AMH DEĞERİ 0.37 OLUP HAMİLE KALANLAR VAR MI ?

evet, gerçi okuması da kolay değil, hislerinizin bir kısmını anlayabiliyorum. Tubb8 geni ilk defa duydum. Siz çok bilgilisiniz, çok şey geçmiş başınızdan. Doktor ne diyor?
Bu arada o doktorun size söylediği de çok ayıp, ben anlamıyorum bu doktorları, bana da doktor premature ovarian failure var deyip de ben ağladığımda aynen İngilizce olarak "be cool tatlım" demişti. Ya "be cool" ne? Türkiye'deyiz bu arada, kadın prof. dr. ben karşısında ağlıyorum "be cool" diye mi teselli edersin !!! sakin ol demeye getiriyor. O da kendince şaka mı yapmaya çalışıyor artık nedir. Kulaklarımda çınlıyor kadının lafı hala.

Yaşınız da çok genç daha, hiç birşey denemeyin bir süre bence. İşiniz ve durumunuz müsade ediyorsa gidin gezin dünyayı bence eşinizle. Ortada sorun yok, elbette bir gün çocuğunuz olacaktır, yumurtlama gününüz değişiyor olabilir mi? Ben ikinci çocuğuma hamile kaldığımda adet bitiminden 1 gün sonraki seferde oldu. Çünkü eşim şehir dışına gidiyordu o ay. Çok tuhaf gelmişti bana. Adetlerim de 24-26 gün arası gelir hep. Ben orta gününe göre hesaplıyordum. Belki her ay değişik günlerde geliyordur yumurta.
Be cool tatlım nedir yaa. Bazı doktorların ağzının üstüne :sinirli:
Doktor ne diyor bazıları yumurtan işlem yapılamayacak kadar kalitesiz donasyondan başka çaren yok diyor. Benim her tedavimde yumurta takibi için gittiğim bi doktor var.
Hatta bazen tüp bebekle ilgili şu ne diye bana sorar ( Aslında durumum çok acınası.. Keşke hiçbir şey bilmek zorunda kalmasaydım bu konuda)
en son bir ay önce gittim dedi ki; tüp bebek profesörü oldun bırak artık bu işi.. Git bi yüksek lisans yap, kafanı boşalt ben inanıyorum olacak.. Bi doktor da şey demişti tıpta her zaman 2x2 4 değil senden önce çıkan hasta amh; 0,01 doğal yolla hamile. bu işler biraz da kader kısmet. Bunu söyleyen tıp doktoru.. Ben kafamı nerelere vurayım siz söyleyin ?

siz de haklı olarak kafa dağıtın gezin demişsiniz ama 7yıldır geziyorum zaten.. Aklımıza bu mesele gelip kötü hissettikçe kendimizi bir yere attık güya kafa dağıtalım diye..
Her gittiğim yerde ağladım çünkü mesele ben nereye gitsem benimle geliyor. Yıllardır her tatili balayı yaşıyoruz yani çocuksuz tatil anlamında. Ama ben her gittiğim yere 'şimdi çocuğum olsaydı o da buraları gezerdi çocukluğunda güzel anılar biriktirirdi' diye bakıyorum. çok özeniyorum denizde çocuklarıyla kumdan kale yapanlara..
Hiçbirşeye yetişemeyip, tatilin tadını çıkaramadığı halde küçücük çocuğuyla tatile gelenlere......
Velhasıl ne yaparsam yapayım kafadan bu mesele çıkmıyor.
Evlilikte 9. yıla giricez bizimle beraber evlenenlerin 2. çocukları konuşuyor. bizden küçüklerin de ilk çocukları doğdu.

Bayram gezmesi, ramazan daveti, kuzen buluşması bana zulüm, eziyet.... Kimseyle görüşememek, bayram herkese bayramken bize çocuklu ve hamileleri görüp kendi haline üzülmek anlamına geliyor....
Ay çook uzattım kusura bakmayın lütfen biraz dolmuşum :KK200::KK14:


(Yanlış anlaşılmasın elbette çok daha büyük dertler var ama herkes yaşadığını bilir benim payıma da bu düştü)
 
Be cool tatlım nedir yaa. Bazı doktorların ağzının üstüne :sinirli:
Doktor ne diyor bazıları yumurtan işlem yapılamayacak kadar kalitesiz donasyondan başka çaren yok diyor. Benim her tedavimde yumurta takibi için gittiğim bi doktor var.
Hatta bazen tüp bebekle ilgili şu ne diye bana sorar ( Aslında durumum çok acınası.. Keşke hiçbir şey bilmek zorunda kalmasaydım bu konuda)
en son bir ay önce gittim dedi ki; tüp bebek profesörü oldun bırak artık bu işi.. Git bi yüksek lisans yap, kafanı boşalt ben inanıyorum olacak.. Bi doktor da şey demişti tıpta her zaman 2x2 4 değil senden önce çıkan hasta amh; 0,01 doğal yolla hamile. bu işler biraz da kader kısmet. Bunu söyleyen tıp doktoru.. Ben kafamı nerelere vurayım siz söyleyin ?

siz de haklı olarak kafa dağıtın gezin demişsiniz ama 7yıldır geziyorum zaten.. Aklımıza bu mesele gelip kötü hissettikçe kendimizi bir yere attık güya kafa dağıtalım diye..
Her gittiğim yerde ağladım çünkü mesele ben nereye gitsem benimle geliyor. Yıllardır her tatili balayı yaşıyoruz yani çocuksuz tatil anlamında. Ama ben her gittiğim yere 'şimdi çocuğum olsaydı o da buraları gezerdi çocukluğunda güzel anılar biriktirirdi' diye bakıyorum. çok özeniyorum denizde çocuklarıyla kumdan kale yapanlara..
Hiçbirşeye yetişemeyip, tatilin tadını çıkaramadığı halde küçücük çocuğuyla tatile gelenlere......
Velhasıl ne yaparsam yapayım kafadan bu mesele çıkmıyor.
Evlilikte 9. yıla giricez bizimle beraber evlenenlerin 2. çocukları konuşuyor. bizden küçüklerin de ilk çocukları doğdu.

Bayram gezmesi, ramazan daveti, kuzen buluşması bana zulüm, eziyet.... Kimseyle görüşememek, bayram herkese bayramken bize çocuklu ve hamileleri görüp kendi haline üzülmek anlamına geliyor....
Ay çook uzattım kusura bakmayın lütfen biraz dolmuşum :KK200::KK14:


(Yanlış anlaşılmasın elbette çok daha büyük dertler var ama herkes yaşadığını bilir benim payıma da bu düştü)
hiç yanlış anlamıyorum hatta o kadar iyi anlıyorum ki, bende de benzer duygu ve düşünceler oldu, ancak benimki sizinkine göre tabi kısa sürmüştü hamilelik olunca.
tıpla ilgili bence doktorun dediği tek birşey doğru, 2+2, 4 değil. Bunu bana kendi kadın doğumcum demişti.

Bende hamilelikte tuhaf şeyler oldu. İlkinde 20. haftada tuhaf kasılmalar ve doğum sancısı gibi şeyler başldı, doktor da ne olduğunu bilemedi, hatta sonra araştırdı falan literatürü dedi ki irritabl rahim sendromun var. Ya rahim sürekli kasılıyor, alete bağlıyorlar doğum sancısı çıkıyor, 28. haftada az daha alıyordu adam bebeği. Kaç kere hastanede kaldım, 21. haftadan itibaren 40'a kadar yattım, kalkıp yürümeye iznim yoktu. Banyo haftada 1 izin verilmişti, yemeği uzanarak yiyordum, böyle birşey olamaz diyordum.

Aynısı ikincide de oldu ama doktor yatırmadı ikincide, bu irritabl uterus, rahim bebeği istemiyor, kasılıp kasılıp atmaya çalışıyor. Doktor önce bilmiyordu ne olduğunu. Yani hamileliklerim de berbat geçti. Millet yoga pilates dersine falan gidiyor, ben de yatıyorum, otursam bile karnım taş gibi oluyordu, ağrıdan ölcem. Çocuk 40. haftada da doğmuyordu az kalsın artık o kadar kasılıyordu ki karnım, ama açılma yok doğum olmuyor, sımsıkı. Böyle olunca bebeğe kan akışı olmuyor, bebek sıkıntıya girip ölebiliyormuş falan, Sanki rahmim bana kızgın gibi :) 54 kilo ile hamile kalıp 83 kilo ile doğuma gittim, zaten mecbur genel anestezi sezeryan oldu bu pıhtılaşmadan dolayı falan. Ya aylarca yattığım için kaslarım zayıflamış korkunç bel ağrıları başladı doğumdan sonra 2 sene de anca toparlandım.

Ve bana o zaman demişti, tıpta kesinlik yoktur, deneme yanılma vardır; seni yatırdık ilk hamilelikte rahmin bile açılmadı. Şimdi yatma ikincide, kalk yürü, yürüsem de ağrıdan bayılıyordum, (gerçi o da covid dönemine denk geldi, başka bir sürü sıkıntı oldu) biliyorsunuz bir ara kan sulandırıcı iğneleri kovid tedavisi için hastalenere verdiler, bize iğne yok. Hastaneden raporum var, ama eczanalerde iğne yok, artık Cimere falan yazdım, depoları aradım, neler neler yaptım. Elimdeki iğneler bitecekti, başka şehirden bir arkadaşım gidip en ücra ilçedeki bir eczaneden bulup parasıyla alıp bana kargolamıştı. Kovid korkusuyla hamilelik geçirdim, hastaneler almıyor, etmiyor, kimse ne olduğunu bilmiyor falan, doğum sonrası anksiyete ve depresyon da oldu. Aşı oldum, aşıdan sonra baş dönmesi ve baş ağrısı 1 hafta geçmeyince doktora gittim, yanlış teşhis koydular beyninizde pıhtı var diye, hastaneye yatırdılar, emzirmeden kesmek zorunda kaldım bebişi geçen sene. Neler neler...

Yani insan vücudu çok ilginç. Siz de üzüntünüzü yenmeye çalışın. Hayatta böyle şeyler oluyor. Benim de çevreme baksam ikizlere hamile arkadaşım hamileliği boyunca yoga ve pilates kursuna gitti, kahve içti, bir arkadaşım sigaraya devam etti hamileyken, bir arkadaşım gezdi tozdu, alış veriş yaptı. Hiç birisi düşük yaşamadı. Aralarında bir ben. İki kere düşük, zor hamilelik, düşük amh'ler vs.
Ne kadar ağladım ya, hala üzülüyorum o zamanlara, vallaha hiç biriyle de görüşmüyorum, bana gelmiş kız diyo ki "ya neyseki ben bebekleri kovid'den önce doğurdum, seninki de iyi cesaret, hastaneler de kapalı" şimdi bunu kovid sürecinde hamile arkadaşınıza söyler misiniz?
Ben de dertliyim :)
 
hiç yanlış anlamıyorum hatta o kadar iyi anlıyorum ki, bende de benzer duygu ve düşünceler oldu, ancak benimki sizinkine göre tabi kısa sürmüştü hamilelik olunca.
tıpla ilgili bence doktorun dediği tek birşey doğru, 2+2, 4 değil. Bunu bana kendi kadın doğumcum demişti.

Bende hamilelikte tuhaf şeyler oldu. İlkinde 20. haftada tuhaf kasılmalar ve doğum sancısı gibi şeyler başldı, doktor da ne olduğunu bilemedi, hatta sonra araştırdı falan literatürü dedi ki irritabl rahim sendromun var. Ya rahim sürekli kasılıyor, alete bağlıyorlar doğum sancısı çıkıyor, 28. haftada az daha alıyordu adam bebeği. Kaç kere hastanede kaldım, 21. haftadan itibaren 40'a kadar yattım, kalkıp yürümeye iznim yoktu. Banyo haftada 1 izin verilmişti, yemeği uzanarak yiyordum, böyle birşey olamaz diyordum.

Aynısı ikincide de oldu ama doktor yatırmadı ikincide, bu irritabl uterus, rahim bebeği istemiyor, kasılıp kasılıp atmaya çalışıyor. Doktor önce bilmiyordu ne olduğunu. Yani hamileliklerim de berbat geçti. Millet yoga pilates dersine falan gidiyor, ben de yatıyorum, otursam bile karnım taş gibi oluyordu, ağrıdan ölcem. Çocuk 40. haftada da doğmuyordu az kalsın artık o kadar kasılıyordu ki karnım, ama açılma yok doğum olmuyor, sımsıkı. Böyle olunca bebeğe kan akışı olmuyor, bebek sıkıntıya girip ölebiliyormuş falan, Sanki rahmim bana kızgın gibi :) 54 kilo ile hamile kalıp 83 kilo ile doğuma gittim, zaten mecbur genel anestezi sezeryan oldu bu pıhtılaşmadan dolayı falan. Ya aylarca yattığım için kaslarım zayıflamış korkunç bel ağrıları başladı doğumdan sonra 2 sene de anca toparlandım.

Ve bana o zaman demişti, tıpta kesinlik yoktur, deneme yanılma vardır; seni yatırdık ilk hamilelikte rahmin bile açılmadı. Şimdi yatma ikincide, kalk yürü, yürüsem de ağrıdan bayılıyordum, (gerçi o da covid dönemine denk geldi, başka bir sürü sıkıntı oldu) biliyorsunuz bir ara kan sulandırıcı iğneleri kovid tedavisi için hastalenere verdiler, bize iğne yok. Hastaneden raporum var, ama eczanalerde iğne yok, artık Cimere falan yazdım, depoları aradım, neler neler yaptım. Elimdeki iğneler bitecekti, başka şehirden bir arkadaşım gidip en ücra ilçedeki bir eczaneden bulup parasıyla alıp bana kargolamıştı. Kovid korkusuyla hamilelik geçirdim, hastaneler almıyor, etmiyor, kimse ne olduğunu bilmiyor falan, doğum sonrası anksiyete ve depresyon da oldu. Aşı oldum, aşıdan sonra baş dönmesi ve baş ağrısı 1 hafta geçmeyince doktora gittim, yanlış teşhis koydular beyninizde pıhtı var diye, hastaneye yatırdılar, emzirmeden kesmek zorunda kaldım bebişi geçen sene. Neler neler...

Yani insan vücudu çok ilginç. Siz de üzüntünüzü yenmeye çalışın. Hayatta böyle şeyler oluyor. Benim de çevreme baksam ikizlere hamile arkadaşım hamileliği boyunca yoga ve pilates kursuna gitti, kahve içti, bir arkadaşım sigaraya devam etti hamileyken, bir arkadaşım gezdi tozdu, alış veriş yaptı. Hiç birisi düşük yaşamadı. Aralarında bir ben. İki kere düşük, zor hamilelik, düşük amh'ler vs.
Ne kadar ağladım ya, hala üzülüyorum o zamanlara, vallaha hiç biriyle de görüşmüyorum, bana gelmiş kız diyo ki "ya neyseki ben bebekleri kovid'den önce doğurdum, seninki de iyi cesaret, hastaneler de kapalı" şimdi bunu kovid sürecinde hamile arkadaşınıza söyler misiniz?
Ben de dertliyim :)
Oo sizin de hamilelik çok zor geçmiş.. İrritabl uterus okumuştum bu sorunu. şükür ki sağasalim doğmuş bebişler valla kurban kesin :) Tabi nasıl 9 ay büyüdü de doğdu size sormak lazım :)
İşte iki paragraf gibi görünüp bir ömür olanlardan...
Bizler malesef şanslı olanlardan değiliz. Ben daha hamilelik kısmına geçemediğim için o zaman ne yaşayacağım bilmiyorum. Covid dönemi çok zordu hele de o dönemde hamile olmak ya da yeni doğan. Panik atak sebebi resmen. Allah yardımcınız olsun.
Şükür ki şuan yanı başınızda ve sağlıklılar en önemlisi bu :KK200:

Annelik herşeye değer.... Onun için bu kadar umutsuz olsam da çabalamaya devam ediyorum. Üzüntümü zaman zaman yeniyorum sonra kayınvalidemin bir lafı, bir hamile, yeni doğan bebek tepetakla ediyor... Ne kadar olsun sakin ol eşin sana destek desem de yaşanmışlıklar, hayal kırıklıkları kendimi tutamıyorum psikolojim çok yıprandı..
 
Oo sizin de hamilelik çok zor geçmiş.. İrritabl uterus okumuştum bu sorunu. şükür ki sağasalim doğmuş bebişler valla kurban kesin :) Tabi nasıl 9 ay büyüdü de doğdu size sormak lazım :)
İşte iki paragraf gibi görünüp bir ömür olanlardan...
Bizler malesef şanslı olanlardan değiliz. Ben daha hamilelik kısmına geçemediğim için o zaman ne yaşayacağım bilmiyorum. Covid dönemi çok zordu hele de o dönemde hamile olmak ya da yeni doğan. Panik atak sebebi resmen. Allah yardımcınız olsun.
Şükür ki şuan yanı başınızda ve sağlıklılar en önemlisi bu :KK200:

Annelik herşeye değer.... Onun için bu kadar umutsuz olsam da çabalamaya devam ediyorum. Üzüntümü zaman zaman yeniyorum sonra kayınvalidemin bir lafı, bir hamile, yeni doğan bebek tepetakla ediyor... Ne kadar olsun sakin ol eşin sana destek desem de yaşanmışlıklar, hayal kırıklıkları kendimi tutamıyorum psikolojim çok yıprandı..
evet zor yani, ama psikolojinizi olumsuz etkileyen insan, yazı ve haberlerden uzak durun. En kötüsünü düşünün mesela, diyelim hiç olmadı, ne olabilir? Olabilecek en kötü şey ne? Bilişsel terapi kitabı okuyorum, çok işime yarıyor.

"Evinizdeki Terapist" diye bir kitap var. Bence onu okuyun ve içindeki alıştırmaları yapın. İnternette pdf şeklinde de çıkıyor arama motoruna yazınca. Orada sorular var mesela "bunun benim için anlamı nedir?" diye düşüncelerimizi sorgulatıyor. Elalem için mi üzülüyoruz, kendimiz için mi? Kendimiz içinse neden üzülüyoruz vs.
Yani elbette üzücü olaylar oluyor ama kitap bu üzücü olaylarla etkili başa çıkmayı öğretiyor ve psikolojimizin bozulmamasına yarıyor.

Annelik çok güzel evet ama toz pembe değil. :) Ben şahsen saçı başı dağınık, hep yorgun ve hiç düzenli olamayn annelerdenim. Bebek bakımı için yardım da alamıyoruz. Ailelerimiz başka şehirde gelmiyor. Bakıcı da bulamadım. İşten izin aldım mecbur. Arkadaş çevremi değiştirdim, benim gidip de Filipinli dadı tutan ve kayınvalidesi ve annesi bebeğe bakan arkadaşlarımla baktım çok mutsuzum, beni anlamıyorlar. Bir de kuzenler falan çok iyi. O kitapta çok güzel anlatıyor; düşüncelerinizi değiştiremiyorsanız, davranışlarınızı değiştirin diyor; zaten davranışlardaki değişiklik de düşünceleri etkiliyor zamanla.

Yani 1) duygular-2) bedensel tepkiler-3) düşünceler-4) davranışlar. Bu dört alan birbirine bağlı ve bu 4 alandan birindeki değişiklik diğer alanları da etkiliyor.
Mesela ben şimdi üzüntü duygusu hissediyorum mesela bana yanlış teşhis koydular ve pıhtı var diyip hastaneye yatırdılar, bebeğimi emzirmeden kestim bunun için çok üzüntülüyüm; üzüntü duygum olduğu için bedensel tepkim ağlama, hızlı kalp, baş ağrısı gibi şeyler, sonra düşüncem ne: ne kadar şanssızım, neden insanların hatasını ben çekiyorum, ben kötü bir anneyim... davranışlarım buna bağlı olarak, etrafa karşı gergin olmak, daha çok ağlamak, sürekli söylenmek, daha çok evde kalmak, vs. Bu döngüyü kırmadan üzüntü bitmiyor. O kitap çok güzel anlatıyor. Ben düşüncelerimi değiştiremediğimi fark ettim mesela; ama davranışımı değiştireyim diye uğraşıyorum, işe yarıyor. Kitapta düşünceleri test etmeyi de anlatıyor. Düşünceler ne kadar gerçekçi? Mesela "ne kadar şanssızım", "ben kötü bir anneyim". Bunları sorularla test ettiriyor size. Bunlar benim kendimle ilgili inançlarım ama gerçek mi peki? Ben mesela şu anda kötü bir anne olduğumu düşünmüyorum artık emzirmeyi kestiğim için. Arakadaşım gelmiş ben 2,5 yaşına kadar emzirdim, sen uğraşmadın diyor. Hastaneye yanlış teşhisle yatırdılar, o dönemde kestim ben, devam edebilirmişim, çok önemliymiş emzirmek. Biz de biliyoruz önemli ama olmadı işte. Herkeste olmuyor, o kadar stresten sonra sütün azalıyor. Mesela bu toksik kişileri aylardır aramıyorum, bir iki kere bana mesaj attı nasılsın diye, iyiym dedim, cevap yazmadım artık hayatımda yoklar mesela :) Çok daha mutlu olduğumu hissettim.
Bebek görünce üzülmeme alıştırması yapın, düşüncelerinizi test edin. Bence o kitabı kesin okuyun ve uygulayın.

Ay ben de ne dertleştim ya, umarım laf salatası yapmadım çok. Arada anonim de olsa birşeyler yazmak içini dökmek iyi oluyor.
Ben inanıyorum sizin de çocuğunuz olacak, hamile kalacaksınız, yaşınız genç daha, içinizdeki mutluluğu yakalayın yeniden.
 
evet zor yani, ama psikolojinizi olumsuz etkileyen insan, yazı ve haberlerden uzak durun. En kötüsünü düşünün mesela, diyelim hiç olmadı, ne olabilir? Olabilecek en kötü şey ne? Bilişsel terapi kitabı okuyorum, çok işime yarıyor.

"Evinizdeki Terapist" diye bir kitap var. Bence onu okuyun ve içindeki alıştırmaları yapın. İnternette pdf şeklinde de çıkıyor arama motoruna yazınca. Orada sorular var mesela "bunun benim için anlamı nedir?" diye düşüncelerimizi sorgulatıyor. Elalem için mi üzülüyoruz, kendimiz için mi? Kendimiz içinse neden üzülüyoruz vs.
Yani elbette üzücü olaylar oluyor ama kitap bu üzücü olaylarla etkili başa çıkmayı öğretiyor ve psikolojimizin bozulmamasına yarıyor.

Annelik çok güzel evet ama toz pembe değil. :) Ben şahsen saçı başı dağınık, hep yorgun ve hiç düzenli olamayn annelerdenim. Bebek bakımı için yardım da alamıyoruz. Ailelerimiz başka şehirde gelmiyor. Bakıcı da bulamadım. İşten izin aldım mecbur. Arkadaş çevremi değiştirdim, benim gidip de Filipinli dadı tutan ve kayınvalidesi ve annesi bebeğe bakan arkadaşlarımla baktım çok mutsuzum, beni anlamıyorlar. Bir de kuzenler falan çok iyi. O kitapta çok güzel anlatıyor; düşüncelerinizi değiştiremiyorsanız, davranışlarınızı değiştirin diyor; zaten davranışlardaki değişiklik de düşünceleri etkiliyor zamanla.

Yani 1) duygular-2) bedensel tepkiler-3) düşünceler-4) davranışlar. Bu dört alan birbirine bağlı ve bu 4 alandan birindeki değişiklik diğer alanları da etkiliyor.
Mesela ben şimdi üzüntü duygusu hissediyorum mesela bana yanlış teşhis koydular ve pıhtı var diyip hastaneye yatırdılar, bebeğimi emzirmeden kestim bunun için çok üzüntülüyüm; üzüntü duygum olduğu için bedensel tepkim ağlama, hızlı kalp, baş ağrısı gibi şeyler, sonra düşüncem ne: ne kadar şanssızım, neden insanların hatasını ben çekiyorum, ben kötü bir anneyim... davranışlarım buna bağlı olarak, etrafa karşı gergin olmak, daha çok ağlamak, sürekli söylenmek, daha çok evde kalmak, vs. Bu döngüyü kırmadan üzüntü bitmiyor. O kitap çok güzel anlatıyor. Ben düşüncelerimi değiştiremediğimi fark ettim mesela; ama davranışımı değiştireyim diye uğraşıyorum, işe yarıyor. Kitapta düşünceleri test etmeyi de anlatıyor. Düşünceler ne kadar gerçekçi? Mesela "ne kadar şanssızım", "ben kötü bir anneyim". Bunları sorularla test ettiriyor size. Bunlar benim kendimle ilgili inançlarım ama gerçek mi peki? Ben mesela şu anda kötü bir anne olduğumu düşünmüyorum artık emzirmeyi kestiğim için. Arakadaşım gelmiş ben 2,5 yaşına kadar emzirdim, sen uğraşmadın diyor. Hastaneye yanlış teşhisle yatırdılar, o dönemde kestim ben, devam edebilirmişim, çok önemliymiş emzirmek. Biz de biliyoruz önemli ama olmadı işte. Herkeste olmuyor, o kadar stresten sonra sütün azalıyor. Mesela bu toksik kişileri aylardır aramıyorum, bir iki kere bana mesaj attı nasılsın diye, iyiym dedim, cevap yazmadım artık hayatımda yoklar mesela :) Çok daha mutlu olduğumu hissettim.
Bebek görünce üzülmeme alıştırması yapın, düşüncelerinizi test edin. Bence o kitabı kesin okuyun ve uygulayın.

Ay ben de ne dertleştim ya, umarım laf salatası yapmadım çok. Arada anonim de olsa birşeyler yazmak içini dökmek iyi oluyor.
Ben inanıyorum sizin de çocuğunuz olacak, hamile kalacaksınız, yaşınız genç daha, içinizdeki mutluluğu yakalayın yeniden.
Olmazsa ne olur kısmını sesli söyleyecek kadar kabullenmedim sanırım bilmiyorum daha fazla sabrımız kalmadı her geçen gün biraz daha eksiliyor gibi hissediiyorum :KK43:
Doğru olumsuz etkileyen insanlardan uzak durmak gerek. Zaten arkadaş çevremi de akrablarımı da çok eledim beni üzen durumlardan ortamlardan uzak duruyorum kendi mental sağlığım için. Ama eşimin ailesinde tıkanıyorum. Üstelik sınırları olan birisiyimdir ciddi dururum ona rağmen kayınvalidem zorluyor beni bu aralar. Alacağı olsun kendisinin de kızı var…
Kitabın yazarını da yazarsanız alırım memnun olurum.
Ben de Barış Muslu’nun Gecikmeli Teslimiyet kitabını okuyorum bir de Adem Güneş’in Bırak ve Rahatla kitabını aldım onu da okuyacağım.
Bu arada insan içinde ağlamaktan bahsetmediğimi anladınız değil mi :) Dışarıdan çok güçlü görünürüm, üzüldüğümü kimse anlamaz eve gelince patlarım. Asla kimseye de bunun için üzülüyorum, şunu bunu yaşadım demem. Bir tek burda içimi döküyorum :KK50:
Ablamın da oğlu 3 yaşına yeni girdi evi darmadağın düzen yok vs evet ama sağlıklı çocuğum olduktan sonra kimin ne dediği umrumda değil ne yaşadığımı ben biliyorum. Yıllardır evim temiz ve düzenli hiç bir yer yıpranmamış yeni gelin evi gibi mutlu muyum HAYIR. Bırakın düzensiz olsun birazda.
Her şeye bi yorum yapıp moral bozan, hayatı zorlaştıran insanlar olmasa ne güzel olur :duduk:
İnşallah dediğiniz gibi olur Allah isteyen herkese nasip etsin...
Evet bu gün bi içimizi dökesimiz gelmiş iyi de oldu vakit ayırdığınız için teşekkür edrim çok memnun oldum :KK200:
Özel mesajlaşmayı yorum olarak yazmış gibi olduk ama herkes okusun kendi hayatına bi ders çıkarsın :kahve:
 
Olmazsa ne olur kısmını sesli söyleyecek kadar kabullenmedim sanırım bilmiyorum daha fazla sabrımız kalmadı her geçen gün biraz daha eksiliyor gibi hissediiyorum :KK43:
Doğru olumsuz etkileyen insanlardan uzak durmak gerek. Zaten arkadaş çevremi de akrablarımı da çok eledim beni üzen durumlardan ortamlardan uzak duruyorum kendi mental sağlığım için. Ama eşimin ailesinde tıkanıyorum. Üstelik sınırları olan birisiyimdir ciddi dururum ona rağmen kayınvalidem zorluyor beni bu aralar. Alacağı olsun kendisinin de kızı var…
Kitabın yazarını da yazarsanız alırım memnun olurum.
Ben de Barış Muslu’nun Gecikmeli Teslimiyet kitabını okuyorum bir de Adem Güneş’in Bırak ve Rahatla kitabını aldım onu da okuyacağım.
Bu arada insan içinde ağlamaktan bahsetmediğimi anladınız değil mi :) Dışarıdan çok güçlü görünürüm, üzüldüğümü kimse anlamaz eve gelince patlarım. Asla kimseye de bunun için üzülüyorum, şunu bunu yaşadım demem. Bir tek burda içimi döküyorum :KK50:
Ablamın da oğlu 3 yaşına yeni girdi evi darmadağın düzen yok vs evet ama sağlıklı çocuğum olduktan sonra kimin ne dediği umrumda değil ne yaşadığımı ben biliyorum. Yıllardır evim temiz ve düzenli hiç bir yer yıpranmamış yeni gelin evi gibi mutlu muyum HAYIR. Bırakın düzensiz olsun birazda.
Her şeye bi yorum yapıp moral bozan, hayatı zorlaştıran insanlar olmasa ne güzel olur :duduk:
İnşallah dediğiniz gibi olur Allah isteyen herkese nasip etsin...
Evet bu gün bi içimizi dökesimiz gelmiş iyi de oldu vakit ayırdığınız için teşekkür edrim çok memnun oldum :KK200:
Özel mesajlaşmayı yorum olarak yazmış gibi olduk ama herkes okusun kendi hayatına bi ders çıkarsın :kahve:
Evet, biraz öyle oldu, belki bizi okuyup da kendinden bir parça bulan vardır :)
Bence çocuk konularını konuşmayın eşinizin ailesiyle. Benim kuzenimin eşi de çocuk istemiyor biliyor musunuz? Kuzenim çok istiyor, yaşı da 38 oldu, kaç yıldır evliler, adam çocuk istemiyor. Kayınvalidesi de hiç çocuk falan istemiyor; hatta eşinin ablasının da çocuğu yok, hiç istememişler. Onlar mesela geziyorlar bol bol.

Ağlamayı anladım elbette, insanların yanında ağlamaktan da çekinmeyin, içinizden geliyorsa, salın gitsin :) İçinizde biriktirmeyin.
İnşallah güzelliklerle birlikte sağlıklı bir çocuğunuz olur, bence olacak, inanıyorum ben.

Birşey diyim mi, bol bol hayal kurun bence. Yani üzülmeden ayy ne güzel olurdu bebişim olsa diye, sevinerek bakın bebekli insanlara yani üzülerek değil, neden benim de olmuyor, çok şanssızım diye değil de, ya ne kadar harika birşey bebeğiyle oyun oynuyor, benim de olsa ne güzel olurdu diye tebessüm ederek, içinizden sevinerek bakın. Çok şey yaşamışsınız, kendinize bir mola verin deirm ben.
Üzüntünüzü kontrol ederseniz kendi içinizde bence zihniniz rahatlayacak ve bir bakmışsınız hamilesiniz!
En kötü hiç olmadı, olabilecek ne kötüsü ne? Hayatınız boyunca hiç çocuk olmadan yaşamak olabilecek ne kötüsü. İnsanların sizi yargılaması vs. bunlar mı yoksa sizi üzen? Kimbilir o zaman belki de evlat edinirsiniz gelecekte ve inanılmaz bir sevap işlemiş olursunuz, ailesiz bir çocuğun hayatı kurtulmuş olur sayenizde. Bilemeyiz ki geleceği.
Yani yanlış anlamayın nolur, dikte ettirmiyorum, kendi geçtiğim yollardan sonra bende oluşan düşünce yapımı paylaşıyorum sadece.
Çok çok sevgiler !
 
Tavsiyeniz için teşekkür ederim maalesef yazıldığı kadar kolay yapılmıyor ama elbette deniyorum..
Yaşadıklarımı kimsenin yaşamasını asla istemem. Allah isteyen çabalayan hak eden herkese sağlıklı hayırlı evlatlar nasip etsin.
Huzurlu, sağlıklı bi ömür dilerim 🌹
 
1 YILLIK EVLİYİM 2 DÜŞÜK YAPTIM DOKTORUMU DEĞİŞTİRDİM YUMURTA AZLIĞI VE YUMURTA REZERVİNİN DE AZ OLDUĞUNU VE AMH TESTİ İSTEDİ 0.37 ÇIKTI DİREK TÜP BEBEK BAŞLAMAMIZ LAZIM DEDİ ZAMAN KAYBETMEDEN BU DEĞERLERLE HAMİLE KALAN VAR MIDIR ÇOK ÜZGÜNÜM
TSH`iniza baktirdiniz mi? ben TSH degerinin 2`nin altinda olmasi gerektigini biliyorum eger yuksekse hamilelik dusukle sonuclanir. gecmis olsun..
 
Merhaba, benim de 2 düşük vardı, amh 0.51 çıkmıştı. doktor acil tüp bebek demişti, yaşım da 32'ydi o zaman. hatta sadece amh değil folikül sayımında da her iki yumurtalıkta 1 folikül görüyorum demişti doktor. benim düşüklerim erken sayılır, birisi 11. haftadaydı sadece. sonra bir genetik test istedim doktordan internetten okumuştum. pıhtılaşma sorunu çıktı. hamile kalırsan iğne kullanacaksın demişti. tüp bebek için bir sürü vitmanin, hap vs vermişti. ben ne yaptım? ağlaya ağlaya doktordan çıktım bunların hiçbirini istemiyorum diye. çok pahalı olacaktı bizim için açıkçası eşim istemedi o kadar para vermek özele. e vitamini ve omega-3 kullanmıştım ama bir de folik asit ve b12 içmiştim. doktor, acil tüp bebek yapmanız lazım dedikten 3 ay sonra kendiliğimden hamile kaldım.
hamile kalınca başka doktora gittim, hemen iğnelere başlandı, sorunsuzca doğurdum. ikinci gittiğim doktor amh falan ölçtürme bundan sonra dedi. hatta ikinciyi istiyorsan bekleme 1 yıl içinde hamile kal hemen dedi. bebeğim 1 buçuk yaşında falandı, doktor hemen yap dedi, sonra zor artık sende dedi. biz denemedik, açıkçası 1,5 yaşında çocuk çalışma hayatı vs.
ancak daha da inanılmazı, ilk çocuğumdan 6 yıl sonra yine doğal bir şekilde hiç hesapta yokken yine hamile kaldım ve ikinci çocuğum oldu. ikinci hamilelikte doktor iğne de vermedi, bebek aspirini verdi. yani 38 yaşında kimbilir amh değerim kaç olmuştur, hiç ölçtürmemiştim, ihtimal de vermiyordum, zaten korunuyorduk. ben eşime içimizde kalmasın deneyelim ya belki tutar ikinci çocuk olur dedikten 3 ay sonra tuttu. aynı doktora gittim, hani 1 yıl içinde olmazsa olmaz demiştiniz dedim, doktor da dedi ki sen kafana takmadığın için, rahat olduğun için olmuştur dedi. :)

benim naçizane tavsiyem, bütün tetkikleri yaptırdıktan sonra tek sorun amh düşüklüğü ise, sorun yok demektir :), korkmayın, beslenmenize dikkat edin, sağlıklı şeylere bakın, protein, bal, faydalı yağlar (zeyrin yağı gibi), sebze gibi şeyler. bol bol su için ve spor yapın yürüyüş, koşu. hamile kalmak için 1 sağlıklı yumurta yeter. sigara içmeyin. böyle şeyler etkiliyor yumurtaları. inşallah biran önce size de güzel sürprizler olur !
Iyi günler oneclikle bebeginiz ve büyügunuzu saglikla büyütün insallah ,göruyorsaniz cevap yazarmisinz lütfen,fsh kacti peki hatirliyormusunz
 
senin sağlık problemin ne canım
Iyi günler amh düşük 0.4
Fshta 13, 35 yaşındayım bir oglum var 7bucuk yasinda yeni cocuk istedim olmayinca test yaptik o sekilde ögrendim,yalniz suan 2 aylik hamileyim bebegin kalp atisini tam duyamadi doktor,bende tabi kuruntular başladı, acaba amh dusük oldugu icinmi yumurta kalitesiz diye dusunuyrm ,bir haftaya kadar gidecem eger kalp atisi duyulmazsa kürtaj dedi doktor
 
Iyi günler amh düşük 0.4
Fshta 13, 35 yaşındayım bir oglum var 7bucuk yasinda yeni cocuk istedim olmayinca test yaptik o sekilde ögrendim,yalniz suan 2 aylik hamileyim bebegin kalp atisini tam duyamadi doktor,bende tabi kuruntular başladı, acaba amh dusük oldugu icinmi yumurta kalitesiz diye dusunuyrm ,bir haftaya kadar gidecem eger kalp atisi duyulmazsa kürtaj dedi doktor
benimde amh 0.37 2 düşük oldu 2.düşüğümü yeni yaptım bende erken dönemlerde düşürdüm bebekleri doktorum düşük yumurta rezerv sebebiyle olabilir düşükler dedi tüp bebek başlıcaz dedi
 
benimde amh 0.37 2 düşük oldu 2.düşüğümü yeni yaptım bende erken dönemlerde düşürdüm bebekleri doktorum düşük yumurta rezerv sebebiyle olabilir düşükler dedi tüp bebek başlıcaz dedi
Anladim cok gecmis olsun Rabbim saglikla nasip etsin insallah,yasiniz kac,birde fsh kac biliyormusunz,
Ben korunmayi birakinca 6. Ayda hamile kaldim cok beklemedikde aslinda ama bakalim sonuc ne olacak ,siz kolay hamile kaliyormusunz
 
Bu arada bi arkadasim 33 yasinda 0.4 le hamile kaldi,suan 6 aylik hamile,bir akrabamda doktor folikül sayiminda hic yumurta gormemis,imkansiz demis 0.5 amh 17 fshmis,artik yaza tüp bebek deneriz dedikten 2 ay sonra hamile kalmis ve cocugu 2 yasinda,bu örneklerede bakinca düsukler amh ile alakali olabilirmi ki diyrm ,nasip bence ama kesinlikle amh kriter degil okadar cok örnek duyuyurz ki böyle,bu ikisi direk tanidigim insanlar
 
Anladim cok gecmis olsun Rabbim saglikla nasip etsin insallah,yasiniz kac,birde fsh kac biliyormusunz,
Ben korunmayi birakinca 6. Ayda hamile kaldim cok beklemedikde aslinda ama bakalim sonuc ne olacak ,siz kolay hamile kaliyormusunz
Amin canım 29 yaşındayım fsh yeni bakılmadı bundan öncekilerde iyiydi 1 yıllık evliliğimde 2 kez kolay
hamile kaldım ama ikiside düşükle sonuçlandı
 
Bu arada bi arkadasim 33 yasinda 0.4 le hamile kaldi,suan 6 aylik hamile,bir akrabamda doktor folikül sayiminda hic yumurta gormemis,imkansiz demis 0.5 amh 17 fshmis,artik yaza tüp bebek deneriz dedikten 2 ay sonra hamile kalmis ve cocugu 2 yasinda,bu örneklerede bakinca düsukler amh ile alakali olabilirmi ki diyrm ,nasip bence ama kesinlikle amh kriter degil okadar cok örnek duyuyurz ki böyle,bu ikisi direk tanidigim insanlar
Nasip işleri bazen Rabbim nasip edeceği zaman imkansız denilen şey olur
Bilemiyorum ama yumurtalar kalitesiz olunca tutunamıyor ya da gelişemiyor olabilir mi bebek?
 
X