• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Alıntılar...

sahip olduğum altıyüzkırk balıktan sonra öğrendiğim tek şey, insanın sevdiği her şeyin bir gün öleceği oldu. o özel kişiyle karşılaştığını sandığın ilk anda, onun bir gün gideceğine emin olabilirsin.


gösteri peygamberi / chuck palahniuk

harika:sinifsinif:
 
Nereye gideceğimi bilmiyorum
Düşlerimi yitirdim

Ah bir ağlayabilsem
Belki o zaman uslanır bedenim
Söner yüreğimdeki ateş
Ve susar usumdaki fırtınalar
Bedenimin acıyla inleyen dalgaları
Kıyısına vurdukça gözlerimin
Ben ağlayamıyorum
Maviliklerimi yitirdim
 
artık hiç ağlayamadığımı babama söylemeyin. sakın ona, daha fazla sevmek için, ölümlerden kurtulmak için o adama aşık olduğumu anlatmayın. o adamın anıları için çok içtiğimi, daha çok kadeh kaldırdığımı, eteklerimi savurarak dans ettiğimi, kendimi kırdığım yerde bir şişe rom, bir parça ayna, ağzı bozuk bir aşk mektubu bulduğumu, pencereleri daha çok kırdığımı ne olur anlatmayın. bu geniş ama hiçbir yeri görmeyen pencereleri..

adlarımızın artık birbirine benzemediğini, kurumuş ve yalnız kestanelerimin hangi ceketimin cebinde olduğunu unuttuğumu.. yanmış topraklar içinde, süt ve anne kokan odalarını özleyen arkadaşlarımı..., bir tek çarşafımı buruşturarak uyuyan adamdan utanmadığımı, ona yazdığım veda mektuplarımın bile aslında 'sakın beni bırakma' olduğunu...

offf umay mahvettın benı..
 
Ben, kendine dokunan ve kendiyle çoğalan her aşka kalbini veren kadın...



Doğru muydu hayaletlerin her kaybedişi görünür kıldığı... Bu odada ve bu sonsuzlukta nasıl çılgınca dileniyorum hayatı!... Eğer yağmur yağınca içeri gireceksen seninle gitmem uzak ülkelere. Ya da gölgelerine sığınan evimde yeşermeye çalışan canlı bir kaktüsü şımartırken, rüzgara eğimli bir mektup düşürmezsen penceremden; seninle yaşayamam aşkı. Öylesine zor bir uyku şimdi seni düşünmek. Sarılışlarıma yanıt olarak içebilir misin gözyaşlarımı... Ama dur!... Tenin sıcaklığında kaderime bulaşacak bir iz bırakacaksan; dur ve yalnız ürpertisini yolla gerçeğin... Belki de sana gelmek yerine saçlarımı boyatmalıydım. Bir şiir bırakmak için, tıpkı o şarkıda olduğu gibi; sadece beni sev diye...



İnan adaletli değil hiçbir alışveriş. Bu uzaklıklar bakışlarından geriye kaldı. Yine de trenin sesini duy diye fısıldayacağım. Ankara Expresi satırlarıma girerken ilk kez seni sevdiğimi söyleyeceğim. Güçlü ve güzel kalmalıyım: Kışın, yazın ve daha çok hüzünlü sonbahar geceleri. İnan dokunduğum bir koku bu; ellerime inan... Hiç ağlamadığın bir şey mi yoksa sana anlatmaya çalıştığım... Doğruyu söyle... Çünkü benim için bir gün kızıl bir sabahtı. Kırmızı paltolu bu küçük kızı kimsenin gözü bir yerlerden ısırmıyordu. İnanabilirdin o zaman kanatsız bir melek olduğuma. Yüreği taştan bir kaderin esiriydim ve yakabilirdim tüm kenti...



Şimdi bana dokun, öyle yavaş... affetmek yok... kalbin üzerinde unutulmuş bir el gibi, göreceksin daha çok seveceğim seni.



İnan anımsadığın bir koku bu...



İnan anımsadığın bir koku bu...



Ellerime inan...

tabiki umay
 
umay okurken dozu iyi ayarlamali
siz anlamadan sürükler götürür sizi
binbir cesit ruha bürür
sizin ruhunuz duymaz
 
"Ben neden senin telefon numaralarını kutsal kitaplarda bir şifreye denk düşürmeye çabaladım ?
Ben neden soğuk suyla yıkanırken hep sen üşüyorsun sandım ...?"

Küçük İskender
 
"Başaşağı bir gelecek tasarlıyorsun bana!
Seni seviyorum.
Hiç yokmuşsun gibi seviyorum seni.
Artniyetsiz.
Haketmediğim ,haketmediğin kadar
temiz."

K.ı
 
-Küçükken nasıldı?
diye sordu annem'e...
-Küçükken yaramazdı.
dedi annem...
...Tebessüm etti,
...-Doğru mu?
dedi, gözlerime bakarak...
-Doğru...
dedim ve aynen tekrarladım annemin sözlerini...
-Küçükken yaram azdı... (!)

Küçük İskender
 
umay umay mükemmel yazıyor, kitabını alacağım en yakın zamanda.
bulursan :))

Anımsamak bir tür buluşmadır.
Unutmak ise bir tür özgürlük.
(Halil Cıbran)

zümra , daha öncede halil cibrandan alintilar yapmistin.. halil cibrani herkes okumaz
bu adam gercekten harikulade



bkz
Çocuklar sizin çocuklarınız değil,
Onlar kendi yolunu izleyen Hayatın oğulları ve kızları.
Sizin aracılığınızla geldiler ama sizden gelmediler
Ve sizinle birlikte olsalar da, sizin değiller.
Onlara sevginizi verebilirsiniz, düşüncelerinizi değil.... See More
Çünkü onlarında kendi düşünceleri vardır.
Bedenlerini tutabilirsiniz, ruhlarını değil.
Çünkü ruhlar yarındadır.
Siz ise yarını düşlerinizde bile göremezsiniz.
Siz onlar gibi olmaya çalışabilirsiniz ama sakın onları
Kendiniz gibi olmaya zorlamayın.
Çünkü hayat geriye dönmez,
Dünle de bir alışverişi yoktur.

Siz yaysınız, çocuklarınız ise
Sizden çok ilerilere atılmış oklar.
Okçu, sonsuzluk yolundaki hedefi görür.
Ve o yüce gücü ile yayı eğerek,
Okun uzaklara uçmasını sağlar.
Okçunun önünde kıvançla eğilin.
Çünkü okçu, uzaklara giden oku sevdiği kadar,
Başını dimdik tutarak kalan yayı da sever.
H cibran
 
Hiç beklenmemiştin.
Hiç özlenmeyeceksin!
Bu
senin misafirliğindir.
Bu senin yazgındır.
...Unutulacaksın! Adın dinim
imanım olsun..
* Küçük İskender
 
Back