- 24 Ekim 2017
- 191
- -20
- 25
selam kızlar. bir süredir hiç iyi değilim ve buraya yazıp yazmama konusunda çok düşündüm. alacağım cevaplardan kaynaklı şu anda yazarken bile stresle karışık mide bulantısı yaşıyorum, o kadar kötüyüm. lütfen beni anlayarak okuyup ona göre fikirler verir misiniz?
24 yaşına girdim bir hafta önce, sevgilim de 23 yaşında. bir yılı aşkım bir süre önce sevgilimle tanıştık. mart ayından beri (7 aydır) de beraberiz. ben yurt dışındayım sevgilim türkiye de. yazı bekledik, çok güzel günler geçirdik. ilk buluşmada beni karşılamaya çiçeklerle gelmişti. hep yapmak istediklerime göre yönlendiriyordu kendisini, duygularımı çok önemsiyordu, en ufak bi tatsızlıkta bile gönlümü almadan bırakmazdı. beni arkadaşları ve ailesiyle tanıştırdı. arkadaşları beni sevdi iletişimi devam ettirmeye çalışıyorlar, annesi desen bana bayılıyor. çocuğun teyzesine bile anlatmış beni. onun hayatında ki herkes tarafından epey güzel karşılandım yani.
ama benim için aynı değil durum. aileme söyleyemiyordum, çünkü bu kişi yıllar önce (hatta ergenken bile diyebiliriz) bir başkasına yardım etmeye çalışırken diğer tarafın ölümüne neden oldu. amacı yardıma muhtaç kişiye yardım etmeye çalışmakken saldırı kendisine yöneldi ve kendisini savunmak durumunda kaldı. yaşı küçük olduğu için ve karşısında ki insanlar pek tekin olmadığı için benim fikrimce, doğru davranamadı ve o anlık paniğin hayatına mâl olacağı bir sonuç çıktı ortaya maalesef ki. ailesi çok düzgün, kardeşleri çok iyi mevkiilerde, arkadaşları arasından iyi bölümlerde okumayan 1 kişi bile yok. kendisi de çok zeki ama maalesef hayat böylelikle planlarını bozmuş oldu. ne kadar hassas olduğunu görebiliyorum, hayata bütün yaşadığı acılara rağmen devam etmeye çalışıyor. üniversite okumaya başladı ve para kazanmak için babasıyla çalışıyor öğrenmeye çalışıyor. okulu ve işi aynı anda götürmeye çalışarak gerçekten çabalıyor yani.
tahmin edersiniz ki kimse ne kadar iyi olduğuyla ilgilenmiyor sadece çocuk mimlenmiş diyorlar. ama bu bana çok acımasızca geliyor. istemeden, şimdi ki aklı olsa asla kendisine yaşatmayacağı durumu yaşadı diye niye bu kadar yargılanır ki insan? ki gerçekten istemeyerek olduğunu çabalarıyla ve hassas karakteriyle gösterebilirken? arkadaşlarım arasından onun gibi çok iyi insanlar var ona bağlama kendini diyeni de, bu onun kötü biri olduğunu göstermez içinden geleni yap diyeni de duydum. geçenlerde anneme anlattım. çocuğun annesi ve annem tanışıyorlar, 1 kere bir araya gelmişlerdi, çocuğun annesi bize kahvaltıya gelmişti ama o zamanlar biz çocukla sevgili değildik. anneme anlattığımda çok sert tepkiler verdi, imkanı yok olmaz sen yavaş yavaş ayağını çekmeye bak bu işten dedi. sen okuyosun yurt dışındasın o çocuk isterse dünyanın en iyi insanı olsun ama iyi veya kötü birinin ölümüne sebep oldu dedi. annemle konuştuktan sonra panik oldum bir hafta da 5 kilo verdim. sevgilimi çok seviyorum bu sebepten onu bırakmak çok acımasızca geliyor hem de bana hep bu kadar iyi davranmışken. benimle hiçbir derdi yok başkalarının dediğine bakarak niye bırakıyorum ki? diyorum.
sevgilime önümüz çok belirsiz olduğu için şu an evlilik planları yapmanın zamanı değil ben okulumu bitireyim sen bitir işlerimizi kuralım öyle düşünelim dedim, annemin tepkisini de biliyor (o da tahmin ediyordu böyle tepki vereceklerini önceden), bana ben işlerimi yoluna sokayım öyle anlat demesine rağmen ben dayanamadım anlattım. sonra evlilik için birden R yapmışım gibi düşündüğü için bana kırıldı tavır aldı, ilişkimizin evliliğe gitmeyeceğini bilsem bugün bitiririm ben yeterince zaman kaybettim kaybetmeye devam etmek istemiyorum demişti. sonra beni anladı özür diledi. bu konuyu uzun bi süre askıya alalım zamanı gelince konuşuruz dedi. o beni hep ileriye dönük planlarına dahil bi şekilde konuşuyor. ben de istiyorum ama emin değilim, korkuyorum. sanki acil karar vermem gerekiyormuş gibi hissediyorum bir haftadır. ama benim bunları ona demem napacağımı bilmediğimden ve hakkına girmek istemediğimdendi. ne düşünüyorsam bilmeye hakkı var, ben böyleyken o beni çok iyi sanmasın diye, tek amacım hak yememek beni yanlış anlamaması idi.
şimdi çok kötüyüm. sevgilimi bırakmak istemiyorum ama söylediği zaman işi geliyor aklıma, sonrasında yürümeyecekse hakkına mı girmiş olurum? ya da sadece zamana bırakıp, zamanın akışına güvenip, zamanın her şeyi tüm parçaları yerine oturtacağına inanmalı mıyım? yoksa annemin söylediklerine rağmen bunu yapmak kendimi daha kötü bi hale sokmak mıdır? lütfen benimle fikirlerinizi paylaşın çok ihtiyacım var. sevgilimden ayrılmak istemiyorum, ailemi de karşıma alamam. ikisi de yanımda olsun istiyorum..
24 yaşına girdim bir hafta önce, sevgilim de 23 yaşında. bir yılı aşkım bir süre önce sevgilimle tanıştık. mart ayından beri (7 aydır) de beraberiz. ben yurt dışındayım sevgilim türkiye de. yazı bekledik, çok güzel günler geçirdik. ilk buluşmada beni karşılamaya çiçeklerle gelmişti. hep yapmak istediklerime göre yönlendiriyordu kendisini, duygularımı çok önemsiyordu, en ufak bi tatsızlıkta bile gönlümü almadan bırakmazdı. beni arkadaşları ve ailesiyle tanıştırdı. arkadaşları beni sevdi iletişimi devam ettirmeye çalışıyorlar, annesi desen bana bayılıyor. çocuğun teyzesine bile anlatmış beni. onun hayatında ki herkes tarafından epey güzel karşılandım yani.
ama benim için aynı değil durum. aileme söyleyemiyordum, çünkü bu kişi yıllar önce (hatta ergenken bile diyebiliriz) bir başkasına yardım etmeye çalışırken diğer tarafın ölümüne neden oldu. amacı yardıma muhtaç kişiye yardım etmeye çalışmakken saldırı kendisine yöneldi ve kendisini savunmak durumunda kaldı. yaşı küçük olduğu için ve karşısında ki insanlar pek tekin olmadığı için benim fikrimce, doğru davranamadı ve o anlık paniğin hayatına mâl olacağı bir sonuç çıktı ortaya maalesef ki. ailesi çok düzgün, kardeşleri çok iyi mevkiilerde, arkadaşları arasından iyi bölümlerde okumayan 1 kişi bile yok. kendisi de çok zeki ama maalesef hayat böylelikle planlarını bozmuş oldu. ne kadar hassas olduğunu görebiliyorum, hayata bütün yaşadığı acılara rağmen devam etmeye çalışıyor. üniversite okumaya başladı ve para kazanmak için babasıyla çalışıyor öğrenmeye çalışıyor. okulu ve işi aynı anda götürmeye çalışarak gerçekten çabalıyor yani.
tahmin edersiniz ki kimse ne kadar iyi olduğuyla ilgilenmiyor sadece çocuk mimlenmiş diyorlar. ama bu bana çok acımasızca geliyor. istemeden, şimdi ki aklı olsa asla kendisine yaşatmayacağı durumu yaşadı diye niye bu kadar yargılanır ki insan? ki gerçekten istemeyerek olduğunu çabalarıyla ve hassas karakteriyle gösterebilirken? arkadaşlarım arasından onun gibi çok iyi insanlar var ona bağlama kendini diyeni de, bu onun kötü biri olduğunu göstermez içinden geleni yap diyeni de duydum. geçenlerde anneme anlattım. çocuğun annesi ve annem tanışıyorlar, 1 kere bir araya gelmişlerdi, çocuğun annesi bize kahvaltıya gelmişti ama o zamanlar biz çocukla sevgili değildik. anneme anlattığımda çok sert tepkiler verdi, imkanı yok olmaz sen yavaş yavaş ayağını çekmeye bak bu işten dedi. sen okuyosun yurt dışındasın o çocuk isterse dünyanın en iyi insanı olsun ama iyi veya kötü birinin ölümüne sebep oldu dedi. annemle konuştuktan sonra panik oldum bir hafta da 5 kilo verdim. sevgilimi çok seviyorum bu sebepten onu bırakmak çok acımasızca geliyor hem de bana hep bu kadar iyi davranmışken. benimle hiçbir derdi yok başkalarının dediğine bakarak niye bırakıyorum ki? diyorum.
sevgilime önümüz çok belirsiz olduğu için şu an evlilik planları yapmanın zamanı değil ben okulumu bitireyim sen bitir işlerimizi kuralım öyle düşünelim dedim, annemin tepkisini de biliyor (o da tahmin ediyordu böyle tepki vereceklerini önceden), bana ben işlerimi yoluna sokayım öyle anlat demesine rağmen ben dayanamadım anlattım. sonra evlilik için birden R yapmışım gibi düşündüğü için bana kırıldı tavır aldı, ilişkimizin evliliğe gitmeyeceğini bilsem bugün bitiririm ben yeterince zaman kaybettim kaybetmeye devam etmek istemiyorum demişti. sonra beni anladı özür diledi. bu konuyu uzun bi süre askıya alalım zamanı gelince konuşuruz dedi. o beni hep ileriye dönük planlarına dahil bi şekilde konuşuyor. ben de istiyorum ama emin değilim, korkuyorum. sanki acil karar vermem gerekiyormuş gibi hissediyorum bir haftadır. ama benim bunları ona demem napacağımı bilmediğimden ve hakkına girmek istemediğimdendi. ne düşünüyorsam bilmeye hakkı var, ben böyleyken o beni çok iyi sanmasın diye, tek amacım hak yememek beni yanlış anlamaması idi.
şimdi çok kötüyüm. sevgilimi bırakmak istemiyorum ama söylediği zaman işi geliyor aklıma, sonrasında yürümeyecekse hakkına mı girmiş olurum? ya da sadece zamana bırakıp, zamanın akışına güvenip, zamanın her şeyi tüm parçaları yerine oturtacağına inanmalı mıyım? yoksa annemin söylediklerine rağmen bunu yapmak kendimi daha kötü bi hale sokmak mıdır? lütfen benimle fikirlerinizi paylaşın çok ihtiyacım var. sevgilimden ayrılmak istemiyorum, ailemi de karşıma alamam. ikisi de yanımda olsun istiyorum..
Son düzenleme: