzgarların gelincikleri okşayıp,
Bir kış günü kar altındaki buğday tanesinin,
Güneşi özlediği gibi seviyorum...


Gözlerimdeki pırıltıyı farkettiğin zaman,
Üşenme sarıl boynuma anlamışımdır mutlaka sevdiğini,
Zaten belli olur gözlerimden hemen,
Alışık değiller öyle parlamaya!


Acı ve hüzün bir yıldız kadar uzak,
Mutluluk ise gözbebeğin kadar yakın olsun,
Umutların gerçek gerçeklerin, mutlulukların sonsuz olsun..


Bugünde yarın da yüreğin kadar yanındayım ,
Kendini yanlız hissettiğinde elini yüreğine koy ben hep oradayım!!


Gecenin en karanlık ve en derin anında,
Kızıl bir ay karşımda karanlığa yükseliyor,
Ve bir yıldız bana göz kırpıyor.
EMİNİM Kİ SENSİN ! !


Senin için ağlarken gözümden düşen yaşlar denize dökülseydi eğer,
Karaya vuran dalgalar "seni seviyorum" yazardı.


İki damla gözyaşı düştü gülüme, sonra kurudu tuzu kaldı geriye,
Denizleri aşıp aşkıma yol aldı bir umutla yeşerip tekrar açacak diye.


Ay ışığındadır sevgiliye duyulan hasret,
Ve sevgiline hasret kaldığın kadar yakınsın.
Unutma yağmurun yağdığı kadar ıslaksın,
Güneşin seni ısıttığı kadar sıcak..


Yeşile inat ağaç hala yeşermekte,
Geceye inat gün hala ağarmakta,
Ben ise sana inat seni hala sevmekteyim
İnat bu ya seni hep seveceğim..


Aramazdık gece mehtabı yüzün parlarken,
Bir sönük yıldıza benzerdi güneş yanımda sen varken.


Bu gece bir yıldız tut,
Ben bu yıldız kadar uzağında olsam bile,
Sevgim heran yanıbaşında!..


Eğer bir gün o, sevdiğin yağmur insafsızca seni ıslatırsa, bilki ben sana ağlıyorum. Eğer bir gün aşkımızın şarkısı kulaklarını tırmalarsa bilki ben o şarkıyı sana söylüyorum. Eğer bir gün elinde bir demet gül mezarıma gelirsen bilki mutluyum mezarımda uyuyorum...


Her martı bir deniz, Her rüya bir uyku,
Her dağ bir duman Her nota bir şarkı bulur ama,
Ben başka " sen " bulamam...


Hep bir yıldız olmanı bekledim.
Gün gelir kayıp bana ulaşırsın diye,
Sonra vazgeçtim,
Yıldız olursan ben ulaşamam diye...


Hani sözler varya sözleri anlatır,
Hani sözler varya gözleri ağlatır,
Hani anlar varya değeri geç anlaşılır,
Birde aşk varya seni bana anlatır.


Ay yıldıza mutluluk fısıldarken,
Gökyüzü sevincini yeryüzü ile paylaşırken
Ben sana bir parça mutluluk yolluyorum
İçindeki umut çiçekleri hiç solmasın diye.


Ufukta bir gemi görsem seni taşıyan,
Mavi denize dalardım geriye bakmadan,
Uçsuz bucaksız mavilikte arardım beni,
Ta ki beni sende bulana kadar.


Başını göğsüme yasladığımda tek bir düşmanım vardır; Geçip giden zaman.


Seni düşünür ,seni özlerim,
Sevgilerin özlemlerin derinliğinde ,
Ne olur kır şeytanın bacağını birkez beni hatırla,
Bir sonbahar serinliğinde.


Kalbimi kırmak suya yazı yazmak kadar zordur,
Kalbimi düzeltmek ise gece doğan güneşe dokunmaya benzer,
Sen o suya yazı yazdın,
Şimdi güneşin doğmasını bekle!


Şimdi daha iyi anlıyorum ki,
Nefes almak değilmiş yaşamak,
Ateşlerde yanmak gibi birşey,
Seni severken sensiz olmak.


Gökyüzü yıldızlarla doluydu, ben seni düşünürken,
Hüzün yıldızları kuydum adlarını, seni hatırlatıyor diye,
Aynı onlar gibi sende benden çok uzaklardaydın.
Göz kırpardın uzaklardan sessizce
Bense hep seni beklerdim, kırık kalbim, yaşlı gözlerimle


Eğer kalmamışsa sağlam bir dal,
İçilecek temiz bir su, sarılacak bir el,
Doğrul yatağından aç pencereni
Güneş doğacaktır birazdan.


Nehirler denizlere karışır dalgalanır,
Fırtına olur durulur kalbimdeki kasırga.
Hiç dinmez benliğin senle eriri bütünleşir,
Ateş yanar küllenir,
Ama sönmeyen bir ateş var o da senin ateşin.


Bu gece pencereni açık bırak,
Bir kuş uçurdum, biraz yorgun biraz ıslak,
Başucuna bir tutam sevgi bırakacak.


Eğer bir gün biri senin için,
İsmini güneşe buzlarla yazabilirse,
Bilki o seni benden daha çok sevmiştir...


Haritaya bakıyorum izin yok,
Kitaplara bakıyorum yüzün yok,
Sözlüklere bakıyorum ismin yok,
Birde dönüp kendime bakıyorum,
Senin benden başka adresin yok.


Yanlızlıksa eğer seni korkutan korkma! ben yanındayım,
Yok eğer yanlız kalmaksa istediğin kork!
Çünkü seni bensiz bırakmıyacağım.


Aşkın oyun olmadığına inanırsan bir gün,
Yoluna yüreğini koyanları unuutma,
Çabalamak sevmene yeterse, seni seven kalpleri kırma.


Beni sana kavuşturacak tek şeyin ölüm olduğunu bilseydim,
Azrailin gelmesini beklemezdim.


Bugünü yaşıyorsam eğer,
Gelecek günlerin seni getireceğine inandığım içindir.


Aşk sevipte ayrı kalmaksa,
Sevgilerin sonu hep ayrılıksa,
Ömürlerin sonu hep böyle karanlıksa
Al dünya bu aşkı, sende kalsın...


Bir kutu dolusu yaşam gönderiyorum sana
Bir fırça koydum kutuya,
Cennet resmi yapıp içine gir diye,
Düşler serpiştirdim içine,
Düş kurmayı unutma diye.


Hangi ruh duydu seni benim kadar derinden,
Hangi gönülde yandın böyle yangınla sen,
Ya benim gözlerimdi seni bambaşka gören,
Ya başkası bırakıpta geçmiş seni görmeden.


Bana kalsa gökyüzündeki tüm yıldızlar yerine bütün insanlara
Senin gözlerinde ışıldayan bir çift yıdız gönderirdim.


Hayatımın hem anlamı hem neşesi oluverdin,
Seni gördüğüm günden beri,
Şarkılarda seni düşündüm,
Gecelerimin parlayan yıldızı oldun..


Bulutlara yükledim özlemimi, rüzgarlarla yolladım sevgimi,
Yağmurları yağdırdım gözyaşlarımla,
Küçücük melekler gönderdim,
Seni öpmeye gelmediler mi?


Güneşin bile buz tuttuğu bir yerde, eğer ateş görürsen,
Bilki o ateş senin için yanan kalbimdir.


Kağıt önümde kalem elimde,
Duygular kalpte düşünceler yazıda,
Ay gökyüzünde yıldızlar daha ötede,
Tanrı yukarıda kullar aşağıda,
En zoru da canım sen orada ben burada
__________________

a.s.Sen benim gözlerimde saf bir gerçek,
Yüreğime bahar getiren bir çiçeksin.
Sen bedenimdeki yumuşak kudret,
Gönül bahçemde uçuşan bir kelebeksin..

*Hafif hafif çiseleyen yağmurda kalırsan;
Saçlarını okşayan her tanede
BENİ HATIRLA !

*Bugünde yarın da yüreğin kadar yanındayım ,
Kendini yanlız hissettiğinde
elini yüreğine koy..
ben hep oradayım!!

*Kimbilir hangi akşam
güneşle beraber bende söneceğim,
Kimbilir hangi ellerden
son suyumu içeceğim,
Belki göremeden öleceğim
fakat yinede seni
'EBEDiYEN SEVECEĞiM'

*Sahiller dalgayı nasıl beklerse,
Gökyüzü mehtabı nasıl özlerse,
Kuru topraklar suya nasıl hasretse,
Sende benim hasretimsin...

*Güller hep ellerinde açsın,
ama dikenleri batmasın.
Sevda hep seni bulsun,
ama seni yaralamasın.
Mutluluk hep yüreğine dolsun,
ama beni unutturmasın
İnsan ya hayrandır sana ya düşman, ya hiç yokmuşsın gibi unutulursun
Ya bir dakika bile çıkmazsın akıldan.


Bilirmisin geceler ne kadar uzun gelir bekleyenlere
Hele o beklenenler vazgeçilmezlerdense..


Doğan güneşi bana doğsa, her mutluluk beni bulsa,
Bütün dünya benim olsa sensiz hayat yaşanmıyor


Sen bazen en zifiri karanlık gecemin güneşi,
Sen bazen yaşanacak hayatın cesaret verecek mutluluk yanı,
Sen bazen ve her zaman sevgimin tek nedeni...


Şu an hayatta olmamın çok güzel bir nedeni var,
Bu nedende yüreğimdeki sensin..


Belki dünya için önemli olmayabilirsin ama,
Biri için dünyalar kadar önemlisin.


Ben, seni, gözlerimi kapattığımda değil,
Gözlerimi açtığımda görmek isterim...


Sevdiğinin gözyaşları sahile vurduğu zaman ,
Sahilin atacağı imza SENİ SEVİYORUM olacak bitanem..


Kuyruklu yıldızlar vardır;
Yetmiş yılda bir yaklaşır dünyaya...
İnsan ömrü boyunca ya bir defa görür ya hiç...
Ben gördüm o da sensin Bitanem...


Seni yıldızlara benzetiyorum.
Onlar kadar pırıl pırıl ve yine onlar kadar ışıl ışılsın.
Ama aranızda tek bir fark var,
Onlar bin tane sen bir tanesin.


Ağlasam çizgi çizgi,
Gözyaşlarım sana değilmiş gibi, beklesem,
Zamansız, dünsüz, yarınsız gelmeyişini, Silinmiyor hüzünlerim,
Seni seviyorum...

Hafif hafif çiseleyen yağmurda kalırsan;
Saçlarını okşayan her tanede
BENİ HATIRLA !


Bu gece seni düşüneceğim; Ne kadar uzakta olursan ol,
Sevgimi avuçlarıma alıp yıldızlara üfleteceğim ,
Gecenin rengine kucağındır diyerek düşlere dalacağım..


İki Şaşkın yıldız gibi parlayan gözlerine bakıp da, senin ruhunu tüm içtenliğiyle görebilenler anlar ki sen bir ömre bedelsin !!


Ben seni bir nisan yağmurunda,
Ilgıt ılgıt esen rüzgarların gelincikleri okşayıp,
Bir kış günü kar altındaki buğday tanesinin,
Güneşi özlediği gibi seviyorum...


Gözlerimdeki pırıltıyı farkettiğin zaman,
Üşenme sarıl boynuma anlamışımdır mutlaka sevdiğini,
Zaten belli olur gözlerimden hemen,
Alışık değiller öyle parlamaya!


Acı ve hüzün bir yıldız kadar uzak,
Mutluluk ise gözbebeğin kadar yakın olsun,
Umutların gerçek gerçeklerin, mutlulukların sonsuz olsun..


Bugünde yarın da yüreğin kadar yanındayım ,
Kendini yanlız hissettiğinde elini yüreğine koy ben hep oradayım!!


Gecenin en karanlık ve en derin anında,
Kızıl bir ay karşımda karanlığa yükseliyor,
Ve bir yıldız bana göz kırpıyor.
EMİNİM Kİ SENSİN ! !


Senin için ağlarken gözümden düşen yaşlar denize dökülseydi eğer,
Karaya vuran dalgalar "seni seviyorum" yazardı.


İki damla gözyaşı düştü gülüme, sonra kurudu tuzu kaldı geriye,
Denizleri aşıp aşkıma yol aldı bir umutla yeşerip tekrar açacak diye.


Ay ışığındadır sevgiliye duyulan hasret,
Ve sevgiline hasret kaldığın kadar yakınsın.
Unutma yağmurun yağdığı kadar ıslaksın,
Güneşin seni ısıttığı kadar sıcak..


Yeşile inat ağaç hala yeşermekte,
Geceye inat gün hala ağarmakta,
Ben ise sana inat seni hala sevmekteyim
İnat bu ya seni hep seveceğim..


Aramazdık gece mehtabı yüzün parlarken,
Bir sönük yıldıza benzerdi güneş yanımda sen varken.


Bu gece bir yıldız tut,
Ben bu yıldız kadar uzağında olsam bile,
Sevgim heran yanıbaşında!..


Eğer bir gün o, sevdiğin yağmur insafsızca seni ıslatırsa, bilki ben sana ağlıyorum. Eğer bir gün aşkımızın şarkısı kulaklarını tırmalarsa bilki ben o şarkıyı sana söylüyorum. Eğer bir gün elinde bir demet gül mezarıma gelirsen bilki mutluyum mezarımda uyuyorum...


Her martı bir deniz, Her rüya bir uyku,
Her dağ bir duman Her nota bir şarkı bulur ama,
Ben başka " sen " bulamam...


Hep bir yıldız olmanı bekledim.
Gün gelir kayıp bana ulaşırsın diye,
Sonra vazgeçtim,
Yıldız olursan ben ulaşamam diye...


Hani sözler varya sözleri anlatır,
Hani sözler varya gözleri ağlatır,
Hani anlar varya değeri geç anlaşılır,
Birde aşk varya seni bana anlatır.


Ay yıldıza mutluluk fısıldarken,
Gökyüzü sevincini yeryüzü ile paylaşırken
Ben sana bir parça mutluluk yolluyorum
İçindeki umut çiçekleri hiç solmasın diye.


Ufukta bir gemi görsem seni taşıyan,
Mavi denize dalardım geriye bakmadan,
Uçsuz bucaksız mavilikte arardım beni,
Ta ki beni sende bulana kadar.


Başını göğsüme yasladığımda tek bir düşmanım vardır; Geçip giden zaman.


Seni düşünür ,seni özlerim,
Sevgilerin özlemlerin derinliğinde ,
Ne olur kır şeytanın bacağını birkez beni hatırla,
Bir sonbahar serinliğinde.


Kalbimi kırmak suya yazı yazmak kadar zordur,
Kalbimi düzeltmek ise gece doğan güneşe dokunmaya benzer,
Sen o suya yazı yazdın,
Şimdi güneşin doğmasını bekle!


Şimdi daha iyi anlıyorum ki,
Nefes almak değilmiş yaşamak,
Ateşlerde yanmak gibi birşey,
Seni severken sensiz olmak.


Gökyüzü yıldızlarla doluydu, ben seni düşünürken,
Hüzün yıldızları kuydum adlarını, seni hatırlatıyor diye,
Aynı onlar gibi sende benden çok uzaklardaydın.
Göz kırpardın uzaklardan sessizce
Bense hep seni beklerdim, kırık kalbim, yaşlı gözlerimle


Eğer kalmamışsa sağlam bir dal,
İçilecek temiz bir su, sarılacak bir el,
Doğrul yatağından aç pencereni
Güneş doğacaktır birazdan.


Nehirler denizlere karışır dalgalanır,
Fırtına olur durulur kalbimdeki kasırga.
Hiç dinmez benliğin senle eriri bütünleşir,
Ateş yanar küllenir,
Ama sönmeyen bir ateş var o da senin ateşin.


Bu gece pencereni açık bırak,
Bir kuş uçurdum, biraz yorgun biraz ıslak,
Başucuna bir tutam sevgi bırakacak.


Eğer bir gün biri senin için,
İsmini güneşe buzlarla yazabilirse,
Bilki o seni benden daha çok sevmiştir...


Haritaya bakıyorum izin yok,
Kitaplara bakıyorum yüzün yok,
Sözlüklere bakıyorum ismin yok,
Birde dönüp kendime bakıyorum,
Senin benden başka adresin yok.


Yanlızlıksa eğer seni korkutan korkma! ben yanındayım,
Yok eğer yanlız kalmaksa istediğin kork!
Çünkü seni bensiz bırakmıyacağım.


Aşkın oyun olmadığına inanırsan bir gün,
Yoluna yüreğini koyanları unuutma,
Çabalamak sevmene yeterse, seni seven kalpleri kırma.


Beni sana kavuşturacak tek şeyin ölüm olduğunu bilseydim,
Azrailin gelmesini beklemezdim.


Bugünü yaşıyorsam eğer,
Gelecek günlerin seni getireceğine inandığım içindir.


Aşk sevipte ayrı kalmaksa,
Sevgilerin sonu hep ayrılıksa,
Ömürlerin sonu hep böyle karanlıksa
Al dünya bu aşkı, sende kalsın...


Bir kutu dolusu yaşam gönderiyorum sana
Bir fırça koydum kutuya,
Cennet resmi yapıp içine gir diye,
Düşler serpiştirdim içine,
Düş kurmayı unutma diye.


Hangi ruh duydu seni benim kadar derinden,
Hangi gönülde yandın böyle yangınla sen,
Ya benim gözlerimdi seni bambaşka gören,
Ya başkası bırakıpta geçmiş seni görmeden.


Bana kalsa gökyüzündeki tüm yıldızlar yerine bütün insanlara
Senin gözlerinde ışıldayan bir çift yıdız gönderirdim.


Hayatımın hem anlamı hem neşesi oluverdin,
Seni gördüğüm günden beri,
Şarkılarda seni düşündüm,
Gecelerimin parlayan yıldızı oldun..


Bulutlara yükledim özlemimi, rüzgarlarla yolladım sevgimi,
Yağmurları yağdırdım gözyaşlarımla,
Küçücük melekler gönderdim,
Seni öpmeye gelmediler mi?


Güneşin bile buz tuttuğu bir yerde, eğer ateş görürsen,
Bilki o ateş senin için yanan kalbimdir.


Kağıt önümde kalem elimde,
Duygular kalpte düşünceler yazıda,
Ay gökyüzünde yıldızlar daha ötede,
Tanrı yukarıda kullar aşağıda,
En zoru da canım sen orada ben burada
__________________

Sen benim gözlerimde saf bir gerçek,
Yüreğime bahar getiren bir çiçeksin.
Sen bedenimdeki yumuşak kudret,
Gönül bahçemde uçuşan bir kelebeksin..

*Hafif hafif çiseleyen yağmurda kalırsan;
Saçlarını okşayan her tanede
BENİ HATIRLA !

*Bugünde yarın da yüreğin kadar yanındayım ,
Kendini yanlız hissettiğinde
elini yüreğine koy..
ben hep oradayım!!

*Kimbilir hangi akşam
güneşle beraber bende söneceğim,
Kimbilir hangi ellerden
son suyumu içeceğim,
Belki göremeden öleceğim
fakat yinede seni
'EBEDiYEN SEVECEĞiM'

*Sahiller dalgayı nasıl beklerse,
Gökyüzü mehtabı nasıl özlerse,
Kuru topraklar suya nasıl hasretse,
Sende benim hasretimsin...

*Güller hep ellerinde açsın,
ama dikenleri batmasın.
Sevda hep seni bulsun,
ama seni yaralamasın.
Mutluluk hep yüreğine dolsun,
ama beni unutturmasın
İnsan ya hayrandır sana ya düşman, ya hiç yokmuşsın gibi unutulursun
Ya bir dakika bile çıkmazsın akıldan.


Bilirmisin geceler ne kadar uzun gelir bekleyenlere
Hele o beklenenler vazgeçilmezlerdense..


Doğan güneşi bana doğsa, her mutluluk beni bulsa,
Bütün dünya benim olsa sensiz hayat yaşanmıyor


Sen bazen en zifiri karanlık gecemin güneşi,
Sen bazen yaşanacak hayatın cesaret verecek mutluluk yanı,
Sen bazen ve her zaman sevgimin tek nedeni...


Şu an hayatta olmamın çok güzel bir nedeni var,
Bu nedende yüreğimdeki sensin..


Belki dünya için önemli olmayabilirsin ama,
Biri için dünyalar kadar önemlisin.


Ben, seni, gözlerimi kapattığımda değil,
Gözlerimi açtığımda görmek isterim...


Sevdiğinin gözyaşları sahile vurduğu zaman ,
Sahilin atacağı imza SENİ SEVİYORUM olacak bitanem..


Kuyruklu yıldızlar vardır;
Yetmiş yılda bir yaklaşır dünyaya...
İnsan ömrü boyunca ya bir defa görür ya hiç...
Ben gördüm o da sensin Bitanem...


Seni yıldızlara benzetiyorum.
Onlar kadar pırıl pırıl ve yine onlar kadar ışıl ışılsın.
Ama aranızda tek bir fark var,
Onlar bin tane sen bir tanesin.


Ağlasam çizgi çizgi,
Gözyaşlarım sana değilmiş gibi, beklesem,
Zamansız, dünsüz, yarınsız gelmeyişini, Silinmiyor hüzünlerim,
Seni seviyorum...

Hafif hafif çiseleyen yağmurda kalırsan;
Saçlarını okşayan her tanede
BENİ HATIRLA !


Bu gece seni düşüneceğim; Ne kadar uzakta olursan ol,
Sevgimi avuçlarıma alıp yıldızlara üfleteceğim ,
Gecenin rengine kucağındır diyerek düşlere dalacağım..


İki Şaşkın yıldız gibi parlayan gözlerine bakıp da, senin ruhunu tüm içtenliğiyle görebilenler anlar ki sen bir ömre bedelsin !!


Ben seni bir nisan yağmurunda,
Ilgıt ılgıt esen rüzgarların gelincikleri okşayıp,
Bir kış günü kar altındaki buğday tanesinin,
Güneşi özlediği gibi seviyorum...


Gözlerimdeki pırıltıyı farkettiğin zaman,
Üşenme sarıl boynuma anlamışımdır mutlaka sevdiğini,
Zaten belli olur gözlerimden hemen,
Alışık değiller öyle parlamaya!


Acı ve hüzün bir yıldız kadar uzak,
Mutluluk ise gözbebeğin kadar yakın olsun,
Umutların gerçek gerçeklerin, mutlulukların sonsuz olsun..


Bugünde yarın da yüreğin kadar yanındayım ,
Kendini yanlız hissettiğinde elini yüreğine koy ben hep oradayım!!


Gecenin en karanlık ve en derin anında,
Kızıl bir ay karşımda karanlığa yükseliyor,
Ve bir yıldız bana göz kırpıyor.
EMİNİM Kİ SENSİN ! !


Senin için ağlarken gözümden düşen yaşlar denize dökülseydi eğer,
Karaya vuran dalgalar "seni seviyorum" yazardı.


İki damla gözyaşı düştü gülüme, sonra kurudu tuzu kaldı geriye,
Denizleri aşıp aşkıma yol aldı bir umutla yeşerip tekrar açacak diye.


Ay ışığındadır sevgiliye duyulan hasret,
Ve sevgiline hasret kaldığın kadar yakınsın.
Unutma yağmurun yağdığı kadar ıslaksın,
Güneşin seni ısıttığı kadar sıcak..


Yeşile inat ağaç hala yeşermekte,
Geceye inat gün hala ağarmakta,
Ben ise sana inat seni hala sevmekteyim
İnat bu ya seni hep seveceğim..


Aramazdık gece mehtabı yüzün parlarken,
Bir sönük yıldıza benzerdi güneş yanımda sen varken.


Bu gece bir yıldız tut,
Ben bu yıldız kadar uzağında olsam bile,
Sevgim heran yanıbaşında!..


Eğer bir gün o, sevdiğin yağmur insafsızca seni ıslatırsa, bilki ben sana ağlıyorum. Eğer bir gün aşkımızın şarkısı kulaklarını tırmalarsa bilki ben o şarkıyı sana söylüyorum. Eğer bir gün elinde bir demet gül mezarıma gelirsen bilki mutluyum mezarımda uyuyorum...


Her martı bir deniz, Her rüya bir uyku,
Her dağ bir duman Her nota bir şarkı bulur ama,
Ben başka " sen " bulamam...


Hep bir yıldız olmanı bekledim.
Gün gelir kayıp bana ulaşırsın diye,
Sonra vazgeçtim,
Yıldız olursan ben ulaşamam diye...


Hani sözler varya sözleri anlatır,
Hani sözler varya gözleri ağlatır,
Hani anlar varya değeri geç anlaşılır,
Birde aşk varya seni bana anlatır.


Ay yıldıza mutluluk fısıldarken,
Gökyüzü sevincini yeryüzü ile paylaşırken
Ben sana bir parça mutluluk yolluyorum
İçindeki umut çiçekleri hiç solmasın diye.


Ufukta bir gemi görsem seni taşıyan,
Mavi denize dalardım geriye bakmadan,
Uçsuz bucaksız mavilikte arardım beni,
Ta ki beni sende bulana kadar.


Başını göğsüme yasladığımda tek bir düşmanım vardır; Geçip giden zaman.


Seni düşünür ,seni özlerim,
Sevgilerin özlemlerin derinliğinde ,
Ne olur kır şeytanın bacağını birkez beni hatırla,
Bir sonbahar serinliğinde.


Kalbimi kırmak suya yazı yazmak kadar zordur,
Kalbimi düzeltmek ise gece doğan güneşe dokunmaya benzer,
Sen o suya yazı yazdın,
Şimdi güneşin doğmasını bekle!


Şimdi daha iyi anlıyorum ki,
Nefes almak değilmiş yaşamak,
Ateşlerde yanmak gibi birşey,
Seni severken sensiz olmak.


Gökyüzü yıldızlarla doluydu, ben seni düşünürken,
Hüzün yıldızları kuydum adlarını, seni hatırlatıyor diye,
Aynı onlar gibi sende benden çok uzaklardaydın.
Göz kırpardın uzaklardan sessizce
Bense hep seni beklerdim, kırık kalbim, yaşlı gözlerimle


Eğer kalmamışsa sağlam bir dal,
İçilecek temiz bir su, sarılacak bir el,
Doğrul yatağından aç pencereni
Güneş doğacaktır birazdan.


Nehirler denizlere karışır dalgalanır,
Fırtına olur durulur kalbimdeki kasırga.
Hiç dinmez benliğin senle eriri bütünleşir,
Ateş yanar küllenir,
Ama sönmeyen bir ateş var o da senin ateşin.


Bu gece pencereni açık bırak,
Bir kuş uçurdum, biraz yorgun biraz ıslak,
Başucuna bir tutam sevgi bırakacak.


Eğer bir gün biri senin için,
İsmini güneşe buzlarla yazabilirse,
Bilki o seni benden daha çok sevmiştir...


Haritaya bakıyorum izin yok,
Kitaplara bakıyorum yüzün yok,
Sözlüklere bakıyorum ismin yok,
Birde dönüp kendime bakıyorum,
Senin benden başka adresin yok.


Yanlızlıksa eğer seni korkutan korkma! ben yanındayım,
Yok eğer yanlız kalmaksa istediğin kork!
Çünkü seni bensiz bırakmıyacağım.


Aşkın oyun olmadığına inanırsan bir gün,
Yoluna yüreğini koyanları unuutma,
Çabalamak sevmene yeterse, seni seven kalpleri kırma.


Beni sana kavuşturacak tek şeyin ölüm olduğunu bilseydim,
Azrailin gelmesini beklemezdim.


Bugünü yaşıyorsam eğer,
Gelecek günlerin seni getireceğine inandığım içindir.


Aşk sevipte ayrı kalmaksa,
Sevgilerin sonu hep ayrılıksa,
Ömürlerin sonu hep böyle karanlıksa
Al dünya bu aşkı, sende kalsın...


Bir kutu dolusu yaşam gönderiyorum sana
Bir fırça koydum kutuya,
Cennet resmi yapıp içine gir diye,
Düşler serpiştirdim içine,
Düş kurmayı unutma diye.


Hangi ruh duydu seni benim kadar derinden,
Hangi gönülde yandın böyle yangınla sen,
Ya benim gözlerimdi seni bambaşka gören,
Ya başkası bırakıpta geçmiş seni görmeden.


Bana kalsa gökyüzündeki tüm yıldızlar yerine bütün insanlara
Senin gözlerinde ışıldayan bir çift yıdız gönderirdim.


Hayatımın hem anlamı hem neşesi oluverdin,
Seni gördüğüm günden beri,
Şarkılarda seni düşündüm,
Gecelerimin parlayan yıldızı oldun..


Bulutlara yükledim özlemimi, rüzgarlarla yolladım sevgimi,
Yağmurları yağdırdım gözyaşlarımla,
Küçücük melekler gönderdim,
Seni öpmeye gelmediler mi?


Güneşin bile buz tuttuğu bir yerde, eğer ateş görürsen,
Bilki o ateş senin için yanan kalbimdir.


Kağıt önümde kalem elimde,
Duygular kalpte düşünceler yazıda,
Ay gökyüzünde yıldızlar daha ötede,
Tanrı yukarıda kullar aşağıda,
En zoru da canım sen orada ben burada
__________________
 
Bu hayat köprüsünün altından
Daha çok seller akacak topraklarıma…
Ve sensizliğin içinde
Her an ölüm bana musallat olacak..
Kâh yenilgilerimi fırlatacak yüzüme,
Kâh sana gecikmişliğimin ipini geçirecek yüreğime..
Ama ben pes etmeyeceğim..
Var gücümle “ seni “ bende yaşatacağım…
Yaşatmaya çalışacağım..
Ama her şey bir “ sen “ eksik olacak…
Her şey tamam olsa da,
Sol yanım hep sana “ noksan “ kalacak….”

alıntıdır​
 
Ölmek son değildir gülüm,
Ölüm; kavuşmaktır sevdaya.
Ve yüreginle gurur duy ki;
Bedenini korkmadan ölüme
Senin için seren bir sevdaya sahip.)
Bir akşam vakti,
Gözlerine yıldızlarla düşüp
Yüreğini ' yüreğimle ' yıkayacaktım.
Her gülüşünde,
Gözlerinde yeniden açan baharlara,
Delicesine gözlerimle sarılacaktım.
Geldiğimde,
Yangınlar içinde gördüm yüreğini
Alevleri kuşanıp gözlerine,
Kibritsiz tutuşturmuşsun denizlerini.
Ölümü kazıyıp kirpiklerine,
Kuru toprakla kavuşturmuşsun
Vuslat yolcusu dizlerini.

Gözlerin, alevle avuçlarıma düşmüşken
Kirpiklerim kuru kalır mı sanıyorsun?
Gidişini bin hançer diye
Yüreğime delicesine sürmüşken
Bedenim yaşar mi sanıyorsun?
Vurma hançeri yüreğime,
Akıtma yüreğini ellerime.

Senin yerine,
Ben diz çökeyim Azrail'in gölgesine.
Senin yerine,
Ben göçeyim ateşin sinesine.
Bir tek söz söylemeden sus ne olur.
Bir günahına bedenimi serecek kadar
Bir acına yüreğimi közleyecek kadar
Seviyordum seni.
Yüreğimi ' yüreğine ' emanet edip
Darağacındaki urganlarını
Senin saçların bilip
Senin yerine,
Gülümseyerek ben ölmeliyim gülüm.

Ve bir gün gelirsen yanıma,
Yeni açmış kır çiceklerini ser üzerime.
Dokunmak istersen toprağıma,
Yüreğinle dokun üşüyen tenime.
Sorma ne olur neden gittin diye,
Bir nefeslik ömrüm vardı;
Cennet kokulu sevdana yüreğimi adayıp
Senin için öldüm be gülüm.




ALINTIDIR.
 
Ne yağmur söndürür içimdeki ateşi,
Ne çamur lekeler içimdeki seni,
Sevgilim nabzının attığı yerdeyim......

Yüreğinden silsende beni;
İnan sen benim vazgeçilmezimsin.....

Güneşin battığı yerlerde,
Hayalin doğar yüreğimde.
Bir yaşam doğar,
Bir sen olurum,
Bir de ben,
Kaybolan zamanın,
Yitik vakitlerinde......

Yetinmek zorunda kalmışlığımla,
Ben;
Böyle perişan,
Böyle kimsesiz,
Varlığın varken,
Uzayan sigaramın karanlığında
Yolunu kaybeden ben;

Gözümün karasında,
İçimin yarasında,
Şahdamarımda atanımsın sen;
Susma!
Sessizliğinden durur kanım,
Tüm hücrelerimde yaşayanımsın sen.....
 
Adım Adım Aşk
bir gizemdi bakışların
soru işaretleri yüklenmiş
kırılmış köprünün ayağı
yol kapanmış belki
iyot kokusu takıldı
soru işareti çengeline
düştü suya
bir rüzgar öpüşü
bir dalga teninde

kanatlandı sözcüklerim
deniz feneri ışığı ayaklandı
kıpırdadı süt limanlığı
dinginliğimin,ağırdan
elin eridi elimde
uyuştum soluk alışlarında
gözlerinde şiirsellik
mutlu gemiler yanaştı limana
anlamlı imgeler aktı
dudaklarının kıvrımından bana

kahve gözlerin kısıldı
bir köz düştü bahtiyarlığıma
pembelere büründü ağaçlar
köpük köpüktü
bir hırka,bir çatal çaldı beni
art arda vuruldum
çoğaldın tümcelerimde

sarmalandım an be an
hırsızlar çaldı uykularımı
ben yıldızları sayarken
en parlağı sendin
kayboldum sende
yok oldum
tükendim
şafakla
yavaş
ya
va
ş
.
 
Inanmadin​
yüreginin cöllerine
nehir oldum inanmadin
saclarinin tellerine
esir oldum inanmadin

diz cökerken daglar bana
simdi taslar aglar bana
hayatimda ilk kez sana
mahkum oldum inanmadin

inanmadin ne yapayin
sensizlikmis senden payim
tanrimisin ki tapayim
sevdim seni inanmadin

yere serdim gururumu
hice saydim onurumu
kucakladim umudumu
kostum sana inanmadin

sen kavgamin tek galibi
sen gönlümün tek sahibi
sana uysal cocuk gibi
teslim oldum inanmadin

yasak koydum su kalbime
ne gecti ki ah elime
baglanmak mi ne kelime
öldüm sana inanmadin

inanmadin ne yapayim
sensizlikmis senden payim
allahmisin ki tapayim
sevdim seni inanmadin

sevdim seni inanmadin
öldüm sana inanmadin
kostum sana inanmadin
inanmadin,inanmadin
 
Link Silinmiştir.
Link Silinmiştir.Link Silinmiştir. Link Silinmiştir.Link Silinmiştir.Buralardan oralara..Kalpler uçurdum;
Sana gelsinler diye..
Sana olan sevgimi desinler diye..
Buralardan oralara..Kalpler uçurdum..
Senin olsunlar diye..
Sana olan sevdamı kulağına fısıldasınlar diye..

Link Silinmiştir.


Hani ben beyaz desem..Sen kara derdin..
Ben gidelim derken..Sen kalalım..
Biriktirdik inatlarımızı..
Ben beyazlarda kaldım..Sen karalarda..
Ben bak buralardayım..Sense uzaklarda..

Pes ediyorum..
Al yüreğimi senin ellerine teslim ediyorum..
Sana bu yaralı yürek..
Olmaz,olmamalı dediğim yasak yeniden sevmeleri;
Terk ediyorum..
Sana bu yaralı yürek..
Bu yüreği sevmeye de yürek gerek..
Al yüreğimi sana teslim ediyorum..
Yaralı bu diyeceksin kim bilir belki de,biliyorum..
Ama seni bu yaralı yürekle sevmeyi öğreniyorum..
Pes ediyorum..
Al yüreğimi senin yüreğine teslim ediyorum..
Sana bu yürek..
Sevmek olacaktır ilacı..İyileşecektir..
Gör bak sağlam bir yürekten daha fazla sevecektir..
Pes ediyorum..
Al yüreğimi senin sevgine teslim ediyorum..

Link Silinmiştir.

Belki bir başka yerde başka zaman diliminde...
Sen ve ben olacağız..
Birlikte mutlanacağız,
Belki sen suyum olacaksın besleyeceksin beni..
Belki ben sevdalarımı açacağım sana renk renk...
Bir başka yerde başka zaman diliminde;
Sen ve ben olacağız,
Ama asla solmayacağız..
Link Silinmiştir. Link Silinmiştir.Link Silinmiştir.
 
Kirli çarşaflar ağardı karanlıktan
Abanoz sokağında akşam olmaktadır
Alçacık sedirlerde üryan kadınlar
Kötü kadınlar, kederli kadınlar
Çaresiz yalnızlıklar içinde
Sığınmış merhametine kederin
Kan gibi, irin gibi kadınlar

Ezilmiş bir çiçeğe benzer kalpleri
..........
..........
 
İşte odam..
İşte masam..
İşte kadehim..
…Ve işte kalemim..
Yaz de yazayım
Sayfalarca sensizliğimi.

İşte resmin..
İşte ismin..
İşte ellerim..
…Ve işte defterim..
Yaz de yazayım
Sayfalarca sensizliğimi.

Kalem asam,
İçmek yasam,
Bitti nefesim..
…Ve işte nefretim..
Kus de kusayım
Sayfalarca sensizliğimi
 
Bu Görsel Silinmiş veya Bulunamadı! Bu Görsel Silinmiş veya Bulunamadı! Bu Görsel Silinmiş veya Bulunamadı! Bu Görsel Silinmiş veya Bulunamadı!
n.gif
Bu Görsel Silinmiş veya Bulunamadı!
i.gif
Bu Görsel Silinmiş veya Bulunamadı!
insan çaresiz kalırda kaybolur düşüncelerde
gözü dalar uzaklara ne yapacagını bilmezya
sanki elleri baglı yüregi yaralı
insan üzülürde sarılır aglayamazya
takılır kalır öylece bogazıdüğüm düğüm oluır yutkunamazya
bir ışık arar karanlıkta yolunu bulmazya
bunlar deyilde insanı en sevdigi insan üzerya
gözlerinin yasını akıtırya
yüregi buruk kalbi sızlar ya
işte ozaman ölür insan
bende ölüyorum
kurtar beni senligin sensizliginden
tek başıma başaramam
BEN BEN YAŞAYAMAM
 
GÖZLERİN

Bir anlık bir bakışla öyle yara açtın ki,
Mızrak yarası gibi geliverdi anında.
Seni gören gözlere öyle ışık saçtın ki;
Güneşin parıltısı sönük kaldı yanında!

Önüne geçilmiyor ferman gibi sözüne,
Seni sevip kaybeden inan ölümü tatmış.
Sen: Güzeller-güzeli tanrım senin gözüne ;
Yalnız Safir'den değil Zümrüt'ten de renk katmış.

Bir anlık gelip geçen hayal gibi akışın,
Çölde serap gibisin ne yapsam tutulmuyor.
Ceylan'larda bile yok o gizemli bakışın;
Sana özgü o gözler asla unutulmuyor !

Ey ! Güzeller-güzeli sen buradan giderken,
Dört-bir yanımı hemen hasretin sardı senin.
Gökkuşağı mavisi yeşil tona dönerken :
Aldığı renge benzer gözlerin vardı senin !.GÖZLERİNa.s.
 
Ben denizleri sensiz geçmeyi istemezdim,
Varken yok olmayı seçmeni istemezdim,
Ağlatmanı ve üzüntülerle yaşatmanı
Hiç ama hiç istemezdim.

Sen sensen eğer şu sen değilsin,
Seni kalbimde bitiriyorsun,
Kalp dediğin yontulmamış ağaç değil
O camdan sırça unutma sakın.

Gün olur devran olur,
İnsan dediğin bir kırılan kalbe
Daima muhtaç olur,
Sakın unutma?

Ben seni senle yaşamalıyım
Seni aramadan sormadan
Marur gurur nedir ki
Yaşam dediğin bizim için ne kadar?
 
Şimdi göçlere susuz bir şehir gibi,
Sensiz günleri ekiyorum,kurumuş göz çukurlarıma.
Bensiz bir hüzün gönderiyorum;
Ve tüm terk edilmişliğimle sana !
Yalnızlığıma inat gözyaşı bırakıyorum,
En derinimde yaşlanıyor,tüm kilit vurulmuş sözler…
Yanlış bir yerinde canlanıyor ,
Hayatın en acınmaz gizleri.
İçimin kuytularına birikiyor hüzünler
Ve senden geliyor en sahipsiz düşler.
Dokunsam ateş oluyor gözlerin,
Buz kesiyor yaşlar uzağına kaçsam…
Şimdi sürgünüm kendime,
Alev buğulu rüzgarlarda üşüyorum.
Ne zaman arasam kendimi içimde, sende kayboluyorum.
Bilmiyorsun ki; sen bende ne kadar çok!
Öyle acıtıyor ki beni,
İçimin yollarındaki ayak izlerin.
Kaç adım daha uzar hayat söyle,
Geceler beni sana sürükledikçe…
Ay düşünce kirpiğimin katresine, sen gecem oluyorsun.
Ben boğulurken gecemde,
Sen gözlerimden firari süzülüyorsun.
Şimdi tüm küsüşler çağırıyor beni
Güncemde yetim yağmur taneleri…
Bir gidiş olmalı diyorum, bir gidiş !..
Sensiz her yerde, senli her şeye…
Sahipsiz yalnızlığıma dokunuyor ellerin,
Bense çocuksu bir ruhla üşüyorum.
Sahipsiz bakışlarından; gözlerinde ölmemeyi öğreniyorum.
Şimdi tüm kelimeler can çekişiyor aramızda
Ağzımızdan kanıyor ayrılık;
Kilitli dudaklarımız öfkeli yarına,
Yasaklı kentler yuva kuruyor kuytularımıza.
Yaralarım medet umuyor zamandan,
Oysa unutmak ne zor hatırlamaktan.
İçi oyulmuş acılar hafifliyor omuzlarımda
Ama bana en ağır yine sen !
Şimdi ayrılığın bile gelmeden zamanı
Gitmem gerek senden.
Gözyaşlarımla yüreğine yazıyorum,
Müsveddesi yaşanmış bir hayatın özetini..
Sen sayfa sayfa okurken her geçen yıl kendini
Ben yolcusunu kaybetmiş bir yola başlıyorum.
Şimdi tek bir söz kaldı kulağımda yankılanan
Ve seni acıtacak olan;
Ben seni severken terk ettim kendimi,
Ve tüm terkedilmişliğimle daha çok sevdim seni !
__________________
 
tanınmadık yaz akşamı
cennet kılığında takılarla
cehennem acısı yaz akşamı...
balkona düşen ıhlamur kokusu
çoktan pişmiş.
ve bağırır tellallar
boşa bekledin bu yazı
bu umutlar boşa
içini ısıtan yaz başı şarkı sözleri
baharda kaldı bu yaz
bu yaz felaket bir yaz
bu yaz kışı özleyeceğin yaz.
kara kışalındı beyazlığına rağmen
bu yıl oldu kara yaz.
 
PEMBE KIZ
Pembe bir kız tanıdım yıllar önce.
Hayalleriyle pes pembe yapardı dünyayı,
Cocukken yaptığı her resim de evleri pembeye boyar,
Bacalarından sıcacık dumanları tüterdi.
Sanırdı ki hayat bundan ibaret;
Pembe boyalar içinde pembe hayatlar,
Bir de üstüne duman tüten mutlu yuvalar.
O boyadığı pembe badanalı ev,
Bacasından dumanlar tüten mutlu yuvası,
Babasının ölümüyle laciverte boyanmıştı birgün.
Öylesi bir lacivertti ki !!!
Bir daha hiç pembeye boyanamayacak kadar kalıcı,
Bacası is kaplamış, tüm renkli boyaları elinden alınmıştı.
Sadece lacivert boya kalmıştı geriye,
Anladı ki hayatta başka renklerde oluyormuş!
Baska renge boyanmış hayatlarda varmış da haberi yokmuş.
Sonra tekrar sarılmıştı hayata,
Taa ki evini yeniden pembeye boyayana kadar .
Boyalarına kavusabilmek için çalışmış, cabalamıştı;
Resmine kaldığı yerden devam edebilmek hayaliyle.
Bir gün yeniden yeşermişti resmin de yaptığı ağaçlar,
Yeniden pembe boyalarını elinde hissetmişti.
Tekrar boyamıştı cocukluğunda ki o güzel pembe evini,
Pancurlar koymuştu bu kez, bembeyaz çepeçevre.
Hatta yemyeşil ağaçları o kutsal meyvesini de vermişti!
O kadar mutlu olmuştu ki, meyvasını koklamaya doyamamıştı.
Ama hayatın lacivert yanı bir kez daha çıkmıştı karsısına.
Bir kez daha her yer laciverte boyanmıştı!
Boyun eğmişti lacivertin baskısına.
Sesizce yaptığı o güzel resmi yırtıp atmıştı.
Arkasına almıştı hayatı,
Tekrar pembe boyalarını kullanabilmek ümidiyle.
Hayat bu sefer daha bir karmaşık gelmişti ona,
Bir tarafta yaptığı resimden küçük alıntıları kazımıştı aklına,
Bir taraftan yarattığı meyvasını parlatmış, korumuş, koklamıştı.
Bir tarafta bazen uçuk pembe görünmüştü hayat ona,
Bir tarafta ise açık lacivert!
Ama bu sefer istemişti ki?
Onun resmini yapacak birileri olsun hayatında.
Alsın elinde ki boyaları onun için hayatı resmetsin,
Pembe bir ev yapıp onu içine koysun.
O beklediği gün gelmişti hiç ummadığı bir anda.
O gün resmini yapacak biri çıkmıştı karsısına,
''Evet'' ''evet'' gerçek anlamda ona bu resmi yapacak birisi.
Pembe bir ev yapmıştı ona, bembeyaz pancurlar cizmişti.
Pembe kızın bir önce ki resminde çizdiği meyvayı,
yemyeşil ağaçlara koymuş ve parlatmıştı onun yerine.
Pembe kız öylesine mutlu olmuş ki,
Çünkü; bu kez hayatı kendisi cizmek zorunda kalmamıştı.
Sadece onun için cizilmiş pembe eve bakmıştı hayranlıkla,
Ama çok geçmeden bir karartı görünmüştü resimde ,
Anladı ki, aslında ressamını bulduğunu sanmıştı.
Yine lacivert, yine lacivert oluvermişti heryer
Bu sefer öyle ki, boya kutusu elinden kaymış ama tutamamıştı,
Dökülünce öyle lacivert olmuş ki heryer ?
Hayatı siyaha yakın bir renk almıştı.
Koyu lacivert rengi içine işlemişti bu sefer ,
........
Dün kendimle konuşurken gördüm pembe kızı.
Taaaa içim de hissettim pembeliğini,
Ama o koyu lacivert rengi, pembeye döndürmesi için,
Daha ne kadar bedel ödemek zorunda kalacak ki bilinmez?
Kendisini ve meyvasını siyaha boyamaktan o kadar korkar olmuştu ki?
Tekrar sırtlamıştı hayatını,
Ve cebine atmıştı; koklayıp, parlattığı meyvasını
Boyaları elinde koyulmuştu bir kez daha yollara, çıkmaz yollara.....
 
X