Anaokulu, tavsiyelerinize ihtiyacım var.

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Daha da önemlisi böylesine kötü örnek bir çocuğun çocuğumun sınıfında olmasını asla istemezdim.
Çocuklar birbirlerini çok örnek alıyorlar.
Bence herşeyden önce lütfen hatayı kendinizde arayın. Yanlış anlamayın kendi çocuğum yanlış bir hareket yaptığında da ben de hemen müdahale ediyorum kitaptjr psikiyatristtir vs.
kötü örnek dediginiz cocuk sadece 45 aylık, ne yapmasini bekliyorsunuz cocuklarin salon beyefendisi gibi oturmasınımı.
çocuk bu hanimefendi duygularini ifade edemez kendini yerede atar, arkadaslar arasinda sorunda olur vs. bende istemem okulda çocuğumu biri itsin vs ama kötü örnek diyede düşunmem.
dunya boyle bir yer degil etrafinizda her zaman sakin, iyi güzel insanlar olmayacak çocugunuz icinde gecerli.
 
Sakın kulak asmayın çocuğunuzu okula götürün. Size bunu demeye hakları yok. Eğitim hakkı asla ve hiçbir koşulda öğrencinin elinden alınamaz. Ayrıca oryantasyon sürecinde olmadığı için çocuğunuz aradan geçen zamandan sonra sınıfla daha büyük uyum problemi yaşayacak. Bu arada elbette rehberlik birimiyle gerekirse bir psikolog ile görüşün,çocuğunuz gerçekten daha hareketli olabilir hiperaktif olabilir ama böyle bile olsa okula gelmesin demek gibi bir hakları yok
 
Daha da önemlisi böylesine kötü örnek bir çocuğun çocuğumun sınıfında olmasını asla istemezdim.
Çocuklar birbirlerini çok örnek alıyorlar.
Bence herşeyden önce lütfen hatayı kendinizde arayın. Yanlış anlamayın kendi çocuğum yanlış bir hareket yaptığında da ben de hemen müdahale ediyorum kitaptjr psikiyatristtir vs.
Olmayan pedagojik bilginizle ahkam keserek duyarlı veli olmuyorsunuz sadece "zaten ne yapacağını bilemeyen" bir anneyi de üzerek kalp kırıyorsunuz.
Veliler olarak her şeyi çok biliyorsunuz ama nerede durmanız gerektiğini asla bilmiyorsunuz.
Sizin çocuğunuz da şu an değilse bile ileride ergenlik döneminde,üniversitede,iş hayatına atıldığında o bahsettiğiniz kötü örneklerden biri olabilir,bunu unutmayın.
Bir egitimcinin görevi öğrencisine yol göstermektir. Bu haylaz bu sessiz bu güç öğreniyor diyerek çocukları kategorize etmek egotimci kimliği ile bağdaşmaz.
 
Herkese merhaba,
Dünden beri sürekli gözlerim dolu dolu, boğazim düğümlenmiş haldeyim.

Şimdi sorunum şöyle; 45 aylık oğlum var, bu yıl mahalledeki Devlet anaokuluna yazdırdık. Kayıt parası, malzeme parası, ihtiyaç listesi derken 2. 000 TL masrafımız oldu. aylık 500 lirada aidat verecektik.

Okul açılmadan, öğretmenimiz watsap grubu kurdu, ve bizleri aradı. Tanıştık, güzel enerji aldık. v.s. Bana çocuk hakkında bilmem gereken özel bir durum var mı dedi, bende sadece oğlum normalden biraz hareketlidir dedim. Önemli değil, bende öyleyim falan dedi. Espri yaptı, güzel bir konuşamaydı. çarşamba günü okulda görüşürüz dedi.

işte, dün okulun ilk günüydü, ilk bir saat veli toplantısı, 2. bir saatte çocuklarla kaynaşma şeklinde geçti. fakat sınıflara geçildiğinde benim oğlum, hemen hareketliliği ile göze çarptı, yani şöyle, bir oyuncak için, arkadaşına sinirlendi. peluş bir oyuncak vardı. onu almak istedi. başka arkadaşı aldığı için, kendini yere attı, ağladı falan. Böyle şeyler yaşandı. Bazı çocuklar anne gitme diye ağladı, klasik ilk gün yaşadık, yada bana göre öyleydi. Neyse,

öğleden sonra Öğretmen Hanım aradı beni, dediki ya yanlış anlamayın, örneğin oğlumun adı Ali olsun, Ali ile ilgli 2 tane şikayet aldım velilerden, işte birinin kızını eliyle ittirmiş, diğer çocuğunda elindeki oyuncağı almış, çocuk korkmuş, kendini yere atıp ağladığı için onu engelli sanan veliler olmuş, yani çok şaşırdım ve üzüldüm.

Bu hafta tanışma, haftası, sizin çocuk çok hareketli, diğer çocuklardaha sınıfa alışamadı ağlıyor. siz bu hafta gelmeyin. Haftaya gelin, haftaya da böyle olursa işte, diğer yıl gelin derim size.

Bugün oğlum okula gidemediği için çok üzüldü. Bende çok üzüldüm, Sabahtan beri yapılan etkinlikler ile ilgili watsap grubundan fotograf paylaşıyorlar, biri pasta getirmiş, pasta falan kesmişler, çocuklar çok mutlu, oğlum aralarında olmadığı için içim parçalandı.

Şimdi sorum, hiç anaokullarında hareketli çocuk yokmu, öğretmenin bize siz gelecek yıl gelin demeye hakkı varmı, yada bu hafta gelmeyin demeye .
ben ne yapayım, nasıl davranayım,
Birde okula gitmesek bile,okul aidatlarını yine ödemek izorundaymışım var mı böyle birşey.Bunları pazartesi günü okul idaresi ile konuşacağım. Fakat tavsiyelerinize çok ihityacım var.
Kim olsa üzülür, haklısınız. Başka bir sınıfa alma gibi bir durum olamaz mı acaba? Çünkü öğretmen de velilerin bazıları da çocuğunuzu bu şekilde kazımışlar akıllarına, gitse bile hep böyle şikayetler, sorunlar gelecek karşınıza. Yeni bir başlangıç daha iyi olur belki.
 
Tamam öğretmen zaten hatalı ama kendini yere atan bir evladınız olduğu için birşeyler yapmaya çalıştınız mı? Ne bileyim pedagog falan ? Belki yorumlara yazdınız bilemiyorum ama ana konuda bahsetmemissiniz.
Biraz acımasız olacak ama çocuğunuzun ciddi psikolojik sıkıntısı ve uyum problemi varsa benim cocugumdan çalıp sizin cocugunza zaman ayirmasini istemem ogretmenin. Belki öğretmene değil ama velilere hak verdim
Bu konudaki tüm yorumlarınızı okudum. Doğru mu hatırlıyorum diye baktım, siz oğlu kediyi balkondan atan üyesiniz. Kendi çocuğunuz için bile, "Allah'ın cezası" ifadesini kullanmıştınız.
Henüz 4 yaşına girmemiş, ilk kez okul deneyimi olan bir çocuğa karşı çok acımasızsınız. İter de, kendini yere de atar, oyuncak da çeker. Çünkü rekabetin olduğu bir ortamda ve henüz sosyal becerileri bu anlamda çok yetersiz! Üstelik ilk gün; yeni ortam, yeni insanlar... Bir sürü duyguyu bir arada yaşıyor. O bir çocuk ve bu davranışlar gayet de kabul edilebilir. Gerekiyorsa, bunlarla ilgili çalışma yapılır, o ayrı. Ama ne o öğretmenin ne de velilerin yaklaşımı kabul edilemez! Yarın bir gün çocuğunuzun sınıfına otizmli ya da farklı gelişim gösteren bir çocuk gelecek olursa, ona da mı kötü örnek oluyor deyip istemeyeceksiniz? Sosyal - duygusal gelişim bu yüzden çok önemli. Başkalarına saygı duyma, hoşgörülü olma, yardımlaşma... Kendi gibi olmayanı dışlayan ve etiketleyen insanların ne durumda olduğunu maalesef görüyoruz!!!
 
Son düzenleme:
Herkese merhaba,
Dünden beri sürekli gözlerim dolu dolu, boğazim düğümlenmiş haldeyim.

Şimdi sorunum şöyle; 45 aylık oğlum var, bu yıl mahalledeki Devlet anaokuluna yazdırdık. Kayıt parası, malzeme parası, ihtiyaç listesi derken 2. 000 TL masrafımız oldu. aylık 500 lirada aidat verecektik.

Okul açılmadan, öğretmenimiz watsap grubu kurdu, ve bizleri aradı. Tanıştık, güzel enerji aldık. v.s. Bana çocuk hakkında bilmem gereken özel bir durum var mı dedi, bende sadece oğlum normalden biraz hareketlidir dedim. Önemli değil, bende öyleyim falan dedi. Espri yaptı, güzel bir konuşamaydı. çarşamba günü okulda görüşürüz dedi.

işte, dün okulun ilk günüydü, ilk bir saat veli toplantısı, 2. bir saatte çocuklarla kaynaşma şeklinde geçti. fakat sınıflara geçildiğinde benim oğlum, hemen hareketliliği ile göze çarptı, yani şöyle, bir oyuncak için, arkadaşına sinirlendi. peluş bir oyuncak vardı. onu almak istedi. başka arkadaşı aldığı için, kendini yere attı, ağladı falan. Böyle şeyler yaşandı. Bazı çocuklar anne gitme diye ağladı, klasik ilk gün yaşadık, yada bana göre öyleydi. Neyse,

öğleden sonra Öğretmen Hanım aradı beni, dediki ya yanlış anlamayın, örneğin oğlumun adı Ali olsun, Ali ile ilgli 2 tane şikayet aldım velilerden, işte birinin kızını eliyle ittirmiş, diğer çocuğunda elindeki oyuncağı almış, çocuk korkmuş, kendini yere atıp ağladığı için onu engelli sanan veliler olmuş, yani çok şaşırdım ve üzüldüm.

Bu hafta tanışma, haftası, sizin çocuk çok hareketli, diğer çocuklardaha sınıfa alışamadı ağlıyor. siz bu hafta gelmeyin. Haftaya gelin, haftaya da böyle olursa işte, diğer yıl gelin derim size.

Bugün oğlum okula gidemediği için çok üzüldü. Bende çok üzüldüm, Sabahtan beri yapılan etkinlikler ile ilgili watsap grubundan fotograf paylaşıyorlar, biri pasta getirmiş, pasta falan kesmişler, çocuklar çok mutlu, oğlum aralarında olmadığı için içim parçalandı.

Şimdi sorum, hiç anaokullarında hareketli çocuk yokmu, öğretmenin bize siz gelecek yıl gelin demeye hakkı varmı, yada bu hafta gelmeyin demeye .
ben ne yapayım, nasıl davranayım,
Birde okula gitmesek bile,okul aidatlarını yine ödemek zorundaymışım var mı böyle birşey.Bunları pazartesi günü okul idaresi ile konuşacağım. Fakat tavsiyelerinize çok ihityacım var.

İlk tecrübenizin böyle olmasına çok üzüldüm. Öğretmen veya idare, çocuğunuzun 1 hafta geç başlamasını isteyebilir. Eğer çocuğunuzda ciddi bir davranış problemi varsa, önce diğer çocukların adaptasyonun sağlanması, ardından çocuğunuzla ilgilenilmesi aslında olumsuz bir yaklaşım değil. Ama yazdıklarınızdan hissettiğim, öğretmenin yaklaşımı iyi niyetli değil. Bir üye, baştan hareketli demekle yanlış yaptığınızı yazmış. Öğretmen uğraşmak istemeyip, gerçekten bu söyleminizden güç almış olabilir. Siz aslında doğru olanı yapıp öğretmeni bilgilendirmişsiniz, ama karşınızdakinin niyeti farklı.
Bir çocuk, gerçekten okula başlamaya hazır da olmayabilir. Ama ilk günden buna karar vermek çok acımasızca. Ne rehber öğretmenle görüşme ayarlanmış, ne bir çalışma yapılmış ne de bir yere yönlendirilmiş çocuk. Kaldı ki bunların hiçbirine ihtiyacı da olmayabilir. Ama ilk günden bunların söylenmesi hiç doğru değil. Umarım yarınki görüşmeniz olumlu geçer. Gerçi okul yönetiminin ya da rehber öğretmenin, sınıf öğretmeninin yönlendirmesinden haberi var mı o da meçhul. :))
 
Herkese merhaba,
Dünden beri sürekli gözlerim dolu dolu, boğazim düğümlenmiş haldeyim.

Şimdi sorunum şöyle; 45 aylık oğlum var, bu yıl mahalledeki Devlet anaokuluna yazdırdık. Kayıt parası, malzeme parası, ihtiyaç listesi derken 2. 000 TL masrafımız oldu. aylık 500 lirada aidat verecektik.

Okul açılmadan, öğretmenimiz watsap grubu kurdu, ve bizleri aradı. Tanıştık, güzel enerji aldık. v.s. Bana çocuk hakkında bilmem gereken özel bir durum var mı dedi, bende sadece oğlum normalden biraz hareketlidir dedim. Önemli değil, bende öyleyim falan dedi. Espri yaptı, güzel bir konuşamaydı. çarşamba günü okulda görüşürüz dedi.

işte, dün okulun ilk günüydü, ilk bir saat veli toplantısı, 2. bir saatte çocuklarla kaynaşma şeklinde geçti. fakat sınıflara geçildiğinde benim oğlum, hemen hareketliliği ile göze çarptı, yani şöyle, bir oyuncak için, arkadaşına sinirlendi. peluş bir oyuncak vardı. onu almak istedi. başka arkadaşı aldığı için, kendini yere attı, ağladı falan. Böyle şeyler yaşandı. Bazı çocuklar anne gitme diye ağladı, klasik ilk gün yaşadık, yada bana göre öyleydi. Neyse,

öğleden sonra Öğretmen Hanım aradı beni, dediki ya yanlış anlamayın, örneğin oğlumun adı Ali olsun, Ali ile ilgli 2 tane şikayet aldım velilerden, işte birinin kızını eliyle ittirmiş, diğer çocuğunda elindeki oyuncağı almış, çocuk korkmuş, kendini yere atıp ağladığı için onu engelli sanan veliler olmuş, yani çok şaşırdım ve üzüldüm.

Bu hafta tanışma, haftası, sizin çocuk çok hareketli, diğer çocuklardaha sınıfa alışamadı ağlıyor. siz bu hafta gelmeyin. Haftaya gelin, haftaya da böyle olursa işte, diğer yıl gelin derim size.

Bugün oğlum okula gidemediği için çok üzüldü. Bende çok üzüldüm, Sabahtan beri yapılan etkinlikler ile ilgili watsap grubundan fotograf paylaşıyorlar, biri pasta getirmiş, pasta falan kesmişler, çocuklar çok mutlu, oğlum aralarında olmadığı için içim parçalandı.

Şimdi sorum, hiç anaokullarında hareketli çocuk yokmu, öğretmenin bize siz gelecek yıl gelin demeye hakkı varmı, yada bu hafta gelmeyin demeye .
ben ne yapayım, nasıl davranayım,
Birde okula gitmesek bile,okul aidatlarını yine ödemek zorundaymışım var mı böyle birşey.Bunları pazartesi günü okul idaresi ile konuşacağım. Fakat tavsiyelerinize çok ihityacım var.
Bende okul öncesi öğretmeniyim ve evet ağlayan çocuklar ilk haftalarda diğer çocukları da zorluyor, diğerleri de etkileniyor ama hiçbir velime çocuğu bu hafta yollamayın demedim. Hatta onlar çok ağlıyor bu hafta gelmesin deyince ısrar ettim alışması için her gün gelmeli diye. Öğretmen işin kolayına kaçmış biraz sanırım, 4 saat aralıksız kıyafetlerimi yırtarak ağlayan öğrencim oldu. Onu dahi yadırgamadım engelli sanmadım yani😅 ilk hafta biraz zor muhtemelen öğretmenin kolayına gelmiştir ancak haftaya giderse sizin çocuğunuzla da tiraja rahat ilgilenebilir belki… kendi planı vardır sonuçta kafasında amincak seneye gelsin falan demesi için çok erken. Bir öğrencim için bunu söyledim o da 3 ay uğraştıktan sonra, ki bu sene gelmesin demedim seneye de ilkokula başlamasın buraya gelsin diye karışmış oldum. Biz çocuğu yollamıyorsa aidat almıyorduk veliden ancak bir hafta için değil tabi bir ay yollamadı ise… o ayınkini almıyorduk. Öğretmen iyiyse ters düşmeyin yine de profesyonel de olsa belki çocuğa tutumuma istemeden yansır.
 
özel okul olsa böyle olmazdı sanırım öğretmenin tavirları? texrübeli annelrr daha iyi bilir.

ama çok çok üzülmenizi anlıyorum. hepsi geçecek. duyu bütünlemeyi araştırır mısınız? belki oradan da bir destek alabilirsiniz oğlunuz için. üzülmeyin, oğlunuz arkadaşlarla oynamayı vakit geçirmeyi elbet öğrenecek, siz de okuyun araştırın. yeni bir okul bulursunuz belki.
 
Olmayan pedagojik bilginizle ahkam keserek duyarlı veli olmuyorsunuz sadece "zaten ne yapacağını bilemeyen" bir anneyi de üzerek kalp kırıyorsunuz.
Veliler olarak her şeyi çok biliyorsunuz ama nerede durmanız gerektiğini asla bilmiyorsunuz.
Sizin çocuğunuz da şu an değilse bile ileride ergenlik döneminde,üniversitede,iş hayatına atıldığında o bahsettiğiniz kötü örneklerden biri olabilir,bunu unutmayın.
Bir egitimcinin görevi öğrencisine yol göstermektir. Bu haylaz bu sessiz bu güç öğreniyor diyerek çocukları kategorize etmek egotimci kimliği ile bağdaşmaz.
Boylesine kotu ornek demis birde😐 cocuk napmissa, sani cete kurmus snki muptezel olmus😐😂
 
Bu konudaki tüm yorumlarınızı okudum. Doğru mu hatırlıyorum diye baktım, siz oğlu kediyi balkondan atan üyesiniz. Kendi çocuğunuz için bile, "Allah'ın cezası" ifadesini kullanmıştınız.
Henüz 4 yaşına girmemiş, ilk kez okul deneyimi olan bir çocuğa karşı çok acımasızsınız. İter de, kendini yere de atar, oyuncak da çeker. Çünkü rekabetin olduğu bir ortamda ve henüz sosyal becerileri bu anlamda çok yetersiz! Üstelik ilk gün; yeni ortam, yeni insanlar... Bir sürü duyguyu bir arada yaşıyor. O bir çocuk ve bu davranışlar gayet de kabul edilebilir. Gerekiyorsa, bunlarla ilgili çalışma yapılır, o ayrı. Ama ne o öğretmenin ne de velilerin yaklaşımı kabul edilemez! Yarın bir gün çocuğunuzun sınıfına otizmli ya da farklı gelişim gösteren bir çocuk gelecek olursa, ona da mı kötü örnek oluyor deyip istemeyeceksiniz? Sosyal - duygusal gelişim bu yüzden çok önemli. Başkalarına saygı duyma, hoşgörülü olma, yardımlaşma... Kendi gibi olmayanı dışlayan ve etiketleyen insanların ne durumda olduğunu maalesef görüyoruz!!!
Bu o kisi mi😐😯 yani pegaog filan demesi garip degil, cunku hanfendinin kendisinin bir psikologa ihtiyaci var.. cocuguna oyle dedigini bende hatirliyorum.. kendi cocugu cok yaramaz laftan anlamayan diye hatirladim simdi.. kendi cocugu dislansa ne hisseder acaba ki kendisi anlatiyor ne kadar yaramaz oldugunu.
 
Daha da önemlisi böylesine kötü örnek bir çocuğun çocuğumun sınıfında olmasını asla istemezdim.
Çocuklar birbirlerini çok örnek alıyorlar.
Bence herşeyden önce lütfen hatayı kendinizde arayın. Yanlış anlamayın kendi çocuğum yanlış bir hareket yaptığında da ben de hemen müdahale ediyorum kitaptjr psikiyatristtir vs.
Çocuklar birbirini örnek alıyor kısmını her bir çocuk da o özel öğretim öğrencisi adayı olabilir diye düşünerek yazmanız gerekiyor.

Özel öğretim öğrencisi sadece zihinsel yetersiz öğrencilerden oluşmuyor. Bir kaza da Allah korusun bir uzvu eksik olsa aynı duruma düşecek bu çocuklar.

Çıkın şu zihniyetten bu okullarda kaynaştırma öğrencileri olacak.

Edit: Engelli öğrenciler diye yüklendiğiniz için yazdım bu konuyu tenzih ederek..
 
Son düzenleme:
Herkese merhaba,
Dünden beri sürekli gözlerim dolu dolu, boğazim düğümlenmiş haldeyim.

Şimdi sorunum şöyle; 45 aylık oğlum var, bu yıl mahalledeki Devlet anaokuluna yazdırdık. Kayıt parası, malzeme parası, ihtiyaç listesi derken 2. 000 TL masrafımız oldu. aylık 500 lirada aidat verecektik.

Okul açılmadan, öğretmenimiz watsap grubu kurdu, ve bizleri aradı. Tanıştık, güzel enerji aldık. v.s. Bana çocuk hakkında bilmem gereken özel bir durum var mı dedi, bende sadece oğlum normalden biraz hareketlidir dedim. Önemli değil, bende öyleyim falan dedi. Espri yaptı, güzel bir konuşamaydı. çarşamba günü okulda görüşürüz dedi.

işte, dün okulun ilk günüydü, ilk bir saat veli toplantısı, 2. bir saatte çocuklarla kaynaşma şeklinde geçti. fakat sınıflara geçildiğinde benim oğlum, hemen hareketliliği ile göze çarptı, yani şöyle, bir oyuncak için, arkadaşına sinirlendi. peluş bir oyuncak vardı. onu almak istedi. başka arkadaşı aldığı için, kendini yere attı, ağladı falan. Böyle şeyler yaşandı. Bazı çocuklar anne gitme diye ağladı, klasik ilk gün yaşadık, yada bana göre öyleydi. Neyse,

öğleden sonra Öğretmen Hanım aradı beni, dediki ya yanlış anlamayın, örneğin oğlumun adı Ali olsun, Ali ile ilgli 2 tane şikayet aldım velilerden, işte birinin kızını eliyle ittirmiş, diğer çocuğunda elindeki oyuncağı almış, çocuk korkmuş, kendini yere atıp ağladığı için onu engelli sanan veliler olmuş, yani çok şaşırdım ve üzüldüm.

Bu hafta tanışma, haftası, sizin çocuk çok hareketli, diğer çocuklardaha sınıfa alışamadı ağlıyor. siz bu hafta gelmeyin. Haftaya gelin, haftaya da böyle olursa işte, diğer yıl gelin derim size.

Bugün oğlum okula gidemediği için çok üzüldü. Bende çok üzüldüm, Sabahtan beri yapılan etkinlikler ile ilgili watsap grubundan fotograf paylaşıyorlar, biri pasta getirmiş, pasta falan kesmişler, çocuklar çok mutlu, oğlum aralarında olmadığı için içim parçalandı.

Şimdi sorum, hiç anaokullarında hareketli çocuk yokmu, öğretmenin bize siz gelecek yıl gelin demeye hakkı varmı, yada bu hafta gelmeyin demeye .
ben ne yapayım, nasıl davranayım,
Birde okula gitmesek bile,okul aidatlarını yine ödemek zorundaymışım var mı böyle birşey.Bunları pazartesi günü okul idaresi ile konuşacağım. Fakat tavsiyelerinize çok ihityacım var.
Şaka mı bu? Ne demek çocuğunuz çok hareketli bu sene olmazsa seneye gelin?
İnanın 3 ay anaokulunda ingilizce öğretmenliği yaptım, öyle hareketli çocuklar vardı ki koşup sınıftan kaçan, sürekli arkadaşlarına zorbalık yapan, vuran, ağlayan ders dinlemeyen inanın sayfalarca yazabilirim.
Çocuklar gayet üst düzey yaramazlardı ama öğretmenler de onun dilinden anlayıp iletişimi o şekilde kurup, çocuğu motive edince gayet güzel dersler işleniyordu. Sizin çocuğunuzda da aslında gayet normal karşılanabilecek davranışlar var hareketli olması, ağlaması vs.. her çocuk durgun olmak zorunda değil ki. Ordaki yönetimde ya da o sınıfın öğretmeninde problem var bence. Çocuk psikolojisinden anlamayan çocukla iletişim kurmayı beceremeyen bir kurum/öğretmen tabi ki çocuktan kurtulmak ister.
Bence sizin verdiğiniz anaokulu uğraşmak istemiyor çocuğunuz ile. Ayrıca hem çocuğun devam edip etmeyeceğini kendisi kararlaştırıp hem de sizi ödemelere zorunlu kılması da çok rahatsız edici. Kurumunuzu değiştirmek sizin hakkınız sonuçta.
 
Doğru söylüyorsun, her zaman dürüst olmamak gerekiyormuş, bugün gideceğim okula bakalım.
Durustlukten ziyade.. biz anne olarak baska gozle bakiyoruz cocugumuza..
Benim realde gordugum sey cocuklari 1000 kotu bile olsa benim cocugum yapmaz diyolar..bana gore bu da yanlis ama iste iyisiyle kotusuyle cocugunun acigini vermemeye calisacaksin.

Bi ornek vereyim.. oglumun arkadasinin annesi” benim cocugum asla yalan soylemez” filan diyordu.. ben cocuk bu, buyukler bile soyluyor cocukta soyleyebilir 24 saat basinda bekci degiliz, arkadaslarina soylese berden bilcez diyordum.. sonra ne oldu? Baya cocugunun yalani cikti ortaya.. yani bu kadar kesin konusulamaz bence hele ki cocuklardan bahsediyorsak.. onlar henuz gelisiyorlar, buyuyorlar..hata yapacaklar, yalan soyleyecekler belki ama dogruyu yanlisi biz anlatacagiz.. maalesef disarda olan insanlar tanimadan tek 1 hareketle etiketleyebilir.. o yuzden dikkat etmek lazim.
 
Dürüst olmak gerekirse velilerin rahatsız olması normal. Onların da çocukları okula alışmaya çalışıyor, elbette kimse çocuğu itilsin, vurulsun istemez.
Ama öğrermenin tavrı normal değil, öğrermenin sizinle, rehberlikle vs.isbirligi yaparak sorunu çözmeye çalışması gerekirdi.
Rehberlik sizi daha iyi yönlendirecektir.
Gerekirse öğretmen değiştirilir.
 
Kendi çocukluğumu gördüm desem. Ben de çok ama çok yaramaz bir çocuktum. Tüm bunların sebebi kaza geçirdiğimiz için muhtemelen travma yaşamışım muhtemelen ama o zamanlar psikolog pedegog hak getire yani.
Anaokulunda ikinci dönem mecbur ailem okuldan almak zorunda kalmış. İlkokulda bile yaşı küçük vs diye bir sonraki sene gelsin denmiş. Ama kaplan bir anneye sahip olduğum için heralde :) gerekirse ben bahçede beklerim denilip; sınıf anneliğini alıp, okul aile yönetimine girip beni kazanmışlar. Muhtemelen ana okulunda da annem başka şehirde kalmak zorunda kalmasaymış ordan da ayrılmak zorunda kalmazdım.
Her çocuk kendine özel siz bilirsiniz evladınızı en iyi. Ama hemen vazgeçmeyin derim. Okuldan almak bir çare değil. Vazgeçmeyeceğinizi ne kadar kararlı olduğunuzu gösterirseniz eğer karşıdaki insanların tavrı da buna göre değişir. Yaramaz olabilir, çocuklar tabiki çekişebilir ama özünde çocuk olduğunu unutmaz ve eğitmeye öğretmeye özen gösterilirse gayet de uyum gösterir. Hatta çok da başarılı olur inşallah. Ama siz moralinizi bozup düşmeyin hemen lütfen. Yaptıklarımı saysam burada roman olur öyle söyleyeyim :) evet yaramazdım ama herkesin çocuğunu yanına oturtmak istediği kadar da başarılı bir çocuktum. Lütfen olumsuzluklara değil olumlu yönlerini keşfetmeye ve çocuğunuzun arkasında olduğunuzu göstermeye, işbirliği yapabileceğinizi hissettirmeye odaklanın.
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
X