Aileler arası kültür farklılıkları

Kültür farkı demişsin de.. onlardaki evet türk kültüründe olan bazı adetleri uygulamislar.. sizin ailede ise Türk kültürüne ait bı emare dahi yok. Olmak zorunda değil tabi . Ama ailece saygısız ve simariksiniz. Yok rengi attı yok tepem attı. Yok art niyet arıyorum.. çünkü art niyetli siniz. Köylü derken. Siz nesiniz pardon. Senin atan babam deden bı köye mensup değil mi. Sizin soyunuz çok asil harika mukemel . onlar köylü. Keske birazcik köylü olsaydınız. Kibir çok tehlikelidir.
 

Valla bacım ömrümde gittiğim düğün sayısı 10 falan ikisi zaten kendi dugunum , kalan da arkadaşlarımın otellerdeki düğünleri , ben düğün hiç sevmem
 
Ahaha ya aynen öyle Ankara nin merkezinde bile hala gecekondu binaları duruyor yani oralara eski Ankara evleri yapıyorlar.
 
Bu altın isteme olayı, pazarlığı bizde de yok. Hatta çok ayıp karşılanır. Abimin bir kız arkadaşı vardı, evlenme teklifi etmişti. Yani evleneceklerdi vs vs. Kız demiş ki annemle konuştuk düğünde ne takacaksınız bizim orada (aydın) erkek şanı, şerefi kadar takar. Abim de eeee diyelim ki ben fakir bir adamım, durumum kötü şerefsiz mi oluyorum o zaman? Bu zihniyetle bir dakika dahi geçiremem deyip ayrılmış kızın beni barıştır diye aylarca tacizi ve bunda bir şey yok beni bu yüzden terketti demesi sonucu (kendisi sanki çok normalmiş gibi anlattı) öğrendim neden ayrıldıklarını. Bana da çok abes gelmişti bu olay. Herkes zaten çocuğuna en iyisini yapar. Ama bu pazarlık bazı kültürlerde normal sayılıyor. Ne takalım diye sorulduğunda siz kendiniz bilirsiniz denilir geçilir bizde.
 
3 kusak Izmirli ve atanana kadar değil köy kırsal ilce gormeyen ben evlenene kadar 10 sene Karadenizin dağ köyünde 5 sene sonra da 5 sene egenin kırsal köyünde ve ilcesinde yasadım.Insan her seye alisiyor.Yok yapamam aslalar olmuyor.Burda ara sira bu tarz konularda yazarim karadenizde kaldigim ev ahırın üstüydü.Biz niye hic boyle prenses moduna giremedik ya
 
Patik iyidir ya, kaç tane eskittim, evde de yeleksiz durmam

ailelerinizin uyusmamasi farklı, senin ailen ve çevrenin onları hoş karşılamaları, rahatsızlıkları ayrı. Çok sorun yaşayacaksınız belli.
 
Siz de nişanlınız da ağaç kovuğundan çıkmadınız. Sizi aileniz bu şekilde yetiştirdiği için size normal gelmiyor. Onların ailesine de siz normal gelmiyorsunuz. Asıl sorgulamanız gereken nişanlınız muhafazakar ve geleneksel bir aileden çıkıp sizle nasıl uyumlu olabilmiş. Kokusu çıkar evlendikten sonra diye düşünüyorum. Bildiğiniz gibi çocuklara ilk eğitimi aileleri veriyor. Siz ailesini bırakın da nişanlınıza bakın. Gerçekten uyumlu bir çift misiniz iyice gözlemleyin. Siz evlenince adamın ailesi tuzla buz olmayacak. Hayatınızın içinde olacak. Kimse de ailesinin burnundan kıl aldırmaz bu eşiniz olsa bile. Eş aileleri başlı başlına boşanma sebebi olabiliyor.
 
Muhtemele nişanlınız ailesine "köylüler" ifadesini kullandığınızı öğrendiğinde sizden ayrılacaktır, ayrılmalı bence.
Haa ayrılmıyorsa size patik ve yelek göndermek dışında(!) b hiçbir kötülük yapmayan ailesini ayaklar altına alan adamdan ne köy olur ne kasaba..
Üslubunuz gerçekten çok çirkin.
 
Aç gözlulugun adı şeref olmuş.Abinizi tebrik ederim
 
Konu bana baştan aşağı tutarsız ve saçma geldi

1. Annen babannene ne diye hitap ediyor ?
( bana göre de anne baba demek saçma ama Türk kültüründe genelde böyle denir bunu bilmiyor olamazsınız. )

2. Hediye göndermişler. Kullanırsınız ya da kullanmaz çöpe atarsınız. Hediye için teşekkür etmek nezakettir.

3. Nişanlının ailesi böyle gelenekçi iken nişanlın ya sana rol yapıyor ya da sen o nişanlıyı tanıyamamışsın

4. Bence de ayrıl ya da hayal gücünü geliştir başka hikayelerle bekliyoruz
 
Valla bacım ömrümde gittiğim düğün sayısı 10 falan ikisi zaten kendi dugunum , kalan da arkadaşlarımın otellerdeki düğünleri , ben düğün hiç sevmem
Ben de düğün sevmem o yüzden düğün yapmadım ama akrabanın, eşin dostun düğünlerine katıldım, iyi ki düğün sevmiyorsun çift düğünle evlenmişsin
 
Acilin gercek koylu geldi,

19 yasina kadar koyde yasadim,
sonra universite falan ayrildik, neyse.

Universitedeki arkadaslarim koyde yasiyorum falan diye arada bir muhabbeti gecince tatil koyu sanmislar hatta, 1 yil sonra falan aciga cikti durum da anlasildi.

Cunku bazilarina gore koyde yasayan kisilerin ilkokul sonrasi egitim almasi caiz degildir.

yok o baskaydi

neyse ben koyluyum ama koy yasamini sevmem. Koy kulturunu de sevmem.
Siz de sevmeyebilirsiniz, bunda yadirganacak bir sey yok.

Ancak gelen hediyeye tesekkur etmemek, hatta surada yazilan hic bir kotu davranis olmamasina ragmen bunlari (hatta bu sacmaliklari ? demissiniz) daha ne kadar idare edebilirim falan demek, bu durumdan utanmak, hayatinda hic kayinvalide ne demek bilmiyor olmak falan.... bunlar bence kendinizde tutmak istediginiz degerler olmasin. Azicik kendinizi gelistirmeye calisin, farkli kulturleri sevmeyebilirsiniz dedigim gibi, ama nefret etmeniz de degisik. Hatta zamaninda unlu bir birisi ne demis, her nefretin altinda korku vardir.
 
Ya köy gördüm-görmedim muhabbetini okuyunca aklıma eşimin annesinin köyüne gittiğimizde (Ömrümde ilk kez bir köye gidişimdi), sevinç ve heyecanla denk geldiğim salınık gezen her inek ve eşekle fotoğraf çekinmem geldi ehehe Napıyor bu deli demişlerdir herhalde görenler.
 
Sürekli yaşanmaz ama arada bir gitmek güzel oluyor, su kuşu olduğumdan ineğinden eşeğinden önce derelerine, bakir kalmış termal su kaynaklarına koşuyorum:)
Biz köylerimizi yabancılar kadar bilmiyoruz maalesef, onlar bizden daha çok geziyor.
 

Kesinlikle.
Yayla köyleri var buralarda, içlerinden şelaleler akar, yol kenarlarına karadutlar dökülür, çardaklarda oturulur, yatılır. Kamping yapan turistler gidiyorlar, geziyorlar hep.

Bana çok değişik gelmişti salınık hayvanları görmek. Hatta sorup durmuştum "E akşam mı topluyorsunuz, kaçıp gitmiyor mu, ya biri alırsa" vs. Kendileri geri geliyorlarmış inekler de tavuk gibi. Ben civciv, tavuk, oğlak, eşek, sıpa yakalayayım seveyim derdine düşüyorum genelde.
 
ben yollarım arkadaşım gönder içimden geldi ne güzel yazmışsın. Keşke herkes senin gibi bilinçli ve kibar olsa :)
 
Alemsiniz ya İneği eşeği bir tek national geographic de görmüş gibisiniz :))) İstanbul'da bahçeli bir evde oturuyordum, meyve ağaçları vardı bir gün bir arkadaş geldi kocaaaa eriklere bakıp bu kiraz ağacı mı dedi, yok karpuz dedim, yani tamam herkes köyü bilmek zorunda değil fakat İstanbul'da bile tarım ve hayvancılıkla uğraşan köyler var, onları da mı ziyaret eden olmadı

Köyler bir bizde küçümseniyor galiba, köy müüüüüü ımmm şey haline giriyoruz, millet aksine köylerini kalkındırıyor, dünyanın en iyi peynirlerini, şaraplarını üreten ülkeler bunları hep köylerde yapıyor, köylülerine çok kıymet veriyorlar, halkı kırsal alana yerleşip tarım yapsın diye maddi teşvik yapan ülkeler var, umarım bir gün bizim köylerimizde aynı seviyeye ulaşır.
 
Küçümsemek değil de imkan yoktu ki mune. Benim çocukluğumda biz izmirin göbeğinde yaşıyorduk. Annemin de babamın da köyü yok. 90’lı yıllar dört çocuklu memurun altında araba yok doğal olarak. Hadi çevre illeri köyleri gezelim durumu yok. Lojman komşuları köye gidince bizim niye köyümüz yok diye ağladığım çok oldu bebeyken. Sanırım liseye kadar hayvanat bahçesi ve kedi köpek dışında gördüğüm tek hayvan kurbanda getirilip iki üç gün bakılan koyunlardı. Lojmanın bahçesinde meyve ağaçları vardı ama onları tanıyordum
 

Alakasiz bir yerde inek ve tavuk tarzi hayvanlar sergileniyordu ve anneme demiştim ki bu hayvanlari neden buraya getirmişler. Annem de demişti ki milletin cocuklari onlari görmeden buyuyor o yuzden degisik geliyormuş onlara. O zaman çok garipsemiştim.
Yani illa koylu olmaya da gerek var mi bilemedim bunlar için. 30lu yaşinda ilk defa serbest hayvan görmek filan Çokkk kotu ya
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…